Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/5006 E. 2018/1619 K. 10.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO : 2017/5006 Esas
KARAR NO : 2018/1619 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/03/2017
NUMARASI : 2015/188 E., 2017/193 K.
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 10/07/2018
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı tarafından başlatılan icra takibinde tebligatın fiilen oturmadığı MERNİS adresine yapılmadığı gerekçesiyle takibin gıyabında kesinleştiğini, takibe konulan senedin bankadan kırdırılarak bedelin kendilerine verilmesi amacıyla düzenlendiğini, ancak davalının söz konusu senedi, bankaya tahsile vermeyip icrada takip konusu yaptığını ileri sürerek İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takibe konu 150.000 TL’lik bonodan dolayı borçlu olmadığının tespitini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, bonoda malen kaydı bulunduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, taraflar arasında taşınmaz satış işlemi yapıldığı, davalının dava konusu senedi bu taşınmaz satımı nedeniyle verdiğini beyan etmesi, davacının aksine delil getirmemesi nedeniyle kanıtlanmayan davanın reddine karar verilmiş ve karar davacı tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf sebepleri, mahkemenin delillerin değerlendirilmesinde hataya düştüğünü, müvekkilinin davalıdan 2005 yılında Bayrampaşa’da bir taşınmaz satın aldığını, dava konusu senedi de teminat senedi olarak düzenleme tarihleri yazılmaksızın verildiğini, satış bedelini … Bankasından çekmiş olduğu konut kredisiyle davacıya ödediğini, alınan bu kredi nedeniyle taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırıldığını, resmi senette de taşınmaz bedelinin nakden ve peşinen alındığının belirtilmiş olduğunu, 2005 yılında yapılan satış için 2012 yılınca icra takibi yapıldığını, malen kaydı içeren başka bir satış da yapılmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Deliller: 10.01.2010 tanzim tarihli 150.000 TL’lik bonoya dayalı olarak 2012 yılında takibe başlanmış olup, bonoda bedeli “malen kaydı mevcuttur”
GEREKÇE:
Dava, takibe konu 150.000 TL’lik bonodan dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Davacı dava dilekçesinde bankaya kırdırılarak bedelinin kendisine ödenmesi için bonoyu davalıya verdiğini iddia etmesine rağmen, sonraki dilekçelerinde ise alınacak taşınmazın teminatı olarak verildiğini, satış bedelinin ödenmesine rağmen bedelsiz kalan bononun iade edilmeğini ileri sürerek çelişkili beyanda bulunduğu gibi, bonoda malen kaydı bulunduğundan teminat olarak verildiğini ve bedelsiz olduğunu ispat yükü kendisine düşen davacı iddiasını yazılı ve yasal delille kanıtlamadığından istinaf talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
KARAR:
İstinaf isteminin REDDİNE,
Alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf aşaması için ayrıca avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi 10/07/2018