Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/1187 E. 2021/297 K. 11.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2018/1187 Esas
KARAR NO: 2021/297
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/02/2017
NUMARASI: 2015/932 E. – 2017/139 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
KARAR TARİHİ: 11/02/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dilekçesinde; davacı müflis şirket hakkında Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/154 esas sayılı dosyasında iflas kararı verildiğini, müflis şirketin ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede alacaklı gözüktüklerini, alacağının tahsili amacıyla davalıya karşı Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı – borçlunun dosya borcunun tamamına ve faize itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline,takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde; 16/12/2013 tarihli mutabakat gereğince davacıya 10 adet bono verdiğini, bonolar gereğince toplam 149.697,83 TL ödediğini belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “… somut uyuşmazlıkta davacı vekilinin; müflis şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemeler sonucu, alacaklı olduğunu iddia ettiği, talep edilen bedel ile ilgili sözleşme ilişkisi ve mal teslimine ilişkin herhangi bir delil ibraz edemediği gibi ticari defter ve belgelerini de ibraz edemediği, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına nazaran; davalının cevap dilekçesinde bildirdiği bonoların, ödendiği, ödemelerin davacı tarafından ibraz edilen muavin defter (cari hesap) kayıtlarında gözüktüğü, davacının alacaklı olduğu iddia edilen bedelle ilgili alacağın varlığını gösteren yazılı bir belge ibraz edemediği, kaldı ki; ek bilirkişi raporunda da açıklandığı üzere cari hesap ekstresine göre davacı ve davalı kayıtlarındaki 116.298,06 TL’lik farkın 15/12/2013 tarih, 102618 ve 102619 no’lu 232.595,12 TL tutarındaki faturadan kaynaklandığı, bu faturanın davacının cari hesabında 232.596,12 TL olarak geçtiği, davalının ticari defterlerinde ise müflis şirket tarafından düzeltildiği şekli ile (müflis şirketin kaşe ve imzalarının da bulunduğu) 116.298,06 TL olarak işlendiği, düzeltilen faturadaki kaşe ve imza göz önüne alındığında HMK 222/4 maddesi gereğince usulüne uygun tutulmuş davalının ticari defter ve belgelerine itibar edildiği gerekçesiyle davanın reddine..” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; bilirkişi raporuna itirazların sunularak müflis şirketin vergi dairesine müzekkere yazılarak BA-BS formlarının istenmesini ve bu formlar geldikten sonra dosyanın yeniden bilirkişiye gönderilmesini talep edildiğini ancak mahkemenin talebi reddetmesi ve ek rapor almamasının yerinde olmadığını, iflas dosyasından alınan bilirkişi raporu ile yerel mahkeme dosyasından alınmış olan raporlar birbiri ile çeliştiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, İİK’nın 67.maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacının müflis şirket iflas idaresi olduğu görülmektedir. HMK 84. Maddesine göre davacının daha önceden iflasına karar verilmiş, hakkında konkordato veya uzlaşma suretiyle yeniden yapılandırma işlemlerinin başlatılmış bulunması; borç ödemeden aciz belgesinin varlığı gibi sebeplerle, ödeme güçlüğü içinde bulunduğunun belgelenmesi halinde teminat gösterileceği belirtilmiştir. HMK’nın 84 vd. maddelerinde düzenlenen teminat, hukuki nitelik açısından HMK’nın 114/1-ğ maddesi uyarınca dava şartı niteliğinde olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilecek hususlardandır. Dairemizce yapılan incelemede ilk derece mahkemesinde HMK’nın 84 maddesi gereğince teminat hususunda ara karar oluşturularak davacıya mehil verilmeden esas hakkında hüküm kurulduğu anlaşılmakla bu husus kamu düzenine ilişkin olmakla istinaf isteminin bu yönü ile kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının HMK’nın 353/1-a-4 maddesi gereğince kaldırılmasına, kabul edilen istinaf sebebi kamu düzenine ilişkin olmakla davacı vekilinin esasa ilişkin istinaf istemi hususunda bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere; 1 – Davacı yanın istinaf başvurusunun HMK’nun 353/ 1-a-4 ve 355. maddesi gereğince KABULÜ ile ilk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA Yargılamaya devam edilmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine 2- Davacı yanca peşin harcının talebi halinde iade edilmesine 3- Davacı yanca yapılan istinaf giderleri olan, tebligat ve posta gideri 49,00 TL başvuru harcı gideri 98,10 TL olmak üzere toplam 147,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, 4-Duruşmasız inceleme yapılmış olmakla ücreti vekalet tayinine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 11/02/2021 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.