Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/4104 E. 2019/1240 K. 30.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/4104 Esas
KARAR NO : 2019/1240
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/03/2017
NUMARASI : 2014/1541 2017/244
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 30/05/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı şirket yetkilisi, davalı şirketten almış oldukları bilgisayarın kullanılmaya başlandıktan 10 dk sonra uyarı verdiğini, uyarıdan bilgisayarın soğutma sisteminin sorunlu ve acil bakıma ihtiyacı olduğunun anlaşıldığını, hemen bilgisayarı aldıkları mağazaya gittiklerini, değiştirilmesini istediklerini, ancak değiştirmediklerini, servise gönderdiklerini, servisten uzun süre cevap verilmediğini, kendilerinden bilgisayarı yenisiyle değiştirilmesini istedriklerini, ancak herhangi bir cevap alamadıklarını belirterek satılan bilgisayarın yenisi ile acilen değiştirilmesini, geçen sürede oluşan maddi ve manevi zararlarının karşılanmasını, imalatçı ve satıcının haklarında gerekli yasal cezai işlemlerin uygulanmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davacının aşırı ısınma şikayeti nedeniyle 01/10/2014 tarihinde şikayette bulunduğu, ancak herhangi bir sorun olmadığı gerekçesiyle bilgisayarın davacıya iade edildiği, davacının 20/10/2014 tarihinde yeniden servise başvurduğu, servis tarafından fanın değiştirilip sorunun giderildiği şeklinde bir tespit yapıldığı, ancak davacının cihazı teslim almadığı, davacının 28/09/2014’de satın aldığı bilgisayar için 01/10/2014’de ihbarda bulunduğu, bilgisayarda bulunan açıp ayıp nedeniyle bedelini talep edebileceği gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne, 2.404,90 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, kararı davacı şirket yetkilisi istinaf etmiştir. Davacı şirket yetkilisi istinaf sebebi olarak; davadaki asıl taleplerinin ayıplı ürünün yenisi ile değişimi olduğundan davanın tamamen kabul edilmesi gerektiğini, parasını peşin ödedikleri ürünün güncel versiyonunun firmalarına teslimini istediklerini, eğer güncel versiyonu verilemiyorsa ürünün bedelinin güncel fiyatı, yasal gecikme faizi ile her türlü maddi ve manevi kayıplarının karşılanmasını, duruşmalara firma yetkilisinin katıldığını, bu nedenle çalışma zamanı verimlilik iş kaybı oluştuğunu, bu kayıpların inşaat şirketi yöneticiliği asgari ücret tarifesinden hesaplanarak taraflarına ödenmesini, davalının kendisinin temsil için ttuğu avukatların duruşmaya katılmadıklarını, buna rağmen 1.980,00 TL vekalet ücreti ödenmesinin doğru olmadığını bildirmiştir. Davacının dava konusu bilgisayarı 28/09/2014’de 2.438,99 TL bedelle satın aldığı görülmüştür. Davacının ilk olarak 01/10/2014’de yetkili servise başvurduğu görülmüştür. Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda; davacının arızalı bilgisayarı için belirlenen tamir süresinin 20 iş günü süresinin aşılması dolayısıyla 6502 Sayılı kanundaki seçimlik haklarına kavumşmuş olduğunu, davacının davalıdan ürün bedeli iadesi isteyebileceği, davacının ürün için 2.404,90 TL ödeme yaptığı, bunu isteyebileceği veya misli ile yenisini talep etme hakkının bulunduğu, davacının huzurdaki davada talebinin 5.000 TL olup bilgisayarın yenisi ile değiştirilmesi talebi olduğu, bu hususların mahkemenin takdirinde olduğu yolunda görüş bildirildiği görülmüştür. Davacı şirketyetkilisi 14/02/2017 tarihli duruşmada; rapora bir diyeceği olmadığını, davanın kabulüne karar verilmesini, ürünün aynen iade edilmesi halinde teknolojik bir ürün olduğu için bugün için geri kalacağını, bu nedenle ya makinenin bugün ki güncellenmiş modelinin tespit edilerek güncel modelin tarafına iadesine, yahut uygun görülmediği takdirde bedelinin döviz kuru karşılığının tarafına ödenmesini, faiz yönünden bir beyanı olmadığını, bu davayı davalı şirketle aralarındaki sıkıntıyı çevredeki insanlara göstermek için mağduriyeti nedeniyle açtığını beyan etmiştir.
GEREKÇE:Dava, satıma konu malın ayıplı olduğu iddiasıyla açılan satılanın yenisiyle değiştirilmesi, maddi ve manevi zararların karşılanması talebine ilişkindir. Davacı taraf dava dilekçesinde harca esas değeri 5.000 TL olarak göstermiş ve bu miktar üzerinden peşin harç yatırmıştır. Dava konusu malın değeri dava dilekçesine ekli faturadan da anlaşılacağı üzere faturada belirtilen kulaklık bedeli düşüldüğünde 2.404,90 TL’dir. Dava dilekçesi içeriğinden davacının maddi ve manevi zararlarının karşılanmasını istediği, ancak bunun miktarının belirtilmediği görülmüştür. Mahkemece satıma konu malın ayıplı olduğu ve süresinde ayıp ihbarı yapıldığı gerekçesiyle bedel iadesi yönünden talebin kabulüne karar verilmiş, fazlaya ilişkin talebin reddine şeklinde hüküm kurulmuştur. Davacı şirket yetkilisi istinaf dilekçesinde maddi ve manevi kayıplarının karşılanmadığını ileri sürmüştür. Bu durumda mahkemece davacıya maddi ve manevi yönden talebinin ne olduğu hususu HMK’nun 31.maddesi uyarınca açıklattırılarak bu konularda da bir değerlendirme yapıldıktan sonra varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken maddi ve manevi tazminat yönünden yargılamanın eksik bırakılması usul ve yasaya aykırı olup davacı şirket yetkilisinin kabulü gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacı şirket yetkilisinin istinaf talebinin KABULÜNE,2-İstanbul Anadolu 3.Asliye Ticaret Mahkemesinin 14/03/2017 tarih, 2014/1541 esas ve 2017/244 karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Yukarıda belirtilen gerekçe doğrultusunda yargılamaya kaldığı yerden devam edilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, 4-İstinaf peşin harcının talebi halinde davacıya iadesine, 5-İstinaf aşamasında davacı tarafından yargılama gideri olarak yapılan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 38,00 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 123,70 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.30/05/2019