Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/5413 E. 2018/42 K. 18.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO : 2017/5413 Esas
KARAR NO : 2018/42
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/12/2016
NUMARASI : 2016/1878 2016/1870
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : 18/01/2018
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İhtiyati tedbir isteyen vekili, müvekkili ile karşı taraf arasında 25/01/2013 günlü finansal kiralama sözleşmesi imzalandığını, ancak karşı tarafın borçlarını ödememesi üzerine 14/07/2016 günlü ihtarname çekildiğini, ihtarnamenin 18/07/2016 tarihinde tebliğ edildiğini, ihtarnamede verilen 60 günlük süre dolmasına rağmen borcun ödenmediği ve malın da teslim edilmediğini belirterek taraflar arasındaki sözleşmenin 31.f maddesi uyarınca teminatsız olarak kiralama konusu iş makinasının ihtiyati tedbir yoluyla müvekkiline teslimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, işin acele olduğu gerekçesiyle karşı tarafa tebligat yapılmaksızın sözleşme ve teslim belgeleri ile ihtarname içeriği dikkate alınarak ihtiyati tedbir talebinin finansal kiralama sözleşmesinin 31.f maddesi uyarınca teminatsız olarak kabulü ile iş makinasının yediemin sıfatıyla ihtiyati tedbir isteyen tarafa teslimine karar verilmiş, karşı taraf vekili bu karara itiraz etmiştir.
Karşı taraf vekili, müvekkilinin ödeme planına göre ödemelerini gerçekleştirdiğini, herhangi bir borcun bulunmadığını, dolayısıyla tedbir isteyen tarafın iş makinası üzerinde hak iddia edemeyeceğini, makinanın mülkiyetinin noterde devir işleminin müvekkiline yapılmadığını, tedbir kararının uygulamasının telafisi güç zararlara neden olacağını bildirerek tedbirin kaldırılmasını istemiştir.
İhtiyati tedbir isteyen vekili, mal iadesi ile ilgili olarak İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde dava açtıklarını, itirazın bu mahkemede değerlendirilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
Mahkemece, HMK’nun 389 vd. maddelerinde ihtiyati tedbir isteyenin esas davasını açmış olsa da tedbire itirazın esas mahkemesinde görüleceğine dair bir düzenleme bulunmadığı, bu nedenle itiraz inceleme görevinin kendisinde olduğunu, ihtiyati tedbir isteyenin karşı tarafa ihtarname gönderdiği ve bu ihtarnamenin tebliğine dair ödeme yapılmadığı, ihtiyati tedbir kararının yerinde olduğu gerekçeleriyle itirazın reddine karar verilmiş, kararı itiraz eden vekili istinaf etmiştir.
İtiraz eden vekili, HMK’nun 389.maddesindeki koşulların gerçekleşmediğini, finansal kiralama konusu borcun tamamen ödendiğini, dolayısıyla ihtiyati tedbir isteyenin alacağının bulunduğu yolundaki beyanlarının doğru olmadığını, müvekkilinin kira borcunun kalmadığını ve bunu belgelerle ispat ettiklerini istinaf sebebi olarak bildirmiştir.
İhtiyati tedbir isteyen tarafından karşı tarafa gönderilen 14/07/2016 günlü ihtarname ile 2.881,69 TL borç ve 4.693,08 TL temerrüt faiz borcu bulunduğu, bu tutarların 60 gün içinde ödenmesi, ödenmediği takdirde başka ihtara gerek kalmaksızın sözleşmenin fesholunduğu ve 60 günlük süre sonunda başlamak üzere 5 gün içinde makinanın müvekkilinin adresinde hazır bulunması ve iadesinin istendiği, ihtarnamenin 18/07/2016 tarihinde karşı tarafa tebliğ edildiği görülmüştür.
GEREKÇE:
Talep, ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkindir. İstanbul 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/1878 D.İş sayılı dosyasında talepte bulunan …nun talebi üzerine mahkemece 13/12/2016 tarihinde tedbir kararı verilmiş, itiraz eden . .. San. Tic. Ltd. Şti vekilinin bu karara itiraz ettiği mahkemece de 28/03/2017 tarihli duruşma sonunda itirazın reddine karar verildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Daire önüne gelen uyuşmazlık ise ihtiyati tedbir kararına yönelik itirazın reddine dair karara ilişkindir.
İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/1254 Esas sayılı dosyasında mal iadesine ilişkin davanın 22/12/2016 tarihinde açıldığı UYAP ortamından anlaşılmıştır. Mahkemece her ne kadar 28/03/2017 tarihli ek kararla ihtiyati tedbir kararı sonrası ihtiyati tedbir isteyenin esas davasını açmış olsa da ihtiyati tedbire itirazın esas mahkemede görüleceğine ilişkin HMK’nun 389 vd. maddelerinde bir düzenleme bulunmadığı gerekçesiyle itirazın incelendiği belirtilmiş ise de bu gerekçe yerinde değildir. Zira HMK’nun 390/1 maddesinde “ihtiyati tedbir, dava açılmadan önce esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir.” şeklinde düzenleme mevcut olup bu düzenlemeden de anlaşılacağı üzere artık esas hakkında dava açıldıktan sonra ihtiyati tedbire ilişkin bütün taleplerin davanın açıldığı mahkemede görülmesi gerekir. Karşı taraf vekilinin itirazı 01/03/2017 tarihli olup, bu tarih İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’ndeki davanın açılmasından sonradır. Bu itibarla mahkemenin itirazın incelenmesi için dosyayı davanın açıldığı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne göndermesi gerekirken hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde itirazı değerlendirmesi usul ve yasaya aykırı olup aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Karşı taraf vekilinin istinaf talebinin esasa dair yönler incelenmeksizin KABULÜNE
2-İlk derece Mahkemesinin 28/03/2017 tarihli, 2016/1878 D.İş, 2016/1870 Karar sayılı ek kararının KALDIRILMASINA,
3-Yukarıda anlatıldığı şekilde işlem yapılması yönünden dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE,
4-Bu aşamada karşı taraf vekilinin istinaf sebeplerinin incelenmesine yer olmadığına,
5-Talebi halinde istinaf peşin harcının karşı tarafa iadesine,
6-İstinaf yargılaması için karşı tarafça yapılan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 18,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 103,70 TL’nin ihtiyati tedbir talep edenden alınarak karşı tarafa verilmesine,
7-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliği ile HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi.18/01/2018