Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/5199 E. 2019/1227 K. 29.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/5199 Esas
KARAR NO : 2019/1227
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/07/2017
NUMARASI : 2016/136 2017/97
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 29/05/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Dava, 556 Sayılı KHK’nun 14.maddesine dayalı kullanmama nedeniyle hükümsüzlük davasıdır. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, yargılama sırasında Anayasa Mahkemesi’nin 14/12/2016 tarihli 2016/148 Esas, 2016/189 Karar sayılı ilamıyla 14.maddenin iptal edildiği, bu nedenle davanın konusuz kaldığı, somut olayda ispat yükünün davalı tarafta olup dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık sürede ciddi kullanımını ispat edemediği bu itibarla yargılama gideri ve vekalet ücretinden davalının sorumlu olduğu gerekçeleriyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yargılama gideri ve vekalet ücretinden davalının sorumluluğuna karar verilmiş, kararı davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekili istinaf sebebi olarak; KHK’nun 14.maddesinin iptal edildiğini, dolayısıyla davanın dayanağının kalmadığını, bu sebeple davacının haklı olduğunun kanıtlanmadığını, davacının haklı olup olmadığına ilişkin herhangi bir inceleme yapılmadığını, dolayısıyla vekalet ücreti ve yargılama giderlerinden müvekkilinin sorumlu tutulmasının doğru olmadığını bildirmiştir.
Yargılama sırasında alınan 23/03/2017 tarihli heyet raporunda; davalının dava konusu 97/019004-191461 nolu … markasını 2011-2016 yılları arasında kullanmadığı yolunda görüş bildirildiği görülmüştür.
GEREKÇE:Dava, 556 Sayılı KHK’nun 14.maddesine dayalı olarak açılan kullanmama nedeniyle hükümsüzlük davasıdır. Bu davalarda markayı kullandığını ispat yükü davalı taraftadır. Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere davalının dava konusu markayı 2011-2016 yılları arasında kullanmadığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla dava tarihinde davacı işbu davayı açmakta haklıdır. HMK’nun 331/1 maddesi uyarınca dava tarihi itibariyle davacı haklı bulunduğundan davalının yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulması isabetlidir. Bu itibarla davalı vekilinin istinaf sebepleri yerinde değildir. Hal böyle olunca usul ve yasaya uygun olan ilk derece mahkemesi kararına yönelen davalı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2- Alınması gereken 44,40 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 13,00 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle ve iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.29/05/2019