Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/6623 E. 2020/2042 K. 26.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/6623 Esas
KARAR NO : 2020/2042 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/10/2017
NUMARASI : 2016/851 E., 2017/994 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 26/11/2020
İstinaf incelemesi üzerine Dairemize gelen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA A-)Açılan dava ve iddia : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Takibe itiraz eden şirket sahibi … oğlu ve şirketin yetkilisi olduğunu söyleyen …, müvekkiline gelerek, “boru markalama” makinesinin KDV dahil 27.140 TL bedelle yapılması hususunda talepte bulunduğunu ve bu talebin müvekkilince sözlü olarak kabul edildiğini, buna mukabil davalının 5.000 TL peşinatın 25.03.2015 tarihinde müvekkiline ödendiğini. Bu ödemeden ayrıca miktar ve bilgilerini hatırlanamayan çek verildiğini ve bu çek bedelinin de müvekkilince tahsil edildiğini, işbu ödemelerden sonra müvekkilinin makineyi imal ettiğini, makineyle birlikte davalının bulunduğu Eskişehir’e giderek kurulumunu tesis ettiğini, makineyi şirketin ustabaşısının teslim aldığını ve sevk irsaliyesini imzaladığını, ancak davalının, bu faturaya itiraz ederek, faturanın kendilerine ait diğer bir şirket adına düzenlenmesini talep ettiğini, makineden kalan bakiyenin de fatura ellerine ulaşınca ödeneceğini söylediğini, müvekkilinin bu talebi de uygun görerek faturanın talep edilen şirket adına düzenlendiğini ve itiraz eden şirkete gönderildiğini, ancak faturadan bakiye kalan 13.095 TL’nın ödenmediğini, alacağın tahsili için davalı aleyhine Anadolu ….icra müdürlüğünün … E sayılı dosyası üzerinden takibe geçilmiş ise de itiraz üzerine takibin durduğunu öne sürerek, itirazın, iptaline ve % 40 inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; iddiaların dayanaktan yoksun olduğunu, davacı firma yetkilisi … ile müvekkil şirket arasında boru markalama makinesinin imalatı ve montajı konusunda sözlü olarak anlaşmaya varıldığını, söz konusu makinenin montajuğndan sonra devamlı surette makineden arızalar geldiğini, makinenin ayıplı olduğunun anlaşılması üzerine müvekkil yetkililerinin davacı şirket yetkilileri ile irtibata geçtiğini ve makinenin değiştirilmesi, tamir edilmesi veya geri alınmasının talep edildiğini, bunun üzerine davacı firma tarafından müvekkile gönderilen boru makinesinin ayıplı olduğunun kabul edildiğini, makinenin bu haliyle müvekkilde kalması karşılığında ıskonto yapılması teklif edildiğini ve 15.08.2015 tarihinde “…” ya ait olan 0216 306 59 32 noiu faks aracılığı ile müvekkil firma yetkilisine hitaben “firmamıza olan bakiyeniz silinmiştir. Bilgilerinize rica ederiz.Saygılarımla …” isimli ve imzalı faksı müvekkil şirkete gönderdiğini, davacıya borcunun bulunmadığını savunarak davanın reddini ve % 20 tazminata mahkumiyetini istemiştir.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı : İlk derece mahkemesince; “Davalı, tarafına gönderilen ibra niteliğinde olan yazı nedeniyle borcun sona erdiğini, buna rağmen yapılan takibin kötüniyetli olduğunu belirtmişse de; dava dışı …’ ın davacı şirket yetkilisi olmadığı, bu nedenle …’ ın yapmış olduğu işlemlerin icazet verilmemiş olması halinde davacı şirketi bağlamayacağı, bu hususun Ticaret Sicilinin aleni olması ve taraflar arasındaki ticari ilişki sebebiyle biliniyor olduğunun kabulü gerektiği, bilinen bu duruma rağmen davalı tarafça herhangi bir dayanağı olmaksızın 15.12.2015 ve 31.12.2015 tarihlerinde iki adet nakit ödeme kaydı ile borcun sıfırlanmasının dürüstlük kuralına aykırılık teşkil ettiği sabit görülmüştür.Bu kapsamda, herhangi bir dayanağı olmayan 15.12.2015 ve 31.12.2015 tarihlerine ait iki adet nakit ödeme kaydına mahkememizce itibar edilmemiş, davacının, takip tarihi itibariyle davalıdan 13.095,80 TL alacaklı olduğu” gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalı yan istinaf dilekçesinde özetle “… Maldaki ayıp hususunda ticari ilişkide muhatap oldukları … ile irtibat kurduklarını ve bu kişi tarafından ayıp hususunun kabul edilerek bakiye borcun silindiğini, bu kişinin davacının işini fiilen yürüten kişi olduğunu bunun araştırılması için çeşitli kuruluşlara yazı yazılması taleplerinin delil listesinde olmasına rağmen toplanmadığını ,yetki itirazları hakkında şimdilik reddine diye karar oluşturulup aslında hiç karar verilmeden esasa girildiğini, faturaları düzenleyen kişinin imzası ile faksı çeken kişinin aynı kişi olup aynı imzanın her iki belgede de bulunduğunu ,kararın tamamen eksik inceleme ile verildiğini beyanla kararın kaldırılması talep ve istinaf edilmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :Dava; ticari satımdan kaynaklanan itirazın iptali isteminden ibarettir.İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Somut olayda hukuki ihtilaf davacının sattığı ürünlerde ayıp bulunup bulunmadığı ve alıcı davalının ayıba karşı tekeffül hükümlerinden yararlanıp yararlanamayacağı noktasındadır.Dosyadaki delillere göre ; davalı yanca usulüne uygun ayıp ihbarı bulunmadığı gibi ; davacı yetkilisi olmayan kişinin gönderdiği yazı üzerine davalı yanca yapılmış bir mal iadesi, iade faturası vb. Muhasebe kayıtları olmadan, bakiyenin ödeme ile kapatıldığına dair kayıt oluşturulması ve bunların tevsik edilmemesi nedeni ile ayıba bağlı hakların kullanıldığının kabul edilemeyeceğinden ilk derece mahkemesi kararı aleyhine davalı yanca yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1 – Davalı yanın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE 2- Alınması gereken 894,51 TL nisbi karar ve ilam harcından peşin alınan 223,63 TL kısmın mahsubu ile bakiye 670,88 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir yazılmasına 3- Davalı yanca yapılan ve 85,70 TL başvuru harcından ibaret istinaf yargılama giderinin davalı yan üzerinde bırakılmasına 4- Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan tebligat gideri 12,50 TL ve posta gideri 18,00 TL olmak üzere toplam 30,50 TL istinaf yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı yana verilmesine 5 İnceleme duruşmasız olarak yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine yer olmadığına Dair ; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 26/11/2020 tarihinde ve oy birliği ile karar verildi.