Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2018/1074 E. 2018/1897 K. 20.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO : 2018/1074 Esas
KARAR NO : 2018/1897 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/11/2017
NUMARASI : 2017/947 E.,
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 20/09/2018
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde, taraflar arasında 20/10/2016 tarihli satın alma sözleşmesi düzenlendiğini, müvekkilinin “üretici” sıfatıyla tekstil ürünlerini üretmeyi, teslim etmeyi ve fatura düzenlemeyi yüklendiğini, davalı tarafın da sipariş geçilen ürünleri satın almayı, bir kısmını peşin bir kısmını fatura tahsili sırasında çek ile ödemeyi kabul ettiğini, 30/11/2016- 31/03/2017 tarihli üretilen teslim edilen ürünlere ilişkin fatura ve sevk irsaliyeli ürünlerin karşılıklı olarak ticari defterlere işlendiğin,i, davalı tarafın 04/05/2016 tarihli antetli imzalı ve kaşeli beyanında “şirketimizde cari hesabınız 31/03/2017 tarihi itibariyla 1.349.042,62TL alacak bakiyesi göstermektedir” beyanı yazıldığını, 24/03/2017 tarih ve…sayılı 15.762,60 TL faturası alacağı da olduğundan mutabakat belgesine cevaben alacak miktarının 1.364.805,37 TL olduğunu bildirdiğini, ödeme yapılmamasını takiben İstnabul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasıyla takip başlattığını, takip dayanağının cari hesap alacağına istinaden 04/05/2017 tarihli borç mutabakat belgesi olduğunu, borçlunun takib tarihinde vadesi gelmiş borcunun bulunmadığını beyanla itiraz ettiğini, TBK 207/2 maddesi gereğince satıcı ve alıcının ifa ile yükümlü olduğunu, borçlunun herhangi bir çek teslim etmediğini İİK 257/1 maddesi gereğince alacak ihtilafsız olduğundan teminatsız, aksi halde bir teminat karşılığı ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davacı vekilinin 02/11/2017 tarihli talep dilekçesinde; “….com” adlı internet sitesi üzerinden gönderilen cari hesap dökümü ve mail yazışmasını sunarak talebini yinelediği anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, davacının muaccel hale gelmemiş alacaklar için takip başlattığını, kötü niyetli olduğunu, ürün teslimi sırasında düzenlecek fatura tarihinden itibaren 90-120-150 gün vadeli ödeme yapıldığını, takibin ve itirazın yapıldığı tarihte alacağın muaccel hale gelmediğini ve davanın reddi gerektiğini beyan ettiği görülmüştür.
İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/11/2017 tarihli 2017/947 esas sayılı kararıyla “taraflar arasında cari hesaba dayalı mutabakat olup olmadığı ve borcun muacceliyet husususun açıkça yargılamayı gerektirdiği, İİK 257 ve devam maddeleri gereğince koşulları oluşmadığından ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin 01/12/2017 tarihli istinaf dilekçesinde borçlunun icra dosyasına itirazında ödeme ve fatura konusu malların teslim edilmediğini iddia etmediğini, vadesi gelmiş borcun bulunmadığını, satışın peşin satış olduğunu, mutabakat metinleri bulunduğunu, davalının takibe kasıtlı olarak itiraz ettiğini beyanla ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve ihtiyati haciz kararıı verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı vekilinin istinaf talebine itiraz dilekçesinde; davacı tarafça sunulan “….com”internet sitesi üzerinden gönderildiği iddia olunan metnin müvekkili şirket yetkililerinin bilgisi ve onayı dahilinde gönderilmediğini, imzasız olduğunu, şirket kayıtlarıyla örtüşmediğini, alacaklıdan mal kaçırma durumunun mevcut olmadığını beyan etmiştir.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasında 1.364.805,37 TL cari hesap alacağına istinaden düzenlenen 04/05/2017 tarihli mutabakat belgesine dayandığı, borçlu vekilinin takibe itirazında mutabakat sağlanmasının bu hesaplardaki alacak borç rakamlarının muacceliyet kazandığı anlamına gelmediğini, henüz vadesi dolmayan alacakların takip konusu yapıldığını, dava dışı … Tekstil firmasıyla birlikte her iki firmanın cari hesaplarını kapsayan mutabakat olduğunu beyan ettiği, borca ve ferilerine itiraz ettiği görülmüştür.
GEREKÇE:
İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/11/2017 tarihli kararıyla taraflar arasında cari hesaba dayalı kesin mutabakat olup olmadığı ve borcun muacceliyeti hususunun açıkça yargılamaya muhtaç olduğundan İİK 207 ve devamı maddelerinin oluşmadığı gerekçesiyle davacı yanın ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği, davacı vekilinin istinaf talep dilekçesinde; borçlunun İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasında borca itirazında ödeme itirazında ve fatura konusu malların teslim edilmediği iddiasında bulunmadığını, vadesi gelmiş borcunun bulunmadığını iddia ettiğini beyan ettiği anlaşılmış ve dosya kapsamında bulunan icra dosyası kapsamından takibin 1.364.805,37 TL cari hesap alacağına istinaden düzenlenen 04/05/2017 tarihli mutabakat belgesine dayandığı anlaşılmakla alacağın takip tarihi itibarıyla muaccel olup olmadığı, takibe konu mutabakat metninin cari hesaba dayalı kesin mutabakat olup olmadığı hususları yargılamayı gerektirdiğinden mahkemenin red kararının yerinde olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
KARAR:
6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50 TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf aşaması için ayrıca avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile ve kesin olarak karar verildi. 20/09/2018