Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/743 E. 2018/1895 K. 20.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO : 2017/743 Esas
KARAR NO : 2018/1895 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/12/2016
NUMARASI : 2013/258 E., 2016/824 K.
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 20/09/2018
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … şirketi nezdinde sigortalı … sevk ve idaresindeki … plakalı ticari taksinin 24/10/2012 tarihinde çarpması sonucu müvekkilinin %10 oranında sürekli sakat kaldığını, müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını, sigortalı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, ihtilafın tazminat miktarı yönünden olduğunu, fazlaya ilişkin hakların saklı kalması kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirketin sigortalının kusuru ve poliçe limitiyle sınırlı olarak sorumlu olduğunu, kaza tarihi itibariyle kişi başına 225.000 TL sakatlık ve ölüm teminatı belirlendiğini, sürekli sakatlığın Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’nden alınacak raporla ispatlanması gerektiğini, aktüerya bilirkişisinden de rapor alınarak karar verilmesi gerektiğini, dava tarihinden itibaren ve yasal faiz talep edilebileceğini beyan etmiştir.
İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin dosya kapsamında aldığı 04/12/2015 tarihli kusur raporunda davalı … şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın sürücüsü …’ın % 75, davacı yaya …’in % 25 oranında kusurlu olduğunu beyan ettiği anlaşılmıştır.
Maluliyet oranının tespiti yönünden alınan Manisa Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 31/03/2014 tarihli ön raporunda şahsın nöroloji uzmanı bulunan bir hastaneye gönderilerek maruz kaldığı travma nedeniyle nörolojik muayenesinin yaptırılmasının talep edildiği görülmüştür.
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nöroloji Ana Bilim Dalı’nın 15/01/2015 tarihli sağlık kurulu raporunda “sol radial duyusal sinirin lezyon düzeyinde farsiyel aksonal dejenerasyonu ile uyumlu elektro fizyolojik bulgular” bulunduğu, tanının “radial sinir lezyonu” olarak tespit edildiği beyan edilmiştir.
Manisa Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 06/05/2015 tarihli 2015/604 sayılı raporunda …’in 24/10/2012 tarihinde maruz kaldığı araç dışı trafik kazası nedeniyle “sol radius kemiği alt uç kırığının kişinin vücunda kısıtlılık, kısalık, atrofiye neden olmadan iyileştiği, EMG tetkik raporunda motor sinirlerde patoloji olmadığı sol radial duyusal sinirin lezyon düzeyinde farsiyel aksonal dejenerasyonu ile uyumlu elektro fizyolojik bulgular ” saptandığından meslekte kazanma gücünden meydana gelen azalma oranının 03/08/2013 gün 28727 sayılı RG yayınlanan maluliyet tespit işlemleri yönetmeliğinden faydalanılarak hesaplandığında bu yaralanmanın meslekte kazanma gücü yönünden karşılığının olmadığı, ancak özürlülük ölçütü sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmeliğe göre hesaplandığında radial sinir duyusal kayıp veya ağrı nedeniyle kişinin özür durumuna göre tüm vücut özür oranının % 3 olduğu beyan edilmiştir.
Mahkemece alınan 09/03/2016 tarihli raporda tarafların dosyadaki kusur oranlarına göre yapılan incelemede tüm vücut özür oranının % 3 olduğu kabul edildiğinde iş görmezlik zararı olarak zararının 9.306,20 TL olduğu beyan edilmiştir.
Davacı vekili davasını 9.306,20 TL’ye 27/05/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile yükseltmiştir.
İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 12/12/2016 tarih 2013/258 esas 2016/824 karar sayılı ilamıyla davanın kabulüne, 9.306,20 TL’nin dava tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verdiği görülmüştür.
Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde, mahkemenin Çalışma ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğini esas almaksızın özürlülük ölçütüne göre karar verdiğini, dosya kapsamında alınan raporda davacının yaralanmasının meslekte kazanma gücünde azalma oranı yönünden karşılığının olmadığını beyanla yeniden inceleme ve yargılama yapılmasına karar verilmesini ve resen dikkate alınacak nedenlerle kararın istinaf incelemesi yapılmasını talep etmiştir.
Davacı vekilinin istinaf dilekçesine karşı cevap dilekçesinde; kaza tarihi itibariyla Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin yürürlüğe girmediğini, idari işlemlerin geriye yürümeyeceğini, istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
GEREKÇE:
İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/12/2016 tarihli 2013/258 esas 2016/824 karar sayılı ilamıyla davacının 24/10/2012 tarihinde meydana gelen kazada yaralandığı ve % 3 oranında özürünün olduğu, kazada yaya olarak karşıdan karşıya geçen davacının % 25 oranında kusurlu olduğu, davalının sigortalısı araç sürücüsünün % 75 kusurlu olduğunu kabulü ile davanın kabulüne, 9.306,20 TL’nin avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde; yerel mahkeme tarafından Çalışma ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’nin esas alınmaksızın özürlülük ölçütüne göre karar verdiğini, Yargıtay 17. HD’nin 2015/5378 esas 2015/11094 karar sayılı 22/10/2015 tarihli kararında Çalışma ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerektiğinin belirtildiğini beyan ettiği görülmüştür.
Dosya kapsamında alınan Manisa Adli Tıp Kurumu’nun 31/03/2014 tarihli ön raporunda; Manisa Merkezefendi Devlet Hastanesi’nin 11/07/2013 tarihli 1189 sayılı özürlü Sağlık Kurulu raporunda nöroloji muayenesinde nöropatik ağrı, ortopedi muayenesinde raudius alt uç kırık (kaynamış) saptandığı, tüm vücut fonksiyon kaybı oranının % 10 olduğu, 26/03/2014 tarihli muayenede ise sol üst ekstremite eklem hareketlerinin olağan olduğu, hafif güç kaybı bulunduğunun görüldüğü, ağrı şikayetinin devam ettiğinin beyan edildiği, rapor düzenlenebilmesi için davacının nöroloji uzmanı bulunan bir hastaneye gönderilerek nörolojik muayenesinin yapılmasının istendiği, davacının Ege Üniversitesi Nöroloji Ana Bilim Dalı Sağlık Kurulu raporunda radial sinir lezyonu tanısı konulduğu, akabinde düzenlenen Manisa Adli Tıp Kurumu Adli Tıp Uzmanı’nın 06/05/2015 tarihli raporunda hastadaki bulgular ve tanılar göz önüne alınarak radial sinir duyusal kayıp veya ağrı nedeniyle tüm vücut özür oranının % 3 olduğunun belirlendiği, kaza tarihi olan 24/10/2012 tarihinde yürürlükte olan Çalışma ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre davacının üniversite hastanesi ve Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğü’nce düzenlenen rapordaki maluliyet oranı hükme esas alınmasının yerinde olduğu kanaatine varılarak davalı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
KARAR:
6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,
Harç peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf yargılama giderlerinin davalı … üzerinde bırakılmasına,
İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf aşaması için ayrıca avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile ve kesin olarak karar verildi. 20/09/2018