Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/3711 E. 2018/2585 K. 03.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/3711 Esas
KARAR NO : 2018/2585 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/03/2017
NUMARASI : 2016/836 E., 2017/253 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 03/12/2018
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde ; davalının müvekkili hakkında İstanbul Anadolu .. İcra Müdürlüğü ‘nün .. Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus icra takibi yaptığını, müvekkilinin davalıya karşı borçlu olmadığını, takip konusu kambiyo senedinde bulunan imzanın şirket yetkilisine ait olmadığını, ayrıca davalıya karşı senet mesnedi olabilecek hiç bir borcu bulunmadığını, davalının müvekkili şirkette 01/05/2013 tarihinde çalışmaya başladığını, Kadıköy .. Noterliği ‘nin 28/06/2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile iş akdini feshettiğini, söz konusu ihtarnamede ayrıca ücret alacağı, fazla mesai, yıllık izin ücreti, kıdem tazminatı, resmi ve hafta tatil ücreti alacağı adı altında 149.660,51 TL talep ettiğini, davalının müvekkili şirkette çalıştığı dönemde Yönetim Kurulu başkanı …’ın asistanlığını yaptığını, davalı ile müvekkili şirket arasında iş akdi dışında hiçbir hukuki ve ticari ilişki bulunmadığını,iş akdinden kaynaklanan alacakların ayrı bir ihtarname ile istendiğini, senet üzerinde bedelin nakden mi malen mi ahzolunduğunun yazılı olmadığını, ihtarnamedeki taleplerinin muhakemeye muhtaç olduğu nazara alındığında icra takibine konu senedin karşılığının olmadığını belirterek öncelikle icra takibinin yargılama sonuna kadar takdir edilecek teminat karşılığında durdurulmasını, davalının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, davalıya karşı borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; açılan davanın işçilik alacakları ve iş sözleşmesi kaynaklı olduğunu, bu nedenle görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemelerinin olmadığını, görevli mahkemenin İş Mahkemeleri olduğunu, davacı şirketin; müvekkili de dahil olmak üzere çalışanlarının ücret alacaklarını ödemediğini, davacı şirketin ortakları arasındaki anlaşmazlıklara rağmen müvekkilinin çalışmaya devam ettiğini, müvekkilinin ruhen ve bedenen yıprandığı için yıllık izinlerini kullanmak üzere 17 Haziranda form doldurduğunu ve şirket ortağı …l ‘a imzalattığını, aynı gün …ın müvekkilini 1 hazirandan itibaren 40 gün ücretsiz izin almaya zorladığını, icra takibine konu senedin şirketin yönetim kurulu başkanı … tarafından verildiğini belirterek haksız açılan menfi tespit davası nedeniyle davacının icra inkar tazminatına ve kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, davanın reddini talep etmiştir.
İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/03/2017 tarihli 2016/836 E-2017/253 K sayılı kararı ile; davacı tarafça icra takibine konu senet altındaki imzanın şirket yetkilisine ait olmadığı ve yine davalı ile aralarında senet düzenlenmesini gerektirecek bir borcu olmadığı iddiasıyla borçlu olmadığının tespiti talep edilmiş ise de, davalının davacı şirkete karşı işçilik alacaklarının tahsili amacıyla dava açtığı ve icra takibine konu senedin işçilik alacaklarının ödenmesi için verildiği hususunun iddia edildiği, takibe konu senetlerin davalının işçilik alacaklarına mahsuben verilip verilmediği hususunun taraflar arasında uyuşmazlık konusu olduğu, davalının hizmet akdi ile işçi olarak davacı işyerinde çalıştığı ve davacı aleyhine işçilik alacaklarına yönelik dava açtığının ihtilafsız olduğu, kıymetli evrak TTK ‘da düzenlenmiş ise de, senedin düzenlenmesine neden olan temel ilişkinin iş(hizmet) sözleşmesi olup olmadığı hususu uyuşmazlık konusu olup bu uyuşmazlığı çözümünde İş Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle; TTK 5/3. ve HMK.114/1-c maddeleri uyarınca mahkemenin görevsizlik nedeniyle dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde; görevsizlik kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının ücret alacağına ilişkin olarak müvekkili aleyhine Ayvalık 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (İş Mahkemesi Sıfatıyla) 2017/15 Esas sayılı dosyası ile dava açtığını ve davanın derdest olduğunu, davalının işçilik alacaklarının tahsili için Kadıköy …Noterliğinin 28/06/2016 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ettiğini, davalının bu davanın açılmasından sonra sözde protokolü sunduğunu ve senet alacağının işçilik alacağından kaynaklandığını ileri sürdüğünü, senedi imzalayan kişinin ticari şirketi temsile yetkili olup olmadığının ve senet altındaki imzanın geçersizliğinin Ticaret Mahkemesi tarafından değerlendirilmesi gerektiğini beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE:
İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/03/2017 tarihli 2016/836 E-2017/253 K sayılı kararı ile;uyuşmazlığın çözümünde İş Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle; TTK 5/3. ve HMK.114/1-c maddeleri uyarınca mahkemenin görevsizlik nedeniyle dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; menfi tespit istenen İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü ‘nün … Esas sayılı dosyasına konu senedi imzalayan kişinin, ticari şirketi temsile yetkili olup olmadığının ve senet altındaki imzanın geçersizliğinin Ticaret Mahkemesi tarafından değerlendirilmesi gerektiğini beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davacı vekilinin dava dilekçesinde; davalı ile müvekkili şirket arasında iş akdi dışında hiçbir hukuki ve ticari ilişki bulunmadığını beyan ettiği ve 20/10/2016 tarihli cevaba cevap dilekçesi ekinde 01/05/2013 tarihli, davalı ile imzalanan belirsiz süreli İş Sözleşmesinin örneğini sunduğu görülmüştür.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin benzer bir uyuşmazlıkta 08/09/2014 tarihli 2014/11745 Esas-2014/13018 Karar sayılı kararı ile “Uyuşmazlık işçi ve işveren arasındaki iş ilişkisi sebebiyle verildiği iddia edilen senetten kaynaklanmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın çözümünde iş hukukuna ilişkin kuralların uygulanması gerektiğinden, iş mahkemesinin görevli olduğu ve dava dilekçesinin görev yönünden reddi gerektiği düşünülmeden işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir” denilerek İş Mahkemelerinin görevli olduğu açıklanmıştır.
Taraflar arasında İş Kanunu’ndan kaynaklanan hizmet sözleşmesinin bulunduğu, davalı vekilinin, davaya konu icra takibi dayanağı bononun ödenmeyen ücret alacakları nedeniyle, şirketin yönetim kurulu başkanı … tarafından verildiğini beyan ettiği anlaşılmakla, ilk derece mahkemesinin, senedin düzenlenmesine neden olan temel ilişkinin iş(hizmet) sözleşmesi olup olmadığı hususunun, uyuşmazlık konusu olduğu bu uyuşmazlığın çözümünde İş Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermesinin usul ve yasaya uygun olduğu kanaatiyle davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR:
6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50 TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
İstinaf yargılama giderlerinin istinafa gelen üzerinde bırakılmasına,
İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf aşaması için ayrıca avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarından kullanılmayan kısımların talepleri halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile ve kesin olarak karar verildi. 03/12/2018