Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/6040 E. 2019/331 K. 15.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/5920 Esas
KARAR NO : 2019/248
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/03/2017
NUMARASI : 2016/947 E. – 2017/189 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 06/02/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı-borçlu şirketin müvekkili şirkete olan borcunu müteaddit taleplere rağmen ödememesi üzerine İstanbul Anadolu …icra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra takibi yetkili icra dairesinde açıldığını, aksi yöndeki davalı tarafın yetki itirazı hukuki dayanaktan tamamen yoksun olduğunu, reddi gerektiğini, Davalı-borçlu şirkete karşı başlatılan icra takibinin İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile açıldığını, borca konu alacak bir “para” alacağı olduğunu, Para alacaklarının “götürülecek” borçlardan olduğunu bu sebeple TBK’nın 89/l(Eski BK.73/1) ve HMK’nun 10 Maddesi uyarınca alacaklı olan müvekkil şirketin muamele merkezinin bulunduğu yerde ifa edilmesi gerektiğini, müvekkil şirketin yerleşim yerini “İTOSB İstanbul Tuzla Organize Sanayi Bölgesi … – İSTANBUL” adresi olduğunu, davalı borçlu taraf itirazında yetkili mahkeme ve icra dairelerini göstermemiş olduğunu davalı tarafın yetki itirazının usulsüz olduğunu, davalı tarafın itirazının bu yönden de reddi gerektiğini, davalı-borçlunun İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün …Esas savılı dosyasına yapmış olduğu itirazının iptaline, %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine; masraf ve ücreti vekaletin davalı borçlu şirkete tahmiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalının ise dilekçenin ve tensip zaptının kendisine tebliğ edilmiş olmasına rağmen cevap vermediği görülmüştür. İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/947 Esas 2017/216 karar sayılı kararında HMK m. 6/1 hükmü uyarınca genel yetkili mahkemeni, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğunu davalı şirketin yerleşim yeri adresinin “…/ İZMİR” olduğunu, belirterek davacı tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkemenin yetkisizliği nedeniyle; HMK 115-2 md uyarınca dava şartı noksanlığından usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili İzmir Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesinde icra takibinin yetkili icra dairesinde açıldığını, davalı tarafın yetki itirazının ve mahkemenin yetkisizlik kararının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davalı tarafın yetki itirazında yetkili mahkeme ve icra dairesini göstermemiş olduğunu davalı tarafın yetki itirazının bu yönden de usulsüz olduğunu, borca konu alacağın bir para alacağı olduğunu ve bu sebeple borcun ifa edilmesi gereken yerin alacaklının muamele merkezi olduğunu müvekkil şirketin yerleşim yerinin Tuzla Organize Sanayi’de olduğundan davalı tarafın yetki itirazının ve mahkemenin yetkisizlik kararının reddini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava davalının borcunu ödemediği iddiası ile başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ise yetkisizlik kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Somut olayda Davalı tarafın yetki itirazının icra dairesinin yetkisine yönelik olduğu, mahkemenin yetkisine herhangi bir itirazda bulunmadığı, anlaşılmaktadır. HMK:19. Maddesine göre,” yetkisinin kesin olmadığı hallerde yetki itirazının cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf yetkili mahkemeyi bildirmek zorundadır. Aksi taktirde yetki itirazı nazara alınmaz yetkinin kesin olmadığı davalarda, süresi içinde yetki itirazında bulunulmaz yada usulüne uygun yetki itirazında bulunulmadığı taktirde davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir” düzenlemesi mevcuttur. Somut olayda davada kesin yetki hali olmadığına göre ve mahkemenin yetkisine de itiraz edilmediğine göre mahkeme yetkili hale gelmiş olmasına karşın ilk derece mahkemesinin resen mahkemenin yetkisizliğine karar verilmesi yerinde olmadığı gibi icra dairesinin yetkisine itiraz olmasına karşın yetkili icra dairesinde takip yapılması dava şartlarından olmasına rağmen icra dairesine yapılan yetki itirazınında incelenmemesi yerinde görülmediğinden kararın kaldırılmasına davanın görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile, İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 03/03/2017 tarihli 2016/947 Esas 2017/189 karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Yargılamaya devam olunmak üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,
3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine,
4-İstinaf yargılaması sırasında davacı tarafından yapılan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcı 30,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 116,20 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 06/02/2019 tarihinde HMK’nın 353/1-a-3 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.