Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/4605 E. 2020/1100 K. 12.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/4605 Esas
KARAR NO: 2020/1100 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/06/2017
NUMARASI: 2016/271 E. – 2017/411 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 12/06/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı … tarafından müvekkili davacı … aleyhine Kandıra İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile kambiyo senedine müstenit icra takibi başlatıldığını, müvekkili ile davalının müvekkilinin fındık bahçesindeki fındıkların toplanması hususunda anlaştıklarını, müvekkilinin bu iş karşılığı davalıya bakiye 600,00 TL borcunu, arkadaşı vasıtasıyla davalıya ödediğini, davalının boş senedi müvekkiline iade etmediğini, senedi haksız ve kötü niyetli olarak 90.000,00 TL gibi fahiş ve gerçek dışı bir bedelle doldurmuş ve icra takibine konu ettiğini, müvekkili ile davalı arasında 90.000,00 TL civarında bir ticaret, alışveriş ya da hizmetin olmadığını, davalının teminat olarak kendisine verilen boş senedi kötü niyetli biçimde doldurup, hakkı olmayan bir bedeli hukuka aykırı olarak talep ettiğini, davalının bu miktarlar da bir ticaretinin olmadığını, davalının belediye de temizlik işçisi olarak çalıştığını, davalı hakkında Kandıra Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde bir şikayetlerinin olduğunu beyanla, takip konusu bononun iptali ile borçlu olmadıklarının tespitini, haksız ve kötü niyeti açık olan alacaklının %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiş, ön inceleme duruşmasında, 10 yıl önce fındık tarlası kiraladığını, bir sene topladıktan sonra kendisine toplattırmadığını, senedi davacı ile doldurduklarını , davayı kabul etmediğini beyan etmiştir. Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/06/2017 tarihli 2016/271 Esas-2017/411 Karar sayılı kararıyla; ” davacının dava konusu senedi davalıya boş ve teminat amaçlı verdiği, davacının az miktarda borcunu ödeyerek davalıya borcunun sona erdiği, davalı tarafça, ceza dosyasındaki davalı beyanları dikkate alındığında, dava konusu senedin bedelsiz kalmasına rağmen icra takibi başlatıldığı ve başlatılan takibin haksız olduğunun görüldüğü ve davalının kötü niyetli olduğu” gerekçesiyle; açılan davanın kabulü ile; davacının Kandıra İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası dayanağı olan, borçlusu … , lehtarı … olan 15/04/2014 vade tarihli 90.000,00 TL bedelli bono sebebiyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalının takip yapmakta kötü niyetli olduğu görülmekle, asıl alacak 90.000,00 TL üzerinden hesap edilecek %20 kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir. Davalının süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı ile fındık tarlasının 5 yıl hasadını almak hususunda anlaştıklarını, davacıya bedel ödediğini, hem ödediği bedellerin hemde aralarındaki sözleşmenin teminatı olarak senedi aldığını, fındık fiyatları o sene birden yükselince davacının sözleşmeden caydığını ve parasını ödemesine rağmen fındığı toplatmadığını, ödediği paranın yanında, sözleşme ifa edilemediğinden dolayı mahrum kalınan karı da istediğini, tüm bunlar için aldığı teminat senedini icraya koyduğunu, ceza mahkemesinde anlatmaya çalıştıysa da, gelmene gerek yok dendiği için takip etmediğini, mahkemenin sırf ceza mahkemesi kararına dayanarak araştırma yapmaksızın karar vermesinin hatalı olduğunu, davanın haksız olduğunu, olay irdelenseydi haklı çıkacağını beyanla mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Kandıra İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı alacaklının, davacı borçlu 15/03/2014 tanzim,15/04/2014 vade tarihli 90.000 TL bedelli bonoya dayanarak, 505,48 TL işlemiş faiziyle birlikte, 90.429,66-TL toplam alacağın tahsili talebiyle, kambiyo senetlerine özgü takip başlattığı, takibin derdest olduğu anlaşılmıştır. Kandıra Asliye Ceza Mahkemesinin 18/11/2015 tarihli, 2014/1503 Esas -2015/1074 Karar sayılı dosyası ile, katılan … tarafından, sanık … aleyhinde yapılan şikayet üzerine, yargılama neticesinde, davalının bedelsiz senedi kullanma, açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçlarından yargılama yapıldığı ve neticede her iki suçtan da mahkumiyetine karar verildiği, verilen kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği dosya içerisinde bulunan kesinleşme şerhli ilam örneğinden anlaşılmıştır. İlam içeriğinde, davalı sanığın mahkemedeki savunmasında: “müştekiye ait fındık bahçesini 10 yıllığına 25.000TL bedelle kiraladığını” soruşturma sırasında alınan ifadesi ile çelişkinin giderilmesi için alınan ifadesinde “müştekiye ait fındık bahçesini 10 yıllığına 15.000 TL bedelle kiraladığını” söylediği görülmüştür.
G E R E K Ç E: Menfi tespit talepli davada; taraflar arasında, davacının fındık tarlasındaki fındıkların toplanması konusunda sözleşme bulunduğu ve senedin bu sözleşmenin teminatı olarak verildiği konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Davacı sözleşmeden dolayı 600,00 TL borcunun bulunduğunu, banka makbuzları ile ödediğini, senedin iade edilmediğini, 90.000 TL doldurularak takibe koyulduğunu ileri sürmüş, davalı ön inceleme duruşmasında; 10 yıl önce fındık tarlası kiraladığını, bir sene topladıktan sonra kendisine toplattırmadığını, senedi davacı ile doldurduklarını” beyan etmiş, davalı ceza mahkemesindeki savunmasında:” müştekiye ait fındık bahçesini 10 yıllığına 25.000TL bedelle kiraladığını” , soruşturma sırasında alınan ifadesi ile çelişkinin giderilmesi için alınan ifadesinde ” müştekiye ait fındık bahçesini 10 yıllığına 15.000TL bedelle kiraladığını.senedin boş olarak alındığını ve davacıya 15.000 TL para verdiğini, bu parayı verdiğine dair senedi aldığını ” söylemiştir. Kural olarak boş olarak verilen senedin anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunu ispat yükü iddia eden davacıdadır. Kandıra Asliye Ceza Mahkemesinin 18/11/2015 tarihli, 2014/1503 Esas -2015/1074 Karar sayılı kararıyla; “katılan davacının sanığa 600,00 TL borcunu ödediği, sanığın kötü niyetli olarak iade etmediği, sanığın bedelsiz kalan senedi fahiş rakam olan 90.000 TL yazarak doldurduğunu ikrar ettiği ve senedin icra takibine konulduğu” gerekçesiyle, davalı sanığın üzerine atılı açığa imzanın kötüye kullanılması ve bedelsiz senedi kullanma suçunun sübut bulduğundan mahkumiyetine karar verildiği ve kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği göz önüne alındığında, TBK 74. Madde gereğince ceza mahkemesince sübuta yönelik gerekçe hukuk hakimini bağlayacağından, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi yerinde görülmekle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalının yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 6.182,42 TL harçtan, peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 6.151,02 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; a)Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 12,50 TL (posta-teb-müz) masrafının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, b)Davalı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 12/06/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.