Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/4878 E. 2020/1202 K. 03.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/4878 Esas
KARAR NO: 2020/1202 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/01/2017
NUMARASI: 2014/596 E. – 2017/12 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 03/07/2020
İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ tarafından verilen 05/01/2017 tarihli kararına karşı, davalı tarafın istinaf başvurusu üzerine dosya dairemize intikal etmekle, incelendi.
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin yetkilisi …nın müvekkili şirkete ait aracın içinde meydana gelen hırsızlık olayında müvekkili şirkete ait 22 adet çekin bulunduğu çek karnesini çaldırdığını, araç ile birlikte olay tarihi olan 01/08/2011 tarihinde Eyüp Polis Merkezine giderek ifade verdiğini, ertesi günde İstanbul 12 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/437 esas sayılı dosyasında çek iptali davası açtığını, 39 Asliye Ticaret Mahkemesi 2011/340 esas ve 2011/2 karar sayısı ile verilen karar gereği ilgili çeklerin sahte imza ile ibrazı halinde hamile karşı dava açmakla davası reddediğini ancak çeklerin vasıfsız olduğu hükmü ihtiva edildiğini, çalınan çeklerden 2703214 nolu çek yaprağı keşide tarihi 15/01/2012 miktarı 4.750,00-TL ve lehtarı … olarak kimliği belirsiz kişi yada kişiler tarafından piyasaya sürüldüğünü, bu çek üzerindeki imzaların müvekkiline ait olmadığını müvekkilinin kaşesininde bulunmadığını, müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini ve unsurları oluşmayan çekin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı … Tic Ltd Şti vekili cevap dilekçesinde; Davacı tarafın ihtar çekmeden haksız ve temelsiz olarak dava açtığını bu davanın reddi gerektiğini, müvekkilinin çekin arkası yazılmasının akabinde çeki kendisine veren … Şti yetkilisini arayarak 17/01/2012 de çeki teslim ettiğini, müvekkilinin 4 üncü sıradaki iyi niyetli ciranta olduğunu,çekin gününde karşılıksız çıkmasına kadar çekin çalıntı olduğundan müvekkilinin haberdar olmadığını, müvekkilinin çeki icraya konu etmediğinden bu davanın müvekkili aleyhinde açılmasının doğru ve yerinde olmadığını, çeki elinde bulundurmayan müvekkiline karşı açılan bu davanın husumet ve esastan reddine karar verilerek davacının %20 kötü niyet tazminatına mahkumiyetine, karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI; İstanbul 12.Asliye Ticaret Mahkemesinin 05.01.2017 tarihli 2014/596 E. – 2017/12 K.sayılı kararıyla; 1-Davanın davalılardan … Tic. Limited Şirketi yönünden kabulü ile davacının … Bankası Kağıthane Şubesine ait … nolu 4.750 TL bedelli çek dolayısıyla davacının bu davalıya borcu olmadığının tespitine, 2-Davanın davalılardan … Tic. Limited Şirketi yönünden husumet yokluğu sebebi ile reddine, 3-Davanın davalılardan … Aksesuarları-… ve … yönünden atiye bırakıldığından bu davalılar hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 4-Çekin iptaline yönelik talebin reddine,” karar verilmiş, bu davalı yönünden bu davalının çeki ciro yolu ile devraldığı kişiye verilmiş olduğunun davacı tarafından bilinmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle, davacı aleyhine olacak şekilde vekalet ücretine ve yargılama giderlerine hükmolunmamıştır.
İSTİNAF BAŞVURUSU; Davalı … Tic. Ltd. Şti. vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; mahkemece müvekkili lehine yargılama giderlerine ve avukatlık ücreti hükmedilmemesinin hukuka aykırı olduğunu, bu yöndeki gerekçesinin de yerinde olmadığını, müvekkili şirket tarafından davacı aleyhine başlatılmış herhangi bir icra takibi bulunmadığını, davacının müvekkili aleyhine dava ikame ederek borçlu olmadığının tespitini istemesinde hiç bir hukuki yarar olmadığı gibi husumette bulunmadığını, davacının, bu güne kadar davasını geri çekmediği için müvekkili açısından dava yaklaşık 5 yıl boyunca derdest kalmış, gereksiz yere davanın uzamasına ve yargılama için bir çok masraf yapmasına neden olduğunu, dosyaya sundukları emsal kararlarda vekalet ücretine hükmedildiğini beyanla, mahkeme kararının kaldırılarak ”müvekkil lehine hükmedilmesi gereken vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin reddine ilişkin kararının ” kaldırılmasını ve kararın düzeltilerek müvekkil lehine avukatlık ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmesine karar verilmesini, talep etmiştir. İlk derece mahkemesince alınan … Tarihli Grafoloji ve Sahtecilik Uzmanı bilirkişi raporunda; “Davaya konu çek üzerindeki keşideci imzası davacı şirket yetkilileri olan … ve … isimli şahısların eli ürünü olmadığı” şeklinde rapor sunmuştur. Davanın davalılardan … Aksesuarları-… ve … yönünden atiye bırakıldığından bu davalılar hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karar başlığında bu davalılar gösterilmemiştir.
G E R E K Ç E : İmza inkarına dayalı menfi tespit davasında; ilk derece mahkemesince, istinaf başvurusunda bulunan, davalı … Dış Tic. Limited Şirketi yönünden davanın husumet yokluğu sebebi ile reddine, karar verilmiş ancak istinaf başvurusunda bulunan davalı … Tic. Limited Şirketi vekili lehine vekalet ücretine ve yargılama giderlerine hükmolunmamıştır. Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde; müvekkili şirket tarafından davacı aleyhine başlatılmış herhangi bir icra takibi bulunmadığını, davacının müvekkili aleyhine dava ikame ederek borçlu olmadığının tespitini istemesinde hiç bir hukuki yarar olmadığı gibi husumette bulunmadığını ileri sürerek, yargılama gideri ve vekalet ücretinin tahsilini talep etmişse de; davanın husumet yokluğundan reddi halinde, karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 7/2 maddesine göre ; tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere, üçüncü kısmında yazılı avukatlık ücretine hükmedileceğinden, bunun da karar tarihinde 1.980,00 TL olduğu ve davalı tarafça yargılama sırasında yapılan yargılama gideri 8,00 TL posta gideri olmakla, 6100 Sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanununun 341/2 maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 6763 Sayılı Kanunun 44.maddesiyle HMK’ya eklenen Ek-madde 1’de öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2017 yılı için 3.110 TL olup, ilk derece mahkemesinin, davalı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesine ilişkin kararı kesin nitelikte bulunduğundan, davalı istinaf başvurusununu reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı … Tic. Ltd. Şti. vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin USULDEN REDDİNE, 2-Alınması gereken 54,40 TL harçtan, peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,00 TL eksik harcın davalı … Tic. Ltd. Şti.’den alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; a)Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 12,50 TL (posta-teb-müz) masrafının davalı … Tic. Ltd. Şti.’den alınarak, davacıya verilmesine, b)Davalı … Tic. Ltd. Şti. tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 03/07/2020 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.