Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/425 E. 2018/2184 K. 17.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/425 Esas
KARAR NO : 2018/2184
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU(KAPATILAN) 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/11/2016
NUMARASI : 2014/275 E. – 2016/93 K.
DAVANIN KONUSU : Fikir Ve Sanat Eseri (Maddi Tazminat İstemli)
KARAR TARİHİ : 17/10/2018
İSTANBUL ANADOLU(KAPATILAN) 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ’nce verilen 24/11/2016 tarihli kararına karşı, davacılar tarafın istinaf başvurusu üzerine dosya dairemize intikal etmekle, incelendi.
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :
Davacı vekili dava dilekçesinde; Prof.Dr…’m “…” adlı eserinin ilk baskısının … Bankası yayını olarak, ikinci baskısının da iki cilt olarak … Yayınları tarafından basıldığını, 2009 yılında vefatı üzerine eşi ve yasal mirasçısı olan Prof.Dr… …’ın, eserin işleme, çoğaltma ve yayma haklarını iktisat öğretim üyesi olan davacılara verdiğini, davacıların üç yılı aşan bir süre çalışmalarının sonucunda eseri büyük ölçüde düzeltip yenilediğini, yapılan düzenlemelerle kitaba bir dizin ilave edildiğini,basım konusunda yasal mirasçının yönlendirmesi ile davalı tarafla şifahi olarak anlaşılmaya varıldığını, F5EK’nun 8. maddesi kapsamında davacıların işlenme eser sahipleri olarak telif ücretine hak kazandığını, bu sebeplerle 5.000,00 TL tazminatın ihtarname tarihinden itibaren işleyecek faiz ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı ile davalı arasında yazılı veya sözlü bir iş ilişkisi olmadığını, yasal mirasçı ve eser sahibi olan …. ile 15.01.2014 tarihinde eserin yayınlanması için bir sözleşme imzalandığını, davacının hasım olarak muhatabının davalı olmadığını, yasal mirasçının düzenlemeleri yapıp eserin yayınlanmasını istediğini, söz konusu sözleşmeye dayalı olarak eserin yayınlandığını, eser sahibiyle yaptığı sözleşmeye dayalı olarak hazır olan “daha önce farklı tarihlerde iki defa basılmış” kitabı bastığını, davanın muhatabı olmadığını, davacıların yaptığı işin düzeltme işi olduğunu, esere hususiyet katmadığını, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 24.11.2016 tarih, 2014/275 esas, 2016/93 karar sayılı ilamı ile; “bilirkişi raporlarına göre, davacıların …’ın …adlı kitabına yaptığı katkıların bir editörlük katkısı olduğunu, meydana getirdikleri değişikliklerin ciddi bir fikri çabanın ürünü olmadığını, alelade işlenme niteliğinde bulunduğunu belirterek açılan davanın REDDİNE” şeklinde karar verdiği anlaşılmıştır.
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; Prof. …’ın 2009 yılında vefatı üzerine eşi ve yasal mirasçısı olan …’ın … adlı eserin yaşaması adına işleme hakkını davacılara devrettiğini, yerel mahkemenin ret kararına dayanak yapılan bilirkişi raporlarında eserlerin tamamının okunmadığını, bilirkişilerin alanında uzman olmayan kişilerden oluştuğu için işlenme eser için özgün eser sahipliğinin olduğu düzeyde bir yaratıcılık aradıklarını, hukuka uygun tek değerlendirmeyi bir tek bilirkişinin yaptığını, bir eser sahibinin bütün ve aynı cinsten olan eserlerinin külliyat haline konulması FSEK 6.maddeye göre işleme eser sayılmasını gerektireceğini, gerekirse akademik unvanı olan bilirkişilerden alınacak rapor sonucunda yerel mahkeme kararının ortadan kaldırılmasını, 5.000,00 TL telif ücreti tazminatı, 5.000,00 TL FSEK 68.maddesinden doğan tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık; davacıların dava konusu eser üzerinde yaptıkları çalışmanın işleme eser kapsamında bulunup bulunmadığı ve bu sebeple FSEK 68.maddesine göre telif ücreti talep edip edemeyeceği noktasındadır.
Tüm dosya kapsamına göre; ilk derece mahkemesi tarafından dosyada iki bilirkişi raporu alındığı, birinci raporda bir bilirkişi dışında diğerleri ve 2. Raporda da tüm bilirkişiler ” davacıların …’ın …adlı kitabına yaptıkları katkının editörlük katkısı olduğunu, ciddi bir fikri çabanın ürünü olmadığını, 3.baskının işleme eser niteliğine kavuşmadığını, 15.01.2014 tarihinde davalı yayınevine devredilen mali haklarda işleme hakkının bulunmadığının tespit edildiği,YAYBİR’den gelen yazı cevabına göre “…” isimli kitabın 2014 yılında perakende satış fiyatı 34.00 TL olduğunun belirtildiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafın istinaf istemlerine göre dairemizce yeni bir bilirkişi heyeti oluşturularak, davacının katkısının eser sahipliğine yol açacak bir nitelik taşıyıp taşımadığı konusunda yeniden bilirkişi raporu ve ek rapor alınmıştır.Davacı tarafın istinaf istemlerine göre dairemizce yeni bir bilirkişi heyeti oluşturularak, davacının katkısının eser sahipliğine yol açacak bir nitelik taşıyıp taşımadığı konusunda yeniden bilirkişi raporu ve ek rapor alınmıştır.
25.06.2018 ibraz tarihli raporda, “dava konusu kitabın yazarının merhum Prof … olduğu, eser sahibinin de bu kişi olduğu, eser sahibinin, davacılara işleme hakkını devrettiğine dair bir belgeye rastlanmadığı, bu eseri yayına hazırlayan davacıların, kendilerince yazılan önsözde de belirttikleri gibi eseri değişik bir forma dönüştürmeyip, yalnızca yazıları düzenleyerek editörlük yaptığı, index hazırlama ve dipnot düzenlemenin editörlük kapsamında olduğu, konunun bir FSEK uzmanı bilirkişi tarafından değerlendirilmesinin uygun olduğu görüşü açıklanmış, 11.09.2018 ibraz tarihli ek raporda da, editörlük faaliyetinin niteliği ve kapsamı ayrıntılı biçimde anlatılarak, sonuçta davacıların kitapla ilgili faaliyetlerinin “editörlük” olduğu, işlemenin söz konusu olmadığı ifade edilmiştir.
Dosyada bulanan bilirkişi raporları ve tüm delillere göre davaya konu … adlı kitabın Prof…..tarafından meydana getirildiği ve eser sahibinin Prof … olduğu, eserdeki başlık sayısının çoğaltılması, indeks hazırlama, dipnot ekleme, kapak tasarımı ve benzeri ekleme veya düzeltmelerin, davalıların hususiyetini taşımadığı, davacıların bu faaliyetlerinin FSEK 6 ve 21.madde anlamında işleme eser sahipliği boyutuna ulaşmadığı, davacıların esere hususiyet katmayan ve başlı başına hususiyet taşımayan bu gibi teknik katkıların editörlük kapsamında olduğu ve editörlük faaliyetinin de işleme eser sahipliği sıfatı elde etmeye yeterli olmadığı anlaşılmakla, davacılar vekilinin istinaf istemi yerinde görülmeyerek, istinaf isteminin reddi gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:
1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacılar vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90 TL harçtan, peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50 TL eksik harcın davacılardan alınarak hazineye irat kaydına,
3-İstinaf incelemesi duruşmalı yapıldığından ve yapılan celse sayısıda dikkate alınarak, 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davacılardan alınarak, davalıya verilmesine,
4-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, duruşmalı yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 17/10/2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.