Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/4859 E. 2020/1239 K. 09.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/4859 Esas
KARAR NO: 2020/1239 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/03/2017
NUMARASI: 2014/371 E., 2017/212 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 09/07/2020
İstinaf incelemesi üzerine Dairemize gelen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA A-)Açılan dava ve iddia : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin uçak kiralama işi ile iştigal ettiğini, uçakların ilgili şirketlerine depolarda yakıt bulunmak sureti ile kiralandığını, buna rağmen davalıların kendi aralarında iş birliği yaparak müvekkili şirket adına gerçeği yansıtmayan uçak yakıt alımına ilişkin faturalar düzenlediklerini, bu hususun müvekkili şirket tarafından bilahare defter ve kayıtlar üzerinde yapılan inceleme sonucunda belirlendiğini, davalıların gerçeği yansıtmayan faturalar karşılığında müvekkili şirket tarafından kendilerine ödenen bedelin şimdilik 300.000 USD olarak tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler : Davalılardan …Şti ‘ye duruşma gün ve saatini bildirir davetiyenin yurt dışı adresine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği halde duruşmaya katılmadığı anlaşılmıştır. Davalı … vekili yargılama aşamasındaki beyanlarında; müvekkilinin diğer davalı şirket yöneticisi olduğunu, taraflar arasındaki ihtilafın şirketler arasında meydana geldiğini, davacı tarafın alacağı mevcut ise iş bu alacağının ancak davalı şirketten isteyebileceğini, bu bağlamda müvekkili aleyhine açılan davanın pasif husumet nedeni ile reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı : İlk derece mahkemesince; “davacı şirketin kiralamış olduğu uçakların deposunda yakıt bulunur şekilde kiralandığı, davalı şirket tarafından davacı şirket adına yakıt bedeli olarak faturalar düzenlendiği, söz konusu faturalar sahte olmamak ile birlikte muhteviyatı ile birlikte gerçeği yansıtmayan nitelikte oldukları, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporlarda ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirlendiği üzere davalı şirket tarafından davacı şirkete gerçekte yakıt satılmadığı halde satılmış gibi fatura düzenlendiği ve söz konusu faturalar karşılığında talep ile bağlı kalınarak davacı tarafın 300.000 USD alacağının bulunduğu iş bu alacağın gerçeği yansıtmayan faturaları düzenleyen davalı şirketten tahsil edilmesi gerektiği; davalı …’ın davalı şirket yöneticisi olarak söz konusu faturaların sahte olmadığı ( olayda haksız fiil niteliğinde bir durumun söz konusu olmaması), yalnızca içeriği itibarı ile yanıltıcı olduğu dikkate alınarak belirlenen alacağın davalı olan …’dan istenemeyeceği, aynı alacak ile ilgili Bakırköy 6.İş Mahkemesi’ nin 2016/362 Esas sayılı dosyasında davacı şirket çalışanları aleyhine yargılama devam ettiğinden bu dava yönünden tahsilde tekerrür olmamak koşulu ile hüküm tesis etmek gerektiği” gerekçesiyle davacı tarafından davalı … aleyhine açılan davanın pasif husumet nedeni ile reddine, davacı tarafından davalı …Şti aleyhine açmış olduğu davanın kabulü ile 300.000 USD nin 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince işleyecek faizi ile birlikte Bakırköy 6.İş Mahkemesinin 2016/362 Esas sayılı dosyasında verilecek karar yönünden tahsilde tekerrür olmamak koşulu ile iş bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı …ŞTİ. İstinaf dilekçesinde “… Dava dilekçesi eklerinin ve delillerin tebliğ edilmeyerek savunma haklarının kısıtlandığını,müvekkilinin KKTC de mukim olması nedeni ile KKTC mahkemelerinin yetkili olduğunu, esasa ilişkin olarak da bilirkişi heyeti sadece davacı kayıtları incelenerek sonuca varmanın mümkün olmadığını beyan ettikleri halde mahkemenin davacı defterleri ile ve eksik ve yetersiz inceleme ile karar verdiğini, ceza soruşturmasının da takipsizlikle sonuçlandığını…” beyanla kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir. Davalı … Duman vekili istinaf dilekçesinde ; müvekkili hakkında nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu ücrete hükmedilmesinin hatalı olduğunu,…” kararın bu kısmının düzeltilmesi gerektiğini beyan ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE : Dava; içeriği itibari ile sahte faturalar nedeni ile şirket zararının tazmini için açılan bir tazminat davasıdır. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Tazminat sorumlusu olarak davacının hasım gösterdiği eski çalışanları olan … ve … yönünden tefrik kararı verildiği ve 2014/1279 Esas ve 2015/128 Karar sayılı karar ile görev yönünden usulden red kararı verilerek dosyanın İş Mahkemesine gönderildiği anlaşılmaktadır. Eldeki davada taraflar ; davacı şirkete sahte yakıt faturası düzenlediği iddia edilen şirket ve bu şirketin yetkilisidir. Türk Mahkemelerinin Yetkisi yönünden davalı yan istinafı incelendiğinde ; dava haksız fiilden kaynaklanan tazminat davası olmakla MÖHUK ‘un Haksız fiiller başlıklı MADDE 34- (1) Haksız fiilden doğan borçlar haksız fiilin işlendiği ülke hukukuna tabidir. (2) Haksız fiilin işlendiği yer ile zararın meydana geldiği yerin farklı ülkelerde olması halinde, zararın meydana geldiği ülke hukuku uygulanır. (3) Haksız fiilden doğan borç ilişkisinin başka bir ülke ile daha sıkı ilişkili olması halinde bu ülke hukuku uygulanır. (4) Haksız fiile veya sigorta sözleşmesine uygulanan hukuk imkan veriyorsa, zarar gören, talebini doğrudan doğruya sorumlunun sigortacısına karşı ileri sürebilir. Düzenlemesi mevcut olmakla ; Türk Hukuku’nun uygulanacağı ; davalı yanın Türkiye’de mukim bir adresi olmadığı nedenle, zarar görenin ikametinde davanın görülmesi gerektiği MÖHUK 40 .maddesi gereğidir. Bu nedenle davalı şirketin buna ilişkin istinaf gerekçesi yerinde değildir. Yine İstinabe yolu ile gönderilen belgeler incelendiğinde dava dilekçesi ve delil listelerinin ve eklerinin gönderildiği de görülmekle savunma hakkının kısıtlanmasına yönelik bir usul eksikliğinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Somut olayın çözümü için davacı şirkete davalı şirketin kestiği faturaların ( yakıt alımı) gerçeği yansıtıp yansıtmadığının denetlenmesi gerekmektedir. Dosya incelendiğinde ; Ceza soruşturmasının bilirkişi raporunun davacı yanın özel denetim şirketin raporunu baz aldığı, ceza hukuku açısından incelendiği, hukuki ihtilafı çözecek mahiyette olmadığı görülmektedir. Mahkemece alınan rapor ve ilk ek raporun içeriğinde davacı kayıtları ve faturaların incelenmesi ile sonuca varılamayacağı beyan edilmiştir. 2. Ek raporda ise ; davacı yanın içerik sahteliği bildirdiği faturalara göre hesaplama yapıldığı yani içerik denetimi yapılmadan hesap incelemesi ile zarar tespiti yapıldığı görülmektedir. Davalı şirket kayıtları ise incelenmemiştir. Davanın ve uyuşmazlığın aydınlatılması için; bağımsız denetim raporunda içeriği sahte olarak bildirilen faturaların listesi bulunmakla; bu faturalara ilişkin uçak kiralama sözleşmesi, uçuş bilgileri, uçağın ne kadar hazır yakıt ile teslim alındığı, uçuş güzergahına göre muhtemel yakıt harcaması, buna göre ekstra yakıta gerek olup olmadığı gibi tamamen uçuş tekniğini ilgilendiren hususların da değerlendirilerek çözüme ulaşılması zorunludur. Bilirkişi heyetinde bu konuda uzman bilirkişi bulunmadığı görülmektedir. Bu nedenle uçuş mesafesine göre yakıt hesabı konusunda yardım alınabilecek teknik bir bilirkişinin heyete eklenmesi zorunludur. Çapraz olarak davalının da yakıt satışının gerçeği yansıtıp yansıtmadığı davalının ticari kayıtları ile ; satılan malın mahiyeti gereği bildirimi zorunlu kurum ve kuruluşla nezdinde denetimi yapılmalıdır. Bu nedenle eldeki rapor hüküm kurmaya elverişli ve denetlenebilir mahiyette olmamakla kararın eksik inceleme ile oluşturulduğu kabul edilmelidir. Açıklanan nedenlerle ; davalı …ŞTİ. Nin istinaf başvurusunun HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince kabulü nedeni ile kaldırılmasına ve karar neticesine göre davalı … ‘ın istinaf dilekçesinin incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1 – Davalı …ŞTİ. ‘nin istinaf başvurusunun HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince KABULÜNE ; İlk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA ; Dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE 2-Davalı …’ın başvurusunun incelenmesine yer olmadığına 3- Davalı …ŞTİ. Nin yatırdığı peşin harcın talepleri halinde iade edilmesine 4-Davalı …’ın yatırdığı peşin harcın talebi halinde iade edilmesine 5-Davalı …ŞTİ. Nin yaptığı istinaf yargılama gideri olan 85,70 TL başvuru harcı ile 60,00 TL gidiş dönüş posta gideri toplamı 145,70 TL yargılama giderinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine 6-Davalı …’ın yaptığı istinaf yargılama giderinin bu aşamada kendi üzerinde bırakılmasına 7- Duruşmasız olarak inceleme yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine yer olmadığına Dair ; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 09/07/2020 tarihinde ve oy birliği ile karar verildi.