Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/5545 E. 2019/227 K. 05.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/5545 Esas
KARAR NO : 2019/227
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/07/2017
NUMARASI : 2016/1220 E. – 2017/515 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 05/02/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :
Davacı vekili, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin davalıya faturalı olarak satıp teslim ettiği ürün bedellerinin davalı tarafından ödenmediğini, müvekkilinin 4.705,19 TL alacağının tahsili için borçlu hakkında faturaya dayalı ilamsız icra yoluyla İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, bu icra takibinin borçlunun haksız itirazları sonucu durduğunu belirterek itirazın iptali karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkil şirketin adresinin Ankara olduğunu ve bu nedenle icra takibinin ve davanın yetkili Ankara mahkemelerinde açılması gerektiğini. Davanın esasına ilişkin olarak ise müvekkil şirketin davacıdan almış olduğu malların bir kısmının bozuk çıktığını, durumun davacı şirkete bildirildiğini, davacının bu malları iade alacağını ve borçtan düşeceğini belirtmesine rağmen iade işlemini gerçekleştirmeden icra takibine giriştiğini, icra takibi ve davayla karşı karşıya kaldıklarını belirterek icra takibinin ve buna müteakip açılan işbu davanın haksız olduğunu ve reddi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek, davalı şirketin yerleşim merkezinin Ankara olduğu, taraflar arasında HMK madde 17 gereğince yapılan geçerli bir yetki sözleşmesinin de bulunmadığı, genel yetki kuralı çerçevesinde mahkemenin davalının ikamet mahkemesi/bulunduğu yer mahkemesi olmadığı gerekçesiyle yetki ilk itirazının kabulü ile Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkili HMK madde 114/1/ç ve 115 gereği dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiş ve bu karar davacı tarafından istinaf edilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, davalı şirket ile müvekkili arasında faturaya müstenit ve gıda alım satımına dayanan bir ticari ilişki söz konusu olduğunu, borcun para borcu olduğunu ve bu sebeple gerek Yargıtay içtihatları gerekse TBK madde 89 gereği alacaklının yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olduğunu, müvekkil alacaklının yerleşim yerinin Sarıyer/İstanbul olduğunu ve bu nedenle İstanbul Çağlayan Adalet Sarayı mahkemelerinin de yetkili olduğunu ve ilk derece mahkemesince TBK madde 89. Maddesinin göz ardı edildiğini belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf istinafa cevap dilekçesi sunmamıştır.
GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı ilamsız icra takibine vaki borca ve yetkiye yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Dairemiz önüne getirilen uyuşmazlık ise ilk derece mahkemesince verilen yetkisizlik kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
TBK:89. Maddesine göre, para borçlarının alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ödeneceği belirtilmektedir. Somut olayda taraflar arasında mevcut ticari ilişkiden kaynaklı ve faturaya dayanan para alacağının olduğu, tarafların aralarında ticari ilişki olduğu hususunda bir ihtilaf bulunmadığı anlaşılmıştır. Para borçları yukarıda açıklandığı üzere götürülecek borçlardan olup ifa yeri ise TBK madde 89 gereğince alacaklının yerleşim yeridir. HMK:10 ve TBK:89. Maddesi birlikte değerlendirildiğinde somut olayda alacaklının ikametgahı mahkemesinin Sarıyer/İstanbul olduğu davanın İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinde açıldığı nazara alındığında mahkemenin yetkili olmasına rağmen yetkisizlik kararı verilmesi yerinde olmadığı gibi kabule görede ilk derece mahkemesinin icrada yetki itirazı bulunmasına rağmen öncelikle icradaki yetki itirazını değerlendirip bu husus aşıldıktan sonra mahkemenin yetkili olup olmadığı değerlendirmeksizin mahkemenin yetkisizliğinden bahisle yetkisizlik kararı vermesi yerinde bulunmamakla hükmün kaldırılmasına davanın görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davacı vekilinin istinaf isteminin ESASTAN kabulü ile, İstanbul 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin 06.07.2017 gün ve 2016/1220 Esas, 2017/515 Karar sayılı yetkisizlik kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Yargılamaya devam olunmak üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,
3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine,
4-İstinaf yargılaması sırasında davacı tarafından yapılan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcı 30,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 116,20 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince 05/02/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.