Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/4700 E. 2020/1000 K. 10.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/4700 Esas
KARAR NO: 2020/1000 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/05/2017
NUMARASI: 2015/248 E. – 2017/92 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 10/06/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: Davacı vekili dava dilekçesinde ; müvekkilinin 2006 yılında bir kozmetik firmasının Lavabo aç ürünü için “granül kristal tanelerinin sıcak su ile etkileşimi sonucu tıkalı olan lavabo borusunun açılması” aşamasını anlatım konusunda ilk ve tek mükemmel çizim olan kimyasal reaksiyon ile tıkalı borunun açılmasına ait özel olarak illüstürasyon (çizim, resimleme) çalışması yapıp ardından ürünün ambalaj tasarımını gerçekleştirdiğini, 05/06/2006 tarihinde kendi bilgisayarında tamamladığı bu tasarım ve çalışmaları e-mail ile kozmetik firmasına gönderdiğini, web sitesinde de ders olarak yayınladığını, müvekkiline ait illüstrasyon grafik eserin izinsiz olarak davalı tarafından … markalı ürünün ambalajında 4 ayrı yüzde ve içerisindeki ürünlerin ön ve arkasında iki yüzünde kullanılarak menfaat sağlandığını beyanla, izinsiz kullanım nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL maddi 10.000,00 TL manevi tazminat talebi ile eserin kullanımının men’i’ni ,yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde ; davaya konu çizimler üzerinde davacının isminin yer almadığını, çizimlerin dava dışı firmanın ürünleri üzerinde yer alarak kamuya sunulduğunu bu nedenle davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, davaya konu grafik çalışmanın eser niteliğini haiz olmadığını, bu çalışmaya benzer bir çok başka çizimin başka firmalarca da kullanıldığını, bu nedenle davanın reddini talep ve beyan etmiştir. Davacı taraf 03.04.2017 tarihli ıslah dilekçesi ile ,maddi tazminat talebini 13.500,00 TL olarak artırdığını, bu miktar maddi tazminatın haksız fiil tarihi itibariyle işleyecek faiz ile tahsilini talep etmiştir. Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 09/05/2017 tarihli 2015/248 Esas, 2017/92 Karar sayılı kararıyla; ” davalı tarafın davacıya ait eser niteliğindeki grafik resimleri izinsiz olarak çoğalttığı ,yaydığı ve işlediğinin anlaşıldığı, tüm yapılan değerlendirme ,bilirkişi incelemesi, celp edilen rayiç değerler dikkate alındığında , grafik eserin rayiç değerinin 3.000,00 TL olarak kabul edildiği,bunun 3 katının takdiren izinsiz kullanım nedeniyle yasal hükmü , cezalandırıcı nitelikte tazminat öngördüğünden 9.000,00 TL’nin tazminat olarak davacıya ödenmesine,taraflar arasında farazi sözleşme kurulmuş olduğundan men konusunda karar verilmesine yer olmadığına…kullanımın niteliği , tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumu , hakkaniyet gereği 7.500,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar vermek gerektiği” gerekçesiyle; davacı tarafın davasının kısmen kabul, kısmen reddi ile , dava konusu yaptığı iltürasyon grafik eserlerin izinsiz kullanımı söz konusu olup kullanım karşılığı rayiç bedel 3.000,00 TL kabul edilerek FSEK 68 madde gereği 3 katı 9.000,00 TL’nin 04.04.2013 tarihinden itibaren değişen oranlarda ticari faiz ile birlikte davalı taraftan tahsiline davacı tarafa ödenmesine, 7.500,00 TL manevi tazminatın eserin izinsiz kullanımı nedeniyle 04.04.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat talebinin reddine, taraflar arası farazi sözleşme kurulmuş olduğundan men taleplerinin reddine, karar verilmiştir. Davacı asilin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; bilirkişiler tarafından tayin edilen 1.000 TL rayiç bedelin hiçbir dayanağı bulunmamakla birlikte, bilirkişilerin hakların türü, ihlale konu grafik eserin kullanımının coğrafi kapsamı, ihlal süresi, ihlalin yapıldığı vasıta, bunun halk kitlesine ulaşımı ve ayrıca kullanımın ticari amaçlı olması gibi tamamen genel ve öznel kriterlere göre fiyat belirlediğini, rapora itiraz etmeleri üzerine mahkemenin rayiç bedel araştırması yaptığını, gelen müzekkere cevaplarında … Derneği emsal rayiç değerin 3.500 TL- 4.500 TL arası olacağı, …Org … emsal rayiç değerin 4.500 TL – 5.500 TL olacağı, … ise emsal rayiç değerin 4.000 TL – 6.000 TL arası olacağını bildirdiğini, davalı tarafın yeniden rapor alınması için bilirkişi ücretini yatırmadığını, emsal araştırmasından sonra ek rapor alınması taleplerinin reddedildiğini, kendilerinin de emsal araştırmalarında bildirilen rakamların ortalamasını alarak 4.600 TL üzerinden maddi tazminat taleplerini ıslah ettiklerini, mahkemenin 3.000 TL’ya hükmetmişse de bu rakamı nasıl tespit ettiğinin anlaşılamadığını, tamamen genel ve öznel gerekçelerle, dosya içerisinde yer alan bedellerin ortalaması olamayacak olan 3.000 TL ye hükmedildiğini, mahkemenin hakkaniyet indirimi yapması nedeniyle karşı taraf lehine, kendisi lehine hükmedilen vekalet ücretinin neredeyse 1/3’ü oranında vekalet ücretine hükmedilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, dava ikame edilirken talep edilen manevi tazminat bedeli ve ıslah ile talep edilen maddi tazminat bedeli bakımından hakim tarafından ne şekilde indirime gidileceği bilinemeyeceğinden neredeyse reddedilen bedel kadar karşı vekalet ücretine hükmediliyor olmasının ve bu durumun da şahsımın lehine hükmedilen tazminat bedelinin neredeyse 1/3’ ünün kesilmesine yol açmasının haksız olduğunu beyanla mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne, karşı taraf lehine takdir edilen vekalet ücretinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; ilk derece mahkemesi tarafından dava konusu grafik-logo çalışmasının eser olarak kabul edilmesinin dosya kapsamına uygun olmadığını, piyasada yer alan birçok emsal üründe aynı spiral boru şeklinin yer aldığını, dava dosyasına ibraz ettikleri görsellerden de görüleceği üzere lavabo açıcı birçok üründe, granül tanelerinin reaksiyonunun, lavabo borusu ve içinde birikmiş kirlerin ve lavabonun açılışını ifade etmek amacıyla hareketi simgeleyen ok işaretinin yer aldığını, grafik çizimin davacının hususiyetini taşımadığını, sıradan ve alışagelmiş olduğunu, eser olarak adlandırılarak korunamayacağını, hükme esas alınan emsallerin dosya kapsamına uygun olmadığını, fahiş olduğunu, emsal araştırması yapılırken davacının çiziminin birebir kullanılmış gibi değerlendirildiğini, bilirkişi incelemesinde telif ücretinin 1.000 TL olarak değerlendirilmesine rağmen, emsaller baz alınarak 3.000 TL olarak kabul edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, manevi tazminat miktarının da davacıyı zenginleştirdiğini, hakkaniyetli ve adil olmadığını beyanla mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince alınan bilirkişi heyet raporunda; davacı tarafa ait grafik tasarımın illüstrasyonunun görsel olarak algılanabilir ve seçilebilir bir biçimde karakterize bir görünüm sergilediği, bu yönde özel bir biçim, form ve anlatım diline sahip olduğu, fikri bir çalışmanın yansıması olduğu, piyasada sıkça kullanılan sıradan ve vasat nitelikte spiral boru formundan farklı olarak yeni ayırt edici estetik değere sahip olduğu, FSEK 4/6 hükmü gereği grafik eser niteliği yani güzel sanat eseri olduğu, FSEK 11 ve 12 madde uyarınca yapılan değerlendirmeye göre davaya konu grafik eserin dosyadaki e posta yazışmaları daha önce 2006 yılında dava dışı firmaya gönderilmesi, dosyadaki orjinal tasarım dosyaları CD sinin dikkate alındığında , FSEK 11 madde çerçevesinde davacının eser hakkı sahibi olduğu, dosyaya ibraz edilen davacı grafik eser çalışması, davalı kullanımları dikkate alındığında; davalının ürünlerde kullandığı spiral boru kesitinin davacıya ait grafik eser ile birebir aynı olduğu, izin alınmaksızın grafik eserin birebir kullanılmasının FSEK 22 ve 23 madde çerçevesinde davacı haklarının ihlali olduğu, davalı tarafın satışları dikkate alındığında ,söz konusu ürün satışında 435.41 TL muhtemel kazanç hesabı yapıldığı, FSEK 68/1 madde hükmüne göre dosyada tazminat hesabı ya da emsal bedele ilişkin herhangi bir veri bulunmadığından telif ücretinin 1.000,00 TL olabileceği , 3 katının 3.000,00 TL olabileceği beyan edilmiş, dosya tekrar tazminat hesabı yönünden bilirkişiye gönderilmiş, bilirkişi heyeti sunulan delillere göre rayiç bedelin 1.000,00 TL olabileceği hususunu beyan etmişlerdir. İlk derece mahkemesince rayiç bedel tespiti yönünden yazılan müzekkerelere verilen cevaplarda; … Derneği emsal rayiç değerin 3.500 TL- 4.500 TL arası olacağı, …Org … emsal rayiç değerin 4.500 TL – 5.500 TL olacağı, … ise emsal rayiç değerin 4.000 TL – 6.000 TL arası olacağını bildirmiştir.
G E R E K Ç E: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı müvekkiline ait illüstrasyon grafik eserin izinsiz kullanımına ilişkin maddi ve manevi tazminat talebi ile, tecavüzün men’i talebinde bulunmuş, ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir. Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde, dava konusu grafik-logo çalışmasının eser olarak kabul edilemeyeceğini, piyasada yer alan birçok üründe aynı spiral boru şeklinin yer aldığını ileri sürmüşse de; ilk derece mahkemesince grafik tasarım uzmanı bilirkişinin de bulunduğu üç kişilik heyetten alınan raporda; davacı grafik tasarımı illüstrasyonunun özel bir detay anlatımı ve grafik estetik arayışı içerdiği, görsel olarak algılanabilir ve seçilebilir biçimde karakterize bir görünüm sergilediği, özel bir biçim, form ve anlatım diline sahip olduğu ve fikri bir çalışmanın yansıması olduğunun tespit edildiği, piyasada sıkça kullanılan sıradan ve vasat nitelikte “spiral boru” formundan farklı olarak, yeni, ayırtedici ve estetik değere sahip FSEK 4/6 hükmü gereğince grafik eser olduğunun beyan edildiği, illüstrasyon grafik eserin davacının hususiyetini taşıdığı ve grafik eser kategorisinde değerlendirileceği tespit edilmekle davalı vekilinin eser vasfında korunamayacağına yönelik istinaf sebebinin yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır. Davacı ve davalı vekilinin FSEK 68. Maddesine göre takdir edilen tazminat miktarına itiraz ettikleri ve istinaf başvurusu konusu yaptıkları anlaşılmıştır. Bilirkişi heyeti talep edilebilecek telif ücretini 1.000 TL olarak tespit etmiştir. Davacı vekilinin itirazı üzerine ek rapor alınmış, bilirkişi heyetinin ek raporunda; taraflar arasında sözleşme, teklif vs. bulunmadığı, emsal bedele ilişkin bir veri ve emsal sözleşme de bulunmadığı beyan edilerek kök rapordaki görüş tekrar edilmiştir. Daha sonra mahkemece emsal araştırması için müzekkereler yazılmış, yazılan müzekkerelere verilen cevaplarda; … emsal rayiç değerin 3.500 TL- 4.500 TL arası olacağı, …Org … emsal rayiç değerin 4.500 TL – 5.500 TL olacağı, … ise emsal rayiç değerin 4.000 TL – 6.000 TL arası olacağını bildirmiştir. Yazılan müzekkereler ekinde çizim örneklerinin gönderildiği ancak ihlal tarihinin yazılmadığı, müzekkerelerin 2017 yılı Ocak tarihli olması nedeniyle bildirilen emsallerin güncel bedellere yönelik olduğu anlaşılmakla, bu durumda mahkemece 2013 yılı itibarıyla emsal bedellerin sorulması ve daha sonra bilirkişi heyetinden ek rapor alınması gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi yerinde görülmediğinden davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüne ve davalı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulüne, mahkeme kararının 6100 Sayılı HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, taraf vekillerinin sair istinaf sebeplerinin mahkeme kararı eksik inceleme nedeniyle kaldırılmakla, bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle 1-Davacının istinaf başvurusunun KABULÜNE, -Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE VE KISMEN REDDİNE, 2-Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 09/05/2017 tarihli 2015/248 Esas, 2017/92 Karar sayılı kararının 6100 Sayılı HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, -Yargılamaya devam olunmak üzere dosyanın, karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Tarafların istinaf istemleri kabul edildiğinden, istinaf peşin harçlarının talepleri halinde taraflara iadesine, 4-İstinaf yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 10/06/2020 tarihinde HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.