Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/949 E. 2019/1517 K. 10.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/949 Esas
KARAR NO :2019/1517 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/01/2017
NUMARASI : 2015/1215 E., 2017/57 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 10/07/2019
İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nden verilen 26/01/2017 tarihli kararına karşı davacı … vekilinin istinaf başvurusu üzerine dosya dairemize intikal etmekle, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili ilk derece mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde özetle; Davacı … ile davalı … arasında , davalı …’in Davacı … Ltd. Şti. deki hisselerinin, 450.000.USD karşılığı davacı …’ye devri konusunda mutabakat sağlandığını, bu mutabakat doğrultusunda davalı …’ın Kadıköy …Noterliğince tanzim edilen 18.09.2015 gün …yevmiyeli hisse devir ve temlik sözleşmesi ile 5.000.TL lık hissesinin 2.500.TL lık kısmını davacı …’ye, 2.500.TL lık kısmım ise dava dışı …ye devrettiğini, devir öncesi davacı … nin Davalı …’a 18.09.2015 günü banka aracılığı ile hisse devir bedeline mahsuben 250.000.USD ödediğini, bakiye 200.000.USD için ise davacı … ve dava dışı … 100.000.USD bedelli iki senedi sadece bedel kısmını doldurmak sureti ile, aynı banka şubesinde tanzim ve ciro ederek davalı … a teslim ettiklerini, dava dışı …. tarafından tanzim edilen senedin tediyesinin 29.09.2015 günü gerçekleştirerek muhasebe elemanı .. tarafından teslim alındığını, davacı …’nin imzaladığı ikinci senetin yine muhasebe elemanı …un 03,11,2015 günü bankaya gittiğini, Davalı …’ın 100.000.USD yi sayarak teslim aldığını, ancak davalı … Davacı … nin imzasını taklit ettiği başka bir senedin imza kısmını yırtarak senedi muhasebe elemanı…’a teslim ettiği, davalı …’ın aldığı paranın 99,000,USD lik bölümünü şahsi hesabına yatırdığını, daha sonra imha etmediği 2-senedi icra takibine konu yaptığını, senedi tanzim eden davalı …’nın davalı …’ye bir borcunun bulunmadığını, senede borca teminat olarak iştirak ettiğini, beyan ederek borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı Vekili ilk derece mahkemesine sunduğu cevap dilekçesinde; takip konusu senedin üzerinde “bedeli nakden ahzolunmuştur.” şeklinde kaydının olduğunu, davacıların senedin tanzimine yönelik iddialarının gerçek dışı olduğunu, davacıların imzaya yönelik bir itirazlarının bulunmadığını, davacıların iddialarını HMK201 maddesi kapsamında senet ile ispat etmediklerini, Whatsapp yazışmalarının davalı ile ilgisi olmadığını beyan ile davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: ilk derece mahkemesi, yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre, davalı yanca senedin iade edildiği, ancak iade edilen senedin gerçek senet olmadığının sonradan anlaşıldığının iddia edildiğini,.Yargıtay HGK 02.04.2003 gün 2003/19-261 .E-266.K nolu benzer nitelikteki kararında da “senedin alacaklı tarafından yırtılıp atıldığı” iddiasının tartışıldığını Esasen her iki olayda da senedin alacaklı uhdesinden, zilyetliğinden borçlu huzurunda çıktığı iddiasının mevcut olduğunu, bu cümleden olarak; “senedin imza kısmının alacaklı tarafından yırtılarak gerçek borç altına girilen senet gibi borçluya iade edildiği iddiasının” HMK.201 maddesi gereğince; senet ile ispat edilmesi karşısında davacının edimini ispat ettiğinin kanıtlanmaması nedeniyle davanın reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili 09.02.2017 tarihli istinaf dilekçesinde; davalıya banka şubesinde ödeme yapılmış olmasına rağmen davalının hile yaparak asıl borç senedi yerine iptal ibaresi yazılı ve imza kısmı yırtılmış sahte senedi verdiğini, mahkemenin banka görüntüleri ve yazılı delilleri hiç nazara almadığını, bilirkişi raporunda önerilmesine rağmen bankadan ek bilgi talep etmediğini,sahte senet, yazı ve imza incelemesi yaptırmadığını, Whatsap yazışmalarının yazılı delil başlangıcı olmasına rağmen tanıkların dinlenmediğini,mahkemenin Yargıtay HGK kararını yanlış yorumladığını,davalı hakkında 58. Asliye Ceza Mahkemesinde kamu davası açıldığını,bu ceza davasınında sonucunun beklenmediğini,sahte senet ve kamera kayıtlarınında yazılı delil başlangıcı mahiyetinde olduğunu, davalının … ile tesadüfen bankada karşılaştığı iddiasının doğru olmadığını, HTS kayıtlarına göre tarafların aynı araba ile bankaya gittiklerinin anlaşılacağını,savunarak ilk derece mahkemesinin ret kararının kaldırılarak davanın kabulünü talep etmiştir.Banka görüntülerine ilişkin Cumhuriyet savcılığına ibraz edilen rapor ve WhatShap yazışmaları kapsamında dairemiz ilgili tanıkların dinlenmesine karar vermiş Davalı Asıl … kendisinin…”ün kurucu ortağı olduğunu banka şubesinde bulunma nedeninin ortak olmasından kaynaklandığını davacının muhasebecisi … un orada olmasının tesadüfi olduğunu kendisinin olay günü davacının muhasebecisinden para almadığını, davacının muhasebecisinin bankaya yatırdığı paranın 15.000-USD olduğunu beyan etmiş Davacı tanığı … ise bankaya 100.000-USD ve 200 USD ile birlikte bankaya geldiğini davalı ile bankada görüştüğünü parayı sayması için banka görevlisine verdiğini davalının 5000-USD yi kendisine aldığını geri kalan hesabına yatırmasını söylediğini davalının kendisine senedi kendisine verildiğini gösteren A4 kağıdına yazı yazdığını ve bu kağıdı kendisine verdiğini ancak daha sonra senedi verdiği için A4 kağıdını davalıya verdiğini parayı verirken ayrıca bir ödeme dekontu almadığını beyan etmiş Cumhuriyet Başsavcılığına ibraz edilen 24.03.2016 tarihli görüntü çözümü raporunda; davalı ile davacının şirket elamanı …ın 13.11.2015 tarihli 10:30 ila 10:44 saatleri arasında bankada gişe önünde bulundukları davalının balya halindeki paraları banka görevlisine verdiği paranın miktarının tespit edilemediği tarafların gişe önünde bazı belgeleri doldurdukları ve imzaladıkları görülmüştür.05.02.2019 tarihli Adli Tıp Kurumu raporuna göre, 100.000 USD bedelli, 1 nolu alacaklısı, ödeme tarihi bulunmayan borçlu imzasının bulunduğu yerde yaklaşık 5×3 cmlik madde kaybı bulunan “İPTAL” ibareli senetteki borçlu kısmında yer alan imzanın davacının eli ürünü olduğunu, Söz konusu imza atan şahsın tanı unsurlarını … ve … açısından teşhise yeter oranda yansıtmadığından … ve …’nun eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediğini, İnceleme konusu 1 nolu senet üzerinde yazılı “İPTAL” yazısı sınırlı sayıda harften ibaret, yeterli tanı unsuru içermemesi nedeniyle söz konusu yazının aidiyetinin, bu meyanda sorulduğu üzere …, … ve …’nın eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediğini, İnceleme konusu 1 nolu senet arka yüzdeki ciranta imzası kağıt kaybına bağlı tanı unsurlarını tamamen kaybetmesi nedeniyle söz konusu imzanın aidiyetinin, bu meyanda sorulduğu üzere …, … ve….’nın eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediğini raporen bildirmişlerdir.
… yazılan tezkere ile olay günü yani 03.11.2015 tarihinde 10:00 ila 12:00 saatleri arasında bankadan davalı … ve davacı … ..yıldız hesapları arasında gerçekleşen işlemler olup olmadığı sorulmuş verilen cevapta davalı … hesabına 15.000-USD lik para yatırma işlemi yapıldığı işleme ilişkin dekontun gönderildiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
GEREKÇE: Uyuşmazlık davacı ile dava dışı … ile … arasında aktedilen davacı …a Uluslararası Taşımacılık şirketindeki davalı … .i oğlunun hissesinin alınması nedeniyle hisse bedelinin davacı … tarafından ödenip ödenmediği noktasında toplanmaktadır.Davacı…nin davalı …şirketindeki hessesini devir aldığı konusunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf hisse karşılığı davacı … tarafından davalıya verilen 100.000-USD bedelli senedin bedelinin tahsil edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır. Davacı … senet bedelinin … Bankasında davalı ile davacının çalışanı …un haberleşerek bir araya gelmesi neticesinde bankada ödendiğini ancak davalının ödeme sırasında asıl senet yerine üretilmiş senet verdiğini senedin üzerine iptal yazısı yazdığını beyan ederek borçlu olmadığını tespitini talep etmektedir.Davacılar, takibe konu senet bedelinin banka önünde, davacı şirketin muhasebe çalışanınca ödendiğini, ancak davalının bedeli ödenen senet yerine, kendi tanzim ettiği sahte senedin imza kısmını yırtarak muhasebe çalışanına verdiği, bedeli ödenen senedi ise icra takibine konu yaptığını iddia etmişlerdir.İlk derece mahkemesi gerek benzer nitelikteki Yargıtay HGK 02.04.2003 gün 2003/19-261 .E-266.K nolu kararı gerekse HMK:201 maddesine göre davacının senede karşı iddilarını senetle ispat edemediğinden bahisle davanın reddine karar vermiştir.Davacı ödeme savunmasında bulunmuş idiasınıda paranın bankada ödendiğini karşılığında asıl senet yerine iptal yazısı yazılarak sahte senet verildiği iddiasına dayandırmıştır. Davalı tarafından asıl senet takibe konulmuştur. 24.03.2016 tarihli Cumhuriyet savcılığından alınan görüntü çözümü raporunda; davalı ile davacının şirket elamanı …ın 13.11.2015 tarihli 10:30 ila 10:44 saatleri arasında bankada gişe önünde bulundukları davalının balya halindeki paraları banka görevlisine verdiği paranın miktarının tespit edilemediği keza dairemizce alınan 05.02.2019 tarihli Adli Tıp Kurumu raporuna göre, 100.000 USD bedelli, 1 nolu alacaklısı, ödeme tarihi bulunmayan borçlu imzasının bulunduğu yerde yaklaşık 5×3 cmlik madde kaybı bulunan “İPTAL” ibareli senetteki borçlu kısmında yer alan imzanın davacının eli ürünü olduğunu, Söz konusu imza atan şahsın tanı unsurlarını … ve … açısından teşhise yeter oranda yansıtmadığından … ve …’nun eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği, İnceleme konusu 1 nolu senet üzerinde yazılı “İPTAL” yazısı sınırlı sayıda harften ibaret, yeterli tanı unsuru içermemesi nedeniyle söz konusu yazının aidiyetinin, bu meyanda sorulduğu üzere …, … ve …’nın eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği, İnceleme konusu 1 nolu senet arka yüzdeki ciranta imzası kağıt kaybına bağlı tanı unsurlarını tamamen kaybetmesi nedeniyle söz konusu imzanın aidiyetinin, bu meyanda sorulduğu üzere …, … ve. …’nın eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği, yine bankadan gelen yazı cevabındada davalının hesabına davacı tarafından 100.000-USD lik bir bedelin yatırıldığının kanıtlanamadığı HMK:201. Maddesine göre senede karşı senetle ispat edilme kuralı gereğince davacının dinlenen tanık beyanlarına itibar etme imkanıda bulunmadığı toplanan tüm delillere göre takibe konu senedin bedelinin davalıya ödendiği kanıtlanmadığı anlaşıldığından ilk derece mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmamakla davacının istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
Somut olayda; karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK 353/b-3 ve 354 ve devam maddeleri gereğince hükmün KALDIRILMASINA,
Davacının istinaf isteminin REDDİNE,
Davanın sabit görülmediğinden REDDİNE,
2-Davalı alacaklı alacağını geç alması nedeniyle dava değerinin % 20’si oranında hesap edilen 58475,21 TL tazminatın öncelikle yatırılan teminattan alınarak davalıya verilmesine, artan teminat kısmı olduğu takdirde bu kısmın davacıya verilmesine,
3-Kararın kesinleşmesi halinde İAA. … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında konulan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına,
İlk derece yargılaması yönünden:
4-Karar tarihinde alınması gerekli 44,40 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 4.993,08 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4.948,68 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafın kendisini vekil ile temsil ettiği anlaşıldığından AAÜT uyarınca 23.492,65 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
İstinaf yargılaması yönünden:
7-Alınması gereken 44,40 TL harçtan, peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye13,00 TL harcın istinaf yoluna başvuran …’dan alınarak hazineye irad kaydına,
8-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan giderlerin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-İstinaf incelemesi birden çok duruşmalı olarak yapıldığından 2019 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 2.725,00 TL avukatlık ücretinin, istinaf isteminde bulunan davacıdan tahsiliyle davalıya verilmesine,
10-Gider avansının harcanmayan bölümünün karar kesinleştiğinde talepleri halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, duruşmalı olarak yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 10/07/2019