Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/4544 E. 2020/1022 K. 10.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/4544 Esas
KARAR NO: 2020/1022 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/04/2017
NUMARASI: 2016/466 E., 2017/488 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 10/06/2020
İstinaf incelemesi üzerine Dairemize gelen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA
A-)Açılan dava ve iddia: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirketin, müvekkil şirketten hazır beton ve beton elamanları satın aldığını, ancak cari hesap faturasına dayanan 21.429.46 TL borcunu ödemediğini, aleyhine Üsküdar …icra müdürlüğünün … E sayılı dosyası üzerinden takibe geçilmiş ise de itiraz üzerine takibin durduğunu, öne sürerek, itirazın iptaline ve % 40 tazminata mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler: Davalı taraf cevap dilekçesinde; taraflar arasındaki iş sözleşmesinin 24.07.2001 tarihinde düzenlendiğini, bu kapsamda 5 adet fatura kesildiğini, 15.04.2002 tarihinde de davacı şirketin kontrol mühendisleri ve muhasebe yetkililerince kontrol yapılarak müvekkil şirkete nihai ödemeler yapıldığını, aradan geçen 7 yıllık süreden sonra böyle bir faturanın çıktığını ve karşı tarafta bulunan 8.590.30 TL teminatın nakit olarak tek taraflı kesildiğini, müvekkil şirketin borcunun bulunmadığını savunarak davanın reddini ve % 40 tazminata mahkumiyetini istemiştir.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı: İlk derece mahkemesince; “davanın, genel haciz yolu ile takipte, ödeme emrine yapılan itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkin olduğu, taraflarca ibraz edilen ticari defter ve belgeler, hakedişler, faturalar, bilirkişi raporu, Üsküdar … İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyası ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının, 28.07.2011 tarihinde Üsküdar … İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyası ile davalı aleyhinde 20772.15 TL asıl alacak ve 657,31 TL işlemiş faiz için icra takibine geçtiği, davalının ödeme emrine süresinde itiraz ederek icra takibini durdurduğu, davacının iş bu dava ile ödeme emrine yapılan itirazın iptalinin talep ettiği, davalının ise zamanaşımı definde bulunduğu, davalı şirketi borçlu çıkartan hakedişin, davacının ticari defterlerinde yer almayan faturaya bağlanmamış 6 nolu hakediş dahil, 1,2,3,4,5 nolu hakediş tutarı üzerinden yapılan hesaplamalardan kaynaklandığı, davacının bu alacağını oluşturan, davalının onayını taşımayan 6 nolu hakediş ve 6 nolu hakediş üzerinden yapılan kesintilere ilişkin herhangi bir belgenin bulunmadığı, bu nedenle davacının, aradan 8,5 yıla yakın bir zaman geçtikten sonra 6 nolu kesin hakediş adı altında tek taraflı bir belge üzerinden davalıya 20.772.15 TL borç hesabının çıkartmasının dayanağı bulunmadığı; davacının davalıdan bu miktarda alacağı olduğunu ispat edemediği, kaldı ki, eser sözleşmesinden doğan bütün alacakların, 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu (818 S.lı BK.md. 126/4), taraflar arasındaki akdi ilişkinin en geç 2002 yılında sonlandığı, dolayısıyla da davacının taraflar arasındaki akdi ilişkiden doğan alacaklarının, en geç 2002 yılının sonunda muaccel olduğu, 5 yıllık zamanaşımı süresinin 2002 yılının sonunda işlemeye başladığı, icra takibinin ise 28.07.2011 tarihinde başlatıldığı, bu nedenle davacının takip konusu alacağının takip tarihi itibariyle zamanaşımına uğradığı” gerekçesiyle davanın reddine, davalı tarafın kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Kararı davacı yan istinaf etmiş olup dilekçesinde özetle ;ilk derece mahkemesinin alacağın temelini oluşturan 6 nolu hakedişe ait bir alacağın bulunmadığı yönündeki sonucunun gerçeği yansıtmadığını,alacağın fatura tarihlerinin 2011 olması nedeni ile zamanaşımının sözkonusu olmadığını,zira borcun fatura ile muacceliyet kazandığını, mahkemenin tüm ek rapor taleplerini de reddettiğini ,eksik inceleme yaptığını kararın kaldırılması gerektiğini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava ; eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. İncelenen dosyaya ve tarafların sundukları delillere göre Eser sözleşmesi kapsamında son hakedişin 2002 yılında düzenlendiği ve sonrasında da taraflar arasında hiçbir ticari ilişki bulunmadığı görülmektedir. 2011 yılında 2002 tarihli mali işlemlere ilişkin fatura düzenlenmesinin üzerinde durulması gerekir.Vergi mevzuatında fatura düzenlenmesi için genel prensip malın satıldığı veya hizmetin tamamlandığı andır. Vergi Usul Kanunu’nun fatura nizamına ilişkin 231/5’inci maddesinde; “Fatura, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azamî 7 gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır” hükmü bulunmaktadır. Akdi ilişkide 1,2,3,4 ve 5 nolu hakedişler tarafların imzasını taşımakta 6 nolu hakedişin ise davacı yanca tek taraflı yapıldığı davalı onayı taşımadığı , kaldı ki hakedişten itibaren yasal sürede bir fatura da düzenlenmediği anlaşılmaktadır. İtirazın iptali takibe sıkı sıkıya bağlı bir dava olmakla ; Vergi usul Kanunu açısından yasal sürede düzenlenmeyen ve davalı yanın da kabulünde olmayan faturadan dolayı, 5 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra takip yapılması sözkonusu olmakla ilk derece mahkemesi kararı yerinde olup, istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M:Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1 – Davacı yanın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE 2- Alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından peşin alının 31,40 TL nin mahsubu ile bakiye 23,00 TL harcın davacıdan alınıp Hazineye gelir yazılmasına 3-İstinaf yargılama giderlerinin davacı yan üzerinde bırakılmasına 4-Duruşmasız inceleme yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine yer olmadığına Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 10/06/2020 tarihinde ve oy birliği ile karar verildi.