Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/4423 E. 2020/1086 K. 12.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/4423 Esas
KARAR NO: 2020/1086
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/01/2017
NUMARASI: 2014/996 2017/7
DAVANIN KONUSU: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 12/06/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkiline ait işyerinden bir miktar para ile 30/07/2010 tarihli 5.000,00 TL bedelli çekin de çalındığını, konuyla ilgili suç duyurusunda bulunduklarını, çekin … isimli kişi tarafından ibraz edildiğinin öğrenilmesi üzerine bu kişi aleyhine istirdat davası açtıklarını, adı geçenin duruşmada “çeki ibrazda 3 ya da 5 gün sonra üst ciranta …’a teslim edip paramı aldım, çek bende değildir” demesi davanın reddine karar verildiğini, bunun üzerine çek iptali davasında üst ciranta … Ltd.Şti’ne karşı istirdat davası açılmak üzere süre verildiğini belirterek dava konusu çekin davalıdan istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirket yetkilisi, dava konusu çeki kimden aldıklarını hatırlamadığını beyan etmiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre; dava konusu çekin düzgün ciro silsilesiyle devredildiği, davalının çeki iktisabında ağır kusurlu veya kötüniyetli olduğunun ispat edilemediği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili istinaf sebebi olarak; davalı şirket yetkilisinin çeki kimden aldığını hatırlamadığını beyan ederek bu konuda beyanda bulunmak için süre istediğini, ancak herhangi bir beyanda bulunmadığını, davalının tacir olup çeki kimden aldığını hatırlamamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davalının basiretli tacir gibi davranmadığını, bu durumun davalının iyiniyetli olmadığını gösterdiğini bildirmiştir. Dava konusu çekin 30/07/2010 tarihli, 5.000,00 TL bedelli, keşidecisinin … Ltd.Şti, lehtarının … Ltd.Şti, sonraki cirantanın davacı, davalı, … Dekorasyon Ltd.Şti, hamilinin ise … olduğu, çekin 30/07/2010’da ibraz edildiği görülmüştür. Bakırköy 9.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/353 esas sayılı dosyasında … tarafından … aleyhine açılan çek istirdadı davasının 07/03/2014 tarihinde reddedildiği görülmüştür. Yargılama sırasında alınan 17/02/2016 tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu çekin davacı defterlerinde … Ltd.Şti’nden alındığının kayıtlı olduğu, hırsızlık olayının gerçekleştiği 12/05/2010’dan sonra çek tahsili ibaresi verilmek suretiyle şirket ortağı …’e çıkılmış olduğu, bu durumda çekin hamilinin şirket ortağı … olduğunun kabulü gerektiği, davacı ile çekte davacıdan sonra gelen davalı arasında ticari ilişkinin varlığının tespit edilemediği yolunda görüş bildirildiği görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, çekin istirdadı davasıdır. Davacı taraf, dava konusu çekin çalındığını iddia etmiştir. Duruşmada dinlenen davalı şirket yetkilisi ise dava konusu çeki kimden aldıklarını hatırlayamadıklarını bildirmiştir. Somut olayda ispat külfeti davacı taraftadır. Her ne kadar dava konusu çekte davacıdan sonra gelen ciranta davalı ise de, davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarında hırsızlık olayının gerçekleştiği belirtilen 12/05/2010’dan sonra 30/07/2010 tarihinde çek tahsilatı ibaresi verilmek suretiyle ortaklara borçlar hesabına intikal ettirilerek çekin şirket ortağı …’e çıkışının yapılmış olduğu, çekin ciro silsilesinde kopukluk bulunmadığı gözetildiğinde, davacı vekilinin istinaf taleplerinin yerinde olmadığı kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 54,40 TL harçtan, peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,00 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.12/06/2020