Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/5587 E. 2020/1803 K. 23.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/5587 Esas
KARAR NO: 2020/1803
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/06/2017
NUMARASI: 2015/14 E. – 2017/509 K.
DAVANIN KONUSU: Alacak (Bayilik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 23/10/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket ile davalı arasında 30.05.2012 tarihli Tüplü Bayilik Anlaşması ve Genel Şartnamesi gereğince davalının tüplü LPG bayiliği yürüttüğünü, müvekkilinin sözmeşmeden kaynaklanan hak ve alacaklarının teminatını teşkil etmek üzerede Antalya … Mah. … Ada, … parselde … nolu dükkanın … hissesi ile aynı yerde … nolu dükkanın … hisse kayıtlarına 70.000,00 TL ipotek verildiğini, sözleşme süresi beş yıl olup, ayrıca Ek Protokol ile davalının sözleşme süresince 2.400 ton tüplü lpg almayı kabul ve taahhüt ettiğini, davalının taahhüde uygun alım yapmadığı gibi, 2013 yılı Eylül ayından itibaren alımı durduğunu, 07.10.2013 tarihli ihtarla taahhüdüne uygun davranması ihtar olunmasına karşın ihtar gereğinin davalı tarafça yerine getirilmediğini, cari hesap (takip konusu edilen) borcunuda ödemeyen davalının başka bir şirketin bayiliğini yapmaya başladığını, akde aykırı davranışları nedeniyle kar mahrumiyeti ve cezai şart alacaklarının saklı olduğunu beyanla bayilik süresince davalıya 11.686 adet 2 kg’lık, 12.812 adet 12 kg’lık, 5 adet 24 kg’lık, 40 adet 45 kg’lık ve 2 adet 45 kg propan tüp teslim edildiğini, 13.01.2014 tarihli fesih ihtarında, fesih ihtarından önce iade ettiklerinden bakiye kalan 4.500 adet 2 kg’lık, 4047 adet 12 kg’lık, 2 adet 24 kg’lık, 20 adet 45 kg’lık tüpün teslim edilmediğini, sözleşmenin 22.1.maddesi uyarınca tüplerin imalat bedellerinin yanısıra ayrıca 35.000,00 USD tazminat ödemeyi de davalının kabul ettiğini beyanla şimdilik 75.000,00 TLniin 29.01.2014 temerrüd tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalının davaya cevap vermediği, rapora karşı beyan dilekçesi sunduğu anaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda;.” .. davanın kabulü ile 75.000,00-TL’nin 29/01/2014 temerrüt tarihinden itibaren değişebilir oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp, davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmasına…” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin davya süresinde cevap vermemesi nedeni ile savunmasının dikkate alınmadığını, ancak müvekkilinin davanın inkarı kapsamında savunmada bulunabileceği ve delil sunabileceğini, mahkemenin delilleri değerlendirmediğini, mahkemenin sadece davacı defterlerini inceleyerek karar vermesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin defterlerinin incelenmesi gerektiğini, davacının borcu boktur yazısının dikkate alınmamasının hatalı olduğunu, cari hesap borcu olmadığının bilirkişiler tarafından da tespit edildiğini, davacının sözleşmeye uymadığını 3 yıl süre mevcutken süreden önce sözleşmeyi fesh ettiğini, davacının ne kadar tüp teslim ettiğini ispatlayamadığını, müvekkilinin beyanında kaç tüp aldığını beyan etmediğini, tüplerin depozitolu alınmadığını, müvekkilinin borcu olmadığını, sözleşmenin haksız olarak fesh edildiğini, davacının teşvik primi vermediğini, peşin ödeme yapılmasına ve ihtarnameye rağmen 14-15 gün sonra tüp gönderildiğini , depozitolu tüplerin müvekkilinde olmadığını, müvekkilinin aldığı tüp bedellerini ödediğini, ibranameye göre müvekkilinin borcu olmadığının ortada olduğunu, ne kadar tüp teslim edildiğinin davacı tarafça ispat edilemediğini, cezai şart miktarının sonradan kalemle doldurulduğunu ve geçersiz olduğunu, müvekkilinden alınan teminat senedinin iade edilmediğini, cezai şartı kabul etmediklerini, kabulü halinde ise fahiş olduğundan indirim yapılması gerektiğini, Mahkemenin kararında 75000TL yönünden kabul hükmü kurulmuş ise de; hangi miktarının alacak hangi miktarının cezai şarta ilişkin olduğunun belirtilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, bayilik sözleşmesinin feshi nedeni ile depozitolu tüp imalat bedellerinin tahsili ile sözleşmenin 23.maddesine dayalı cezai şart istemine dayalı olarak açılmıştır. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacı, tüp imalat bedeli ve cezai şartın tahsili istemi ile kısmi dava açmıştır. Birden fazla talep, aynı davada talep edilebilirse de; davacı kısmi dava açtığından her talebini miktar itibarı ile belirtmesi gereklidir. Mahkemece HMK 119 maddesi gereğince davacıya her talebini miktar itibarı ile ayrı ayrı açıklayıp somutlaştırması için süre verilerek, dilekçenin davalıya tebliği ile taleple bağlılık ilkesi dikkate alarak değerlendirme yapılması gerekirken kısmi davada alacağın küllen değerlendirilerek karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenle davalı vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulüne, kabul edilen istinaf istemine göre sair hususlar bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere; 1-Davalı vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulü ile, İstanbul 11.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/14 Esas, 2017/509 Karar sayılı 29.06.2017 tarihli kararının KALDIRILMASINA, Yargılamaya devam olunmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 2-Davalı yanca yatırılan 1280,90TL istinaf harcının istek halinde davalıya iadesine, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak davalıdan alınan 85,70TL harcın davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye masraf davacının gider avansından kullanıldığından davacı üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 23/10/2020 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.