Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/4460 E. 2020/729 K. 20.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/4460 Esas
KARAR NO : 2020/729 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/04/2017
NUMARASI : 2015/400 E. – 2017/442 K.
DAVANIN KONUSU: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 20/03/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkil şirket ile davalı borçlu şirket arasında uzun yıllardır temizlik kağıtları ürün grubu alım-satımına dayalı bir ticari ilişki bulunduğunu, bu ilişki, 1.1.2012 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, yazılı bir sözleşmeye bağlanarak devam ettiğini, adı geçen sözleşme, 27.3.2013 tarihinde müvekkil şirket tarafından davalıya gönderilen ihtarname ile 1.3.2013 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere fesh edildiğini, ayrıca, 27.3.2013 tarihi itibariyle davalı şirketin 24.124,07 TL olan cari hesap borcunun da ödenmesi talep edildiğini, davalı şirket tarafından ihtarnameye cevap verilmediği gibi, herhangi bir ödeme de yapılmadığını, davalı tarafından haksız olarak kesilen; “geç teslimat” açıklamalı 31.12.2012 tarihli-4.619,70 TL bedelli ve “hedefe bağlı ciro primi” açıklamalı 31.12.2012 tarihli-17.432,14 TL bedelli 2 adet faturaya, yukarıda bahsi geçen ihtarname ve faturaların şirkete ulaştığında çekilen 11.1.2013 tarihli bir diğer ihtarname ile itiraz edilerek faturaların davalı şirkete iade edildiğini, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan cari hesap uyarınca, davalı borçlu firmanın müvekkil şirkete, Ağustos/2013 itibariyle toplam borcu 21.269,85 TL olup, bu borç ile ilgili olarak davalı hiçbir ödeme yapmadığı gibi, başlatmış olduğumuz takibe de haksız olarak itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini, beyanla davalı borçlu yanın, İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra dosyasına yapmış olduğu haksız ve mesnetsiz itirazın iptali ile takibin devamına, davalının, alacağın en az % 20′ si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin davacı şirkete hiç bir borcunun bulunmadığını, icra müdürlüğündeki borcun müvekkilinin şirketinde ki muhasebe kayıtları ile örtüşmediğini, borcu kabul etmediklerini, davacının icra inkar tazminatı talebi de dayanaksız olduğunu, basiretli bir tacir olarak girdiği hukuki ilişkinin detaylarını bilmesi beklenen davacının icra takibini kötü niyetli olduğundan davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.İstanbul Anadolu 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 13.04.2017 tarihli 2015/400 E. -2017/442 K.sayılı kararıyla; “taraflar arasındaki ticari ilişkinin sözleşmenin imzalanma tarihinden öncesine dayandığını ancak, sözleşmede yer alan hükümlerin taraflar arasında işbu sözleşme dışında önceden gerçekleşen ticari ilişkilerle bağdaştırılacağına dair sözleşmede herhangi bir hüküm olmadığı, önceki ticari ilişki nedeniyle düzenlenen ciro priminin bu sözleşme için geçerli olmadığının değerlendirilerek davalının, davacı adına düzenlediği 17.432,13 TL tutarlı ciro primine ilişkin fatura alacağı savunmasının kabul edilmediği, davacının, davalıdan takip tarihi itibariyle toplamda 21.269,85 TL alacaklı olduğu” gerekçesiyle; davanın kabulüne, davalının İAA …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden aynen devamına, tarafların tacir alacağın faturaya bağlı likit olması hususları da dikkate alınarak itirazında haksız olduğu değerlendirilen davalıdan hükmedilen meblağın %20 sine tekabül eden 4.253,97 TL icra inkar tazminatının alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir.Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; mahkemenin gerekçesinin yerinde olmadığını, müvekkili şirket ile davacı arasında ihtilaflı olan hedefe bağlı ciro primi düzenlemesine, Ticari Şartlar Anlaşmasının eki Satın Alma Şartlarında 2011 ve 2012 yıllarına karşılaştırmalı olarak yer verildiğini, Ticari Şartlar Anlaşması 4.maddesinin “Kesilecek olan Level Bonus tutarı ve yüzdesi geçen senenin altında olamaz.” hükmünü de içerdiğini, ayrıca bu sözleşmenin eki Satın Alma Şartlarında da 2012 yılına ait oranlar belirlenirken 2011 yılı rakamlarına da yer verilerek bu tarihteki rakamlara atıf yapıldığını, düzenleme ile tarafların, kesilecek faturalarda bir önceki senenin rakamlarının esas alınacağı konusunda mutabık kaldığını,bu hususun “hedefe bağlı ciro primi” olarak adlandırıldığını, ilgili sene bu prim belli bir orana varmış ise bir sonraki sene, ciro ne olursa olsun, kesilecek prim oranının önceki senenin altına düşmeyeceği hükmü gereğince de 31.12.2012 tarih 17.432,13 TL bedelli faturanın, bir önceki yıla ait prim tutarına dayanılarak kesilerek, davacıya fatura edildiğini, 2011 yılında davacı şirketin toplam cirosu üzerinden kesilmiş hedefe bağlı ciro priminin toplam tutarının, dava dosyasına cevap dilekçesi ekinde sunulduğunu,-Bilirkişi kök ve ek raporunda bu miktarın düşülmesi gerektiğinin açıklandığını,-Davacıya kesilen 4.619,70.-TL tutarındaki “Geç Teslimat” açıklamalı faturanın da sözleşme kapsamında dayanağının 25. Madde olduğunu,-müvekkil şirket aleyhine hükmedilen icra inkar tazminatının da haksız olup bu kararın da kaldırılması gerektiği kanaatinde olduklarını beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince Aliağa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi aracılığıyla alınan 21/03/2016 tarihli bilirkişi raporunda; davacı defterlerinin lehine delil teşkil edeceği, davacı ticari defterlerine göre davalıdan 21.269,85 TL alacaklı olduğu, 2011 yılında davalının davacıya düzenlediği WKZ Hedefe Bağlı Ciro Primi toplamının KDV dahil 17.431,14 TL, WKS FİX Bonus-Fiyat İndirimi Ciro Primi Toplamının 36.161,55 TL olduğu, 2012 yılında davacı tarafından WKZ Hedefe Bağlı Ciro Primi ödemesi yapılmadığı, WKS FİX Bonus-Fiyat İndirimi Ciro Primi Toplamının 31.604,07 TL olduğu cari hesaptan mahsup edildiği, sözleşmenin 4. Maddesinin 2013 yılında Hedefe Bağlı Ciro Primi hesabında kullanılması gerektiği , geç teslimata ilişkin bilgi ve belge bulunmadığı beyan edilmiştir.İlk derece mahkemesince alınan 19/08/2016 tarihli raporda; Geç teslimat Teminatı olarak davalı tarafın talep ettiği fatura tutarına ait geç teslimat ile ilgili herhangi bir belge bulunmadığını, anlaşmanın 4. Maddesine göre 2012 yılına ilişkin Hedefe Bağlı Ciro Primi faturası KDV dahil 17.432,13 TL fatura düşülerek 3.837,72 TL üzerinden takibin devam etmesi gerektiği beyan edilmiştir. Anlaşmanın 4. Maddesinde “Kesilecek olan Level Bonus tutarı ve yüzdesi geçen senenin altında olamaz” hükmü, Anlaşmanın 25. Maddesinde “Sipariş konusu malın SATICI tarafından hiç teslim edilmemesi,, kısmen yahut tamamen ayıplı olması, kısmen teslim edilmiş olması veya -kabul edilmesine rağmen- bidayetteki siparişte verilmiş tarihe nazaran geç teslim edilmiş olması halinde, SATICI ile … arasında konuyla ilgili bir yazılı anlaşma ayrıca yapılmamışsa, SATICI … tüm zararlarını karşılar. SATICI ayrıca, …, işbu sözleşmenin Lojistik ekinde yer alan şartlar çerçevesinde ve yine aynı belgede tanımlanmış cezai şart bedelini ödemeyi, bu kabil bir cezai şartın SATICI’yı mali müzayakaya sokmayacağını bilerek bu beyanda bulunduğunu da kabul ve taahhüt etmiştir.” hükmü düzenlenmiştir.
G E R E K Ç E :İtirazın iptali talepli davanın dayanağı icra takibinde; 21.269,85 TL cari hesap alacağının tahsili talep edilmiştir. Davalı vekili cevabında, Anlaşmanın 4. Ve 25. Maddeleri gereğince hedefe bağlı ciro primi ve geç teslimat karşılığında kestiği faturaların davacı tarafından kabul edilmeyerek geri gönderildiğini, bu miktarlar düşüldüğünde borçlu bulunmadığını savunmuştur. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık davalı tarafça kesilen 17.432,14 TL bedelli hedefe bağlı ciro primi faturası ve 4.619,70 TL bedelli geç teslimat karşılığında kestiği faturaların cari hesap alacağından mahsup edilip edilemeyeceğinin tespitinden kaynaklanmıştır.Taraflar arasında uzun süredir temizlik kağıtları ürün alım satımına ilişkin ticari ilişki bulunduğu, ticari ilişkinin 2012 yılında yazılı hale dönüştürüldüğü, 01/01/2012 tarihinde “Ticari Şartlar Anlaşması” imzalandığı, anlaşmanın davacı tarafça 01/01/2013 tarihinden itibaren feshedildiği, Anlaşma eki-Satınalma Şartları başlıklı belgede önceki yıl ciro (2011) 511.475 TL, Planlanan Cironun ( 2012) 750.000 TL olarak belirlendiği, 2011 yılı ve 2012 yılı oranlar ve rakamlara karşılaştırmalı yer verildiği, bu durumda ilk derece mahkemesince sözleşmenin önceki ticari ilişki ile bağdaştırılacağına dair hüküm bulunmadığından ciro primi fatura alacağı savunmasına itibar edilemeyeceğine dair gerekçesi yerinde görülmemiştir.Anlaşmanın 4. Maddesinde “Kesilecek olan Level Bonus tutarı ve yüzdesi geçen senenin altında olamaz” hükmü gereğince 2011 yılında davacı tarafça davalıya ödendiği tespit edilen 17.432,14 TL bedelli hedefe bağlı ciro primi miktarınca davalı tarafça 2012 yılında fatura düzenlenmekle, bu miktarın cari hesaptan indirilmesi gerektiği ancak geç teslim konusunda davalı tarafça tutanak yada belge ibraz edilemediğinden, anlaşmanın 25. Maddesi gereğince tanzim edildiği iddia edilen geç teslim faturasının dayanağı bulunmadığından mahsup edilemeyeceği kanaatiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, kısmen reddine, mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, davalının İstanbul Anadolu ….İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı icra dosyasına itirazının kısmen iptali ile takibin 3.837,72 TL asıl alacak üzerinden talepnamedeki koşullarla devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, borçlu davalının haksız olarak itiraz ettiği asıl alacak üzerinden %20 oranında (767,54 TL) inkar tazminatına hükmedilmesine, davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:Davalı vekilinin istinaf isteminin KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ İLE; 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince İstanbul Anadolu 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 13.04.2017 tarihli 2015/400 E. -2017/442 K.sayılı kararının KALDIRILMASINA,2-Davanın kısmen kabul, kısmen reddine, -Davalının İstanbul Anadolu ….İcra Müdürlüğü’nün .. Esas sayılı icra dosyasına itirazının kısmen iptali ile takibin 3.837,72 TL asıl alacak üzerinden talepnamedeki koşullarla devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,- Borçlu davalının haksız olarak itiraz ettiği asıl alacak üzerinden %20 oranında (767,54 TL) inkar tazminatına hükmedilmesine, davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine3-İlk derece yargılaması yönünden; -Karar tarihinde alınması gerekli 262,15 TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 363,24 TL harcın mahsubu ile bakiye 101,09 TL harcın talebi halinde davacıya ödenmesine,-Davacı tarafından yapılan 293,95 TL harç ve 3.835,00 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre hesaplanan 691,95 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım üzerinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden red edilen kısım üzerinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine -Taraflar tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,4-İstinaf yargılaması yönünden;-İstinaf talebi kabul edildiğinden davalı tarafça yatırılan istinaf harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,-İstinaf yargılaması için davalı tarafından yapılan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcı, 24,00 TL tebligat, müzekkere ve posta gideri olmak üzere toplam 109,70 TL’nin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına,
5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 20/03/2020 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.