Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/3569 E. 2019/2683 K. 09.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/3569 Esas
KARAR NO : 2019/2683
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/02/2017
NUMARASI : 2014/1290 2017/208
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 09/12/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, taraflar arasında reklam yayınından kaynaklanan cari hesap ilişkisi kurulduğunu, bu ilişki çerçevesinde müvekkilinin davalıya ait reklamların … logolu televizyonda yayınlanmasını temin ettiğini ve davalıya 5 adet fatura düzenleyerek teslim ettiğini, ayrıca 10/12/2012 tarihli hesap mutabakatı da yapılmasına rağmen davalının borçlarını ödemediğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında herhangi bir sözleşme bulunmadığını, takibe konulan faturaların müvekkiline tebliğ edilmediğini, müvekkilinin davacıya borcu bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporlarına göre; davacı ile davalının reklam işlerinde aracılık eden ….. A.Ş şirketi arasında ilişki bulunduğu, bu formlara göre reklam veren kısmında … Ltd. Şti’nin adı olduğu, her ne kadar davacı şirketin davalı … Yapı ile … Yapı şirketlerinin ortaklarının aynı olduğunu, hatta ortaklık paylarının dahi aynı olduğunu ileri sürmüş ise de, reklam verilmesi hususundaki anlaşmanın davacı ile … İnşaat arasında olduğu, ibraz edilen maillerde davacı çalışanı … faturaların kimin adına kesileceğini sorduğunda aracılık hizmeti veren …. A.Ş çalışanı … faturanın …Ltd. Şti isimli şirkete kesilmesi talimatını verdiğini, yapılan reklam yayınlarının … İnşaat firmasının tanıtımına ilişkin reklamlar olduğu, reklam rezervasyon formlarında reklam verenin imza ve kaşesinin bulunmadığı, davalı şirketin muvafakatının alınmadığı, ayrıca hangi reklamın hangi tarihte yayınlandığına ilişkin somut ve kesin verilerin ibraz edilemediği, davacı şirketin davalı ile dava dışı … arasında organik bağ olduğunu ileri sürüyor ise de, öncelikle faturaya konu reklamın yapıldığının ortaya konulması gerektiği, formlarda … İnşaat ve aracı şirketi olan …. A.Ş’nin imza ve kaşesinin olmadığı, sadece fatura düzenlenmesinin davacıyı haklı çıkarmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili istinaf sebebi olarak; rapor ve ek raporda müvekkilinin alacağının varlığına atıfta bulunulsa da eksik inceleme yapıldığını, davalıya ait ticari defter ve kayıtların davanın ispatı açısından büyük öneme sahip olduğunu, ancak davalı defterlerinin incelenmediğini, alacak gösteren bilirkişi raporunun mahkeme tarafından gözardı edildiğini, 26/02/2016 tarihli ek raporda; … inşaat ile ortakların aynı olmasından hareketle …. A.Ş ve faturaların davalıya kesileceğinin bildirildiğinin görülmesi durumunda … Şirketinden gelen cevap doğrultusunda reklamların ….televizyonunda yayınlandığının anlaşılması durumunda alacak iddiasının ispat edileceği ifadesine yer verildiğini, alacağın varlığında şüphe kalmadığını, mahkemenin gerek rezervasyon formları, gerekse e -posta yazışmalarına dayanarak esasen alacak ilişkisinin müvekkili ile reklam ilişkilerinde aracılık eden …. A.Ş arasında bulunduğu sonucuna varıldığını, böylesi hatalı tespitin hayatın olağan akışına ve ticari teamüllere aykırı olduğunu, … tarafından verilen talep doğrultusunda aracı firma olan …. A.Ş tarafından müvekkiline ait televizyon kanalında yayınlanan reklam görüntülerine dayanılarak faturaların davalı adına kesilmesinin talep edildiğini, bu hususun tespiti için … isimli kişinin SGK kayıtlarının istenmesi ve aralarındaki ilişkinin ortaya konması gerektiğini, davalının … ile aralarındaki mevcut organik bağı kullanarak birçok televizyon kanalında dava konusu reklam görüntülerinin yayınlanmasını sağladığını ve birçok medya organını mağdur ettiğini, müvekkili tarafından gönderilen faturaların davalı tarafından itiraz edilmediğini, tanık dinletme talebinin karara bağlanmadığını, eksik inceleme ile karar verildiğini bildirmiştir. Davacı tarafından İstanbul Anadolu ….İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasında 5 adet faturaya dayalı olarak 148.783,16 TL’nin tahsili için 25/04/2013 tarihinde ilamsız icra takibi yapıldığı, davalının alacak kalemlerine yönelik ferilerine itiraz ettiği ve takibin durduğu görülmüştür. Takip dayanağı faturaların incelenmesinde; program isimlerinin ve karşılarında da bedellerinin yazıldığı görülmüştür. Yargılama sırasında alınan üç kişilik bilirkişi raporunda; davalı şirketin reklam işine aracılık eden …. A.Ş çalışanı … davacı şirket çalışanı … 10/11/2012 tarihinde e-mail gönderdiği, 126.087,42 TL’lik faturanın davalı şirkete kesileceği bilgisinin verildiği, kesileceği belirtilen bu faturanın dava konusu faturalardan olup olmadığının anlaşılamadığı, davacı tarafından sunulan rezervasyon formlarında ajansın …. A.Ş, reklam verenin … Ltd. Şti olarak yer aldığının görüldüğü, bu rezervasyon formlarında reklam ajansı veya reklam verenin yetkili imza ve kaşesi ve teslim alan imzasının bulunmadığı, davacının rezervasyon formlarını onaylatmadığı veya destekleyen veya onay veren bir mail yazışmalarının da bulunmadığının görüldüğü, ayrıca 637852 nolu faturada 25/11/2012 tarihinde yayınlandığı belirtilen reklamlarla rezervasyon formunda bulunan ve 25/11/2012 tarihinde yayınlandığı belirtilen reklamların yayınlandıkları programlardan ikisinin örtüşmediğini, davacı yanın iddiasının ispata muhtaç olduğu yolunda görüş bildirildiği görülmüştür. Yargılama sırasında alınan 26/02/2016 tarihli ek bilirkişi raporunda ise; …. A.Ş ‘nin müşterisinin davalı olup olmadığının anlaşılması halinde ve eğer müşterinin davalı şirket değil de dava dışı … Ltd. Şti olması durumunda ortaklarının aynı olmasından hareketle …. A.Ş’ye faturaların davalıya kesileceğinin bildirildiğinin görülmesi durumunda … A.Ş’den gelen cevap doğrultusunda dava konusu reklamların …logolu televizyonda yayınlanmış olduğunun anlaşılması durumunda ancak davacının alacak iddiasını ispat edebileceği yolunda görüş bildirildiği görülmüştür.
GEREKÇE:Dava, İİK’nun 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır. Davacı taraf, faturalardan kaynaklanan alacağın tahsili için icra takibi başlatmış, itiraz üzerine itirazın iptalini istemiştir. Davalı taraf ise, davacıya borçlarının bulunmadığını savunmuştur. Yargılama sırasında alınan kök bilirkişi raporunda; davacının iddialarının ispata muhtaç olduğu yolunda görüş bildirildiği, ek bilirkişi raporunda ise; dava konusu reklamların … logolu televizyon kanalında yanınlandığının anlaşılması durumunda davacının alacak iddiasının ispatlanabileceği yolunda görüş bildirildiği görülmüştür. Davacı vekilince ek rapora karşı sunulan itiraz dilekçesinde, davalı şirketin ticari defterlerinin incelenmesinin istendiği görülmüştür. Öte yandan davacı vekilince dava dilekçesinde gösterilen deliller arasında ticari defter ve kayıtların da yer aldığı anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece davalı tarafın ilgil vergi dairesinden BA ve BS formlarının getirtilmek suretiyle davalının ticari defter ve kayıtları üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılarak, ayrıca … isimli şahsın SGK kayıtlarının celbi ile tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Hal böyle olunca davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE,2-İstanbul Anadolu 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/02/2017 tarih, 2014/1290 esas, 2017/208 karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Yukarıda gerekçede belirtildiği üzere araştırma ve inceleme yapılarak tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, 4-İstinaf peşin harcının talebi halinde davacıya iadesine, 5-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 17,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 102,70 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.09/12/2019