Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/6397 E. 2020/1976 K. 20.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/6397 Esas
KARAR NO: 2020/1976 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/07/2017
NUMARASI: 2016/73 E. – 2017/162 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 20/11/2020
İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ tarafından verilen 13/07/2017 tarihli kararına karşı, davacı tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Türkiye’nin önde gelen şarkı sözü yazarı, bestecisi ve aranjörlerinden olduğunu, aynı zamanda prodüktörlük yapmakta olduğunu ve müzik sektörünün pek çok alanında faaliyet gösterdiğini, davalının sektörde “…” ismiyle Türkçe rap müzik icra etmekte olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşme ile müvekkilinin davalının TV dizi, reklam ve sinema filmi başta olmak üzere tüm görsel-işitsel projelerde menajerliğini yapmayı taahhüt ettiğini, sözleşmenin imzalandığı tarihten sekiz ay sonra davalı tarafından müvekkiline noter aracılığı ile haksız ve gerçek dışı iddialar içeren ihtarname keşide edildiğini, davalının müvekkiline sözleşme edimlerini yerine getirmesi için ihtarname keşide ettiği süreçte kendisinin sözleşmeye aykırı davrandığını ve iletişimi tamamen kapatarak yapılan toplantı çağrılarına cevap vermeyerek sözleşmeyi ihlal ettiğini, davalı borçlunun 16/09/2014 tarihli sözleşmeyi ihlalinden ve sözleşmenin haksız feshinden doğan cezai şart alacaklarının tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının borca ve ferilerine itiraz ettiğini belirterek, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla, icra dosyasına yapılan itirazın iptaline, asıl alacak üzerinden %20 oranından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili cevap dilekçesinde ; davaya konu sözleşmenin müvekkili tarafından haklı ve hukuki gerekçelerle fesih edildiğini, davacının sözleşmede anılan borç ve yükümlülüklerini hiçbir şekilde ifa etmediğini, sözleşmeyi ihlal ettiğini, müvekkili oyuncu için herhangi bir dizi, reklam, sinema oyunculuk iş ve bağlantısı yapmadığını, bu durumun müvekkilinin mesleğini icra edememesine, maddi-manevi kaybına, mesleğinden hiç para kazanamamasına, uzun bir süre hiçbir iş/çalışma yapmadan telafisi imkansız kayıplara sebep olduğunu, ihtarnamede tanınan bir aylık süreye rağmen davacının müvekkili için herhangi bir dizi, reklam, sinema oyunculuk işi organize etmeyerek sözleşmeyi ihlal ettiğini, bunun üzerine müvekkili tarafından davacı menajere noterlik kanalıyla fesih ihbarının keşide edildiğini, 4 yıl süreli menejerlik sözleşmesinin haklı ve hukuki gerekçelerli fesih edildiğini, belirterek, davanın reddine, davacının kötü %20 kötüniyet tazminatı ödemesine karar verilmesini istemiştir.
MAHKEME KARARI; İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 13/07/2017 tarihli, 2016/73 Esas, 2017/162 Karar sayılı kararıyla; ” sözleşmedeki % 50 oranındaki menajerlik payının fahiş olduğu, sözleşmede oyuncu aleyhine cezai şartın düzenlendiği, davalı menfaatine aykırı genel işlem koşullarının yazılmamış sayılması gerektiği, taraflar arasındaki 3. FSHHM ve 4. FSHHM dosyalardaki sözleşmeler değerlendirildiğinde davalının serbest iradesi ile yapılmamış sözleşmeler olduğu, sözleşme haksız feshedilmiş olsa dahi tek taraflı cezai şartın yazılmamış olması gerektiği” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU; Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; cezai şartın, akdin ifa edilmemesi, haksız ve sebepsiz olarak feshedilmemesini önlemesini amaç edindiğini, sözleşmenin ifa edilmesini desteklerken ihlâl edilmesini de önlediğini, tarafların tek taraflı cezai şartı serbestçe belirleyebildikleri gibi cezanın miktarını da serbestçe belirleyebileceklerini, kanunlarda sadece istisnai bazı durumlarda doğrudan veya dolaylı olarak cezai şart müessesesinin kullanılmasını yasakladığını,cezai şartın tek taraflı olarak düzenlenmiş olmasının hükmü geçersiz kılmadığını, mahkemenin kararının gerekçesinde tek taraflı düzenlemenin neden geçersiz olduğunu gerekçelendirmediğini, – ceza koşulunun davalının durumunu ağırlaştıracak, taraflar dengesini bozacak şekilde düzenlenmediğini, bu tarz sözleşmelerde menajerin oyuncunun tanıtımı için emek ve sermaye harcaması gerektiğini, buradaki amacın sözleşmenin ifası için müvekkili şirketçe yapılan masrafların ve çabanın teminat altına alınması olduğunu, buna karşılık oyuncunun da sözleşme gereği emek ve sermaye ortaya koymadığından bu denli korumaya ihtiyacı bulunmadığını, menajerlik sözleşmesi yapılmasının temel amacının de oyuncuyu bu külfetten kurtarmak olduğunu, menajerin temin edilen iş üzerinden üçüncü kişi yapımcıdan komisyon aldığını, oyuncunun lehine cezai koşula ihtiyacı bulunmadığını, -mahkemenin davalının gelirini, aldığı işlerin ücretine bakmaksızın hangi somut gerekçeyle cezai şartın orantısız ve adil olmadığına hükmettiğinin belli olmadığını, -mahkemenin %50 oranında menajerlik payının fahiş bir oran olduğu tespitinin de hatalı olduğunu, sözleşmede en fazla %40 oranında komisyon alınacağının kararlaştırıldığını, komisyon oranı belirlenirken dikkate alınması gereken en önemli hususun oyuncunun tanınırlığı olduğunu, popüler bir oyuncu ile yapılan sözleşmeler meblağlı olduğundan ve tanınırlığı yüksek olan oyuncuların dizi, sinema filmi, reklam filmi gibi yapımlarda oyunculuk yapmaları daha olası olduğundan menajerlerin de daha az emek ve çaba sarf ederek bağlantı ve buna bağlı olarak sözleşmeler yapabildiklerini, davalının oyuncu olmayıp, çalışmalar ile ünlü hale getirilmeye çalışılan bir rap şarkıcısı olduğunu oyunculuk mesleğini icra etmeyen davalının toplum nezdinde tanınır hale gelmeden dizi-filmlerde veya reklamlarda yer almasının pek olası olmadığını, -toplanan delillerle sektörde değişen komisyon oranının %40-60 arasında olduğunun ispatlandığını, mahkemenin aksi yönde delil olmadığı halde bu oranı fahiş olarak kabul etmesi ve hüküm kurmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının süresinde davaya cevap vermemesine ve delillerinin toplanmasından vazgeçilmesine rağmen davalının delillerinin toplandığını, gelen müzekkere cevaplarına itibar edildiğini, -sözleşmenin genel işlem şartı içermediğini, mahkeme TBK 20/1 maddesine atıfta bulunarak genel işlem koşullarına vurgu yapmışsa da, madde metninde “Genel işlem koşulları, bir sözleşme yapılırken düzenleyenin, ileride çok sayıdaki benzer sözleşmede kullanmak amacıyla, önceden, tek başına hazırlayarak karşı tarafa sunduğu sözleşme hükümleridir.” denildiğini, sözleşmenin taraflar arasında bireysel bir görüşme ve karşılıklı müzakere halinde yapıldığını, davaya konu sözleşmenin, diğer iki mahkemenin bulunduğu davaya konu sözleşmelerden 1 yıl sonra yapıldığını, bu hususun gözden kaçırıldığını, mahkemenin sözleşmede davacıya dilediğinde fesih hakkı verildiğine dair gerekçesinin de yerinde olmadığını, sözleşmede fesih konusunda düzenleme bulunmadığını, genel hükümlere tabi olduğunu, -sözleşmenin feshinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalının ihtarname keşide edip 30 günlük mehil tayin ettiği süreçte bizzat kendisinin sözleşmeye aykırı davrandığını ve iletişimi tamamen kapatarak ve yapılan toplantı çağrılarına cevap vermeyerek sözleşmeyi ihlal ettiğini, sözleşme haksız feshedildiğinden cezai şart alacağının doğduğunu, MK 2 maddesi gereğince davalının ihtarnamedeki bir aylık mehil beyanının samimi olmadığını ve menajerin kendisine iş tekliflerinin ulaşmasını engellemesi nedeniyle feshin haksız olduğunu beyanla kararın kaldırılmasını, yeniden tahkikat yapılmasını gerekli görülürse teknik konularda bilirkişi incelemesi yapılmasını talep etmiştir. Davalı vekilinin istinafa cevabında; mahkeme kararının isabetli olduğunu, sözleşmenin diğer maddeleri ile birlikte cezai şarta ilişkin hükmünün geçersiz olup yok hükmünde olduğunu, davacı yana tek taraflı fesih hakkı tanındığını, sözleşmenin müvekkili sanatçı tarafından ihlali halinde cezai şart konulmuşken davacı tarafın ihlali halinde cezai şart yazılmadığını, cezai şartın fahiş olduğunu, müvekkilinin mahvına sebep olacağını, müvekkilinin çalışma hürriyetini, ifade özgürlüğü ve kişisel haklarının tamamıyla kısıtlandığını, bu nedenlerle sözleşme ve cezai şartın tamamıyla geçersiz olduğunu, -müvekkilinin genç ve tecrübesiz oluşu ve sözleşmeleri imzalarken hukukçuya danışma fırsatı verilmemesi nedeniyle müvekkili aleyhine ağır hükümler içerdiğini, -%50 menajerlik payının fahiş olduğu yönündeki mahkeme tespitinin son derece isabetli olduğunu , sözleşmeye konu sektörde %15-20 oranında olduğunu, -davaya konu sözleşmenin oyunculuk sözleşmesi olduğunu, müzik sektörüne ilişkin şirketlerin cevaplarının delil vasfı bulunmadığını, -sözleşmenin davacı tarafından ihlal edildiğini, sözleşme 1. Ve 2. Sayfada müvekkilinin imzasının, okudum anladım kaydının bulunmadığını, davacının müvekkiline tek bir dizi, sinema, reklam işi dahi yapmayarak sözleşmeyi ihlal ettiğini, 2 yıllık süreçte davalı oyuncuya tek bir kuruş ödeme yapmadığını, müvekkilinin sözleşmeden beklediği yararı ortadan kaldırdığını, cezai şartın koşullarının bulunmadığını, beyanla istinaf başvurusunun reddini talep etmiştir.
DELİLLER; Taraflar arasında imzalanan 16/09/2014 tarihli sözleşme 1. maddesinde; davacının davalının TV filmi, reklam ve sinema filmi başta olmak üzere tüm görsel ve işitsel projelerde menajerliğini yapmayı taahhüt ettiği, Süre-Ücret başlıklı madde de; oyuncunun kabul edildiği her işten en fazla %40’ını ilgili işin yapımcısından komisyon olarak alacağı, bu bedele KDV ilave edileceği, menajerin yapımcıdan %50 komisyonu alamazsa oyuncunun aldığı ücretin %50’sini menajere komisyon olarak ödeyeceğini, sözleşmenin dört yıl süreli olduğu, sözleşmenin bitiminden üç ay önce taraflarca yazılı fesih yapılmamışsa en az bir sene uzayacağı düzenlenmiştir. Sözleşmenin Cezai Şart başlıklı maddesinde; “Sözleşme süresi sona ermeden OYUNCUNUN herhangi bir nedenle, iş bu sözleşme hükümlerinin kendisini bağlamadığını veya kendi başına hareket etmek istediğini ileri sürmesi, sözleşmeyi süresinden önce mücbir bir neden olmaksızın tek taraflı feshetmesi, sözleşme hükümlerinden herhangi birisine aykırı hareket etmesi, başka bir menajer yada ajans ile anlaşması, bu ve benzeri yerlerden gelen işleri yahut kendisine teklif edilen herhangi bir işi MENAJERİN onayı olmaksızın kabul etmesi, bu ve benzeri hallerde 65.000 TL’dan az olmamak üzere , MENAJER’in cezai şart doğuran olay olana kadar geçen süre içerisinde kendisi için bulmuş olduğu tüm işlerden kazanmış olduğu toplam brüt ücretin %40’ını MENAJER’in talebi ile tek seferde ve derhal ödemekle yükümlüdür….Taraflar belirtilen cezai şart miktarlarının fahiş olmadığını ve tenkis edilmeyeceğini şimdiden kabul etmiştir.” hükmü düzenlenmiştir. Davaya konu ,İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasında davacı tarafça, davalı aleyhine, 16/09/2014 tarihli sözleşmeye dayalı olarak 65.000,00 TL cezai şart asıl alacağı ve 2.484,25 TL işlemiş faizi toplamı olan 67.484,25 TL üzerinden takip başlatıldığı, davalının süresinde takibe, borca ve faizi itiraz ettiği görülmüştür. Davalının, muhataplar davacı ve dava dışı … Ltd. Şti.’ ne Beşiktaş … Noterliğinden 26.05.2015 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnameyi göndererek; taraflar arasındaki 16/09/2014 tarihli 4 yıllık menajerlik sözleşmesi gereğince müvekkili sanatçı/oyuncunun muhatapların izni olmadıkça üçüncü kişi yada kuruluşlarla, sahne, konser, sunuculuk, oyunculuk vb. herhangi bir iç çalışma yapmasının yasaklandığını, sözleşmedeki menejerlik payının % 50 gibi aşırı bir oran da tutulduğunu, fahiş komisyon hükmünün yasal olmadığını, menajerlik sözleşmesinden 8 ay gibi bir süre geçmesine rağmen menajerin hiçbir iş çalışma düzenlemediğini, organize etmediğini ve yapmadığını, sözleşmeyi ihlal ettiğini, borç ve yükümlülüklerini yerine getirmediğini beyanla, yükümlülüklerini yerine getirmesi için bir ay süre verildiği aksi halde sözleşmenin feshedileceği ihtar edilmiştir. … Ltd.Şti ile … arasında imzalanan 07/07/2013 tarihli albüm yapım sözleşmesinde şirket adına yetkilisi olarak davacı imza atmış ve bu sözleşmede de cezai şart olarak sanatçının sözleşmeye aykırılığı halinde 200.000,00 TL cezai şartın herhangi bir ihtar ve ihbara gerek olmaksızın ödeneceği taahhüt edilmiş ve menajerlik payı olarak % 40 oranı belirlenmiştir. İstanbul 3. FSHHM”nin 2016/106 E. sayılı dosyasında da davacı olarak söz konusu şirket … aleyhine 07/07/2013 tarihli albüm yapım sözleşmesinin haksız feshinden kaynaklanan cezai şart alacağı ve maddi ve manevi zararların tazmini talepli dava açmıştır. İstanbul 4. FSHHM 2016/136 E. Sayılı dosyasında, davacı …Ltd. Şti tarafından davalı … aleyhine, taraflar arasındaki 07.07.2013 tarihli sözleşmenin … tarafından haksız feshine dayalı cezai şartın tahsili talepli takibe yapılan itirazın iptali davasıdır. Mahkemece davacı vekilinin talebi üzerine emsal araştırması için yazılan müzekkerelerden; … Şirketi’nin sanatçının menejerlik olarak alacağı payın % 40, yapımcı şirketin % 60 olacağı, … Ajansı menejerin % 20 oranında bedel aldığını bildirilmiştir. Emsal araştırması için davalı vekilinin talebi üzerine yazılan müzekkerelerden; … Yapım Şirketinin star oyuncularda % 15 olmakla birlikte tecrübeli veya oyunculuğa yeni başlayanlarda % 20 oranında menejerlik ücreti alındığını, … şirketinin % 15 olarak oranı bildirdiği, … oyuncu menejerliğinin ünlü oyuncularda % 15, mesleğe yeni başlayanlarda % 20 oranında menejerlik ücreti alındığını belirtmişlerdir. Davacı tanığı … ; 2013 yılında davacının asistanı olduğunu, müzik, şarkı, kliplerine ilişkin görüşmelere birlikte gittiğini, … ödülü, …, …’in gece programında bizzat yanında giderek çalışmalarında destekçi olduğunu, belli yerlerden 2.000- 3.000 TL gibi teklifler geldiğinde davalı …”ın bunları beğenmeyerek bu benim araba masrafıma yetmez dediğini, teklifleri kabul etmeyerek kabuğuna çekildiğini, insanları Etilerdeki evine davet etmeye başladığını ancak daha sonra kendisi ile iletişim kuramadıklarını, kendisinin … Pazarlamada Satış Uzmanı olduğunu, davacı ile yaptığı işler üzerinden % 5 üzerinden anlaştıklarını, oyunculuk sektörü ile ilgili herhangi bir firma ile kast ajansı ile çalışmasının bulunmadığını, … Müzikle yapılan görüşme içeriğini bilmediğini, herhangi bir reklam, çekim, sinema filmi, dizi çekimi yapılmadığını, gelen küçük teklifleride davalının beğenmediğini beyan etmiştir. Tanık … yeminli beyanında ; solist olarak çalıştığını, davacının davalı için emek sarfederek klipler çektiğini, …, … ve … ile klipler çekildiğini, düet yaptıklarını, kendisinin davalının vokalistliğini de yaptığını, … TV de stüdyoda ona vokallik yaptığını, davacının davalıyı 5-6 ay kadar önce telefonla aradığında, davalının telefonlara çıkmadığını, davalının … TV de bir kez vokalisti olduğunu, davacının stüdyosunda ise sürekli onunla yaptığı anlaşma gereği vokalistlik yaptığını okuduğu demolarda değişken şekilde ücretler aldığını beyan etmiştir. Tanık … yeminli beyanında ; davacıyı piyasadan tanığıdını, davalıyı da davacının yanında alıp getirdiği zaman bir buçuk yıl kadar öncesinde tanıdığını, kendisinin … Ltd Şti şirketinin sahibi olduğunu, firmasında … ve … gibi tanınmış ünlü isimlerin hem yapımcılığını ve hem menajerliğini yaptığını, … ile görüşmelerinde sanatçısına nasıl yardımcı olabileceklerini gerek Üniversite ortamında, gerek ulusal ve Uluslararası organizasyonlarında TV yapım dizi film gibi popüler sanatçıların yer aldığı projelerde nasıl yer alabileceği hususlarını değerlendirdiklerini kendisinin popüleritesinin artması sonrasında ancak bu tür çalışmalarda yer alabileceğini henüz erken olduğunu söylediğini, davalıyı herhangi bir ortamda herhangi bir kimseyle görüştürmediğini, kendisi ile iki kez görüştüğünü bir defasında iki saat birinde de kısa bir süre konuştuğunu, bu nedenle kişiliğine ilişkin bir şey söyleyemeyeceğini, ancak bir rep sanatçısının oyunculuk konusunda yol alabilmesi için tanınmışlığı ne kadar fazla olursa bu alanda da yol alabileceğini, kendisinin TRT”de bir kaç programın yapımcılığını üstlendiğini, menajerliğini üstlendiği herhangi bir oyuncunun bulunmadığını belirtmiştir.
G E R E K Ç E: İtirazın iptali talepli davada, uyuşmazlık İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına konu cezai şart alacağının talep edilip edilemeyeceğinden kaynaklanmıştır. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar vermiştir. Davalının, davacıya Beşiktaş … Noterliğinden 26.05.2015 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnameyi göndererek, sözleşmede muhatapların izni olmadıkça üçüncü kişi yada kuruluşlarla, sahne, konser, sunuculuk, oyunculuk vb. herhangi bir iç çalışma yapmasının yasaklandığını, menejerlik payının % 50 gibi aşırı bir oran da tutulduğunu, menajerlik sözleşmesinden 8 ay gibi bir süre geçmesine rağmen menajerin hiçbir iş çalışma düzenlemediğini, sözleşmeyi ihlal ettiğini beyanla borç ve yükümlülüklerin yerine getirilmesi için 1 ay süre verilmiş, süre dolduktan sonra da Beşiktaş … Noterliğinden 26.05.2015 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesini göndererek sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetmiştir. “Genel İşlem Koşulları” başlıklı TBK 20.maddesinde ; “Düzenleyenin ileride çok sayıdaki benzer sözleşmede kullanmak amacıyla önceden tek başına hazırlayarak karşı tarafa sunduğu sözleşme hükümleridir. Bu koşulların sözleşme metninde veya ekinde yer alması, kapsamı, nitelendirmede önem taşımaz.” “Yazılmamış Sayılma” başlıklı TBK 21.maddede “Karşı tarafın menfaatine aykırı genel işlem koşullarının sözleşmenin kapsamına girmesi sözleşmenin yapılması esnasında düzenleyenin karşı tarafa bu koşulların varlığı hakkında açıkça bilgi verip bunların içeriğini öğrenme imkanı sağlamasına ve karşı tarafın da bu koşulları kabul etmesine bağlıdır. Aksi takdirde genel işlem koşulları yazılmamış sayılır.” “Yazılmamış Sayılmanın Sözleşmeye Etkisi” başlıklı TBK 22.maddede; “Sözleşmenin yazılmamış sayılan genel işlem koşulları dışındaki hükümleri geçerliliğini korur ve düzenleyen yazılmamış sayılan koşullar olmasaydı diğer hükümlerle sözleşmeyi yapmayacak olduğunu ileri süremez.” “Geçersizliği” başlıklı TBK 25.maddede; ” Genel işlem koşullarında yer alan hükümlerden, karşı tarafa dürüstlük kurallarına aykırı olarak zarar verici veya karşı tarafın durumunu ağırlaştırıcı nitelikte olanlar geçersizdir.” hükümleri düzenlenmiştir. Mahkeme kararının gerekçesinde sözleşmede kararlaştırılan %50 komisyonun fahiş olduğu açıklanmıştır. Mahkemece emsal araştırması yapılmış, müzik yapım şirketlerinden ve oyuncu menajerlik ajanslarından komisyon oranları sorulmuş, farklı oranlar bildirilmiştir. Mahkemece davaya konu sözleşme oyunculuk menajerliği sözleşmesi olduğundan, müzik yapım şirketlerinden gelen cevaplar dikkate alınmamış, oyuncu menajerliği şirketlerinden gelen yazı cevaplarında mesleğe yeni başlayan oyuncularda %20 komisyon alındığı bildirilmiştir. Gelen yazı cevaplarında menajerin komisyonu oyuncudan değil yapımcıdan alacağına da yer verilmiştir. Taraflar arasındaki sözleşmenin Süre-Ücret başlıklı maddesinde birinci ve ikinci paragraflarda farklı olarak %40 ve %50 oranlarına yer verilmiş, komisyonun yapımcıdan alınamaması halinde oyuncunun aldığı ücretin %50’sini menajerine ödeyeceği kararlaştırılmıştır. Mahkemece oyuncu menajerliği şirketlerinden gelen cevapların dikkate alınması ve komisyon oranının fahiş olduğu sonucuna varılması yerindedir. Sözleşmenin 4 yıllık yapıldığı, sözleşmenin Çalışma Konusu başlıklı kısım 2. Maddesi ve Kurallar başlıklı 9 Maddesinde oyuncunun başka bir menajer yahut ajans ile çalışmayacağı, 3. Madde de kendisine gelen teklifleri menajere bildireceği, Cezai şart başlıklı madde de; davalı sanatçının mücbir sebep olmaksızın süresinden önce sözleşmeyi feshetmesi, sözleşme hükümlerinden herhangi birine aykırılık, başka bir menajer yada ajans ile anlaşması, menajerden izinsiz gelen iş teklifini kabul etmesi halinde 65.000 TL’dan az olmamak üzere menajerin bulduğu işlerden kazandığı brüt ücretin %40’ını cezai şart olarak ödemekle yükümlü olduğu düzenlenmiş ancak, davacı menajerin sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirmemesi yahut sözleşmeyi süresinden önce tek taraflı feshi halinde davalı sanatçının cezai şart talep edebileceğine dair düzenlemeye yer verilmemiştir. Davacı taraf, geçen 8 aylık süre içerisinde davalı için herhangi bir iş bağlantısı yapmadığından 65.000 TL cezai şart talep etmiştir. Sözleşme hükümleri tümüyle değerlendirildiğinde, kurallar başlıklı 4. Maddesinde düzenlenen; oyuncunun kişiliğine, kariyerine, sosyal statüsüne uygun olmayan işi kabul etmeme hakkı dışında, iş ilişkisinde oyuncunun iradesine bırakılan herhangi bir husus bulunmadığı gibi, bu hüküm dışındaki neredeyse tüm hükümlerde oyuncunun bağlı olacağı kuralların düzenlendiği, davalının çalışma özgürlüğünü kısıtladığı, komisyon oranının emsallerine göre çok yüksek olduğu, cezai şart maddesinin tek taraflı ve davalının durumunu ağırlaştırıcı mahiyette olduğu tespit edilmekle, sözleşme maddelerinin davalı tarafça tartışılıp içeriğini öğrenme imkanı verilmediği sonucuna varılmıştır. Mahkemece sözleşme cezai şart maddesinin , TBK 20-25. Maddeleri gereğince genel işlem şartı olduğu ve geçersiz olduğunun tespit edilerek, davanın reddine karar verilmesi yerinde olduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 54,40 TL harcın, peşin alınan 31,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 23,00 TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinafa gelen taraf üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 20/11/2020 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.