Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/4187 E. 2020/500 K. 27.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/4187 Esas
KARAR NO : 2020/500 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/04/2017
NUMARASI : 2015/227 E., 2017/48 K.
DAVANIN KONUSU: Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Ref’i İstemli)
KARAR TARİHİ: 27/02/2020
İstinaf incelemesi üzerine Dairemize gelen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA A-)Açılan dava ve iddia :Davacı vekili dava dilekçesinde; …. Sitesi …. Cad. No:… Yukarı Dudullu İstanbul adresinde … ismiyle faaliyet gösteren “…” müvekkilinin 07/11/2012 tarih ve 2012/07066 sayılı, 202 nolu endüstriyel tasarım bülteninde yayınlanan çoklu tasarım tescil belgesinin 1.1,2.1,3.1,4.1 tescilli tasarım endüstriyel tasarımlı ürünlerini imal ettirerek sattığını, işbu duruma ilişkin olarak … internet sitesi olan www….com adresinde yaptıkları incelemelerde İstanbul Anadolu 1.FSHM’nin 2015/92 d.iş sayılı dosyasında davaya konu ürünlerin satıldığının tespit edildiğini, konuya ilişkin mevzuatta da sanıkların mezhur suçları işlediklerinin sabit olduğunu, gerek tanık beyanları ve gerekse de ticari bilgiler, ürünlerin sanıklar tarafından üretilerek piyasaya arz edildiğini müşahade ettiklerini, gerek tanık beyanları ve gerekse de ticari bilgiler, ürünlerin sanıklar tarafından üretilerek piyasaya arz edildiğini müşahade ettiklerini, d.iş dosyası üzerinden yapılan tespitlerde davalının dava konusu ürünlerinin sattığının tespit olduğunu ve dilekçesinde belirttiği diler nedenlerle davanın kabulü ile tecavüzün durdurulması ve önlenmesine, ürünlerin toplatılmasına, davalının internet sitesinde ürünlerin kaldırılmasına, maddi ve manevi tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler :Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı ile müvekkilinin davacıdan bir süre mobilya aldığını, devamında ise davacı ile anlaşamadığını ve ürün alma işlemin son bulduğunu, müvekkilinin davacıdan ürün almayı bıraktıktan sonra aynı ürünü daha bir çok başka ürün aldığı …’dan almaya başladığını, davacıya ait ürünün üretimi söz konusu olmadığını, ürünün alındığı … ile yaptıkları görüşmede ürünün davacı …’den tedarik edildiğinin beyan edildiğini, davanın ürünün alındığı kişi …’a ihbar edilmesinin gerektiğini, davacının Kenan Kartal’ın ürünlerini ürettiği yönlü itirazlarını kabul etmediklerini ve dilekçesinde belirttiği diğer nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı :İlk derece mahkemesince; “Celp edilen İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2015/92 d.iş sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; davacının talebi üzerine “… Sitesi …. Cadde, No:… Yukarı Dudullu/İST” adresinde keşif yapıldığı, keşif mahallinde tasarım konusu ürünlerin bulunmadığının görüldüğü, keşifte hazır bulunan … “kendisine keşif sırasında gösterilen fotoğraflardaki … elemanlarının, yaklaşık 1 yıl önce resimlerini kendisine göstererek aynı üründen yapma talebi üzerine, iki takım ürettiğini, her bir takımı 4.000 TL’den sattığını, o anda faturayı ibraz edemediğini” beyan ettiği, “…Sitesi … No:… Yukarı Dudullu/İST” adresinde bulunan işyerinde keşif yapıldığı, tasarıma konu üç ürünün keşif mahallinde bulunduğu, masa üzerinde fiyat etiketinin fotoğraflandığı, keşifte hazır bulunan … “işyerinin ağabeyi Kürşat Kartal’a ait olduğunu, 5 yıldır kendisinin sigortalı olarak çalıştığını, tespite konu ürünü Ankara’dan üretici firmadan satın aldıklarını, karşılığında fatura alınmadığını, bedelinin elden ödendiğini, tespite konu ürünün 4 yıldan beri mevcut olduğunu, sayısını hatırlamadığını ancak aynı üründen daha öncede satışlar yapılanlar olduğunu” söylediği, tasarım uzmanı bilirkişinin 22/10/2015 tarihli raporunda; 554 sayılı HKH 7/1’e göre bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerine bıraktığı genel izlenim ile diğer bir tasarımın böyle bir kullanıcıda bıraktığı genel izlenim arasında belirgin bir farklılık bulunması halinde, o tasarım ayırt edicilik niteliğe sahip kabul edildiği, aynı KHK 7/3’de ayırt edici niteliğin incelenmesinde ise ilke olarak farklılıklardan çok ortak özelliklerin değerlendirilmesine ağırlık verilmesi ve tasarımcının tasarımı geliştirme açısından ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip bulunduğunun dikkate alınması gerektiğinin belirtildiği, KHK 6’ya göre, tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edileceği, tespit isteyen tarafa adına tescilli 2012/07066 numaralı endüstriyel tasarım tescil belgesinde bulunan 1,2,3 ve 4 numaralı tasarımlar ile aleyhinde tespit talep edilen … ait işyeri ve web sitesinde tespit edilen ürünler arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerine yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebeple benzer olarak algılandığı, … isimli üreticiye ait … Cad. … Sk. No:… Yukarı Dudullu/İSTANBUL adresinde tespit isteyen tarafa adına tescilli 2012/07066 numaralı endüstriyel tasarım tescil belgesinde bulunan 1,2,3 ve 4 numaralı tasarımlar ile benzer tasarımların bulunmadığının bildirildiğinin görüldüğü, TPE’den celp ve tetkik edilen kayıtlardan 2012/07066 sayılı çoklu tasarım belgesinin 1 sayılı tasarımının konsol, 2 no’lu tasarımının TV sehpası, 3 no’lu tasarımının vitrin, 4 no’lu tasarımının masa ürününe ait olduğu ve davacı adına tescil edildiğinin görüldüğü, davalı vekilinin cevap dilekçesinde bir süre davacıdan ürün aldığını, sonra anlaşamadıklarını, daha sonra aynı ürünü … aldıklarını, davaya konu ürünü de …’dan aldıklarını, davanın ihbarını talep ettiklerini beyan ettiği, 14/10/2015 tarihli “Yemek Odası” açıklamalı 7.257,00 TL bedelli fatura örneğini ibraz ettiği, ihbar olunan …vekilinin, davaya cevap dilekçesinde; dava konusu olup tedbir kararı üzerine yediemine götürülen yemek odası takımının …’den satın alınarak … satıldığını beyan ettiği, 16/122011 tarihli … tarafından düzenlenen 16/102/2011 tarihli 4.720,00 TL bedelli fatura örneğini sunduğu, muhasip bilirkişi tarafından düzenlenen 17/08/2016 tarihli raporda; 22/10/2015 tarihli bilirkişi raporunda ürünlerin takım olarak 23.800 TLne satıldığının tespit edildiğini, tespit tarihi 14/10/2015 ile dava tarihi olan 23/12/2015 tarihleri arasında davalı …-… ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, alış ve satış faturaları üzerinde açıklayıcı beyan bulunmadığından, dava konusu ürün olup olmadığı konusunda tespit yapmanın mümkün bulunmadığını, ihbar olunan tarafından davalı adına düzenlenmiş 14/10/2015 tarihli … no’lu fatura incelendiğinde, ürün açıklaması olarak “1 tk. Yemek odası” yazıldığını, faturanın 20/10/2015 tarihinde deftere kaydedildiğini, tespit dosyasındaki … ifadesinin mahkemece kabul edilerek, davalının 2 takım ürünü Kenan Kartal’a ürettirerek sattığının kabul edilmesi halinde, 2 takım *4.000 TL=8.000 TL’den aldığı, tespit sırasında ürünler üzerinde 23.800 TL etiket bulunduğu, alış fiyatı çıkarıldıktan sonra iki ürünün brüt satış karının 38.600 TL olduğu, %56 faaliyet gideri payı düştükten sonra iki ürünün satışından 17.424 TL net kar elde edildiğinin beyan edildiği, İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2015/92 D.iş sayılı dosyasında yapılan tespit sırasında; davalı …’ın işyerinde bir adet yemek odası takımı bulunduğu, tasarım uzmanı bilirkişinin yemekı takımından masa, sehpa, konsol ve dolap ürünlerinin davacının 2012/07066 sayılı çoklu tasarım belgesinin 1,2,3 ve 4 sayılı tasarımlarının koruma kapsamında bulunduğunu beyan ettiği, davalı …’ın tespit edilen ürünü …’den aldığını beyan ettiği ve ihbar olunan … vekili ürünü davacıdan alıp davalıya sattığını savunmuşsa da; … tarafından sunulan faturaların 16/12/2011 tarihli olduğu ve dava dışı … tarafından düzenlendiği, tasarım konusu yemek takımı olduğuna dair belirleyici bir ibare bulunmadığı, davalının sunduğu faturanın ise tespit tarihi ile aynı olduğu ve davalının ticari defterlerine tespitten sonra 22/10/2011 tarihinde işlendiği, davaya konu tasarım ürünlerine ait olduğuna dair belirleyici bir ibare bulunmadığı anlaşılmakla; davalı ve ihbar olunanın savunmasının kabul edilir olmadığı kanaatine varıldığı, tespit sırasında beyanı alınan … davalının ürün fotoğraflarını kendisine getirerek talep etmesi üzerine davaya konu yemek takımından iki adedini davalı için üreterek sattığını beyan ettiği, ürünlerden bir adedinin tedbir kararı üzerine muhafaza altığı alındığı, diğerinin satıldığının anlaşıldığı; davacınında 554 sayılı KHK 52/1-b maddesine göre tazminat talep ettiği, davalının fiilen elde ettiği gelir tazminat hesabında dikkate alınacağından, bir takım ürünün satılmadığı anlaşılmakla tazminat hesabında dikkate alınamayacağı kanaatine varıldığı, davalının bir adet ürünü satarak elde ettiği gelirin, bilirkişi raporundaki hesaplama ve tespitler gözönüne alınarak 8.712 TL olduğu İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi tarafından hesaplanan, 8.712 TL maddi tazminatın ve 1.000 TL manevi tazminatın 554 sayılı KHK 49/1-c maddesi gereğince davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin tazminat talebinin reddine karar vermek gerektiği, tespit dosyasında, tasarım uzmanı bilirkişi ile birlikte rapor düzenleyen bilişim uzmanı bilirkişinin … ait www….com alan adlı web sitesinde davacıya ait tasarım tesciline konu ürünleri tanıttığı anlaşılmakla, tasarıma tecavüzünün önlenmesi kapsamında tasarım görsellerinin internet sitesinden kaldırılmasına da karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, davalının davacı adına TPE’de tescilli 2012/07066 sayılı 1-2-3 ve 4 nolu tescilli tasarımların tecavüzünün durdurulmasına ve önlenmesine, davalının www…..com isimli internet sitesindeki davaya konu tasarım görsellerinin kaldırılmasına, 1.000 TL manevi tazminat ve 8.712 TL maddi tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat talebinin reddine karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalı vekili istinaf dilekçesinde “….. ile müvekkilim daha önce çalışmış, müvekkilim davacıdan bir süre mobilya almıştır. Devamında davacı ile anlaşılamamış ve ürün alma işlemi son bulmuştur. Müvekkilim davacıdan ürün almayı bıraktıktan sonra aynı ürünü daha birçok başka ürün de aldığı …’dan almaya başlamıştır. Müvekkilime ait mağazadan 12.01.2016 tarihinde kaldırılıp muhafaza altına alınan ürün ekte verdiğimiz faturadan da anlaşılacağı üzere … sokak NO:… Siteler Ankara adresli Asıl koltuk Tasarım, …’dan alınmıştır. … da davaya müdahil olmuş ve söz konusu ürünü müvekkilime sattığını ve sattığı ürünü davacı …’den satın aldığını beyan etmiştir. Yani davacıya ait ürünün üretimi ve satımı söz konusu değildir. Dava devam ederken dosyadan iki defa bilirkişi raporu alınmış, her iki bilirkişi de verdiği raporda müvekkilime ait defterlerin usulüne uygun tutulduğunu belirttikten sonra, dava konusu ürüne ait herhangi bir tespit yapılamadığını beyan etmişlerdir. Yani davacıya ait ürünün üretimi söz konusu değildir. Müvekkilim … söz konusu mobilyayı, davacı …’in mobilyayı sattığı kişi olan …’dan satın almıştır. Davacının …ın ürünleri ürettiği yönlü itirazına da katılmıyoruz. Bu konuda değişik iş dosyasına verdiğimiz cevabı aynen tekrar ediyoruz. …’ın atölyesinde bahse konu mobilya takımına ait hiçbir parça bulunamamıştır. Tespit esnasında müvekkilime bazı resimler gösterilerek söz konusu ürünlerin üretilip üretilmediği sorulmuş, böyle bir olay ile ilk kez karşılaşmış olan … da net hatırlamadığını söylemiş, hatırladığım kadarı ile yaptım demiştir. Tespit gününden sonra yaptığı araştırmada ise dava konusu mobilyayı üretmediğini, kayıtlarında böyle bir ürün olmadığını, dava konusu mobilyayı daha önce üretmiş olduğu başka bir mobilyayla karıştırmış olduğunu anlamıştır. Dava konusu mobilyaya benzeterek beyanda bulunduğu mobilya resimleri tespit dosyasına sunulmuştur. Yani … dava konusu mobilyayı üretmemiş ve satmamıştır. Yerel mahkeme tazminat hesabı yaparken, … söz konusu ürünü ürettiğini kabul etmemekle beraber, … ürünü 4.000,00-TL’ye sattığından bahisle ürünün toplam maliyet bedelini 4.000,00-TL saymıştır. Halbuki … marangozdur ve mobilyanın sadece ham ağaç kısmını üretmektedir. Böyle bir ürünün cila-boya gideri, aksesuar, cam, kulp gibi birsürü giderin de ham ağaç kısmı bedeli sayılan 4.000,00-TL’ye eklenmesi gerekmektedir. Ayrıca ürünün etiket fiyatı baz alınarak hesaplama yapılmıştır. Mobilya sektörü de dahil birçok sektörde etiket fiyatlarının üzerinden ciddi indirimler yapılarak ürünlerin satıldığı bir gerçektir. Ayrıca satış fiyatının içerisinde K.D.V. payı da dahil olduğundan tazminat hesabında K.D.V. hariç olarak hesaplama yapılmış olması gerekirdi. Yani marangoz 4.000,00-TL’ye üretti ise buna boya-cila gideri, aksesuar, kulp, cam gideri de eklenerek toplam maliyet rakamı bulunmalıdır. Daha sonra etiket fiyatındaki iskonto oranları, düşülerek net satış rakamı ortaya çıkarılmalı ve işletme faaliyet giderleri, K.D.V. payı ve toplam ürün imalat maliyeti bu rakamdan düşülerek net kar hesaplanmalı idi. Halbuki yerel mahkeme maliyet bedelini gerçek maliyetinin yarısından daha az bir rakam saymış, satış bedelini etiket fiyatı üzerinden hesaplamış ve devlete ödenmesi gereken K.D.V. payını da net kar içinde hesaplayarak fahiş bir tazminat rakamına ulaşmıştır. Bu net kar tespitini ve hükmedilen fahiş tazminatı kabul etmiyoruz, Tüm bu açıklamalarımıza rağmen yerel mahkeme ihbar olunanın yaptığı beyanlarını dikkate almamış yine dava öncesi tespit esnasında mağaza dışında marangoz atölyesinde Kenan Kartal’ın tereddütlü beyanlarını dikkate alarak açılan davayı kısmen kabul etmiştir. …” beyanı ile kararın kaldırılmasını ve yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasını talep ve istinaf etmiştir.Davacı vekili katılma yolu ile yaptığı istinaf başvurusunda özetle “….Yerel Mahkeme 03.11.2016 tarihli celsede hatırlatmış olmamıza rağmen işbu istinafa konu dosyaya ilişkin olarak daha önce açmış olduğumuz ve yine İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2015/92D.iş sayılı dosyası ile görülen tedbir dosyamızda yapmış olduğumuz yargılama giderleri, vekalet ücreti ve masrafların davalıdan tahsiline karar vermemiştir. Kaldı ki yine Yerel Mahkemenin 2015/227E. Ve 2017/48K. Sayılı dosyasından vermiş olduğu 06.01.2016tarihli ürün toplatma kararına istinaden İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosyası ile davalı tarafın mağazasından davaya konu ürünler toplattırılarak yeddiemin deposuna kaldırılmış ve burada yapılan tüm masraflar yine müvekkilimiz davacı uhdesinde kalmıştır. Son olarak belirtmek isteriz ki Yerel Mahkeme tarafından taktir edilen 8.712TL maddi tazminat hayatın olağan akışına aykırı olup kabulü mümkün değildir. Zira alınan bilirkişi raporlarında da davalının elde etmiş olduğu haksız kazancın 17.424TL olduğu sabittir…” denilerek kararın kaldırılmasına ve hükmün bu açıdan yeniden kurulmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :Dava endüstriyel tasarıma vakı tecavüzün tespiti ve önlenmesi ile maddi ve manevi tazminat taleplerinden ibarettir.İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Davalı yanın istinaf başvurusu davanın sübutu noktasında olmakla öncelikle davalı yanın istinaf başvurusunun değerlendirilmesi gerekmiştir. Delil tespiti yapılan D.iş dosyasında ve mahkemece yapılan bilirkişi incelemesinde ; davacı adına tescilli tasarımların davalı yanca haksız olarak kullanıldığı yönündeki maddi vakıa tespiti, somut delil ve gerekçeye dayalı olarak varılmış bir tespittir.Zira davalı yanın ihbar ettiği … aşamalardaki beyanları kanıtlanamamıştır. Yani ürünün davacıdan satın alınan bir ürünün yeniden satılmak sureti ile davalı yedine geçtiği hususundaki savunmanın delilleri ortaya konulmadığı gibi, delil olarak sunulan faturaların davacı yan ile ilişkisi bulunmadığından savunmayı ispat etmeyen nitelikte olduğu yönündeki ilk derece mahkemesi kararına ilişkin subut yönünden yapılan davalı başvurusu kabul edilebilir görülmemiştir.Davalı yanın maddi tazminat hesabı açısından yaptığı istinaf başvurusu ile davacı yanın aynı konuda yaptığı istinaf başvurusunun da birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir. Davaca ve ıslah dilekçesi incelendiğinde davacının ” davalının elde ettiği haksız kazanca göre ” tazminat talep ettiği anlaşılmaktadır. Yaptırılan bilirkişi incelemesine göre davalı yanın toplatılan bir takım mobilya ürünü nedeniyle bir satışının ve dolayısı ile elde ettiği bir karın bulunmadığı ; satıldığı beyan ve ikrar edilen ( davalı yan çalışanınca) ürün özelinde de ; 4000 TL den satın alınan ürünün 23.800,00 TL ye satıldığı ve satışın % 56 sının net kar kabul edileceği anlaşılmakla 8.712,00 TL lik kar doğru olarak hesaplanmış olup, davacının istinaf gerekçesi bu nedenle yerinde görülmediği gibi, iskonto vb. Gibi belirsiz nedenlerin tazminat hesabında yer almaması da doğru olup davalı yanın istinaf başvurusu da bu manada yerinde görülmemiştir.Davacı yanın yargılama giderleri ile ilgili istinaf başvurusu incelendiğinde 03/11/2016 tarihli celsede D.İş dosyasında yapılan yargılama giderlerinin de davalı yana teşmilini talep ettiği görülmektedir. Delil tespiti için yapılan giderler HMK 323 . Maddeye göre yargılama giderlerinden kabul edilebilir.Buna göre delil tespiti dosyasında yapılan 77,70 TL harç ,195,40 TL keşif harcı ,100,00 TL TAŞIMA ÜCRETİ 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ve rapor tebliği 22,00 TL den ibaret yargılama giderinin eldeki davadaki giderlere eklenerek oranlama yapılması gerekmekte olup, davacı yanın istinaf başvurusunun bu yönden kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve hükmün kaldırılarak yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile 1 – Davalı yanın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE 2-Davacı yanın istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ/ KISMEN REDDİ ile ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1-b- 2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA İlk derece mahkemesine açılan dava hakkında A-Davanın KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE,B-Davalının davacı adına TPE’de tescilli 2012/07066 sayılı 1-2-3 ve 4 nolu tescilli tasarımların tecavüzünün DURDURULMASINA ve ÖNLENMESİNE,C-Davalının www…..com isimli internet sitesindeki davaya konu tasarım görsellerinin KALDIRILMASINA, D-1.000 TL manevi tazminat ve 8.712 TL maddi tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat talebinin REDDİNE, E-Davacı vekili kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre (tecavüzün önlenmesi istemi yönünden) 2.860,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya ödenmesine,-Davacı vekili kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre (manevi tazminat istemi yönünden) 1.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya ödenmesine,-Davacı vekili kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre (maddi tazminat istemi yönünden) 2.860,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya ödenmesine,F-Davalı vekili kendini vekille temsil yürürlükte bulunun AAÜT ne göre ( maddi tazminat istemi yönünden) 2.860,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınıp davalıya verilmesine Feragat edilen manevi tazminat istemi yönünden de tarifenin 13/2. Maddesine göre 1.000,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınıp davalıya verilmesine G-Alınması gerekli 663,33 TL harcın peşin alınan harçtan mahsubu ile 389 TL harcın davalıdan alınarak, hazineye irad kaydına, H-Davacı tarafından eldeki dosya için yapıldığı anlaşılan 27,70 TL başvurma harcı, 27,70 TL peşin harç, 274,00 TL ıslah harcı, 4,10 TL vekalet harcı ile bilirkişi ücreti tebligat, müzekkere masrafı olmak üzere toplam 2.302,00 TL ile delil tespiti için İstanbul Anadolu 1 .Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2015/92 D.İş dosyasında yapılan 77,70 TL harç ,195,40 TL keşif harcı ,100,00 TL Taşıma ücreti 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ve rapor tebliği 22,00 TL olmak üzere yapılan yargılama giderlerinin ilavesi ile toplam 4.197,10 TL yargılama giderinden kabul red oranı dikkate alınarak 2.519,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına 9-Davalı tarafından yapılan masraf olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, 10-Taraflarca yatırılan gider avanslarından kullanılmayan miktarların karar kesinleştiğinde taraflara iadesine, İSTİNAF YARGILAMASINDA 3-Davalı yandan alınması gereken karar ve ilam harcı 663,33 TL olmakla peşin alınan 165,83 TL nin mahsubu ile bakiye 497,50 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir yazılmasına 4-Davalı yanca yapılan istinaf yargılama giderinin davalı yan üzerinde bırakılmasına 5-Davacı yanca yapılan istinaf başvurusu kısmen kabul edilmiş kısmen reddedilmiş olmakla istinaf peşin harcının Hazineye gelir yazılmasına6- Davacı yanca yapılan İstinaf yargılama gideri olan 87,50 TL başvuru harcı gideri 22,00 TL tebligat giderinden ibaret davacı yan istinaf giderinin 54,00 TL kısmının davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına 7-Duruşmasız inceleme yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine yer olmadığına Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal sürede Yargıtay’a temyiz yolu olanaklı 27/02/2020 tarihinde ve oy birliğiyle karar verildi.