Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/5097 E. 2020/1483 K. 25.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/5097 Esas
KARAR NO: 2020/1483
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/03/2017
NUMARASI: 2016/434 E. – 2017/244 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 25/09/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekilli dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin müvekkili şirketin B2 ve B2C yazılım ihtiyaçlarının karşılanması, … ürünü ile entegrasyonun sağlanması ve iş süreçleri ile ilgili tüm ihtiyaçların karşılanması için teklif getirildiğini, müvekkili şirket tarafından da kabul edildiğini, peşin olarak tahsil edilen ve faturalandırılan ancak yerine getirilmeyen hizmet nedeni ile müvekkilinin zarara uğradığını belirterek peşin ödenen bedelin iadesi için başlatılan takipte itirazın iptalini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 10.03.2014 tarihli 32.500,00TL bedelli faturaya itiraz etmediğini, ihtarnamenin asile tebliğinin geçerli olduğunu, davacının gönderdiği iade faturasının ihtarname ile iade edildiğini, müvekkilinin davacıya hiçbir borcu olmadığını, 2014 Mart ayı itibarı ile internet sitesinin yayına hazır hale geldiğini, davacının çok sık personel değişikliği yaptığını, yeniden eğitim vermek zorunda kalındığını, 4 kez tasarım değişikliği talep edildiğini, değişikliklerin derhal yerine getirildiğini, müvekkilinin değişiklikler ve artan maliyetler yönünden hiçbir ek ücret talep etmediğini, itirazın iptali davasında davacının takibin sebebi ile bağlı olduğunu davanın reddini talep etmiştir.Dava, İİK’nın 67.maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır.İlk derece mahkemesince bilirkişi raporuna göre; davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Davalı vekili istinaf isteminde; müvekkilinin edimini yerine getirdiğini, davacının iddiasının kendi ediminden kaynaklandığını, aksinin kabulü halinde ise ayıba karşı süresi içinde ihbarda bulunulmadığını, müvekkilinin bilgisayarlarında inceleme yapılmamasının hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.Somut uyuşmazlıkta dosyada mevcut hükme elverişli bilirkişi raporuna göre; davalı tarafça taahhüt edilen internet sitesinin e-ticaret sitesi olarak nitelendirilemeyeceği, davalının edimini yerine getirmediği tespit edilmiş olmakla davalı yan edimini ifa etmediğinden ayıplı ifaya ilişkin savunmasının bu aşamada değerlendirilemeyeceği, sözleşmeye göre ilgili internet sitesinin davacı yanın kullanımına hazır hale getirmesi gerektiğinden davalı yanın kendi bilgisayarı üzerinde inceleme yapılmasına ilişkin talebinin mahkemece reddine karar verilmesinin yerinde olduğu ve davalının peşinen tahsil ettiği tutarı iade ile yükümlü olduğu dikkate alındığında ilk derece mahkemesinin davanın kabulüne ilişkin kararı usul ve esasa yönünden hukuka uygun bulunmuştur.Açıklanan nedenle davalı vekilinin istinaf isteminin HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince, davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 1658,77 TL harçtan, peşin yatırılan 446,09 TL’nin mahsubu ile bakiye 1212,68TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına, 3-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına, 5-Artan gider avanslarının, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 25/09/2020 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.