Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/3949 E. 2020/280 K. 07.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/3949 Esas
KARAR NO : 2020/280 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL(KAPATILAN) 3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/11/2016
NUMARASI : 2015/53 E. – 2016/241 K.
DAVANIN KONUSU: Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli)
KARAR TARİHİ: 07/02/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin “…” ve “…” markalarının TPE nezdinde tescilli sahibi olduğunu, … ibaresinin aynı zamanda müvekkilinin ticari unvanı olduğunu, söz konusu markanın ayrıca TPE nezdinde tanınmış marka statüsünde olduğunu, ancak hal böyle iken, davalının işyerinde yapılan inceleme sonucunda, taklit … erkek takım elbiseler satılmakta olduğunun tespit edildiğini, Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığının 2013/51459 Soruşturma sayılı dosyasından yapılan arama neticesinde, toplam 33 adet marka taklidi takım elbisenin ele geçirilmiş olup, Gaziantep 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2014/86 Esas sayılı dosyası ile de davalı şirket yetkilisi … hakkında ceza davası açıldığını, davalı yanın müvekkilinin uzun yıllara dayanan zahmetli ve masraflı bir çalışmayla markaya kazandırdığı imajdan herhangi bir ücret ödemeksizin karşılıksız yararlandığını ve bu suretle haksız kazanç elde ettiğini iddia ederek, tecavüz ve haksız rekabetin tespiti ile men’ini, sonuçlarının ortadan kaldırılmasını, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik, 2.500,00 TL maddi, 12.500,00 TL manevi tazminatın, haksız fiillerin vukuu bulduğu tarihten itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 06/10/2016 kayıt tarihli dilekçesi ile, 2.500,00 TL olan maddi tazminat talebini, 4.000,00 TL arttırarak 6.500,00 TL olarak ıslah etmiştir. Davalılar vekilinin beyan dilekçesinde; ürünlerin … San.ve Tic.Ltd.Şti ve …. Şirketinden faturalı olarak satın alındığı belirtildiğinden, belirtilen şirketlere ihbar dilekçesi gönderilmiş, ancak bila tebliğ döndükleri görülmüş, ihbar olunan … vekilinin 09/11/2015 tarihli beyan dilekçesini sunduğunu, müvekkilinin Lino markasını kullandığı, el konulan ürünlerle ilgilerinin bulunmadığı yolunda beyanda bulunduğu anlaşılmıştır. İstanbul(Kapatılan) 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinin 22.11.2016 tarihli 2015/53 E. – 2016/241 K.sayılı kararıyla; “davacının bilinirliği çok yüksek olan ve tanınmış nitelikli … ibareli markasını davalı yanın izinsiz ve lisanssız olarak ürettiği takım elbiseler üzerinde sahte ve taklit surette kullanarak davacının tescilli markasına tecavüzde bulunduğu, Gaziantep Cumhuriyet Savcılığının başlattığı soruşturma üzerine verilen arama kararı doğrultusunda mahallinde yapılan arama ve el koyma tutanağında belirtildiği üzere, 33 adet takım elbise yoluyla davalının markaya tecavüzde bulunduğu gibi, fiilinin ayrıca 6102 sayılı Ticaret Kanunun 55. Maddesinde ifadesini bulan haksız rekabet filini de oluşturduğu” gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, davacının … ibareli markası ile davalıların markayı taklit sureti ile koyduğu … Takım Elbiseleri sureti ile markaya tecavüzde ve haksız rekabette bulunduğunun tespiti ile men ve ref’ine, davalının iş yerinde … ibaresini taşıyan taklit ürün var ise toplatılarak imhasına, 6.500,00 TL maddi ve takdiren 6.500,00 TL manevi tazminatın 02/10/2013 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazla talebin reddine, karar verilmiştir. Davalılar vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; müvekkilinin dava konusu ürünleri faturalarını ibraz ettikleri, İstanbul’da bulunan …. San ve Tic.Ltd.ŞTi ve … Tic.Ltd.Şti’den faturalı olarak satın aldığının, faturaların sunulduğunu, 556 sayılı KHK’da belirtildiği üzere; 61/f uyarınca, “Kendisinde bulunan ve başkası adına tescilli markayı veya ayırt edilemeyecek derecede benzerini taşıyan ürünlerin veya ticaret alanına çıkartılan malın nereden alındığını veya nasıl sağlandığını bildirmekten kaçınmak” fiillerinin marka hakkına tecavüz olduğunun değerlendirileceğini, bu fiil gerçekleşmediğinden markaya tecavüz oluşmadığını, – dava konusu ürünler hakkında markaya tecavüz fiilinin müvekkili tarafından kasıtlı bir şekilde yapılmadığı hususunun üzerinde durulmadığını beyanla kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekilinin de katılma yoluyla istinaf dilekçesinde; mahkeme kararında tazminat kararının yanı sıra markaya tecavüz ve haksız rekabet fiillerinin tespiti ve menine karar verildiğini, ancak bu yönlerden vekalet ücretine hükmedilmediğini beyanla kararın düzeltilerek onanmasını talep etmiştir.
G E R E K Ç E :Davacı vekilinin tanınmış … markasına, davalı tarafça tecavüz edildiğinden bahisle, markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi, maddi ve manevi talepli dava açtığı, ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verildiği, davalılar vekilinin ve katılma yoluyla davacı vekilinin istinaf başvurusunda bulunduğu görülmüştür. Davalılar vekilinin, davaya konu ürünleri ihbar olunan şirketlerden fatura ile aldığını markaya tecavüz fiilinin oluşmadığını ileri sürmüşse de; dava tarihinde yürürlükte olan mülga 556 Sayılı KHK 9/1- a maddesinde Marka sahibinin “markanın tescil kapsamına giren aynı mal ve hizmetlerle ilgili olarak, tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin kullanılmasını” 9/1-b maddesinde “Tescilli bir marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal ve/veya hizmetlerin aynı veya benzeri mal ve/veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından, işaret ile tescilli marka arasında ilişkilendirilme ihtimali de dahil, karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılmasını” yasaklayabileceğini düzenlemiş, 556 Sayılı KHK 61/1-c Maddede de “Markayı veya ayırt edilemeyecek derecede benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde, tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak veya bir başka şekilde ticaret alanına çıkarmak….” fillerinin marka hakkına tecavüz teşkil ettiği düzenlediğinden, davacı adına Özel Sicilde T/00031 sayı ile tanınmış marka olarak tescilli “…” markasının aynısının, takım elbise ürünü üzerinde kullanılmasının ve bu ürünlerin mağazada satışa sunulmasının, davacının marka hakkına tecavüz teşkil ettiği, davalı tarafın ürünleri üçüncü bir kişiden satın almasının sonuca etkili bulunmadığı, davalıların markanın davacı tarafa ait olduğunu ve ürünlerin taklit olduğunu bilmesi gerektiği kanaatiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; yerleşik uygulamaya göre kabul edilen her bir talep/dava yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, kabul edilen markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti ve ref’i talepleri yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmemesi yerinde görülmediğinden, davacı vekilinin katılma yoluyla istinaf başvurusunun kabulü ile, mahkeme kararının kaldırılmasına, hükmün diğer kısımlarının aynen muhafazasına, davacı lehine kabul edilen talepler yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince REDDİNE,2-Davacı vekilinin katılma yoluyla istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince KABULÜNE, -6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince İstanbul(Kapatılan) 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinin 22.11.2016 tarihli 2015/53 E. – 2016/241 K.sayılı kararının KALDIRILMASINA,-Davanın kısmen kabulü ile, davacının …. ibareli markası ile davalıların markayı taklit sureti ile koyduğu Erkek Takım Elbiseleri sureti ile markaya tecavüzde ve haksız rekabette bulunduğunun tespiti ile men ve ref’ine, davalının iş yerinde … ibaresini taşıyan taklit ürün var ise toplatılarak imhasına, 6.500,00 TL maddi ve takdiren 6.500,00 TL manevi tazminatın 02/10/2013 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazla talebin reddine,3-İlk derece yargılaması yönünden;-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 888,03 TL ilam harcından, 256,17 TL peşin harç ve 68,50 TL ıslah harcının mahsubu ile, 563,36 TL bakiye karar harcının davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,- Davacı lehine kabul edilen markaya tecavüz davası yönünden 4.910,00TL maktu vekalet ücreti ve haksız rekabet davası yönünden 4.910,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesine, davalılardan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,- Davacı lehine kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 4.910,00 TL vekalet ücretinin, davalılardan alınarak davacıya verilmesine,- Davacı lehine kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 4.910,00 TL vekalet ücretinin, davalılardan alınarak davacıya verilmesine,- Davalı … lehine red edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 4.910,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,- Davacı tarafından yapılan 287,97 TL dava ilk masrafı, 254,00 TL tebligat-tezkere ve 1.800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.341,97 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre 1.873,58 TL.’sinin, davalılardan alınarak davacıya verilmesine,4-İstinaf yargılaması yönünden;- İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine,- Davalılar yönünden alınması gereken 888,03 TL nispi istinaf harcından peşin alınan 222,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 666,03 TL’nin davalılardan müştereken tahsil edilerek hazineye irat kaydına, -İstinaf yargılaması sırasında davacı tarafından yapılan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcı 43,00 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 128,70 TL’nin davalılardan alınarak davacılara verilmesine,-Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, – İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 5- Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davacı yönünden kesin olmakla, davalı yönünden iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 07/02/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.