Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/4969 E. 2020/1263 K. 09.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/4969 Esas
KARAR NO : 2020/1263
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/03/2017
NUMARASI : 2014/79 E. – 2017/224 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 09/07/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; borçlu … olan kredi alacakları nedeniyle İstanbul …icra Müdürlüğünün … Esas Sayılı takip dosyası ile ilamsız takibe geçildiğini, borçlunun borca faize ve ferilerine itiraz ettiğini, dava dışı borçlu … ile temlik eden … Bankası A.Ş arasında imzalanan davalının müşterek borçlu müteselsil kefil olduğu sözleşme ile kredi kullandırıldığını borcun ödenmediğini borçluya hesap kat ihtarnamesi gönderildiğini ihtara rağmen borcun ödenmemesi üzerine davalı hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının borca itirazda bulunduğunu belirterek itirazin iptaline takibin devamına %40’dan az olmayacak icra inkar tazminatına yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…itirazın iptali davasının 11/08/2014 tarihinde … aleyhine mahkememize açıldığı, bu durumda İİK 67/1 maddesinde belirtilen “takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliğ tarihinden itibaren 1 sene içinde mahkemeye başvurarak genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat sureti ile itirazın iptalini dava edebilir” şeklinde hüküm bulunduğu, bu sebeple itirazın iptali davasının yasanın belirttiği süre içinde açılmadığı, bu sebeple davanın reddine” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili istinaf isteminde özetle; … A.Ş’nin … A.Ş. ile … A.Ş. çatısı altında birleştiğini, Müvekkili bir varlık yönetim şirketi olduğundan, Bankacılık Kanunu’nun 143/5 maddesi uyarınca 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’na göre ödenecek damga vergisinden ve 492 sayılı Harçlar Kanunu’na göre ödenecek harçlardan muaf olduğunu, İtirazın iptali davasında bir yıllık hak düşümü süresinin borçlunun itirazının alacaklıya tebliğ edilmeinden itibaren başladığını, borçlunun itirazı alacaklıya tebliğ edilmedikçe, itirazın iptali için öngörülen sürenin işlemeyeceğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, İİK’nın 67.maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır.İlk derece mahkemesince davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Dosyada, istinaf yoluna başvuran davacının istinaf karar harcını yatırdığı ancak dava açarken harç yatırmadığı görülmektedir.Davacı … A.Ş.’nin asıl davacı … AŞ ile birleştiği, …. AŞ’nin ise öncesinde …. AŞ ile birleştiği, … AŞ’nin takip dosyasındaki alacağı … Bankası A.Ş.’ den temlik aldığı anlaşılmaktadır. Takip konusu, ticari taşıt kredisinin süresinde ödenmediği iddiasına dayalıdır. Asıl alacaklı … Bankası harçtan muaf olmayıp 5766 sayılı Kanunun 11/c md. ile değiştirilen 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 123/son maddesindeki harç istisnasının yurt dışından alınacak kredilerin geri dönüşümü ile ilgili işlemlerle sınırlı olmak üzere uygulanması gerekir. Nitekim Anayasa Mahkemesi’nin 14.01.2010 tarih 2008/81 E. ve 2010/8 K. sayılı kararında da bu uygulamayı destekleyecek gerekçelere yer verilmiştir. Bu nedenle asıl davacı … A.Ş. harçtan muaf değildir. (Yargıtay 19. HD 2016/17297 E., 2018/1960 K.; Yargıtay 19 HD 2016/19394 E., 2018/4797 K.; 2017/4346 E., 2018/1385 K.; 2016/5571 E., 2017/2170 K. sayılı kararları) Davacı şirketin yargılama sırasında bir başka varlık yönetim şirketi ile birleşmesi de sonuca etkili değildir. (Yargıtay 4.HD 2016/12632E, 2019/3133 Karar, 11.HD’nin 2013/10514E, 2014/1860 Karar sayılı ilamları) İlk alacaklı olan … alacağı temlik alan varlık yönetim şirketi olan … şirketinin kuruluş tarihinin 01/02/2008 tarihi olduğu, sonradan bu şirketin … A.Ş. ile birleştiği ve … son olarak dava…A.Ş. ile birleştiği, davanın 11.08.2014’te açıldığı görülmektedir. Dava tarihi itibarıyla ve temlik alınan alacağın mahiyeti itibarıyla davacı temlik alan şirket harçtan muaf olmayıp, dava açılışı sırasında yatırılması gereken peşin karar harcı ve başvuru harcını yatırmadan davaya devamla karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Anılan husus kamu düzenine ilişkin olmakla re’sen dikkate alınıştır. Mahkemece, davacıya harç eksikliği tamamlattırılarak yargılamaya devam edilmesi gerekirken, harç alınmadan yargılamaya devam edilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bu nedenle re’sen kaldırılması gerekmiştir. Kabule göre ise; İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca itirazın iptali davalarında 1 yıllık hak düşürücü süre itirazın alacaklıya tebliği tarihinden itibaren başlar. İtiraz tebliğ edilmedikçe süre başlamaz. İcra dosyasında alacaklının icra işlemleri yapmış olması itirazın tebliği anlamına gelmez. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi, E. 2013/9747, K. 2014/7508, T. 16.4.2014) Somut olayda borçlunun itirazı alacaklıya tebliğ edilmediğine göre davanın süresinde açıldığı kabul edilerek işin esasına girilmesi gerekirken somut olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf isteminin kabulüne, kabul edilen istinaf istemine göre sair hususların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile,2-İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08.03.2017 gün ve 2014/79 Esas, 2017/224 Karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-4 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, -Yargılamaya devam olunmak üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine,4-İstinaf aşamasında davacı tarafça yapılan yargılama gideri olan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 11,00 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 96,70 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 09/07/2020 tarihinde HMK’nın 353/1-a-4 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.