Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/4241 E. 2020/439 K. 24.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/4241 Esas
KARAR NO: 2020/439 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/04/2017
NUMARASI: 2015/231 E. – 2017/96 K.
DAVANIN KONUSU: Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Tespiti İstemli)
KARAR TARİHİ: 24/02/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Türkiye’nin en büyük ikinci özel sektör şirketi olduğunu, ticari faaliyetlerini yürütürken dava dışı markalarının yanı sıra … numaralı tescil belgesine konu endüstriyel tasarımı da kullandığını, davalı şirketin … markası ile faaliyetlerini sürdürdüğü akaryakıt istasyonlarında müvekkilleri adına tescilli dava konusu endüstriyel tasarımların aynısını kullanarak tasarım haklarına tecavüz ettiğini, davalı yanın kullanımlarının Orhangazi Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/16 D.iş sayılı dosyasına sunulan bilirkişi raporu kapsamında çekilen fotoğraflar ile de tespit edildiğini, dava konusu tasarımların davalının bayilik verdiği akaryakıt istasyonlarında kullanılmasının müvekkilini büyük zarara uğratacağını bu nedenle 554 sayılı KHK uyarınca davalının tecavüz teşkil eden fiillerinin tespitini, durdurulmasına ve önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı taraf dava dilekçesine cevap vermemiştir. İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinin 24.05.2017 tarihli 2015/231 E. – 2017/96 K.sayılı kararıyla; “davacının TP’de tescilli 2013/03458 sayılı endüstriyel tasarımına, bilgilenmiş kullanıcı gözüyle bakıldığında, davalının yakıt istasyonlarında “istasyon, kanopi, fiyat panoları, işaret panoları, müşteri hizmet birimlerini gösteren levha ve panolarında” endüstriyel tasarım açısından KHK’nın tanımladığı şekilde bir benzerlik görülmediğinden, herhangi bir tecavüzün söz konusu olmadığı bu nedenle açılan davanın reddi gerektiği” gerekçesiyle; davacı … AŞ. Tarafından davalı şirket aleyhine açılan, endüstriyel tasarım hakkına tecavüzün tespiti, durdurulması ve önlenmesi talepli davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; tasarımlar arasındaki ciddi ölçüde benzerlik bulunduğu gözle görülür biçimde belliyken, benzerlik bulunmadığından bahisle, tescilli tasarımlara tecavüzün gerçekleşmediğine ilişkin karar verilmesinin somut olaya ve hukuka aykırı olduğunu, karşı tarafça istasyon dahilinde kullanılan tasarımların, müvekkilinin tescilli tasarımlarına ciddi ölçüde benzediğinin ilk bakışta dahi anlaşıldığını, ayırd ediciliğin değerlendirilmesinde en önemli faktörün ortak özellikler olduğunu, 08/06/2016 tarihli bilirkişi raporunda karşılaştırma yapılarak, ürünlerin genel olarak benzerlik gösterdiğinin tamamen aynı olmadığının beyan edildiğini, ancak tamamen aynı olmanın aranmadığını, Yargıtay içtihatlarında da kabul gördüğü üzere bilgilenmiş kullanıcı üzerinde oluşan genel izlenimin zedelenmesi ve kullanıcıların kanaatinde hataya sebebiyet vermesinin yeterli olacağını, davalının müvekkilinin tasarımında küçük oynamalar yaparak, bu tasarımları yüksek hızda seyahat eden şehirlerarası karayolundaki kendi akaryakıt istasyonlarında kullandığını, kullanıcıların hızlı seyahat ederken çok kısa zaman diliminde tasarımı ayırt etmek için yeterli vakitlerinin olmayacağını, hükme dayanak alınan 08/02/2017 tarihli raporu hazırlayan bilirkişi heyetinde, endüstriyel tasarım alanında uzman bir kişi bulunmadığını beyanla mahkeme kararının kaldırılarak yeniden rapor alınmasını talep etmiştir. İlk derece mahkemesince alınan 10/06/2016 tarihli heyet raporunda; davalı yana ait benzin istasyonunda yapılan tespit dosyasında yer alan fotoğraflar ile davacı yana ait … no ile tescilli tasarımlar karşılaştırıldığında ürünlerin bazı yönlerden benzerlikler gösterse de genel anlamda tasarımların renk, kullanılan malzeme çizgilerdeki açılar dahil genel algı ve formunun farklıklar taşıması nedeni ile tasarımlar arasında 554 sayılı KHK 7. maddesi anlamında ayniyet ve/veya ayırt edilemeyecek kadar benzerlik bulunmadığı, davalı yana ait kullanımları ile davacı yan tasarımları arasında ayniyet ve/veya ayırt edilemeyecek kadar benzerlik bulunmaması nedeniyle tescilli tasarımlara tecavüzün gerçekleşmeyeceği kanaatine ulaşmışlardır. İlk derece mahkemesince alınan 08/02/2017 tarihli heyet raporunda; davalının yakıt istasyonlarındaki kullanımların KHK’nın tanımladığı şekilde bir benzerliğinin bulunmadığı, herhangi bir tecavüzün söz konusu olmadığı mütalaa edilmiştir. Orhangazi Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/16 D.iş sayılı dosyasında; Av. … tarafından hazırlanan tespit raporunda da, tespit yapılan istasyonda gözlenen ürünler ile tespit isteyene ait tescilli tasarımlar karşılaştırıldığında, bazı ürünler arasında benzerliklerin olduğu, ancak tasarımların, renk, kullanılan malzeme, çizgilerdeki açılar dahil genel algı ve duruşun bilgilenmiş kullanıcılar gözünde belirgin farklılık taşıması nedeni ile KHK 7.maddesi anlamında birebir aynılarının olmadığı kanısına varıldığının ifade edildiği” tespit edilmiştir. Davacı adına 29/04/2013 tarih ve … sayı ile tescilli Akaryakıt İstasyonu başlıklı tasarımının geçerliliğini koruduğu anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E : Davacı vekilinin dava dilekçesinde; müvekkili adına tescilli … başvuru numaralı endüstriyel tasarımın davalının … markası ile faaliyetini sürdürdüğü akaryakıt istasyonunda kullanıldığını beyanla, tasarıma tecavüzün tespiti, durdurulması ve önlenmesini talep ettiği, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verildiği, davacı vekilinin istinaf başvurusunda bulunduğu görülmüştür. Davacı vekilinin istinaf başvurusunda; tasarımlar arasında ciddi şekilde benzerlik bulunduğunu, tasarıma tecavüzün gerçekleşmesi için ayniyet derecesinde benzerlik aranmadığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda tasarım uzmanı bilirkişi bulunmadığını beyan ettiği görülmüştür. Dosya kapsamında bulunan Orhangazi Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2015/16 D.İş sayılı dosyasından, davalının adresinde keşif yapıldığı, 18/09/2015 tarihli bilirkişi raporu içeriğinde keşif mahallinde çekilen fotoğraflara ve rapor ekinde davacı adına tescilli tasarımlar ile davalıya ait ürünlerin karşılaştırmalı fotoğraflarına yer verildiği görülmüştür. İlk derece mahkemesi tarafından alınan 08/06/2016 tarihli ilk raporun bilirkişi heyetinde Endüstri Ürünleri Tasarımcısı bilirkişi, makina mühendisi bilirkişi ve hukukçu bilirkişi bulunduğu, düzenlenen heyet raporunda, karşılaştırmalı tablo yapılarak tasarım tescilleri ve davalı ürünleri karşılaştırılmış, “tasarımlarda genel siluet benzerliği ve genel renklerdeki benzerlik bulunuyorsa da; kullanılan malzeme , çizgilerdeki açılar dahil genel ve algı formunun farklılık taşıdığı, KHK 7. Madde anlamında tamamen aynı olmadığı, ayniyet ve/veya ayırt edilemeyecek kadar benzerlik bulunmadığı” beyan edilmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından alınan 08/02/2017 tarihli ikinci raporun bilirkişi heyetinde sektörel bilirkişi, makina mühendisi bilirkişi ve hukukçu (marka-patent uzmanı) bilirkişi bulunduğu, düzenlenen heyet raporunda, davacı tasarımının kırmızı renk zeminde, kırmızı beyaz renkte hazırlandığı, bilgilenmiş kullanıcı gözüyle ilk planda dikkat çeken unsurun kırmızının koyu tonu yanı sıra “…” ve “…” içerisindeki işareti olduğu,davalı tasarımının beyaz zeminde turuncu rengin hakim olarak hazırlandığı, tasarımda ayırt edici olarak kullanılan unsur olarak kullanılan sembollerin benzer olmadığını beyan ettikleri anlaşılmıştır. Dosya kapsamında bulunan tüm raporlarda davalı tasarımları ile davacı tescilli tasarımları arasında benzerlik bulunmadığının beyan edildiği, dosya kapsamında bulunan karşılaştırmaya esas fotoğraflardan, taraf tasarımlarında kullanılan kırmızı/turuncu renk ton farklılığı, zeminde kullanılan rengin farklı olması, kanopi, fiyat panoları, müşteri hizmet birimleri ve işaret panolarındaki renklerin kullanım biçimi, çizgilerdeki açı farklılıkları, davalı tasarımında kullanılan “…” sembolünün davalı tasarımına ayırtedicilik kattığı ve bilgilenmiş kullanıcı gözünde farklı olarak algılanacakları, mahkemenin davanın reddi kararının yerinde olduğu, kanaatiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 54,40 TL harcın, peşin alınan 31,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 23,00 TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 24/02/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.