Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/6326 E. 2019/56 K. 10.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/6326 Esas
KARAR NO : 2019/56 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: …2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/04/2017
NUMARASI : 2014/1490 E., 2017/400 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 10/01/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Alacağını temlik eden … Bank Balıkesir Şubesi ile dava dışı … Ltd. Şti. Arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesine istinaden kredi kullandırıldığını davalıların müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının bulunduğunu borcun ödenmemesi üzerine Balıkesir …. Noterliğinin … tarih ve… yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edildiğini borç ödenmediğinden İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini davalıların takibe itiraz ettiklerini itirazın iptali ile takibin devamına ve inkar tazminatına hükmedilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalılardan … cevap dilekçesinde; Borcun zaman aşımına uğradığını kefalet süresinin 10 yıl olduğunu ve bu sürenin dolduğunu davanın reddine karar verilmesini iddia ve talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; Borcun zamanaşımına uğradığını, Balıkesir Mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkilinin sorumluluğu ancak ilk sözleşme ve asıl borç mikatrıyla sınırlı olduğunu kefil olunan asıl borçlunun tasfiye edildiğini davacının tasfiye masasına ismini yazdırmamış olmasına rağmen iş bu takipte bulunmasının yasal olmadığını itirazın iptali davasının süresinde ikame edilmediğini davanın reddine karar verilmesini iddia ve talep etmiştir.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının tetkikinde davacı şirketin davalılar hakkında 23/02/1998 tarihli Genel Kredi Sözleşmesine istinaden 6.727,76 TL asıl alacak 83.855,96 TL işlemiş faiz için takip talebinde bulunulduğu, davalıların takibe itiraz ettikleri anlaşılmıştır.
İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 12/04/2017 tarihli 2014/1490 Esas 2017/400 Karar sayılı kararıyla; dava dışı …Bank ile dava dışı … Ltd. Şti. Arasında 3.000,00 TL tutarında 1 adet Genel Kredi Sözleşmesi ile 4 adet limit artırımı sözleşmesinin akdedilmiş olduğu, bu sözleşmelerde davalıların 3.000,00 TL kefalet limiti dahilinde müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının bulunduğu, Balıkesir …. Noterliğinin 23/02/1998 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin davalılara 24/02/1998 tarihinde tebliğ edildiği 1 günlük mehil süresinin bitimine müteakip davalıların 26/02/1198 tarihi itibariyle temerrüde düştükleri, sözleşmenin 57. Maddesi kapsamında davacının %122,40 oranında temerrüt faizi talep edebileceği, davalıların 2/05/1198 tarihinde 750,00 TL 15/07/1998 tarihinde 93,87 TL’lik ödemeleri mahsup edildiğinde temerrüt tarihi itibariyle davacı banka alacağının 6.754,67 TL asıl alacak olduğu, davalı kefillerin kefalet limiti 3.000,00 TL olduğundan takip tarihi itibariyle 3.000,00 TL’si asıl alacak toplam 39.069,00 TL için takibin devamına karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, mükerrer tahsil oluşturmamak kaydıyla davalıların İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasında takibe vaki itirazlarının 3.000,00 TL asıl alacak ve 36.069,00 TL işlemiş faiz için iptaline ve takipteki koşullarda takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalıların kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine, alacak likit olduğundan ve itiraz haksız olduğundan 7.813,80 TL inkar tazminatının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine karar verildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde; davalı tarafın borcun kaynağı olan Genel Kredi Sözleşmesine müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, borcun tamamından sorumlu olduğunu, kredi sözleşmesiyle kanunen kefile tanınan haklardan peşinen feragat ettiğini, davalıların sadece kefalet limitiyle sorumlu tutulmasının uygun olmadığını beyanla mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
İtirazın iptaline konu davada, davalıların davaya konu İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takibe konu genel kredi sözleşmesi ve limit arttırımı sözleşmelerinde müşterek ve müteselsil kefil olarak imzalarının bulunduğu anlaşılmaktadır.
İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin kararında davalı borçluların 3.000 TL kefalet limiti ile Balıkesir … Noterliğinin 23/02/1998 tarih ve … yevmiye nolu kat ihtarnamesinin tebliğinden itibaren ise temerrüt faizi işletilerek sorumlu olduklarını ve 3.000 TL asıl alacağı kat ihtarının tebliği ve 1 günlük ödeme süresinin dolduğu 26/02/1998 tarihinden itibaren takip tarihine kadar işlemiş faizin 36.069 TL olarak hesaplandığını beyanla davalıların itirazının kısmen iptaline takibin bu miktarlar üzerinden devamına, alacağın likit olduğuna karar verdiği görülmüştür.
Davalıların istinaf talebinde bulunmadıkları, davacı vekilinin istinaf dilekçesinde kefil olan davalıların borcun tamamından sorumlu tutulması gerektiğini beyan ettiği anlaşılmıştır.
Temlik eden … Eskişehir Bankası TAŞ’nin Balıkesir …. Noterliğinin 23/02/1998 tarihli 6408 yevmiye numaralı kat ihtarnamesi ile davalılar … ve … ile dava dışı asıl borçlu …Tic. Ltd.Şti’ne “senet mukabili krediden doğan borç tutarının kredinin kat ediliş tarihi olan 23/02/1998 tarihi itibarıyla 5,331,795,907 ETL’ye ulaştığının” ihtar olunduğu, ihtarnamenin muhataplara 24/02/1998 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
Dosyada alınan 10/04/2016 tarihli bilirkişi raporuyla 30/01/1995 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinde limitin 250,00 TL olduğu, 01/06/1995 tarihli limit arttırım sözleşmesinde limitin 250,00 TL arttırıldığı, 21/06/1996 tarihli limit arttırım sözleşmesinde limitin 1.000,00 TL arttırıldığı, 05/11/1996 tarihli limit arttırım sözleşmesinde limitin 500,00 TL arttırıldığı, 07/02/1997 tarihli limit arttırım sözleşmesinde limitin 1.000,00 TL arttırıldığı, limit arttırım sözleşmelerinde davalı kefillerin imzalarının bulunduğunun tespit edildiği görülmüştür.
Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 07/12/2015 tarihli, 2015/3357 Esas,2015/16301 Karar sayılı emsal kararında “Dava konusu kredi sözleşmelerinin imzalandığı tarih itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı BK’nun 490.maddesi (6098 sayılı TBK’nun 589/1.md.) gereği kefil, kefalet limiti ve kendi temerrüdünün sonuçlarından sorumludur. Kefil asıl borçlunun, asıl borcu ile temerrüt faizi borcundan kefalet limiti kadar sorumludur. Ancak kendi temerrüdü oluştu ise bu aşamadan sonra limit ile sınırlı olmaksızın kendi sorumluluğu başlar. Kefil, takipten önce temerrüde düşürülmemişse hesap kat tarihinden takip tarihine kadar işleyen akdi faizden limiti dahilinde sorumlu olur.Temerrüt için hesap kat ihtarının kefile tebliği şarttır.” denilerek kefilin ancak kendi temerrüdünden sorumlu olacağına vurgu yapılmıştır.
Dairemiz önüne getirilen uyuşmazlıkta da, davalı borçluların kefalet ve limit arttırım sözleşmeleri ile toplam 3.000 TL borca kefil oldukları, davacı … şirketinin alacağı temlik aldığı, bankanın hesap kat ihtarını asıl borçlu şirket ile müşterek ile müteselsil kefil davalılara 24/02/1998 tarihinde tebliğ ettiği, her ne kadar kat ihtarında borcun 5,331,795,907 ETL olduğu beyan edilmişse de, kefillerin sorumluluğunun yukarıda alıntı yapılan içtihatta da vurgulandığı üzere, kat ihtar tarihinde kefalet limitiyle sınırlı olacağı, kat ihtarının tebliği tarihinden sonra ise kendi temerrütlerinin sonucuna katlanmakla yükümlü oldukları ,ilk derece mahkemesinin dosya kapsamında aldığı bilirkişi raporunda kefalet limiti çerçevesinde yapılan temerrüt faiz hesabında takip tarihine kadar işleyen faizin 36.069,00 TL olarak hesaplandığı göz önüne alınarak mahkeme kararının yerinde olduğuna, davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR:
6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 44,40 TL maktu istinaf harcı ile 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının davacıdan tahsiline,
İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf aşaması için ayrıca avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarından kullanılmayan kısımların talepleri halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile ve kesin olarak karar verildi. 10/01/2019