Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/3390 E. 2019/2758 K. 11.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/3390 Esas
KARAR NO : 2019/2758
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/02/2017
NUMARASI : 2014/1152 E. – 2017/103 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 11/12/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, ihbar edilen şirket ile olan ticari münasebetine istinaden davaya konu çeki …’dan teslim alındığını, müvekkil şirket yetkilisi … arabasının camının kırılarak özel evraklarının ve çeklerinin bulunduğu çantası kimliği belirsiz kişilerce 17.07.2014 tarihinde çalındığını, müvekkilin kolluk güçlerine haber verdiğini, yapılan araştırmada ulaşılan güvenlik kamerasında hırsızların… plakalı araç ile olay mahallinden uzaklaştıklarının tespit edildiğini, akabinde, bu hırsızlık olayına ilişkin olarak Küçükçekmece Cumhuriyet Savcılığı’nın 2014/17241 Soruşturma numaralı dosyası ile şikayetçi olunmuş ve yaklaşık değeri 312.000-TL’yi bulan davaya konu çekin de içinde bulunduğu 32 adet çekin zayi nedeni ile iptali için Bakırköy 17. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/124 Esas sayılı ( Yeni Dosyası: Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/917) dosyası ile dava açıldığını, Bakırköy 17. Asliye Ticaret Mahkemesi, tüm çeklerin tutarı üzerinden %15 teminat mukabilinde ödeme yasağı konulmasına karar vermiş ve ilgili tedbir kararı muhatap bankalara bildirildiğini, müvekkilin çalınan müşteri çekleri ve boş çek karnesi sahte imzalar ile piyasaya tedavüle sokulmaya başlandığını, çeki mahkemeye ibraz etmeyen takip alacaklısı kötü niyetini ortaya koyduğunu, çalıntı çekleri tamamen kötü niyetli olarak ele geçirerek araya gayri faal (sadece kayden varlığını sürdürür) ve gerçekte olmayan şirketlerin ciro kaşelerini basmak suretiyle ve müvekkilin kaşesini de sahte şekilde yaptırarak basıp, üzerine sahte imza atmak suretiyle takibe konulan … aş. güneşli şubesine ait, 31.07.2014 tarihli, 10.000-TL bedelli takip konusu çekin gerçek alacaklısının müvekkili şirket olduğunu, çeklerinin büyük bir kısmı … cirosu ile sözde alacaklı … üzerinden piyasaya sürülmekte olduğunu, bu şirketlerin kayıtları üzerinde yapılacak incelemelerde gerçekte bir hukuki ilişki olmadığının da sabit olacağını, müvekkil şirketin imzasının sahte olması ile ciro silsilesinin bozulduğunu, çekin kambiyo vasfını kaybettiğini, bir çekin iki meşru hamili olmayacağı için, sayın mahkemenin öncelikle müvekkilinin meşru hamil olduğunun tespit edilmesini, icra takibi yaptırılmadan önce, .. A.Ş. Güneşli Şub. ait 31.07.2014 tarihli 10.000,00 TL bedelli çeke ilişkin yargılama ile işbu çekten dolayı borçlu olmadığının tespitine, müvekkilinin … A.Ş. Güneşli Şub. Ait 31.07.2014 tarihli 10.000,00 TL bedelli çekin meşru hamili olduğunun ve bu suretle de çek tutarı olan 10.000,00 TL bedelli çekin yasal alacaklısı olduğunun tespitine, takip konusu çek arkasında, çeki müvekkile ciro eden keşideciden sonra gelen tüm ciroların gerek ciro silsilesinin bozuk olması ve gerekse hukuki dayanak yokluğu nedeniyle iptaline, cebri icra baskısı ile çek bedelinin tahsil edilmesi durumunda icra dosyasına yatırılan para takip alacaklısına ödenmesi durumunda 10.000,00 TL nin (sehven 30.000,00 TL yazılmış) tahsil tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte istirdadına, kötü niyetli takip alacaklısı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin iyiniyetli tacir olup, menfi tespit-istirdatı istenen çekin kendisine ciro yolu ile … Tektsil’den geçtiğini ve ticari alım satımına ilişkin olduğunu, müvekkilinin iyi niyetli olup çekin yetkili hamili olduğunu, bankaya ibraz neticesinde ödenmeyen çekle ilgili Bakırköy 5.ATM 2014/270 D.İş sayılı ihtiyati haciz kararına istinaden Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasından icra takibine başlandığını ve borçlulardan … şirketi tarafından tüm borçun dosyaya ödendiğini, dosyaya ibraz edeceğimiz faturadan ve tahsilat makbuzundan da anlaşılacağı üzere satılan mallara karşılık müvekkile çek verildiğini, çek keşidecisinin müdahale talep etmekte hiçbir hukuki yararının olmadığını, çek keşidecisinin yetkili hamile ödeme yaparak çek aslına ulaşacağını ve borçtan kurtulacağını, açılan haksız ve mesnetsiz davanın reddine, davacının %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Asli müdahale Talep eden vekili dilekçesinde özetle; dava konusu çekin, müvekkili şirket tarafından tanzim edilerek … ciro edilmek suretiyle devir edildiğini, ancak çek hamili, davacı şirket uhdesinde bulunduğu esnada söz konusu çekin hırsızlık olayı neticesinde çalındığını, çekin çalınması üzerine davacı şirket tarafından Bakırköy 2.Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde 20.04.2014 tarihinde 2014/917 E. Sayıyla çek iptal ve zayi davası açıldığını, iş bu davada 25.04.2014 tarihinde verilen karar ile çek bedelinin ödenmesinin önlenmesi amacıyla tedbir kararı verilmek suretiyle ödeme yasağı konulduğunu, ancak ihtiyati tedbir kararı devam ettiğinden dolayı çek bedeli ilgili banka nezdinde halen depo edilmiş halde bulunduğunu, ayrıca davalı tarafından şirketimize yönelik olarak icra edilen ihtiyati haciz neticesinde söz konusu çekin, tüm ferileri ile birlikte Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına ihtirazi kayıtlı olarak yatırıldığını, şirketin icra takibine konu edilen 10.000,00 TL, bu rakama işletilen faiz ve eklenen feriler bakımından borçlu olmadığının tespiti ile icra takibinin iptaline, şirket hakkında haksız ve kötüniyetli olarak yapılan icra takibi nedeniyle, menfi tespit talep edilen rakam olan 10.000,00 TL nin %20 sinden aşağı olmamak üzere, davalı tarafın kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesin talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI:İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda özetle; davacıdan sonraki cirantaların imzalarının olduğu, senette düzgün ciro silsilesine göre arada … Ciro bulunduğundan ve kötü niyeti ya da imza sahteliği bu davada söz konusu olamadığından davacının meşru hamil olduğu tespiti taleplerinin reddine, davacının davaya konu … A.Ş Güneşli şubesine ait, 31/07/2014 tarih 10.000,00 TL bedelli, … nolu çekten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacının senet iptali ve senetin istirdatı taleplerinin reddine, şartlar oluşmaması nedeniyle davacının kötü niyet tazminat talebinin reddine, asli Müdahil yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına ve dosyanın tefrikine karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; senet iptali ve senedin istirdatı talebi yönünden red kararı verilmesinin hatalı olduğu, davalı şirketin kötüniyetli olarak takip başlattığını, davalı tarafın defterlerini ibraz etmemesinin çeki kötüniyetle uhdesinde bulundurduğunu ispat ettiğini, müvekkiline yapılan cirodan sonraki cirantaların defterlerini ibraz etmemesi ile de bu durumun ispatlandığını, faal olmayan cirantaların yalnızca kayden var olduğunu, rapora göre iddianın ispatlandığını, kötüniyet tazminatına ilişkin Yargıtay kararlarına rağmen verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin şikayeti yönünden başlatılan Küçükçekmece C.Başsavcılığı’nın 2015/33022 soruşturma sayılı dosyada daimi arama kararı verildiğini ve soruşturmanın devam ettiğini, diğer bir çek ile ilgili … hakkında kamu davası açıldığını, ayrıca dava dışı Sıraç tekstil …Ttd Şti adına Büyükçekmece C.Başsavcılığı tarafından 2013/21246 sor sayılı dosyada soruşturmanın devam ettiğini, tüm savcılık dosyaları dikkate alındığında davalı, dava dışı …ve …. (…Ticaret) muvazaalı şekilde ortak eylem birliği içinde çalıntı çeklere haksız kazanç sağlamak için sahte kaşe basarak ciroları tedavüle çıkardıklarını, Küçükçekmece C.Başsavcılığı’nın 2015/33022 sor. sayılı dosyasının bekletici mesele yapılmadığını, kararın hatalı olduğunu belirterek “senet iptali ve senedin istirdatı yönünden bozularak kaldırılmasına senet iptali ve senet istidatı talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:Dava, menfi tespit, yetkili hamilin tespiti ve senedin iptali istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, davacı vekili tarafından ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Davacı vekili istinaf isteminde senedin istirdatı ve iptali talebinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu iddia etmiş ise de; dava dilekçesinde çekin istirdatı değil çek bedelinin ödenmesi halinde bedelin istirdatı talep edilmiş olup, çekte davacı ile davalı hamil arasında başkaca cirantaların mevcut olduğu, davalı sıfatı bulunmayan sonraki cirantalar yönünden kötü niyet iddiasının değerlendirilemeyeceği, ilk derece mahkemesince düzgün ciro silsilesine göre çek iptali talebinin reddine karar verilmesinin bu yönü ile yerinde olduğu, keza Küçükçekmece C.Başsavcılığı’nın 2015/33022 soruşturma sayılı dosyasında daimi arama kararı verildiği de dikkate alınarak davacı vekilinin istinaf isteminin HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 11/12/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.