Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/12 E. 2019/1132 K. 16.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO 2018/12 Esas
KARAR NO : 2019/1132
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/05/2017
NUMARASI : 2016/1637 E. – 2017/494 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 16/05/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :Davacı vekili dava dilekçesinde müvekkili tarafından davaya konu malların davalıya satıldığını, borcun ödenmediğini, Bursa ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak bu defada borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine ve borcun tamamına haksız olarak itiraz ettiğini, davalının mal kaçırma ve taşınmaz hazırlıkları yaptığını, borca ve yetkiye itiraz ederek zaman kazanmaya çalıştığını, davalının yetki itirazının yerinde olmadığını, TBK’nun 89. Madde hükmü gereğince aksine bir anlaşma yoksa para borçları alacaklının ödeme zamanındaki ikametgahında ödeneceğini, dava dilekçesi ekinde sunulan cari hesap ekstresi ve faturaların incelenmesinden anlaşılacağı üzere müvekkilinin davalıdan alacaklı olduğunu ileri sürerek davalının borca itirazının iptaline ve takibin devamına, davalı borçlunun icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmektedir.Davalı taraf ise, davanın reddini savunduğu, müvekkilinin Bodrum/Muğla’da ikamet ettiğini, bu sebeple genel yetki kuralı gereğince Bodrum Mahkemelerinin yetkili olduğunu ileri sürerek davanın reddine ve davacının kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 05.05.2017 tarihli 2016/1637 E. – 2017/494 K.sayılı kararıyla; davacı tarafın faturaya dayalı takip yaptığı ancak takibe dayanak irsaliyeli fatura altında mal teslimini gösteren imza bulunmadığı gibi mal teslimine ilişkin imzası makbul başka bir belge de sunulmadığını, davalı tarafın ise takibe itirazında borcu inkar ettiğini, ticari ilişkiyi veya mal teslimini ikrar edecek bir beyanda bulunmadığını, mal teslimini ispat külfetinin davacı üzerinde olduğunu, bir para borcunun varlığını gösteren yeterli delil bulunmadan H.M.K. 10. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığını, icra takibinin davalı ikametgahında yapılması gerektiğini, davalı-borçlunun icra takibine yönelttiği yetki itirazının haklı olduğunu, mahkemenin yargı çevresi içinde yapılmış geçerli bir takipten söz edilemeyeceğini, dava ön şartı tahakkuk etmediğini gerekçe göstererek, davanın usulden reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde; takibe konu borcun, para borcu olduğu, TBK 89/1 maddesine göre alacaklının yerinde ifa edebileceği, mahkemenin gerekçesinde davalı tarafın ticari ilişkiyi kabul etmediğini, para borcunun kaynağı olan ticari ilişkinin davalı tarafından ispatlanması gerektiğini belirttiğini, müvekkilinin para borcunun kaynağı olana ticari ilişkiyi faturalarla ispat ettiğini, beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesine karşı cevap vermemiştir. Bursa …İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı davacının, davalı aleyhine 30.151,31 TL alacağın tahsili talebiyle ilamsız takip başlattığı, davalı borçluya ödeme emri ve ekinde cari hesap özetinin tebliğ edildiği, borçlunun itirazında, İcra Müdürlüğü’nün yetkisine itiraz ettiği, Bodrum İcra Müdürlüğü’nün yetkili olduğunu, müvekkilinin borcunun bulunmadığını, borca ve ferilerine itiraz ettiğini bildirdiği görülmüştür.
GEREKÇE;İtirazın iptali talepli davada; davalı borçlunun icra Müdürlüğünün ve davanın açıldığı mahkemenin yetkili olmadığını,Bodrum İcra Müdürlükleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu ileri sürdüğü, yetki itirazında bulunduğu, icra müdürlüğünün yetkisine itirazın öncelikli olarak inceleneceğine dair mahkeme tespiti yerinde ise de, ödeme emri ekinde yer alan cari hesap özetinin davalıya tebliğ edildiği, cari hesap özetinde davalı borçlunun fatura tarihlerinden sonra 29/07/2016 tarihinde bir miktar ödeme yaptığının görüldüğü, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu , takibe konu alacağın cari hesaba ve faturaya dayalı para borcu olduğu, HMK 10. madde ve TBK 89. madde gereğince alacaklının yerleşim yerinde takip başlatabileceği ve dava açabileceği kanaatiyle, ilk derece mahkemesinin yetki itirazının reddine karar vererek yargılamaya devam etmesi gerekirken , yetkili icra müdürlüğünde usulüne uygun takip yapılmadığından dava şartı yokluğundan davanın reddine karar vermesi usul ve yasaya uygun görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, yargılamaya devam edilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle:1-Davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile, Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 05.05.2017 tarihli 2016/1637 E. – 2017/494 K. kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 2-Yargılamaya devam olunmak üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine,4-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin, ilk derece mahkemesince esas hükümle birlikte değerlendirilmesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 16/05/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.