Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/6422 E. 2020/1962 K. 19.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/6422 Esas
KARAR NO: 2020/1962 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/07/2017
NUMARASI: 2015/1004 E., 2017/669 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/11/2020
Dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine icra takibi başlattığını, müvekkilinin dava dışı … Turizm şirketine açılan 6.000,00 TL’lik krediye kefil olduğunu, bu krediyle ilgili olarak değişik tarihlerde toplam 6.350,00 TL ödeme yaptığını, ancak davalı tarafın hacizlere devam ettiğini belirterek müvekkilinin takip nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, icra takibinin kesinleştiğini bildirerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulüne, davacının takip tarihi itibariyle 1.654,51 TL’den borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, kararı taraf vekilleri istinaf etmiştir. Davacı vekili, istinaf sebebi olarak; mahkemenin ödemelerin kim tarafından yapıldığının temlik eden bankaya sorulması taleplerini dikkate almayarak açıklama ve ispat hakkını ihlal ettiğini, raporun eksik ve yanlı olduğunu, raporda 13/02/2009 tarihli 3.150,00 TL bedelli ödemede müvekkilinin T.C kimlik numarasının yer aldığı ve 12/11/2008 tarihli 700,00 TL’lik ödeme belgesinde müvekkilinin imzasının bulunduğunun belirtilmesine rağmen dikkate alınmadığını, ödemelerin müvekkili tarafından yapıldığına itirazda bulunulmadığını, bankanın bu ödemeleri başka bir kredi borcuna mahsup yetkisinin bulunmadığını, ayrıca dava dışı bankanın müvekkiline gönderdiği kat ihtarında … sayılı cari hesap borcunun 118,38 TL olarak belirtildiğini bildirmiştir. Davalı vekili, istinaf sebebi olarak; mahkemenin davayı kısmen kabul ettiğini, karara itiraz ettiklerini, borca istinaden ödeme yapılmadığını, kararın kaldırılarak davanın reddini istemiştir. Dosyanın istinaf incelemesi için dairemizde beklediği sırada davacı vekili Av. … tarafından, taraflar arasında protokol imzalandığı belirtilerek müvekkilinin talebi doğrultusunda istinaf talebinden feragat ettikleri yolunda beyanda bulunduğu görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, itirazın iptali davasıdır. Davacı taraf, istinaf incelemesi için dosyanın dairemizde beklediği sırada istinaf talebinden feragat etmiş olup feragat dilekçesi veren avukatın vekaletnamesinde feragate yetkisinin bulunduğu görülmüş olup davacı vekilinin istinaf talebinin feragat nedeniyle reddi gerekmiştir. Kararı aynı zamanda davalı vekili de istinaf etmiş ise de, davalı aleyhine hükmedilen tutar 1.654,51 TL olup karar tarihi olan 2017 yılı itibariyle HMK’da öngörülen kesinlik sınırı 3.110,00 TL’dir. Dolayısıyla davalı vekilinin istinafa konu ettiği miktarın kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle istinaf talebinin reddi gerekmiştir. Yukarıda açıklanan gerekçelerle davacı vekilinin istinaf isteminin feragat nedeniyle reddine, davalı vekilinin istinaf isteminin ise mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE, 2-Davalı vekilinin istinaf talebinin, mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE, 3-Davacı ve davalı tarafından yatırılan istinaf peşin harçlarının talepleri halinde yatıran tarafa iadesine, 4-Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına, 5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.19/11/2020