Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/6392 E. 2019/1049 K. 10.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/6392 Esas
KARAR NO : 2019/1049
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/04/2017
NUMARASI : 2016/96 E. – 2017/277 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 10/05/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :Davacı vekilinin dava dilekçesinde; davacı şirket tarafından davalı şirkete araç satımı sebebiyle 13 Haziran 2014 tarihli fatura tanzim edildiğini, davacı şirkete ¨210.000, 00 ödeme yapıldığını, kalan bakiyenin ödenmediğini, bakiye alacak için Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, yapılan icra takibine davalı şirket tarafından haksız bir şekilde itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, takibin devamı sırasında muacceliyeti sona eren alacak için Antalya …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile davalı şirkete 89/1 alacak haciz müzekkeresi gönderildiğini, davalı şirket tarafından ihtilaflı hale gelen fatura alacağına rağmen, iş bu icra takibi bedeli kadar, icra dosyasına yatırıldığını, danışıklı olarak davacı şirketin alacağının hukuka aykırı bir şekilde ödemeden imtina edildiğinin açık olduğunu, davalı tarafça alacağa yapılan itiraz neticesinde alacağın muhakeme yolu ile giderilmesi gerekirken kanun yolu dolanılarak hazırda bulunan icra takibinin ve alacağın 89/1 alacaklısına gönderilmesinin kabul edilemeyeceğini, tartışmalı hale gelen alacağın 3.şahıslara ödenmesi ile alacaktan kurtulanamayacağının da ayrıca bir gerçek olduğundan bahisle haksız itirazın iptali ile takibe konu alacağın icra takibi tarihinden itibaren işlenecek ticari faiz ile birlikte davacı şirkete verilmesine, davalının davacı şirketin zararlarına karşılık %20’den az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekilinin süresinden sonra ibraz ettiği cevap dilekçesinde; davanın İİK. m. 67 hükmüne uygun olarak, bir yıl içerisinde ikame olunmadığını, itiraz tarihinin 06/01/2015, dava tarihinin ise 01/02/2016 olduğunu, esas yönünden dava konusu alacağın dayanağının … plaka ile ruhsatlandırılan …. marka araç satışından kaynaklandığını, 2014 yılında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık ve Mali Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından 2014/94778 Sor. No’lu dosyası ile soruşturma başlatıldığını ve Antalya Trafik Tescil Müdürlüğü’nde yürüyen ruhsat/tescil işlemlerinin durdurulduğunu, aracın ruhsat ve davalı şirket adına tescili işlemlerinin dava konusu Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından düzenlenen ödeme emrine itiraz nedeniyle tamamlanmadığını, 06/01/2015 itiraz tarihinde, hukuki ve fiili teslimin gerçekleşmediğini, satış işleminin tamamlanmadığı ve itiraz tarihinde muaccel hale gelmiş bir alacak bulunmadığını, hatta davacının ¨210.000, 00 borçlu olduğunu, bu doğrultuda, davacı şirketin itiraz dilekçesinde yer alan ifaya ilişkin itirazların kabul edilemeyeceğini, tescilin kendi iradeleri dışında geciktiği yönündeki beyan ve iddialarının geçersiz olduğunu, davacı şirket aleyhine başlatıldığı anlaşılan Antalya …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından düzenlenen Birinci Haciz İhbarnamesinin 04/02/2015 tarihinde davalı şirkete tebliğ edildiğini, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık ve Mali Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından başlatılan 2014/94778 Soruşturma Numaralı dosyada kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği ve ruhsat/tescil işlemlerinin devamı için engel kalmadığının 10/02/2015 tarihinde davalı şirket tarafından öğrenildiğinden, davacı şirketin takip borçlusu olduğu Antalya …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına Birinci Haciz İhbarnamesi gereğince ödeme yapıldığını, İİK. m. 89/1 gereğince usule ve yasaya uygun bir ödeme olduğunu, davacı şirketin alacaklarının zayi ve davalı şirketin kötüniyetli olduğu yönündeki iddiasının da mesnetsiz olduğunu, satış bedeli ¨631.683, 50’nin ¨210.000, 00’sinin satış tamamlanmadan ve dava konusu ¨421.683, 50’sinin satış tamamlandıktan sonra usule ve yasaya uygun olarak Birinci Haciz İhbarnamesi emri nedeniyle davacı şirketin borçlu olduğu icra dosyasına ödenmesine rağmen, davalı şirket aleyhine ¨421.683, 50 alacak talebi ile haksız ve hukuka aykırı olmak üzere dava ikame eden davacının kötü niyetli olduğundan bahisle öncelikle davanın hak düşürücü sürede ikame edilmediği gözetilerek usulden reddine, aksi takdirde davanın esastan reddi ile dava konusu takibin iptaline, davacı şirketin, takip ve dava konusu alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Bakırköy 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/04/2017 tarihli 2016/96 Esas-2017/277 Karar sayılı kararıyla; davalının kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair kararın varlığını öğrendiğinde, bakiye borcunu İİK’nun 89/1.maddesi uyarınca yapılan ihbarnameye istinaden ilgili icra dairesine ödediği, kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair kararın tarihi ile icra dosyasına yapılan ödeme tarihleri gözönüne alındığında davalının vakit geçirmeksizin, tescil koşullarının oluştuğunu öğrenir öğrenmez ödemeyi yaptığı ve akabinde satın aldığı aracın tescilini yaptırdığı, buna göre davacının icra takibinden sonra ve dava açılmadan önce borçlu tarafından ödenen miktar yönünden hukuki yararı bulunmadığından ve borcun tamamı davadan önce ödenmiş olduğundan, açılan davanın HMK’nun 114/1-(h) ve 115/2.maddeleri uyarınca dava şartı noksanlığından usulden reddine, davalı, davacının kötüniyetli olarak icra takibine giriştiğini ispat edemediğinden koşulları oluşmayan kötüniyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; davalının aleyhinde başlatılan ilamsız icra takibine itiraz ettiğini, yapılan itirazın alacağı müeccel hale getireceğinin gerek mevzuat gerekse yargıtay içtihatlarında açıkça belirtildiğini, davalının kendi iradesine göre alacağın hukuki durumunu belirleyerek istediği yere ödeme yapmasının hukuki izahının bulunmadığını, ihtilaflı alacağın muhakeme ile araştırılması gerekirken davalının kendini hakim yerine koyarak ödeme yapmasının kabul edilemeyeceğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2012/19-1827 Esas, 2013/802 Karar sayılı kararında bire bir konusu aynı olan ve aynı şekilde reddedilmiş davada , alacaklının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararının bulunduğunun belirtildiğini, borçlunun seçim hakkının bulunmadığını ve icra alacaklısını zarara uğratmak kastı ile iş yaptığını beyanla kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.Davalı vekilinin istinafa cevabında; müvekkilinin hukuki ve fiili teslim koşullarının oluştuğunu öğrenir öğrenmez vakit geçirmeksizin ödeme yükümlülüğünü yerine getirdiğini, birinci haciz ihbarnamesi tebliği üzerine ilgili dosyaya yapılan ödemenin usule uygun olduğunu beyanla istinaf başvurusunun reddini istemiş, nispi vekalet ücreti hesaplanması gerekirken maktu ücret hesaplanmasının hatalı olduğunu beyan etmiştir.Davalı vekilinin 07/11/2017 tarihli dilekçesiyle; 02/11/2017 tarihli dilekçesinin istinaf cevap dilekçesi olduğunu, katılma yoluyla istinaf talebinin bulunmadığını beyan etmiştir.İtirazın iptali davasına konu , Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasından;davacı şirketin davalı aleyhine, 30/12/2014 tarihinde, ¨421.683, 50 asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili için, faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçlu vekilinin süresinde borca itiraz ettiği İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, anlaşılmıştır.Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2014/94778 soruşturma numaralı dosyasından; Yeşilköy Gümrük Müdürlüğü’nün 30/05/2014 tarih ve IM003207 sayılı Serbest Dolaşıma Giriş Beyannamesi ile ithal edilen … şaşe numaralı, 2014 model… marka araç (satışa konu araç) ile ilgili olarak kaçakçılık iddiası ile aracı ithal eden şirket yetkilileri aleyhine soruşturma başlatıldığı, yapılan soruşturma sonucunda anılan aracın ithalinde herhangi bir usulsüzlük olmaması nedeniyle şüpheliler hakkında 20/01/2015 gün ve 2014/94778 soruşturma, 2015/3148 karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür.Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasından; 19/01/2015 tarihinde, dava dışı alacaklı … Tic.A.Ş. Tarafından, borçlu davacı aleyhine ¨707.575, 00 asıl alacağın, avans faizi ile birlikte tahsili talepli ilamsız takip başlatıldığı, takibin kesinleştiği, borçlu vekilinin tebliğ usulsüzlüğüne dayalı şikâyetinin Antalya 3. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 18/03/2015 gün ve 2015/251 esas, 2015/271 karar sayılı ilamı ile reddine karar verildiği, kararın Yargıtay 12.Hukuk Dairesi’nin 19/01/2016 gün ve 2015/24862 esas, 2016/1273 karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği, İcra Müdürlüğü tarafından birinci haciz ihbarnamesinin davalı şirkete 04/02/2015 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine davalı şirket tarafından ¨421.683, 50’nin icra dosyasına yatırıldığı anlaşılmıştır.Antalya İl Emniyet Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye verilen cevapta, satışa konu … şase numaralı, 2014 model …markalı, … plaka sayılı aracın trafiğe çıkmasına esas Motorlu Araçlar Tescil Belgesi, Motorlu Araçlar Trafik Belgesi ve araca ait iki adet plakanın 24/02/2015 tarihinde davalı şirket yetkilisine teslim edildiği anlaşılmıştır. Davacı alacaklı tarafından davanın 01/02/2016 tarihinde açıldığı görülmüştür.
G E R E K Ç E :İtirazın iptali talepli davada; taraflar arasında araç alım satımından kaynaklanan borç ilişkisi bulunduğu, davalı tarafça davacıya 210.000, 00 TL ödeme yapıldığı, ancak araçla ilgili olarak Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık ve Mali Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından 2014/94778 Sor. No’lu dosyası ile soruşturma başlatılması nedeniyle aracın ruhsatı ve plakalarına el konulduğu, davalı tarafça bakiye ödemenin yapılmadığı, ilk derece mahkemesi tarafından Antalya İl Emniyet Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabından tescil belgesi ve araca ait 2 adet plakanın 24/02/2015 tarihinde davalı şirket yetkilisine teslim edildiği, davalı vekilinin 06/01/2015 tarihli takibe itirazında “aracın hukuken ve fiilen tesliminin yapılmadığı için borcun muacel olmadığını” ileri sürdüğü, tescil belgesi ve plakaların itiraz tarihinden sonra davalıya teslim edildiği, davalı tarafın borca itirazında haklı olduğu, davacı alacaklı aleyhinde başlatılan Antalya .. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasından, davalı şirkete 04/02/2015 tarihinde, İİK’nun 89/1 maddesi gereğince haciz ihbarnamesi tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından bu takibin kendisi aleyhinde muvazaalı olarak başlatıldığı iddiasının ileri sürülmediği, davalı şirketin haciz ihbarnamesinin tebliği üzerine 421.683, 50 TL araç satışından bakiye bedeli bu icra dosyasına ödediği, itirazın iptali davasının ise ödemeden sonra 01/02/2016 tarihinde açıldığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesinin, takipten sonra ve dava açılmadan önce yapılan ödeme nedeniyle davanın reddi kararının yerinde olduğu kanaatiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 44, 40 TL harcın, peşin alınan 31, 40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 13, 00 TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama gideri olarak davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 10/05/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.