Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/6672 E. 2018/60 K. 23.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/6672 Esas
KARAR NO : 2018/60 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2017/452 E.
DAVANIN KONUSU: Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
KARAR TARİHİ: 23/01/2018
İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nden verilen tarihli kararına karşı davalı tarafın istinaf başvurusu üzerine dosya dairemize intikal etmekle, incelendi.İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, “davalı ile yapılan 28.01.2011, 27.09.2011 ve 07.10.2010 tarihli FK sözleşmeleri uyarınca 2 adet Volvo marka paletli ekskavatör, 3 adet Sumitomo marka paletli ekskavatör ve 1 adet Volvo marka yükleyici’nin davalıya teslim edildiğini, ancak davalının FK sözleşmesi gereği ödemesi gereken 341.839,76 TL kira borcunun ve 7.397,03 TL gecikme faizini ödemediğini, gönderilen 17.10.2016 tarihli ihtarnameye rağmen davalının kanuni süre içinde borcu ödemediğini, bu nedenle …. sözleşmesinin feshedildiğini, kira konusu eşyanın davalıdan tedbiren alınması için talepte bulunduklarını ve İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/407 D.İş sayılı dosyada 28.04.2017 tarihinde ihtiyati tedbir kararı verildiğini” iddia ile mülkiyeti müvekkiline ait olan FK konusu ekipmanların ve aksesuarların aynen müvekkiline teslimini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde, “davacının gönderdiği ihtarnamelerin usulüne uygun tebliğ edilmediğini, tebligat parçalarında şirketin mümessillerinin bulunup bulunmadığının belirtilmediğini ve tebligatın şirket çalışanı bile olmayan kişiye yapıldığını, ayrıca Denizli Asliye Ticaret Mahkemesince verilmiş 2013/242 Esas, 2014/33 Karar sayılı iflas erteleme davasında 02.04.2013 tarihli ihtiyati tedbir kararına rağmen finansal kiralama konusu mallar için ihtiyati tedbir kararı verildiğini, BK 98.maddesi gereği davacının sözleşmeyi feshedemeyeceğini, malın aynen davacıya teslimine karar verilse bile iflas erteleme kararı gereği iflas erteleme sonucuna kadar infazın yapılamayacağını” savunarak tedbirin kaldırılmasını ve malların müvekkiline teslimini, davanın reddini istemiştir.İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 6361 sayılı kanunun 31/3 maddesi gereğince 07.09.2017 tarihinde 585.000,00 TL teminat karşılığı dava konusu mallar üzerinde “davacı tarafça tasarruf yetkisi verilmesine” biçiminde tedbir kararı vermiş, bu karara karşı davalı tarafın itiraz da 12.10.2017 tarihinde reddedilmiştir.Davalı vekili bu red kararına karşı istinaf isteminde bulunmuş ve önceki savunmasını tekrarla, “iflas ertelemesi kararı gereği müvekkili şirketin malları hakkında muhafaza işlemi yapılamayacağını, tebligatın usulsüz olduğunu, mahkemenin bir yandan tebligatın usulüne uygun olup olmadığı konusunda 12.10.2017 tarihli celsede Beşiktaş …. Noterliğine tezkere gönderdiğini öte yandan da ihtiyati tedbire itirazı reddettiğini, tedbir kararının davacının esasını çözer nitelikte olduğunu, BK 98.madde gereği davacının sözleşmeyi feshedemeyeceğini, ödemelerin yapıldığını, borçların ödendiğini, ancak mahkemenin bu hususu gözardı ettiğini, … şirketine borçlar ödendiği halde yerel mahkemenin 12.10.2017 tarihli ek karar ile taleplerini reddettiğini,” iddia ile kararın kaldırılmasını talep etmiştir.Davacı ….vekili istinafa cevabında, “davalının ödemelerini ödeme planına göre gerçekleştirmediğini ve temerrüte düştüğünü, davalıya ihtarname gönderilerek 60+3 gün süre verildiğini bu süre içinde de bir ödeme yapılmadığını, bu nedenle ihtiyati tedbir kararı aldıklarını, 6361 sayılı …. kanunu gereğince kiralayanın iflası halinde FK sözleşmesinin sona erdiğini ve FK Kanunu’nun 28.maddesi gereği iflas memurunun büro teşkilinden önce FK konusu malları tefrik etmesi gerektiğini, FK konusu malın mülkiyetinin … şirketine ait olduğunu, Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2013/4678 Esas, 2013/4632 Karar sayılı kararına göre de …. şirketine ait mallar hakkında tedbir verilemeyeceğini, FK Kanunu’nun 32.maddesi gereği sözleşme sona erdiğinde, sözleşmeden doğan satın alma hakkını kullanmayan veya bu hakkı bulunmayan kiracının FK konusu malı derhal geri vermesi gerektiğini, Denizli Ticaret Mahkemesinin verdiği tedbir kararının, FK konusu ekipmanlara ilişkin alınan ihtiyati tedbir kararına etki edemeyeceğini” savunarak istinaf isteminin reddini istemiştir.Her ne kadar davalı taraf vekili, müvekkili olan şirketin malları hakkında muhafaza işlemi yapılamayacağını tedbir kararı işin esasını çözer nitelikte olduğunu ve müvekkiline tebligat yapılmadığını iddia ile yukarıda özetlenen nedenlerle istinaf isteminde bulunmuş ise de, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 19.12.2014 tarih ve 2014/3128 Esas, 2014/8269 Karar sayılı ve 03.07.2013 tarih ve 2013/4678 Esas, 2013/4632 Karar sayılı içtihatlarında açıklandığı üzere finansal kiralama konusu malların mülkiyetinin davacıya ait oluşu karşısında, infaz erteleme kararının, ihtiyati tedbir kararına engel teşkil etmediği, bilakis 6361 sayılı kanunun 23/1 maddesi ve sözleşmenin feshedilmiş oluşu nedeniyle ihtiyati tedbir kararı verilmesinin yerinde olduğu, İİK’nun 179/a ve 179/b maddeleri gereğince iflası erteleme kararları yoluyla mülkiyeti finansal kiralama şirketlerine ait bulunan kira konusu malların geri alınmasının tedbiren önlenemeyeceği sonucuna varılmakla aşağıdaki kararın verilmesi gerekmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan gerekçe ile, 6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı taraf vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin REDDİNE,Alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,Davalı tarafından istinaf incelemesi sırasında yapılmış yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf aşaması için ayrıca avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile ve kesin olarak karar verildi. 23/01/2018