Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/5146 E. 2020/1471 K. 25.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/5146 Esas
KARAR NO: 2020/1471 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/04/2017
NUMARASI: 2016/54 E., 2017/382 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
KARAR TARİHİ: 25/09/2020
İstinaf incelemesi üzerine Dairemize gelen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA
A-)Açılan dava ve iddia : Davacı vekili dava dilekçesi ile davalı banka müşterisi …’ın 05/02/2015 tarihinde müvekkili şirket yetkilisi …’ı arayarak kendisini Tekirdağ Süleymanpaşa Belediye Başkan yardımcısı olarak tanıttığını ve bölgede yaşanan sel felaketi nedeniyle yapılacak çalışmalarda 5.000 TL yardım parası talebinde bulunduğunu, bunun üzerine müvekkili şirket hesabından 5.000 TL’nin … adına havale edildiğini, ancak müvekkilinin şüphelenerek belediyeyi araması ve ortada dolandırıcılık faaliyeti olduğunu anlaması üzerine davalı bankayı aradığını ve gönderdiği paraya sadece birkaç dakika içerisinde bloke koydurduğunu , olayla ilgili Bakırköy 6. ASCM’nin 2015/235 E sayılı dosyası ile ceza davası açıldığını, bloke şerhi konulan 5,.000 TL’nin müvekkile iadesine mahkemece karar verilmesine ve bu karara ilişkin müzekkere davalı bankaya gönderilmesine rağmen davalının blokeli parayı … tarafından dolandırılan ve ceza davası devam eden İstanbul 31 ASCM’nin 2015/85 E sayılı dosyasında şikayetçi olarak görülen … /… hesabına gönderildiğinin bildirildiğini, müvekkilinin koydurmuş olduğu blokedeki parayı ihtarname ile davalı bankadan talep ettiğini, ödememe yapılmaması üzerine Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptaline, davalının % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler : Davalı vekili cevap dilekçesi ile dava konusu para üzerine dolandırıcılık blokesi işlendiğini, davacı tarafından bloke işlenmesine ilişkin herhangi bir sözlü veya yazılı talep olmadığını, dava dışı … / … hesabına İstanbul 31 ASCM’nin 2015/85 E sayılı dosyasında gelen 24/04/2015 tarihli yazıya istinaden ödeme yapıldığını, bu nedenle müvekkilinin herhangi bir ihmali veya sorumluluğunun bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı : İlk derece mahkemesince; “davanın İİK’nun 67. Maddesine istinaden açılmış itirazın iptali davası olduğu, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, Bakırköy 6 ASCM’nin 2015/235 Esas sayılı dosya sureti, İstanbul 31 ASCM’nin 2015/85 Esas sayılı dosya sureti, …’ın banka hesap hareketleri, ödeme dekontu vs. deliller celp ve tetkik olunarak bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasının tetkikinden davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında 5.000 TL asıl alacak üzerinden ilamsız takip yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu anlaşıldığı, İstanbul 31 ASCM’nin 2015/85 Esas sayılı dosyasının tetkikinden katılanın …, sanıkların …, …, … olduğu, mahkemece yapılan yargılama sonucunda sanıklar … ve …’nun bankada hesabı bulunan müştekileri dolandırmak kastıyla yardım topladıklarını belirterek kendilerini belediye başkan yardımcısı olarak tanıtıp para istedikleri, sanık …’ ın hesap numarasını verdikleri, bu şekilde müdahilin para yatırdığı, sanıkların hep birlikte dolandırıcılık suçunu işledikleri gerekçesi ile mahkemenin 28.05.2015 tarih 2015/85 Esas 2015/205 karar sayılı kararı ile sanıkların dolandırıcılık suçundan cezalandırılmalarına karar verildiği, kararın 04.06.2015 tarihinde kesinleştiğinin anlaşıldığı, Bakırköy 6 ASCM’nin 2015/235 Esas sayılı dosyası incelendiğinde müştekinin dosyamız davacısı şirket yetkilisi … , şüphelilerin …, …, … olduğu , şüphelilerin Edirne’ de meydana gelen sel felaketinden dolayı zarar gören vatandaşlara yardım kampanyası başlattıklarını söyleyip … adına kayıtlı …ta bulunan hesabın IBAN numarasını verdiği, şikayetçinin verilen hesap numarasına 5.000,00 TL para yatırdığı iddiasıyla dolandırıcılık suçundan dolayı sanıkların cezalandırılması istemiyle iddianame düzenlendiğinin görüldüğü, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda dava dışı …’ın 05.02.2015 tarihinde davacı şirket yetkilisi …’ı arayarak kendisini Süleymanpaşa – Tekirdağ belediye başkan yardımcısı olarak tanıtıp bölgede yaşayan sel felaketi nedeniyle 5.000,00 TL yardım para talebinde bulunması üzerine davacı hesabından 5.000,00 TL nin …’ ın davalı bankadaki hesabına “Terkirdağ-Süleymanpaşa Bld. Bşk . bağış “açıklaması ile havale ettiği, davacının gönderdiği 5.000,00 TL ile dava dışı … İnşaatın gönderdiği 5.000,00 TL olmak üzere toplam 10.000,00 TL üzerine davalı banka tarafından “dolandırıcılık” açıklaması ile 05.02.2015 tarihinde bloke konulduğu, İstanbul 31. ASCM’nin 2015/85 Esas sayılı dosyasında mahkemece davalı bankaya yazılan müzekkere ile bloke hesaptaki 10.000,00 TL nin dosyanın müdahili … a ödenmesi istendiği, bunun üzerine adı geçen şirkete 10.000,00 TL ödeme yapıldığı, ancak davalı bankanın mahkemeye bildirimde bulunurken hesap hareketlerini dikkatli ve özenli olarak incelemediği, blokede tutulan 10.000,00 TL nin … ve …ıl İnşaat temsilcisi … ve … İnşaatın gönderdikleri 10.000,00 TL olduğu beyan edilmesi gerekirken bu hususa değinilmediği dolayısıyla …ın göndermiş olduğu 10.000,00 TL tutarın 04.02.2015 tarihinde hesap sahibi … tarafından hesaptan çekilmiş olması nedeniyle blokede tutulan paraların … ile hiç bir ilgisi bulunmadığı, davalı bankanın olayın meydana gelmesinde %75 kusurlu olduğu, davacının ise basiretli bir tacir gibi davranış sergilemesi gerekirken telefonla istenen bir bağışı herhangi bir araştırma yapmadan ödemesi ve buna benzer olaylara çok sık rastlanması nedeniyle % 25 oranında kusurlu olduğunun belirtildiği, dosya kapsamı, toplanan deliller hep birlikte değerlendirildiğinde davalı bankanın müşterisi olan …’nın 05.02.2015 tarihinde davacı şirket yetkilisi …’ı arayarak kendisini Süleymanpaşa – Tekirdağ belediye başkan yardımcısı olarak tanıtarak bölgede yaşanan sel felaketi nedeniyle 5.000,00 TL yardım para talebinde bulunması üzerine davacı, hesabından 5.000,00 TL’yi ,”Terkirdağ-Süleymanpaşa Bld. Bşk . bağış “açıklaması ile …’ ın davalı bankadaki hesabına yatırdığı, … hakkında söz konusu eylem nedeniyle Bakırköy 6 ASCM’nin 2015/235 Esas sayılı dosyasında dolandırıcılık suçundan; ayrıca dava dışı müdahili … olan benzer dolandırıcılık eyleminden dolayı İstanbul 31 ASCM’nin 2015/85 Esas sayılı doyasında ceza davası açıldığı, İstanbul 31 ASCM’nin davalı bankaya yazdığı müzekkere ile bloke hesaptaki 10.000,00 TL nin müdahil …a ödenmesi istenmiş bunun üzerine banka tarafından adı geçen firmaya ödeme yapılmıştır. Ancak … tarafından gönderilen 10.000,00 TL nin 04.02.2015 tarihinde dava dışı hesap sahibi … tarafından çekilmiş olması karşısında blokede tutulan paranın … ile hiçbir ilgisi bulunmadığı halde davacı bankanın mahkemeye bildirimde bulunurken hesap hareketlerini dikkatli ve özenli olarak incelemediği, blokede tutulan 10.000,00 TL nin dosyamız davacısı şirketin temsilcisi … ile dava dışı … İnşaatın gönderdiği para olduğunu beyan etmesi gerekirken bu hususa değinmediği, dolayısıyla olayın oluşumunda %75 oranınında kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır. Bunun yanı sıra günümüzde buna benzer olayların çok sık görüldüğü dikkate alındığında davacının telefonla istenen söz konusu bağışı hiçbir araştırma yapmadan ödemesi karşısında basiretli bir tacir gibi davranmadığı, bu nedenle % 25 oranınında kusurlu olduğunun kabulü gerektiği, davacının kusur oranı dikkate alındığında 5.000,00 TL ‘lik ödemenin davalı kusuruna isabet eden 3.750,00 TL ‘si üzerinden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerektiği” gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E sayılı takibine konu asıl alacağın 3.750 TL’lik kısmına yönelik itirazın iptaline, takibin bu miktar üzerinden ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık % 10,50’i geçmeyecek şekilde avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, kabul edilen asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı yan istinaf dilekçesinde kendilerine müterafik kusur yüklenemeyeceğini, zira zararın dolandırıcılık eyleminden değil, bankanın blokede tutulan parayı hak sahibi dışında ödemesinden ve hesap detayını incelememesinden kaynaklandığını, bu nedenle davanın tümüyle kabulüne karar verilmesi gerektiğini beyanla kararı istinaf etmiştir. Davalı yan istinafında ; davacının tacir olup dolandırılmış bulunması karşısında davacının ağır kusurlu bulunduğunu, kendilerinin mahkeme kararı uyarınca işlem ve ödeme yaptıkları için kusurlarının bulunmadığını davanın reddi gerektiğini ,davacının takipte faiz istemi olmamasına rağmen faize hükmedildiğini, alacağın likit bulunmadığını ve yargılamayı gerektirdiği halde icra inkar tazminatına karar verildiğini beyanla kararın kaldırılması talep ve istinaf edilmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE : Dava itirazın iptali istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacı yan dolandırcı hesabına yatırdığı paranın bloke edilmesine rağmen mahkeme yazısının yeterince incelenmemesi nedeni ile para ile ilgisi bulunmayan bir şahsa ödeme yapılması nedeniyle hesapta bulunması gereken meblağ kadar takip yapmış ve davalı yanca itiraz edilmesi üzerine itirazın iptali davası açılmıştır. Toplanan deliller incelendiğinde ; bankanın her ne kadar davacı talebi üzerine bloke koymadıklarını savunsalar da; bloke işlemini hangi talimat veya yazı üzerine yaptıklarını delillendiremediği için davacının sözlü başvurusu üzerine bloke konulduğu kabul edilmelidir. Blokede bekleyen paranın davacıya havaleden rücü hükümlerine göre iadesi gerekirken ; aynı dolandırıcının aynı hesap üzerine gelen ancak dolandıcı hükümlü tarafından çekilen paranın tetkik edilmeksizin mahkeme yazısına istinaden davacının parasının dava dışı müştekiye ödenmesi nedeni ile davacının alacağı doğmuştur. Bankalar imtiyazlı tacirlerdir. Bu nedenle diğer tacirlerden daha fazla dikkat ve özen borcu altındadırlar. En hafif kusurundan dolayı bile sorumluluklarına ilişkin yerleşmiş içtihatlar bulunmaktadır. Bu nedenle olayda davacının bloke halindeki parasının , üçüncü kişiye ödenmesinde sadece bankanın kusuru olup, davacının bu olay özelinde müterafik kusuru bulunmamaktadır. Alacağın tamamından davalı sorumlu olduğu için ortada ayrıca likit bir alacak da mevcuttur. Açıklanan nedenlerde ; davalı yanın istinaf başvurusunun reddine; davacı yanın istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın esası ile ilgili olarak yeniden hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M:Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1 – Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE 2-Davacı yanın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince KABULÜNE ; İlk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına İlk derece mahkemesine açılan dava hakkında A – Davanın KABLÜNE, davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E sayılı takibine konu asıl alacak olan 5000,00 TL’ye yönelik itirazın iptaline, takibin bu miktar üzerinden ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık % 10,50’i geçmeyecek şekilde avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, B- Alacak likit bulunmakla % 20 nispetinde 1.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacı yana verilmesine C- Karar ve ilam harcının 341,55 TL’ye ikmali ile bakiye 281,16 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir yazılmasına , D-Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL BVH, 60,39 TL PH, 25,00 TL icra peşin harcının olmak üzere toplam 114,59 TL ‘nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, E-Davacı tarafından yatırılan 137,90 TL davetiye ve müzekkere gideri ile 1.200 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 1.337,90 TL ‘nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, E–Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre takdir olunan 2.810,00 vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, G- 6100 Sayılı HMK’nun 333. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra mahkemece kendiliğinden, davacı tarafından yatırılmış olan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine, bu kararın tebliğ giderinin iade edilecek avanstan karşılanmasına,
İSTİNAF YARGILAMASINDA 3- Davacı yanca yatırılan peşin harcın talebi halinde davacı yana iade edilmesine 4- Davacı yan avansından kullanılan istinaf giderleri bulunmamakla ; sadece 85,70 TL den ibaret başvuru harcı giderinin davalıdan tahsili ile davacı yana verilmesine 5- Davalı yanca yatırılması gereken istinaf peşin harcının 341,55 TL ye tamamlanması ile eksik yatan 298,55 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir yazılmasına 6- Davalı yanca yapılan istinaf yargılama gideri olan başvuru harcı gideri 85,70 TL, ve 34,40 TL posta gideri ve 11,00 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 131,10 TL yargılama giderinin davalı yan üzerinde bırakılmasına 7- Duruşmasız olarak inceleme yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine yer olmadığına Dair ; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 25.09.2020 tarihinde ve oy birliği ile karar verildi.