Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/6621 E. 2019/609 K. 21.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/6621 Esas
KARAR NO : 2019/609
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/09/2017
NUMARASI : 2017/309 2017/930
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 21/03/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine icra takibi başlattığını, müvekkilinin takibe konu borcu 11/01/2017 tarihinde icra takibinin başlatılmasından önce ödediği, ancak davalının takip başlattığını, yapılan görüşmelerde icra dosyasını kapatacaklarını belirttiklerini, ancak icra dosyasının halen kapatılmadığını belirterek müvekkilinin takip nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine ve %20 oranında kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davacının takipten 2 gün önce ödeme yaptığını, müvekkili bankadaki birimler arası iletişim kopukluğu ve yazışmalardaki karışıklıklardan dolayı takibin başlatıldığını, zaten icra takibinden feragat ettiklerini bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının takibe konu borcu 11/01/2017 tarihinde ödediği, davalının ise iki gün sonar 13/01/2017 tarihinde icra takibini başlattığı, menfi tespit davasının 14/03/2017 tarihinde açıldığı, davalının 03/04/2017 tarihinde takipten vazgeçtiği, buna göre davanın konusuz kaldığı, ancak davacının ödemesine rağmen takip başlatılması nedeniyle davalının kötüniyetli olduğu gerekçeleriyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve davalının %20 oranında kötüniyet tazminatıyla sorumluluğuna karar verilmiş, kararı davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekili istinaf sebebi olarak; herhangi bir kötüniyetin bulunmadığını, durumun birimler arası yazışma ve iletişimdeki karışıklıktan kaynaklandığını, kararın kötüniyet tazminatına ilişkin kısmının kaldırılmasını istemiştir. Davalı tarafından davacı aleyhine 13/01/2017 tarihinde 23.474,37 TL’si asıl alacak olmak üzere toplam 23.595,92 TL üzerinden ilamsız takip başlatıldığı, davalının 03/04/2017 tarihinde dosyadaki alacaktan ve takipten feragat ettikleri yolunda icra müdürlüğüne beyanda bulunduğu görülmüştür. Davacı tarafından davalı hesabına 11/01/2017 tarihinde banka havalesi yoluyla 23.474,37 TL ödeme yapıldığı, açıklama kısmında maaş protokolüne dair geri ödeme yaptığının yazılı olduğu görülmüştür.
GEREKÇE:Dava, İİK’nun 72.maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Davalı taraf, davacı aleyhine 13/01/2017 tarihinde icra takibi başlatmıştır. Davalının da kabulünde olduğu üzere takip konusu borç icra takibinden önce 11/01/2017 tarihinde ödenmiştir. İşbu dava ise 14/03/2017 tarihinde açılmıştır. Davalı taraf, davanın açılmasından sonra ki bir tarih olan 03/04/2017 tarihinde icra dosyasındaki alacaktan ve takipten feragat etmiştir. Bu itibarla dava konusuz kalmıştır. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık, mahkemece hükmedilen kötü niyet tazminatının yerinde olup olmadığına ilişkindir. Kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için takibin kötü niyetli olması gerekir. Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin içtihatlarına göre ödenmiş bir borcun takibe konulması, takibin kötü niyetli yapıldığını gösterir. Nitekim Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2010/4121 Esas – 2010/3604 Karar sayılı ve 2010/12921 Esas – 2011/6971 Karar sayılı ilamları da bu yöndedir. Açıklanan bu nedenlerle davalı vekilinin istinaf talebi yerinde değildir. Hal böyle olunca usul ve yasaya uygun olan ilk derece mahkemesi kararına yönelen davalı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 44,40 TL harçtan, peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 13,00 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.21/03/2019