Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/4616 E. 2020/1095 K. 12.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/4616 Esas
KARAR NO: 2020/1095 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/04/2017
NUMARASI: 2016/210 E. – 2017/268 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 12/06/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili ile davalı arasında yapılan araç satış sözleşmesi gereğince dava dilekçesinde belirtilen araçların davalıya satıldığını, ancak davalının araç satış bedelini süresinde ödemediğini belirterek şimdilik 1.000 TL faiz alacağının araç satış tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Bilirkişiden rapor alındıktan sonra dava dilekçesindeki 1000,00 TL talep 9.114,00 TL artırılarak 10.114,00 TL ye çıkarılmıştır. Davalı vekili cevap dilekçesinde; Belirsiz alacak davası açılamayacağını, taraflar arasında uzun yıllardan beri süregelen bir ticari ilişki olduğunu, aralarındaki anlaşmanın temel amacının davacının yeni satın alacağı araçların sigorta ve kasko primlerinin yüksek olması nedeniyle işbu davaya konu araçların üzerindeki indirimli sigorta poliçelerinin aktarılmasının amaçlandığını, dava konusu araçların davalı şirket bünyesindeki ikinci el departman vasıtasıyla satıldıktan sonra satışlara müteakiben araç bedellerinin davacı tarafa ödeneceğini, dilekçesinde belirttiği şekilde araçların satışının yapıldığını ve bedelinin ödendiğini, faiz başlangıç tarihlerini kabul etmediklerini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/04/2017 tarihli 2016/210 Esas-2017/268 Karar sayılı kararıyla; ” tarafların tacir olduğu, araç satış sözleşmelerinde bedelin ödenerek teslim alındığının belirtildiği, aynı tarihte … Turizm tarafından … AŞ ya satış faturasınında düzenlendiği, bu durumda konsinye satış değil gerçek manada alım satım mevcut olduğu, ödemelerin belli bir vade sonunda yapılacağına dair bir anlaşma olmadığından alacağın satış işlemi ile muaccel hale geldiğinin kabul edildiği, noter satışında da bedelin peşin ödendiğinin yazıldığı, davacı tarafından davalıya 03.08.2015 tarihinde gönderilen Noter ihtarının 6098 sayılı TBK nun 117. Maddesi anlamında temerrüt ihtarı olduğundan ihtarnamede verilen 3 günlük sürenin sona erdiği tarihten dava tarihine kadar faiz hesabı yaptırıldığı, dava ve ıslah dilekçesine göre davanın kabulüne, alacağın kendisi faiz olduğundan faize faiz işletilemeyeceği” gerekçesiyle; davanın kabulü ile, dava ve ıslah dilekçesine göre 10.114,00 TL faiz alacağının davalıdan tahsiline, alacağın kendisi faiz alacağı olduğu gözetilerek, faize faiz yürütülemeyeceğinden (BK. m. 104/son, TBK. m. 121/son) dava konusu olan ve hüküm altına alacağa faiz işletilmesine yer olmadığına, karar verilmiştir. Davalı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; taraflar arasında uzun yıllardır ticari ilişki bulunduğunu, anlaşmanın yapılmasındaki temel amacın davacı tarafın yeni satın alacağı araçların sigorta ve kasko primlerinin yüksek olması nedeniyle araçlar üzerindeki indirimli sigorta poliçelerinin aktarılması ve davacının menfaatlerinin korunması olduğunu, bu iddialarının kanıtlanması içen Kocaeli Trafik Tescile müzekkere yazılarak 2015 yılı Nisan ayında davacı tarafça alınan araçların sorulması talepleri bulunmasına rağmen müzekkere yazılmadığını, -tarafların araçların üçüncü kişilere satışı sonrası satış bedellerinin davacıya ödenmesi konusunda anlaştıklarını, araçların 13/05/2015-19/11/2015 tarihleri arasında satışı yapılmasına rağmen, müvekkilinin ödemeleri 17/04/2015-21/08/2015 tarihleri arasında yaptığını, davacınını aralarındaki anlaşmaya aykırı davranarak araç bedellerinin ödenmesini talep ettiğini, müvekkilinin de araç satışı tamamlanmadan davacıya ödeme yaptığını, gerekçeli karardaki satış sözleşmesinin konsinye unsurları taşımadığına dair tespitin yerinde olmadığını, -rapora itirazlarının ve yeni bilirkişiden rapor alınması taleplerinin değerlendirilmediğini, 01/12/2016 tarihli dilekçelerinde; davacı şirket tarafından bir kısım alacaklarının üçüncü kişilere olan borcuna karşı virman işlemi yapılması konusunda müvekkiline verilen ve bu alacak bedellerine karşı müvekkilini ibra ettiğine dair yazılı talimatlarının sunulduğunu ancak mahkemenin “..davalının ibra edilmiş olması araç bedellerinin geç ödenmesinden dolayı faiz alacağından da feragat ettiği ve ibra ettiği anlamına gelmediği kabul edilmiştir…” şeklinde tespitte bulunulduğunu, oysaki davacı şirketin açıkça “….virman edilen tutar ile ilgili şirketinizden hiçbir hak ve alacak talebimizin olmadığını, olmayacağını ve şirketinizi bu konuda ibra ettiğimizi beyan kabul ederiz..” ifadesine yer verildiğini, -bilirkişinin ek rapor tanzim ederken ihtarnamede belirtilen 305.072,02 TL araç satış bedeli (anapara) alacağı olduğuna yönelik beyanına itibar edilerek faiz hesabı yapıldığını, oya davacının müvekkilinden ana para alacağının bulunmadığını, rapordaki tespitlerin davacı yanın ticari kayıtları esas alınarak yapıldığını, raporda 08/08/2015 tarihinden sonra sadece 13/08/2015 ,14/08/2015 ve 21/08/2015 tarihlerinde toplam 134.000,00 TL ödeme yapıldığı gözükse de 08/08/2015 tarihinden önce ve sonra davacının alacağına mahsuben müvekkili tarafından birçok ödeme yapıldığını, bu ödemeler yokmuşcasına faiz hesabı yapılmasının maddi gerçeklere aykırı olduğunu, itirazları incelenmeden eksik inceleme ile karar verildiğini beyanla mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesine karşı cevap vermemiştir. Davacı şirket tarafından davalı şirkete düzenlenen 17/04/2015 tarihli belgede “Nezdinizdeki alacak bakiyemiz olan 90.000 TL (doksanbinTL) tutarı aşağıda banka bilgileri bulunan … A.Ş. Ye borcum olan 54/4618 sözleşme için ödenmesini talep ve muvaffakat ettiğimizi, virman edilen tutar ile ilgili şirketinizden hiçbir hak ve alacak talebimizin olmadığını, olmayacağını ve şirketinizi bu konuda ibra ettiğimi beyan ve kabul ederiz ” denildiği görülmüştür. Davacı şirket tarafından davalı şirkete düzenlenen 30/04/2015 tarihli belgede “Nezdinizdeki alacak bakiyemiz olan 47.000 TL (kırkyedibinTL) tutarın … YEDEK PARÇA OTOMOTİV İNŞ. TİC. VE PAZ. LTD.ŞTİ. Hesabına virman yapılmasını talep ve muvaffakat ettiğimizi, virman edilen tutar ile ilgili şirketinizden hiçbir hak ve alacak talebimizin olmadığını, olmayacağını ve şirketinizi bu konuda ibra ettiğimi beyan ve kabul ederiz ” denildiği görülmüştür. Davacı şirket tarafından davalı şirkete düzenlenen 17/08/2015 tarihli belgede “Nezdinizdeki alacak bakiyemiz olan 36.000 TL (otuzaltıbinTL) tutarın … YEDEK PARÇA OTOMOTİV İNŞ. TİC. VE PAZ. LTD.ŞTİ. Hesabına virman yapılmasını talep ve muvaffakat ettiğimizi, virman edilen tutar ile ilgili şirketinizden hiçbir hak ve alacak talebimizin olmadığını, olmayacağını ve şirketinizi bu konuda ibra ettiğimi beyan ve kabul ederiz ” denildiği görülmüştür. Davacı şirket tarafından davalı şirkete düzenlenen 18/08/2015 tarihli belgede “Nezdinizdeki alacak bakiyemiz olan 20.000 TL (yirmibinTL) tutarın … Hesabına virman yapılmasını talep ve muvaffakat ettiğimizi, virman edilen tutar ile ilgili şirketinizden hiçbir hak ve alacak talebimizin olmadığını, olmayacağını ve şirketinizi bu konuda ibra ettiğimi beyan ve kabul ederiz ” denildiği görülmüştür. İlk derece mahkemesince alınan 09/11/2016 tarihli mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen raporda; davalı kayıtlarına göre toplamı 665.000,00 TL bedelli 7 adet aracın davalı alacağına kayıtlandırıldığını, davacının 664.999,17 TL ödeme yaptığını, hesabın kapatıldığını, davacı kayıtlarına göre 7 adet araç ile ilgili olarak davalının 665.000,00 TL borçlandırıldığını, tahsilatların 423.647,99 TL olduğunu, dava konusu işlemler nedeniyle 241.352,00 TL alacaklı görüldüğünü, tarafların tahsilatlarının tutarsız olduğunu, davalı kayıtlarında görülen ancak davacı kayıtlarında görülmeyen ödemelerin … Hesabına Virman, ve … hesabına virman davacı talimatına dayandığını,, 90.000 TL ve 30.214 TL ödemelerin 15769 nolu hesabına virman olup 54/4618 sayılı sözleşmeye dayalı ödendiğinin kayıtlarda yer aldığını,, 10.850,01TL ile 7.287,17 TL nin araç servis hizmetlerine dayandığı şeklinde kayıtlarda yer aldığını, noter araç satış sözleşmelerinde faize ilişkin belirleme bulunmadığını, ihtarnamede kalan borçlarla ilgili faiz talep edildiğini, önceki dönemlerden gelen ilişkide taraflar arasında faize yönelik kayıt bulunmadığını, ihtarname tarihinde davacı kayıtlarına göre kalan alacağın 375.352,02 TL olduğunu, %10,50 ticari faiz oranı uygulanarak gecikme faizinin 13.839,76 TL olduğu, davalı kayıtlarına göre faiz alacağı 12.636,27 TL olduğu, davalının ana borcu görülmediğinden faiz hesabı yapılmadığı belirtilmiştir. Davalı vekilinin bilirkişi raporuna itirazı üzerine alınan 09/01/2017 tarihli ek raporda; ihtarnamenin 05/08/2015 tarihinde tebliğ edildiğini, verilen üç günlük süre dikkate alındığında davalının 08/08/2015 tarihinde temerrüde düştüğünü, davalı vekilinin rapora itirazında ileri sürdüğü belgelerdeki 241.351,17 TL’lık ödemelerin değerlendirilmesinin mahkemeye ait olduğunu , kök raporda belirtilen hususlarla ilgili tespitlerde ilişkin bir değişiklik olmaması gerektiği, davacının ihtarnamede belirttiği 305.072,02 TL alacağın esas alınması durumunda hesaplanan gecikme zammı tutarının 10.114,82 TL olduğunu beyan etmiştir.
G E R E K Ç E: Faiz alacağının tahsili davasında; davacı taraf, taraflar arasındaki araç alım satımına ilişkin sözleşmenin peşin ödemeli satış sözleşmesi olduğunu, davalı taraf ise konsinye satış sözleşmesi olduğunu ileri sürmüştür. Noterde düzenlenen araç satış sözleşmelerinde, araçların ” halihazır durumu ile görüp beğenerek ve bedelini ödeyerek teslim alındığının” kabul ve beyan edilmiştir. Davalı tarafça satış sözleşmelerinin konsinye satış olduğu ispatlanamamıştır. Davacı tarafça davalıya keşide edilen Kocaeli …Noterliği’nin 03/08/2015 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile, cari hesaptan kaynaklanan 305.072,02 TL alacağın ve gecikmeden kaynaklanan 50.000 TL faiz alacağının, ihtarnamenin tebliğinden itibaren 3 gün içerisinde ödenmesi ihtar olunmuş, ihtarname arkasındaki şerhten ihtarnamenin davalıya 05/08/2015 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. İlk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporlarından taraflar arasında cari hesap ilişkisi bulunduğu, 08/08/2015 temerrüt tarihi itibarıyla davacı defterlerine göre, 08/08/2015 tarihinde devreden 375.352 TL borç miktarı üzerinden 13.839,76 TL faiz alacağı hesaplandığı, davalı kayıtlarında ise davalıdan yapılan tahsilatlardan sonra 241.352,01 TL alacak bulunduğu, bu alacaklardan ise davacı tarafın … hesabına yapılan 30/04/2015 tarihli 47.000 TL ve 17/08/2015 tarihli 36.000 TL Virman, 18/08/2015 tarihli … hesabına virman yapılan 20.000 TL , 15769 numaralı sözleşme nedeniyle 17/04/2015 tarihinde yapılan 90.000 TL ve 24/04/2015 tarihindeki 30.214 TL bedelli virman yapılmasına ilişkin talimatları ve ibra belgelerine göre virman yapılması ayrıca 10.850,01 TL ve 7.287,17 TL araç servis hizmetleri düşüldüğünde farkın sadece 0,83 krş kaldığı, davalı kayıtlarına göre faiz alacağının 451,64 TL olduğu beyan edilmiştir. Bilirkişinin ek raporunda davacı kayıtlarına göre faizin 10.114,82 TL olduğu beyan edilmiş, mahkemenin bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece bilirkişi raporunda, davalı tarafça davacının üçüncü kişilere olan borcu karşılığında yapılan virman tutarlarının mahkemenin taktirine bırakmasına rağmen bu tutarların neden hesaba katılmadığı, kararın gerekçesinde tartışılmamıştır. Bilirkişi raporu ekinde bulunan ve davalı vekilinin rapora itiraz dilekçesi ekinde sunduğu virman ve ibra belgelerindeki imzaların davacı tarafça inkar edilmediği, belgelere karşı sessiz kalındığı anlaşılmış, 30/04/2015 tarihli 10.850,01Tl bedelli ve 06/08/2015 tarihli 7.287,17 TL bedelli araç servis hizmetlerine ilişkin imzalı virman ve ibra belgeleri sunulmadığından bu miktarın mahsubu yapılamayacaksa da, belgesi bulunan ödemelerin mahsup edilerek faiz hesabı yapılması gerektiği kanaatiyle bilirkişiden rapor/ek rapor alınması gerektiği kanaatine varılmış, ilk derece mahkemesince eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporuyla hüküm kurulduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne kısmen reddine mahkeme kararının 6100 Sayılı HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenerek virman ve ibra belgesi sunulan miktarların tarihleri de dikkate alınarak yeniden faiz hesabı yapılarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davalı vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulü ile, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince, Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/04/2017 tarihli 2016/210 Esas-2017/268 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 2-Yargılamaya devam olunmak üzere dosyanın, karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davalı tarafa iadesine, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak;
a)Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 38,80 TL (posta-teb-müz) masrafının üzerinde bırakılmasına, b)Davalı tarafından yapılan 85,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 51,70 TL tehir-i icra harcı, 27,30 TL (posta-teb-müz) gideri olmak üzere toplam 164,70 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, b)Davacılı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 12/06/2020 tarihinde HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.