Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/3959 E. 2020/533 K. 02.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/3959 Esas
KARAR NO : 2020/533
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/02/2017
NUMARASI : 2015/708 E. – 2017/166 K.
DAVANIN KONUSU: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 02/03/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ DAVA: Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı … firmasından 17/04/2014 tarihinde, 133.340,00 TL bedelle … 27+1 kişi, … EU5 160 BG marka ve modelli ticari araç satın aldığını, araçta gaz kesme, su eksiltme, ABS ışığının yanması ve elektrik aksanına ilişkin sorunlar çıkmaya başladığını, garanti kapsamında serviste onarımlar yapıldığını, ancak araçtaki sorunların giderilemediğini belirterek aracın ayıpsız araç ile değiştirilmesini, olmadığı taktirde araç için ödenen bedelin temerrüd tarihinden itibaren ticari avans faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, üretimden kaynaklı bir sorun olmadığını, aracın motorunun bile değiştirildiğini, aracın sorunsuz çalıştığını belirterek davanın reddini istemiştir. Davalı …. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, arızaların onarıldığını, sorun kalmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “Servis kayıtları, İstanbul …. Noterliği’nin … yevmiye no’lu ihtarnamesi, garanti belgesi, bilimsel veri ve içeriğe sahip denetime elverişli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına nazaran; davacı şirketin 02/04/2014 tarihinde davalı … … Ltd. Şti’den diğer davalı şirketin ürettiği dava konusu aracı satın aldığı, satıştan yaklaşık 2 ay kadar sonra yukarıda ayrıntısıyla belirtilen arızaların çıkmaya başladığı, ayıpların giderilemediği, ayıpların gizli ayıp niteliğini taşıdığı, servis kayıtlarındaki süreklilik göz önüne alındığında davacının, ayıp ihbarını süresinde gerçekleştirdiği, davacı tarafça davalı … Ltd. Şti’ne çekilen ihtarın 02/06/2015 tarihinde tebliğ edildiği, bu davalı yönünden temerrüdün bu tarih itibariyle gerçekleştiği” gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalılardan … vekili istinaf dilekçesinde özetle; araç üzerinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesinin davacının katılımı ile gerçekleştiğini,İTÜ’de görevli bir öğretim üyesinden rapor alınması istenilmiş ise de aynı bilirkişiden ek rapor alındığını, Müvekkilinin … tarafından üretilen aracın satışı ve servisi konusunda bayi konumunda olduğunu, garanti kapsamında kendi yükümlüklerini yerine getirdiğinden müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, Davacının onarım hakkını kullandığını, onarım sürecinde davacının araçtan faydalanabilmesi için … tarafından verilen motorun araca takıldığını, arızanın onarıldığını, motorun araca takılması için davacının bildirimlere uymaması nedeni ile 16.06.2015’te ihtar keşide edildiğini,Aracın arızası onarılmasına rağmen bu sefer seçimlik haklardan kaçınmak sureti ile dava konusu taleplerde bulunulmasının hukuka aykırı olduğunu, Bilirkişi raporunun eksik ve yetersiz olduğunu, TTK 23 md gereğince sürelere uyulmadığının dikkate alınmadığını, satın alma tarihinden 13 ay sonra gönderilen noter ihtarı gözönüne alındığında arızalaın kullanıcıdan kaynaklandığının ortaya çıktığını, 27.01.2015 Tarihli dilekçe ekinde fatura örneği sunulmuş olmasına rağmen dav akonusu olmayan araca ait faturaya göre karar verildiğini, aracın faturasının 127440,00 TL iken hükmolunan değerin ise 133.340,00 TL olduğunu,Hükümde aracın iadesine ilişin hüküm kurulmaması nedeni ile kararın uygulanmasında zorluk yaşanacağını,Temerrüt tarihi olarak ihtarname tarihine hükmedilmesini kabul etmediklerini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.Davalılardan … vekili istinaf isteminde özetle;Müvekkili şirket yönünden yapılan bir ayıp ihbarı olmadığını, ihtarnamenin … keşide edildiğinin kararda da yer aldığını, TTK 23, BK 223 md gereğince davanın reddi gerektiğini,Aracın değiştirilmesine ve mümkün olmaması halinde bedelin iadesine karar verilmiş ise de bunun davalılardan ne şekilde tahsil olunacağının belirtilmemesinin tereddüte yol açtığını, Araç iade edilemeden bedel iadesinde faiz başlatılamayacağını (Y 19HD, 2015/14396, 2016/3161 K sayılı ilamı)Kararda aracın iadesine hükmedilmemesinin kararın uygulanmasında tereddüte yol açacağını,Aracın misli ile değiştirilmesi halinde 3 yıl boyunca kullanılıp yıpranmış olması nedeni ile yıpranma bedelinin araç fatura bedelinden tenzilinin gerektiğini, Adliye otoparkında yapılan ilk bilirkişi incelemesinde fabrikadan gelen mühendisin hazır olmasına rağmen dinlenilmediğini, iki ay sonra Edirne Havsa’da araçta yapılan tespite muvafakatlerinin olmadığını, tebligat yapılmadan davacının katılımı ile alınan rapora göre karar verildiğini, aracın laboratuarda test edilmesi yerinde Edirne havsa yolunda incelenme sebebinin anlaşılamadığını,Bilirkişinin görüşünü Tüketici Kanunu’na ve yönetmeliğin 9.maddesinde yer alan azami tamir sürelerine dayandırmasının hatalı olduğunu,Araçta iddia edilen arızaların halen mevcut olup olmadığı ve aracın misli ile değiştirilmesini gerektirip gerektirmediği hususunda 3’lü heyetten rapor alınması talebinin kabul edilmediğini, ayıp olarak iddia edilen hususların araçtan faydalanmayı devamlı şekilde engelleyip engellemediğinin belirelenmediğini, misli ile değiştirilmesinin gerekl iolup olmaıdğının açıklanmadığını, Kararda aracın misli ile değiştirilmesine, olmadığı takdirde 13.340TL’nin faizi ile davacıya verilmesine karar verilmiş ise de; davalıların kararın uygulanmasında hükmolunan bedelden ne şekilde sorumlu tutulduğu, hangisinin sorumlu tutulduğu, müşterek müteselsil mi sorumlu olduğunun açık olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
İSTİNAFA CEVAP:Davacı vekili dilekçesinde özetle; davalıların müteselsilen sorumlu olduklarını, aracın 30.06.2014-29.01.2016 Tarihleri arasında 12 kez yetkili servise gittiği, 25’in üzerinde garanti kapsamında parça değişimi ve işçilik ile arızanın giderilmeye çalışıldığını, tamirat sürelerinin aşıldığını, bilirkişinin uyuşmazlık yönünden uzman olduğunu, ayıbın gizli ayıp olduğunu, araç faturası yönünden itirazı kabul etmediklerini, dilekçelerde bu iddianın ileri sürülmediğini, temerrüt tarihine ilişkin itirazı kabul etmediklerini, hükümde aracın iadesine ilişkin eksiklik olduğu kanaatine varılması halinde hükmün bu yönü ile düzeltilebileceğini belirterek istinaf istemlerinin reddini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:Dava, satım sözleşmesine konu aracın ayıplı olduğu iddiası ile aynen değitirilmesi olmadığı takdirde bedel iadesi istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı her iki davalı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Davacı ve davalılar tacir olup aralarındaki akdi ilişki ticari niteliktedir. Bilirkişi raporunda Garanti Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmelik hükümlerine göre değerlendirme yapılmış ise de; taraflar tacir olmakla rapordaki teknik hususlara ilişkin tespitler Dairemizce dosya kapsamı ile birlikte değerlendirilmiştir. Gizli ayıbın ortaya çıkmasından sonra aracın yetkili servise götürülmesi ayıp ihbar şartının gerçekleştiğine karine teşkil eder. Davacı tarafça davalılardan …Otomotiv’e ihtarda bulunulduğu da dikkate alındığında davalılar vekillerinin süreye ilişkin istinaf isteminin reddi gerekmiştir.Davacının aracı satın aldıktan yaklaşık 3 ay sonra servise başvurduğu ve 30.06.2014-29.01.2015 arasında 12 kez servise başvurarak 25’in üzerinde arızanın garanti kapsamında parça değişimi ve işçilik ile giderilmeye çalışıldığı, gaz kesme arızasının gizli ayıp mahiyetinde olup üretim hatasından kaynaklı olduğu, onarım esnasında motorun araçtan tamamen sökülerek aracın orjinal yapısının bozulduğu, geçici olarak bir motor takıldığı, davalının ihtar tarihi olan 16 Haziran 2015’ten sonra ve davadan sonra (19.11.2015’te) arızanın tekrarlandığı, gaz kesme arızasının araçtan faydalanmayı ortadan kaldıran ve seyir esnasında meydana gelmesi halinde trafik güvenliğini tehlikeye sokan önemli nitelikte bir arıza olduğunun tespit edildiği dikkate alındığında satıma konu malın gizli ayıplı olduğu, arızalar kısmen giderilse dahi alıcının araca duyduğu güvenin sarsılması nedeniyle araçtan beklediği yararı, konforu ve perfonmansı sağlayamadığının kabulü gerekmiştir. (Benzer mahiyette YHGK 2017/19-947 E, 2019/999 K, 08.10.2019 Tarihli kararı, Erişim: Kazancı Mevzuat ve İçtihat Bilgi Bankası) Açıklanan nedenle davalı vekililerinin esasa ilişkin hususlardaki istinaf istemlerinin reddine karar verilmiştir. Davalı … ŞTİ vekili mahkemece kabul edilen araç bedelinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür. Mahkemece hükme esas alınan davacı vekilinin sunduğu 07.04.2014 Tarihli 133.340,00TL bedelli faturadaki araç motor, şase numarası dava konusu aracın ruhsat bilgileri ile örtüşmemektedir. Davalı tarafça 26.01.2016 Tarihli dilekçe ekinde sunulan 127.440,00TL bedelli faturadaki şase numarası ise dava konusu aracın ruhsat bilgileri ile uyumludur. Açıklanan nedenle davalı vekilinin bu husustaki istinaf istemi yerindedir.Davacının davalıya ödediği ayıplı mal bedelinin tahsiline karar verilmesi halinde, birlikte ifa kuralı gereğince halen davacıda olduğu anlaşılan ayıplı malın davalıya iadesi konusunda da bir karar verilmesi gerekirken, bu konuda olumlu olumsuz bir karar verilmemiş olması isabetsiz olduğu gibi, aracın davacıda olduğu sürece satış bedeline faiz talep edilemeyecek olmasının dikkate alınmamış olması da doğru görülmemiştir. Davalılar vekillerinin bu husustaki istemi yerindedir.Açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının HMKRının 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına, yeniden hüküm kurulmasına, davanın kısmen kabulüne, dava konusu aracın marka ve modeli aynı nitelikte bir araçla değiştirilmesine, olmadığı taktirde dava konusu aracın davacı tarafça davalı … San Ve Tic. Ltd. ŞTİ’ne iadesi ile 127.440,00 TL’nin müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kabul edilen bedele aracın davacı tarafça iade tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 2/2. maddesi gereğince değişen oranlarda avans faizi yürütülmesine dair karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-Davalı vekillerinin ayrı ayrı istinaf istemlerinin KISMEN KABULÜNE,2-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/02/2017 gün ve 2015/708 Esas, 2017/166 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Davanın KISMEN KABULÜNE,-Dava konusu … 27+1 kişi, MVM Sprint EU5 160 BG marka ve modelli, … plaka sayılı aracın aynı nitelikte bir araçla DEĞİŞTİRİLMESİNE, olmadığı taktirde dava konusu aracın davacı tarafça davalı …’ne iadesi ile 127.440,00TL’nin müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kabul edilen bedele aracın davacı tarafça iade tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 2/2. maddesi gereğince değişen oranlarda avans faizi yürütülmesine,-Fazla istemin reddine,4-İlk derece mahkemesindeki yargılama yönünden yargılama giderleri, harca ilişkin;-Alınması gereken 8705,42TL harçtan peşin alınan 2277,12TL’nin mahsubu ile 6428,30TL harcın davalılardan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT gereğince hesaplanan 16.056,80 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, -Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT gereğince hesaplanan 3.400,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, -Davacı tarafından ilk derece mahkemesinde yapılan: 27,70 TL başvurma harcı, 2277,12TL nisbi harç, 3,80 TL vekalet harcı, 2.200,00 TL bilirkişi ücreti, 100 TL tebligat, müzekkere ve posta gideri olmak üzere toplam 4.518,62 TL’nin, davanın kısmen kabul edilmiş olması nedeniyle 4.292,68 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,-Davalı ….AŞ tarafından ilk derece mahkemesinde yapılan 46,00TL posta giderinin davanın kısmen kabul edilmiş olması nedeniyle 2,30 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 5-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderleri ve harca ilişkin;-İstinaf talebi kısmen kabul edildiğinden davalılar tarafından yatırılan nisbi istinaf harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde aidiyetine göre davalılara iadesine, -İstinaf yargılaması için davalı … San Ve Tic. Ltd. Şti tarafından yapılan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,-İstinaf yargılaması için davalı … tarafından yapılan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcı, 40,00 TL tebligat, müzekkere ve posta gideri olmak üzere toplam 125,70TL’nin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına, 6-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 02/03/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.