Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/6515 E. 2018/163 K. 05.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO : 2017/6515 Esas
KARAR NO : 2018/163 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/10/2017
NUMARASI : 2017/412 E., 2017/420 K.
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : 05/02/2018
BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nden verilen 25/10/2017 tarihli kararına karşı davacı tarafın istinaf başvurusu üzerine dosya dairemize intikal etmekle, incelendi.
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İhtiyati Haciz isteyen vekili, “müvekkilinin sebze-meyve satışı nedeniyle davalıdan irsaliyeli-faturalı 1.792,23 TL alacaklı olduğunu, bu borcun ödenmediğini” iddia ile ihtiyati haciz talep etmiş, mahkeme 25.10.2017 tarihinde bu talebi “irsaliyeli faturalarda teslim alanın imzası bulunmadığı ve yargılamayı gerektirdiği” gerekçesiyle reddetmiş, bu red kararına karşı ihtiyati haciz isteyen vekili istinaf isteminde bulunmuştur.
İhtiyati haciz isteyen vekili istinaf dilekçesinde,” alacağı birden fazla faturaya dayandığı, veresiye defterinden anlaşılacağı üzere borçlunun Mayıs 2017’den beri ödeme yapmadığını, borçlu hakkında icra takibi yapmak yerine doğrudan ihtiyati haciz talep ettiklerini, mahkemenin red kararının yanlış olduğunu, icra takibi yapıldığında borçlunun hemen itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının faturalara itiraz etmediğini, veresiye defteri incelendiğinde borçlunun belli dönemlerde ödeme yaptığının görüleceğini, 1.792 TL alacak için kimsenin cezai takibat riskini göze alıp gerçeğe aykırı takibat yapmayacağını” iddia ile kararın kaldırılmasını, ihtiyati haciz kararı verilmesini istemiştir.
Borçlu vekili istinafa cevabında, “irsaliyeli faturalarda, teslim alındığına dair imza bulunmadığını, müvekkillerinin zaman zaman ihtiyati haciz isteyenden mal aldığını ancak bedelini ödediğini, faturaların müvekkili ile bir ilgisi bulunmadığını, ihtiyati haciz koşulları oluşmadığını, istinaf dilekçesindeki iddiaların dayanaksız olduğunu1 savunarak istinaf isteminin reddini istemiştir.
Her ne kadar ihtiyati haciz isteminin, mahkemece reddine dair karar karşı vaki istinaf istemi üzerine dosya dairemize gönderilmiş ise de,
Talepte bulunan tarafın ihtiyati haciz isteminin 1.792,23 TL’lik alacağa ilişkin olduğu, 6100 sayılı HMK’nun 341/2 maddesi gereğince karar tarihi itibariyla, miktar ve değeri 3.110 TL’yi geçmeyen malvarlığı değerine ilişkin kararların kesin olup, istinaf kabiliyeti bulunmadığı anlaşılmakla istinaf isteminin reddi gerekmiştir.
KARAR:
6100 sayılı HMK.’nun 341/2 ve 352. maddeleri gereğince yerinde görülmeyen istinaf isteminin REDDİNE,
Alınması gereken 35.90 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf aşaması için ayrıca avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile ve kesin olarak karar verildi. 05/02/2018