Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/5321 E. 2020/1491 K. 28.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/5321 Esas
KARAR NO : 2020/1491
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ 01/06/2017
NUMARASI : 2014/718 E. – 2017/519 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 28/09/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı bankanın Zeytinburnu Bulvar şubesinden dava dışı …Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. lehine genel kredi sözleşmesi kapsamında kredi kullandırıldığını, davalıların bu sözleşmede müteselsil kefil olduklarını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine kendilerine ihtarname gönderildiğini, daha sonrasında icra takibine girişildiğini, haksız olarak takibe itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili cevap dilekçesinde, davacıların yetkilisi olduğu, dava dışı limited şirkete davacı bankadan kredi alındığını, davalıların kefil olduğunu, davacı bankaya toplam 1.215.527,50 TL bedelli çekler ile 23.000,00 TL bedelli senetlerin tahsil amaçlı olarak verildiğini, bu çek ve senetler karşılığında kredilerin kullandırıldığını, davacıların ortak olduğu şirket hakkında iflas erteleme davası bulunduğunu, davacı bankanın kötü niyetle çeklerin tarihleri gelmeden kefiller hakkında icra takibine başladığını, uygulanan faiz oranlarının fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI:İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “… hükme esas alınan bilirkişi heyeti raporuna göre takip talebinde A kaleminde belirtilen asıl alacağın 206.995,57TL olduğu, takip talebinde istenen faiz ve ferilerinin uygun bulunduğu, yargılama aşamasında 14.495,00 TL gayri nakdi kredi alacağının nakdi krediye döndüğü, bakiye 72.130,88 TL gayri nakdi alacağının bulunduğu, B kaleminde belirtilen asıl alacağın ise 1.030.240,00 TL olarak hesaplandığı, bu alacağın ferilerinin daha fazla olmasına rağmen icra takibinde istenen ferilerle bağlı kalınması gerektiği, davalı kefillerin bu bedellerden sorumlu olduğu” gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasındaki davalı borçluların itirazlarının iptaline, takibin a kaleminde belirtilen 206.995,57 tl asıl alacak, 14.495,00 tl gayri nakti kredi alacağından nakti krediye dönen alacak, 7.374,21 tl temerrüt faizi, 368,71 tl faizin %5 gider vergisi, 983,22 tl akdi faiz, 3.082,90 tl noter masrafı olarak 233.299,61 tl nakdi, 72.130,88 tl gayri nakti ( depo talep edilen ) alacak olmak üzere toplam 305.430,49 tl alacak b kaleminde belirtilen 1.030.240,00 tl asıl alacak, 43.572,06 tl temerrüt faizi, 2.178,60 tl faizin %5 gider vergisi, 5.809,60 tl akdi faiz olmak üzere 1.081.800,26 tl alacak üzerinden takip talebindeki şartlarla devamına, asıl alacaklar toplamı olan 1.237.235,57 tl’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine…” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ:Davacı vekili istinaf isteminde özetle; Davalıların genel kredi sözleşmelerinin ilgili hükümleri gereğince borca, fer’ilerine ve temerrüt faizine yönelik tüm itirazları yasal dayanaktan yoksun ve haksız olduğunu, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları ile de alacağımızın varlığı sabit olmasına rağmen yerel mahkemenin davamızın kısmen reddine karar vermesi hukuka aykırılık oluşturduğunu, faiz talebinin hukuka uyun olduğunun da sabit hale geldiğini, takip tarihinden dava tarihine kadar nakde dönen çeklerin garanti bedellerinin nakit alacak tutarına eklenmesinin hukuka uygun olduğunu, Gerekçeli karara esas alınan bilirkişi raporları ve ek raporları kapsamında takip talebinin (A) ve (B) bentlerinde yer alan asıl alacağın varlığın açıkça tespit edilmiş olmasına rağmen davanın kısmen reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu,20.05.2016 tarihli bilirkişi raporu gereğince takip tarihi itibariyle (A) kalemindeki nakit alacağın toplam 219.369,92-TL;takip tarihi itibariyle (B) kalemindei nakit alacağın toplam 1.161.262,55-TL olarak tespit edildiğini, takip tarihi itibariyle müvekkil banka alacağının tamamı üzerinden davanın kabülüne karar verilmesi gerekirken davanın kısmen reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Davalılar vekili lehine hükmedilmiş olan 13.928,00-TL tutarındaki vekalet ücretini kabul etmediklerini, müvekkili banka tarafından talep edilen toplam nakit alacak miktarı ile yerel mahkeme tarafından kabul edilmiş olan toplam nakit alacak miktarı arasında 76.352,15-TL fark bulunduğunu, mahkemenin hangi alacak tutarı üzerinden vekalet ücreti hesapladığının anlaşılamadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını, davanın tümü ile kabulünü talep etmiştir.Davalılar vekili istinafa cevap dilekçesinde; davacının istinaf isteminin reddi ile kararın onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, İİK’nın 67.maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır.İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Somut olayda, davacı yanca Bakırköy …İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında; A.218.804,61 TL nakit, 86.625,88TL gayrinakdi,; B. 1.158.152,41TL nakit alacak olmak üzere; toplam 1.376.957,02TL nakit, 86.625,88TL gayrinakdi alacak talebi ile ilamsız takip başlatılmış, iş bu itirazın iptali davasında da dava değeri aynı miktar olarak gösterilerek harç yatırılmıştır. Takibe konu borç yönünden (takip tarihi olan 02.01.2013’ten sonra dava tarihi olan 26.04.2013’ten önce olmak üzere); 03.01.2013’te 95.000TL, 21.01.2013’te 74.387,41TL, 23.01.2013’te 30.000TL, 24.01.2013’te 17.522,37TL, 01.03.2013’te 30.000Tl, 11.03.2013’te 25.000TL, 19.03.2013’te 10.717TL ödeme yapıldığı sabittir.Kural olarak; borcun kısmen ödendiği durumlarda itirazdan sonra ödenmiş olan miktar bakımından itirazın iptalinin istenilmesinde hukuki yararın mevcut olmayacağı kuşkusuzdur (Hukuk Genel Kurulunun 09.02.2011 tarih ve 2011/13-29 E., 2011/56 K., 23.05.2018 tarih ve 2017/19-910 E., 2018/1111 K. sayılı kararları). İcra takibinden sonra ve itirazın iptali davası açılmadan önce borçlu tarafından ödeme yapılması hâlinde, yapılan bu ödeme düşüldükten sonra kalan miktar üzerinden dava açılması gerekir. Dolayısıyla takipten sonra, ancak dava açılmadan önce yapılmış olan ödemeler yönünden dava açılmasında, davacı tarafın hukuki yararı bulunmamaktadır.Bununla birlikte takipten sonraki ödemler yönünden; takip tarihinde belirlenen asıl alacak, temerrüt faizi ve ferîleri toplamından öncelikle temerrüt faizinden mahsup yapılacaktır. Bir başka deyişle, her bir ödeme tarihine kadar takip tarihinde belirlenen asıl alacağa temerrüt faizi ve ferîleri uygulanıp bulunan ve takip öncesi işleyen temerrüt faizi toplamından ödemenin düşülmesi, fazlası var ise asıl alacaktan mahsup edilerek belirlenecek olan asıl alacak miktarı bulunmalıdır. Bu uygulama her bir ödeme için ayrı ayrı yapılmak zorundadır. Bu şekilde yapılan hesaplamaya göre son ödemeden sonra dava tarihine kadar hesaplanacak temerrüt faizi ve ferîleri ile birlikte alacaklının dava tarihindeki alacağı tespit edilmelidir. (YHGK, E.2017/19-822E, K.2018/1754, T. 22.11.2018)Davacının takip talebindeki A harfi ile gösterilen alacak istemi yönünden talep tam kabul edilmiştir. B harfi ile gösterilen alacak istemi yönünden faiz ve ferileri tam kabul edilmişken, 1.106.592,15TL’lik asıl alacağın 1.030.240,00TL’lik kısmı kabul edilmiştir. Neticeten Mahkemenin red kararı; B harfi ile gösterilen alacağın asıl alacağın bir kısmına ilişkindir. Mahkemece alınan 20.05.2016 Tarihli bilirkişi raporundaki hesaplamada; B harfi ile gösterilen alacak yönünden BK 100 maddesi gereğince hesaplama yapılarak davadan önce yapılan ödemeler mahsup edildikten sonra dava tarihi itibarı ile asıl alacağın 1.030.240,00TL olacağı hesaplanmıştır. Davacı taraf dava tarihine değin yapılan ödemeleri mahsup etmeden tüm takip değeri üzerinden dava açmış ise de; takipten sonra davadan önce yapılan ödemeler yönünden dava açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu durumda; davacının istinaf isteminin kısmen red kararı ve vekalet ücretine ilişkin olduğu, karara karşı davalıların istinaf kanun yoluna başvurmadığı dikkate alınarak davacı vekilinin bu hususta esasa ilişkin istinaf isteminin reddi gerekmiştir.Davacı vekilinin vekalet ücreti yönünden istemi incelendiğinde; davacı bankanın davadan önce yapılan ödemeleri davaya konu etmesinde hukuki yarar bulunmadığından bu kısım yönünden davanın hukuki yarar yokluğu sebebiyle reddine ve davalı yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, nisbi vekalet ücretine ilişkin hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Açıklanan nedenle davacı vekilinin bu husustaki istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının HMK 353/1-b-2 md gereğince kaldırılmasına, davalı lehine hükmolunan vekalet ücreti düzeltilmek sureti ile yeniden hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf isteminin KISMEN KABULÜNE, – Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/06/2017 tarihli, 2014/718 E, 2017/519 K sayılı kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına,2- Davanın KISMEN KABULÜ İLE,- Bakırköy …. İcra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasındaki davalı borçluların itirazlarının iptaline, takibin;A kaleminde belirtilen206.995,57 TL asıl alacak, 14.495,00 TL gayri nakti kredi alacağından nakti krediye dönen alacak, 7.374,21 TL temerrüt faizi, 368,71 TL faizin %5 gider vergisi, 983,22 TL akdi faiz, 3.082,90 TL noter masrafı olarak 233.299,61 TL nakdi, 72.130,88 TL gayri nakti ( depo talep edilen ) alacak olmak üzere toplam 305.430,49 TL alacak B kaleminde belirtilen 1.030.240,00 TL asıl alacak, 43.572,06 TL temerrüt faizi, 2.178,60 TL faizin %5 gider vergisi, 5.809,60 TL akdi faiz olmak üzere 1.081.800,26 TL alacak üzerinden takip talebindeki şartlarla devamına,- Asıl alacaklar toplamı olan 1.237.235,57 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak, davacıya verilmesine, – Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,-Davacı lehine takdir edilen 61.067,00-TL.vekalet ücreti ile haklı çıkılan orana göre davacının yaptığı 19.892,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,-Alınması gereken 84.515,56-TL karar harcından, önceden alınan toplam (icra dosyasına alınan peşin harç da dahil olmak üzere) 24.994,34TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 59521,21 TL harcın davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,-Reddolunan dava yönünden davalılar lehine takdir edilen 3400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, 3- İstinaf yargılama giderleri ve harçları yönünden;- İstinaf istemi kabul edildiğinden istinaf maktu harcının karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine, davacı tarafça yatırılan 85,70TL istinaf nisbi harcı ile 44,50TL posta gideri ki toplam 130,20TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve istek halinde aidiyetine göre taraflara iadesine,Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 28/09/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.