Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/4581 E. 2020/1030 K. 10.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/4581 Esas
KARAR NO: 2020/1030 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/03/2017
NUMARASI: 2016/180 E., 2017/162 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 10/06/2020
İstinaf incelemesi üzerine Dairemize gelen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA
A-)Açılan dava ve iddia: Davacı vekili dava dilekçeside; müvekkili şirket ile davalı … Tic Ltd Şti arasında imzalanan 10/09/2015 tarihli protokol gereği müvekkiline teslim edilecek mallar karşılığında 5 adet çek verildiğini, protokolde çeklerin … ve Tic Ltd Şti’nin müvekkili şirkete 10/09/2015-31/10/2015 tarihleri arasında peyder pey teslim edilecek mallara karşı teminat olarak verildiğini ve mal tesliminde aksaklık olması durumunda teslim edilen mal miktarı dışındaki bedelsiz kalan çeklerin karşılığı olan mallar teslim edilene kadar ciro edilemeyeceği gibi tahsil edilemeyeceğinin kabul edildiğini, ancak protokole konu malların şirketin mali durumunun bozulması nedeniyle davalı … şirketi tarafından teslim edilmediğini ve çeklerin bedelsiz kaldığını, davalı şirketin bu 5 adet çeki davalı bankaya teslim ettiğini, davalı bankanın da bu çekleri kredi borcunun teminatı olarak rehin cirosu olarak aldığını, çeklerin bankaya rehin cirosu ile devredilmesinin yasaya aykırı olduğunu, müvekkili şirketin halen aktif olarak ticaret yapan orta ölçekli bir şirket olduğunu, sipariş ettiği malları teslim alamaması nedeniyle bedelsiz kalan 135.000 USD tutarındaki çekleri ödemek zorunda kaldığı takdirde telafisi imkansız zararların doğacağını belirterek; bedelsiz kalan çeklerin davalı … şirketi tarafından davalı bankaya kredi borcunun teminatı olarak verilmesi nedeniyle müvekkilinin 135.000 USD borçlu bulunmadığının tespitine, dava konusu çeklerin kendilerine iadesine, yatırılacak teminat karşılığında çeklerin tahsilinin, takibe konu edilmesinin, 3.kişilere devir, temlik ve cirosunun önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler: Davalı … Deri Giyim San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin vermiş olduğu cevap dilekçesinde; müvekkili ile davacı şirket arasında protokoller imzalandığını, protokollere göre dava açmadan önce müvekkili şirketin dava konusu çeklerden alacaklı olmadığını, davacının müvekkili şirkete borçlu olmadığını davadan çok önce kabul ettiklerini, bu nedenle davanın dava şartı eksikliğinden müvekkili açısından reddedilmesi gerektiğini, davacı şirket ile müvekkili şirket arasında davanın esasına etkisi olan bir uyuşmazlık konusu olmadığından davanın müvekkili şirkete yönelik açılmasında da hukuki yarar olmadığını, müvekkili açısından hukuki yarar eksikliği nedeniyle reddedilmediği taktirde, müvekkilinin bu davanın açılmasına kendi davranışlarıyla sebebiyet vermediğini, bu bağlamda müvekkilinin yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilemeyeceğini, müvekkilinin dava konusu borcun alacaklısı olmadığını imzaladığı protokolde zaten kabul ettiğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin müvekkilinin üzerinde bırakılması usul ve yasaya aykırı olacağını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Bankası A.Ş vekilinin vermiş olduğu cevap dilekçesinde; davaya konu 5 adet çekin müvekkil banka tarafından kredi borçlusu olan diğer davalı … Deri Giyim San. ve Tic. Ltd. Şti’den ciro yoluyla iktisap edildiğini, davacı taraf ile müvekkili banka arasında herhangi bir akdi ilişki söz konusu olmadığını, müvekkili bankanın davaya konu çeklerin yetkili ve iyi niyetli hamili olduğunu, çeklerin süresi içinde bankaya ibraz edildiğini, ancak çeklerle ilgili ödeme yasağının bulunması nedeniyle bedellerinin tahsil edilemediğini, davacının diğer davalı firma ile arasındaki birtakım ihtilaflara dayanarak bu davayı açmış olduklarını, müvekkili bankaya karşı açılan du davanın tümüyle haksız ve mesnetsiz olduğundan davanın müvekkili banka bakımından reddi gerektiğini, kambiyo ilişkisindeki mücerretlik ilkesi uyarınca davacı taraf ile diğer davalı lehdar firma arasındaki ihtilafların müvekkil bankaya karşı ileri sürülmesinin mümkün olmadığını, kıymetli evrakta mücerretlik ilkesi denilen ilke gereği senette yer alan hak ile bu hakkın oluşumuna neden olan temel borç ilişkisi arasındaki bağın ortadan kalkmış ve senet temel borç ilişkisinden soyutlandığını ve bağımsız bir anlam kazandığını, kıymetli evrakın borçlusunun borcu ve kıymetli evrak alacaklısı olan müvekkili bankanın alacak hakkının senette borçclanılan edimin kapsam ve içeriği bakımından sadece senedin belirleyici olduğunu, bu nedenle davacı tarafın müvekili bankaya karşı ancak senet metninden anlaşılabilen bir itirazı varsa onu ileri sürebilmesi gerekirken açılan davada tümüyle temel ilişkiden kaynaklanan birtakım iddialardan bahisle açıldığını, dava konusu çeklerin müvekkil tarafından teminat rehin amacıyla değil temlik cirosuyla teslim alındığını, bu iddianın dayanağı olarak ise diğer davalı firma ile aralarında imzalanan bir protokolü mahkemeye sunduğunu, ancak bu iddianın tamamen gerçeklikten uzak olduğunu müvekkili bankanın dosyaya sunduğu 02/05/2016 tarihli dilekçede vurguladığı bahse konu protokolden müvekkili bankanın bilgisinin dahi bulunmadığını, bankanın taraf dahi olmadığını, diğer davalı ile davacı firma arasında imzalandığını iddia edilen bir porokoldeki ifadelere dayanarak davaya konu çeklerin teminat olarak alındığı sonucuna varılmasının mümkün olmadığını, kambiyo senedinin teminat rehin olarak alınması için ” bedeli teminattır veya bedeli rehindir.” gibi bir ibarenin senet üzerinde bulunması gerektiğini, müvekkili bankanın bir başka müşterisinden ciro yoluyla iktisap etmiş olduğu davacı firma … deri San. ve Tic. Ltd. Şti tarafından keşide edilen bir adet çeke istinaden İst. …. İcra müdürlüğünün … E sayılı dosyasıyla takibe geçildiğini, davacı firmanın davadan önce öne sürdüğü iddialarla aynı gerekçelere dayanarak takibe itiraz ettiğini fakat İst 16. İcra Hukuk Mahkemesinin 2016/40 Esas sayılı dosyasından 27/09/2016 tarihli celsedesinde davanın reddine karar verildiğini, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olan davanın reddi ile kötü niyetli davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı: İlk derece mahkemesince; “davacı ile davalılardan davalı … Deri Giyim San. ve Tic. Ltd. Şti. Arasında akdedilen 10/09/2015 tarihli protokol ile dava konusu edilen 135.000-USD bedelli çekler karşılığında davalı … Deri Giyim San. ve Tic. Ltd. Şti. Nin 10/09/2015-31/10/2015 tarihleri arasında davacıya mal teslimatı yapacağının kararlaştırıldığı, 31/10/2015 tarihli ek protokol ile davalı … Deri Giyim San. ve Tic. Ltd. Şti.nin 5 adet çek karşılığı mal teslimini yapamadığı, hiçbir siparişin teslim edilemediği, 5 adet çekin kredilere teminat olarak … bankasına verildiği, … Bankasından geri alınarak davacıya iade edileceğinin kararlaştırıldığının görüldüğü, davalı … Deri Giyim San. ve Tic. Ltd. Şti. davadan önce çekler dolayısıyla davacıdan alacaklı olmadığını, 31/10/2015 tarihli ek protokol ile kabul ettiğini, bu nedenle davacının kendisine karşı menfi tespit davası açmakta hukuki menfaatinin olmadığını savunmuş ise de; taraflar arasında akdedilen 10/09/2015 tarihli protokolde çeklerin mallar teslim edilene kadar ciro edilemeyeceği ve tahsil edilemeyeceğinin kararlaştırılmış olmasına rağmen davalı … Deri Giyim San. ve Tic. Ltd. Şti. Tarafından çekler … Bankasına ciro edilerek verilmiş, 31/10/2015 tarihli ek protokol kapsamında da … Bankasından iade alınarak davacı şirkete teslim edilmediğnin anlaşıldığı, çeklerin bedelsiz kaldığı, davalı … Deri Giyim San. ve Tic. Ltd. Şti. Nin de kabulünde olup, çeklerin bankaya ciro edilmesiyle davacı icra tehdidi altında bulunduğundan davalıya karşı menfi tespit davası açmakta hukuki yararı olduğu gibi davalı … Deri Giyim San. ve Tic. Ltd. Şti. çeklerin bedelsiz kaldığını bildiği halde diğer davalı bankaya ciro etmiş bulunduğundan bu davanın açılmasına sebebiyet verdiği, dava konusu edilen senetlerin arka sayfalarında davalı … Deri Giyim San. ve Tic. Ltd. Şirketi tarafından davalı bankaya ciro edildiğine dair imza ve kaşe bulunduğu, TTK.nun 688 maddesi uyarınca bir cironun tahsil cirosu sayılabilmesi için bedeli tahsil içindir, kabız içindir, vekaleten ibaresini taşıması gerektiği, dava konusu çeklerde, bu ibarelerden herhangi biri yer almadığı, bu durumda, ciroların temlik cirosu olduğunun kabul edilmesi gerektiği (Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2015/12481 Esas -2016/10391 karar sayılı ilamı 09/06/2016 tarihli ilamıda bu yöndedir.), TTK.nun 687.maddesi uyarınca poliçeden dolayı kendisine başvurulan kişi düzenleyen veya önceki hamillerden biri ile kendi arasında doğrudan doğruya varolan ilişkilere dayanan defileri hamile karşı ileri süremeyeceği, hamilin poliçeyi iktisap ederken, bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olduğunun ispat edildiği durumlarda, defiler hamile karşı da ileri sürülebileceği, dava konusu edilen çekler üzerinde tahsil cirosu olduğuna ilişkin TTK.nun 688 maddesi uyarınca bir ibarenin bulunmadığı, davalı bankanın iyi niyetli hamil oldukları TTK.nun 687.maddesi uyarınca lehtar ile keşideci arasındaki temel ilişkiden kaynaklanan defilerin iyi niyetli hamillere karşı ileri sürülemeyeceği davalı bankanın çekleri kötü niyetli olarak iktisap ettiğinin ispatlanamadığının anlaşıldığı, tüm dosya kapsamının ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda; davacı ile davalılardan … Giyim san. Ltd arasında akdedilen protokol kapsamında verilen 135.000Usd tutarlı beş adet çekin mal teslimi yapılmaması sebebiyle bedelsiz kaldığı, davalı … Giyim san. Ltd nin çekleri diğer davalı bankaya ciro ettiği, 31/10/2015 tarihli protokol kapsamında çekleri davalı bankadan geri alarak davacıya iade etmediği bu nedenle davanın açılmasına sebebiyet verdiği, dava konusu edilen cekler üzerinden tahsil cirosu olduğuna ilişkin TTK.’nun 688. maddesi uyarınca bir ibarenin bulunmadığı, davalı bankanın iyi niyetli hamil olduğu anlaşıldığı” gerekçesiyle davanın kısmen kabülüne, davacının dava konusu 20/01/2016 tarihli 22.500-USD bedelli , 30/01/2016 tarihli 22.500-USD bedelli, 20/02/2016 tarihli, 22.500-USD bedelli, 22/02/2016 tarihli 45.000-USD bedelli, 28/02/2016 tarihli 22.500-USD bedelli, 5 adet çekten dolayı davalı … Deri Giyim San. Tic. Ltd. Şirketine borçlu bulunmadığının tespitine, davalı Kuveyttürk Katılım bankası aleyhine açılan davanın reddine karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Kararı davacı yan istinaf etmiş olup dilekçesinde özetle ; davalı bankanın çekleri çek teslim bordrosundaki açıklamaya istinaden rehin cirosuyla aldığı, rehin cirosunun geçersiz olduğu, bu durumda davacının bankaya da tüm şahsi defilerini ileri sürebileceği, bedelsiz çekleri davalı bankanın davacının zararına ve bilerek aldığını, davanın davalı banka açısından da kabulüne karar verilmesi gerektiğini beyanla kararın kaldırılmasını ve davanını tümüyle kabulünü talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava; 5 adet çekten dolayı bedelsiz nedeniyle borçlu bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dosyada toplanan delillere, incelenen çek fotokopilerine göre davaya konu edilen çeklerin davacılar tarafından aralarındaki sözleşme gereğince ilerde teslim edilecek mallar karşılığında davalılardan … Deri Giyim San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne teslim edildiği, davalılar tarafından bu çeklerin karşılığında herhangi bir mal veya hizmet ifasında bulunulmadığı, davaya konu çeklerin davacıya iade edileceğine dair taraflar arasında protokol yapılmasına rağmen çeklerin iade edilmediği, bu nedenle çeklerin sözleşmenin tarafları bakımından bedelsiz kaldığı, bedelsizlik def’inin şahsi def’ilerden olduğu, ancak taraflar arasında ileri sürülebileceği, davaya konu çekin davalı şirkete temlik cirosu ile ciro edildiği, bilahare bu şirket tarafından da kredi sözleşmesi kapsamında alınan kredinin tahsili amacı ile davalı bankaya temlik cirosu ile ciro edildiği, çek üzerinde rehin cirosu olduğuna dair kayıt bulunmadığı, mevcut delillere göre cironun temlik cirosu olarak kabul edilmesi gerektiği, bankanın çeklerin bedelsizliğini bilerek davacının zararına ve kötüniyetli olarak hareket ettiği konusunda herhangi bir delilin getirilmediği, davacının açıklanan şahsi def’ini davalı bankaya karşı ileri süremeyeceği çek teslim bordrosundaki ibarenin teminat/ rehin olarak kabulünün çekin arkasındaki ciroya nazaran kabul edilebilir olmadığı nedenle davacı yanın istinaf başvurusu yerinde görülmediğinden reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M:Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1 – Davacı yanın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE 2- Alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL nin mahsubu ile bakiye 23,00 TL harcın davacıdan alınıp Hazineye gelir yazılmasına 3-İstinaf yargılama giderlerinin istinafa gelen davacı yan üzerinde bırakılmasına 4-Duruşmasız inceleme yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine yer olmadığına Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal sürede Yargıtay’a temyiz yolu olanaklı şekilde 10/06/2020 tarihinde ve oy birliği ile karar verildi.