Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/5539 E. 2020/1652 K. 09.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/5539 Esas
KARAR NO: 2020/1652
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/05/2017
NUMARASI: 2014/623 E. – 2017/573 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 09/10/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında, 8 adet dorse alımı yönünde sözleşme ilişkisi kurulduğunu,davacı şirket tarafından 10 adet çekin davalı şirkete verildiğini, 2 adet dorsenin teslim edildiğini, 6 adet dorsenin ise teslim edilmediğini, buna göre bedelsiz kalan 8 adet çek nedeniyle müvekkilinin davalı tarafa borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…. davacının toplam 144.000 TL ödeme yapıldığı, davacının temel ilişkide davalıya borcunun ise 90.000 TL olduğu, bu durumda 54.000 TL’nin fazla ödendiği ve iadesi gerektiği, … nolu çekten de borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerektiği, gerekçesiyle davacının davalıya toplamda 270.000,00 TL borçlu olmadığının tespitine, buna göre; borç karşılığı verdiği çekler ile ilgili …, … ve … nolu çekler bankaya iade edildiğinden bu çekler ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına, … ve … nolu çekler ile ilgili tedbir kararı olmakla, bu çeklerden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine, …, …, …, … ve … nolu çeklerden dolayı 180.000,00 TL ödeme yapıldığı, 90.000,00 TL ödemenin tenzili ile toplam 90.000,00 TL çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespitine…” karar verildiği anlaşılmıştır.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davanın taraflar arasındaki 8 adet dorse alımına ilişkin sözleşmenin davalı yanca gereği gibi yerine getirilmemesi nedeni ile 10 adet çekten 8’i yönünden menfi tespit talebi ile açıldığını, dava konusu çeklerin bir kısmının yargılama sırasında ödenmiş olması nedeni ile fazla ödenen kısım için istirdat talep edildiğini, mahkemenin bu talebi karara bağlamadığı gibi gerekçe de zımnen reddedildiğini, mahkemenin mevcut bir icra takibi olmadığı için İİK 72/6 maddesinin uygulanamayacağına karar vermesinin hatalı olduğunu, dava konusu … nolu çekin ödendiği banka tarafından bildirilmiş olmasına rağmen ödenmemiş kabul edilerek rapora aykırı karar verildiğini kararda hatalı değerlendirme yapıldığını, gerekçenin hatalı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kısmen kaldırılarak hükme bağlanmayan istirdat taleplerinin kabulü ile yanlış tespit edilen fazla ödeme miktarının mevcut deliller kapsamında 90.000,00 TL olarak tespiti ve istirdatına, bu taleplerimizin kabulü ile değişecek olan yargılama giderleri ve evkalet ücreti tutarının yeniden belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalıya TK 35 maddesine göre istinaf dilekçesi tebliğ edilmiş, istinafa cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE Davacı, taraflar arasındaki dorse satış sözleşmesine istinaden 360.000TL bedel karşılığı olarak davalıya 10 adet çek verdiğini, 2 adet dorsenin teslim edildiğini, 6 adet dorsenin ise teslim edilmediğini, bu nedenle 8 adet çek yönünden borçsuzluğun tespitine karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında borç ödendiğinden davanın istirdata dönüştüğünü beyan etmiştir. İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacının delil olarak sunduğu fiyat teklif formu, çek teslim tutanağı vb belgeler yönünden davalı adına isticvap davetiyesi gönderilmiştir. Davalı talimat mahkemesindeki duruşmaya katılmadığından HMK 171 maddesi gereğince vakıalara ikrar etmiş sayılmalıdır. Dosya kapsamında toplanan delillere göre; taraflar arasında her biri 45.000TL olan 8 adet dorsenin satışı hususunda anlaşmaya varıldığı, satış bedeli olan 360.000TL’nin karşılığı olarak davacı tarafça 10 adet 36.000’er Tl bedelli çek teslim edildiği, dorselerden 2 adedinin davacıya teslim edildiği sabittir. Mahkeme, taleple bağlıdır. Davacı 10 adet çekin 8 adeti (…, …, …, …, …, …, …, … nolu çekler) yönünden menfi tespit talebinde bulunulmuş ve 288.000TL üzerinden davasını harçlandırmış olmakla …, … nolu çekler yönünden hüküm kurulmayacaktır. Banka cevabi yazısına göre; dava konusu çeklerden; …, …, … nolu toplam 108.000TL bedelli 3 adet çekin ödendiği, …, … nolu çeklerin ödenmediği, …, …, … nolu çeklerin ise iptal edilerek keşideciye iade edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda toplam satış bedelinin 360.000Tl olduğu, davacının 2 adet dorse yönünden 90.000TL ödemekle yükümlü olduğu; bakiye 270.000TL yönünden borçlu olmadığı, davacının toplam 72.000TL bedelli 2 adet çeki dava konusu etmediği, davanın 288.000TL üzerinde açıldığı dikkate alındığında davacı tarafça ödenen dava konusu toplam 108.000TL bedelli çekten dorse bedelinin 18.000TL’lik bakiyesi mahsubu ile 90.000TL fazla ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece 90.000TL yönünden borçlu olmadığının tespiti kararı verilmekle yetinilmiş ise de çek bedelleri yargılama sırasında ödendiğinden İİK 72/6 md gereğince istirdat kararı verilmesi gereklidir. Davacı vekili yargılama giderlerinin de buna göre yeniden hesaplanması gerektiğini ileri sürmüş ise de; dava değeri 288.000TL olup mahkemece kabul edilen değer olan 270.000TL üzerinden kısmen kabule göre hesaplama yapıldığı, ilgili karar tarihi itibarı ile hesaplamada hata bulunmadığı dikkate alınarak bu husustaki istemin reddi gerekmiştir. Açıklanan nedenle davacı vekilinin istinaf isteminin bu yönü ile kabulüne, İlk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, taleple bağlı kalınarak HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere; 1-Davacılı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE, 2- 6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25/05/2017 gün ve 2014/623 Esas, 2017/573 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına, 3- Davanın KISMEN KABULÜNE, – Dava konu … Tuzla Mermerciler OSB Şubesi’ne ait keşidecisi davacı olan …, … ve … seri nolu 36.000’erTL bedelli iptal edilen çekler yönünden karar verilmesine yer olmadığına, – Dava konu … Tuzla Mermerciler OSB Şubesi’ne ait keşidecisi davacı olan …, … seri nolu 36.000’er TL bedelli çekler yönünden davacının BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, – Dava konu … Tuzla Mermerciler OSB Şubesi’ne ait keşidecisi davacı olan …, … ve … seri nolu 36.000’er TL bedelli çekler yönünden davacının istirdat isteminin kısmen kabulü ile, 90.000TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla istemin reddine, 4-İlk derece mahkemesinde yapılan yargılama giderleri ve harca ilişkin; -Alınması gereken 18.443,70 TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 4.276,80 TL harcın mahsubu ile bakiye 14.166,90 TL harcın davalı taraftan tahsili ile Hazine adına irad kaydına, -Davacı tarafından yapılan 4.301,25 TL ilk masraf, 377,85 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 5.879,10 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 5.511,66 TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına , -Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, -Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden 22.150,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderleri ve harca ilişkin; -İstinaf talebi kabul edildiğinden davacı tarafça yatırılan istinaf harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine -İstinaf yargılaması için davacı tarafından yapılan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcı, 36,00 TL tebligat, müzekkere ve posta gideri olmak üzere toplam 121,70 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, -İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına, 6-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtayda temyiz yolu açık olmak üzere 09/10/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.