Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/3376 E. 2019/2612 K. 22.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/3376 Esas
KARAR NO : 2019/2612
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/03/2017
NUMARASI : 2014/318 E. – 2017/155 K.
Birleşen Ankara 20.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/600 Esas sayılı dosyası
DAVANIN KONUSU: Finansal Kiralama Sözleşmesine Dayalı Alacak ve Aynen İade Talebi
BİRLEŞEN DAVA KONU : İmzada Sahteliğin Tespiti
KARAR TARİHİ : 22/11/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı asıl borçlu ….Tic.A.Ş. arasında Ankara …. Noterliği’nin 29/12/2016 tarihli ve … yevmiye nolu Finansal Kiralama Sözleşmesi akdedildiğini, akdedilen bu sözleşmeyi diğer davalıların (…, …, …, … ve …’un) müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, bu sözleşmeye istinaden temin edilen malların davalı kiracı firmaya zilyetliğinin devredildiğini, kiralanan bu mallar ile ilgili olarak, tarafların mutabakatı ile sözleşme ekinde kira ödeme planının oluşturulduğunu, ancak davalıların kira ödemelerinde temerrüde düşmesi üzerine; davalı borçlulara Beşiktaş …. Noterliği’nin 23/11/2007 tarihli, … yevmiye nolu ihtarnamenin keşide edilerek “borçların 60 gün içerisinde ödenmesi, aksi halde sözleşmenin feshedileceğini, fesih ile birlikte vadesi gelmeyen kira bedellerinin de muaccel hale geleceğini ve kiralamaya konu malların da en geç 60 günlük süreyi takip eden 3 günlük süre içerisinde aynen iade edilmesi gerektiği” ihtarında bulunulduğunu, verilen süre içerisinde ödeme yapılmadığını, malların iade edilmediğini, sözleşmenin feshedildiğini, bu nedenlerle sözleşmenin feshi ile malın aynen iadesi, tensip ile birlikte ihtiyati tedbir kararı verilmesini, ödenmeyen 89.440,-TL lık kira bedeli ile vadesi gelmemiş 393.738,00 TL’nin faizi ile birlikte ödenmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir. Asıl davada davalılar …Tic.AŞ, … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili davalı şirketin yaşadığı ekonomik kriz nedeniyle Sağlık Bakanlığınca faaliyetlerinin durdurulduğun, davaya ve Finansal Kiralamaya konu malların borçlardan dolayı haczedilerek götürüldüğünü, takipler ve yapılan hacizler ile ilgili takip dosyaları ile bilgilerin davacıya verildiğini belirterek yersiz ve haksız olarak açılan davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmişlerdir. Asıl davada davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Finansal Kiralama Sözleşmesinde ve Sözleşme ekindeki ödeme planı ve alınan senetlerdeki imzaların kendisine ait olmadığını, bu nedenle davacı alacağından sorumlu tutulamayacağını, müvekkilinin Aselsan’da çalıştığını, güvenlik sebebiyle giriş çıkışların belirli olduğunu, noterde bulunmasının fiilen imkansız olduğunu, müvekkilinin danışıklı olduğunu düşündükleri dolandırıcılık olayının içine imzası taklit edilerek dahil edildiğini, bu hususda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı 2007/225373 hazırlık dosyası ile suç duyurusunda bulunduklarını, davacının tüm kira bedellerine ilişkin olarak sözleşmeye ek olarak sözleşmede belirtilen kira bedelleri kadar bono aldığını ve bu bonoları icra dairelerinde takibe koyduğunu, müvekkilinin imza itirazlarına ilişkin yargılamaların devam ettiğini belirterek husumet itirazının kabulüne, davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.Davalı … yönünden, finansal kiralama sözleşmesindeki adresine TK’nın 35.maddesine göre tebligat yapıldığı görülmüştür.Birleşen Ankara 20.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/600 E.sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara … Noterliği tarafından 29.12.2006 tarihinde … yevmiye numarasıyla bir “Düzenleme Şeklinde Finansal Kiralama Sözleşmesi” düzenlendiğini, müvekkilinin söz konusu belgeyi imzalamadığını, noter tarafından düzenlenen belge altındaki imzaların müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin noterde imzalandığı ileri sürülen Ankara …. Noterliğinin 29.12.2006 tarihli ve … yevmiye nolu “Düzenleme Şeklinde Kira Sözleşmesinin” imzası sırasında … ‘ da çalıştığını, müvekkilinin hiç bir şekilde imzalamadığı sözleşmenin varlığından …tarafından Beşiktaş…. Noterliğinden 23.11.2007 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamenin kendisine tebliği üzerine haberdar olduğunu, söz konusu ihtarnameye yanıt verdiğini, sonrasında yaptığı araştırmada diğer şirket ortaklarının müvekkili ortaklıktan ayrıldıktan sonra imzasını taklit etmek sureti ile çeşitli bankalar nezdinde birtakım usulsüz işlem yaptıklarını, dava konusu sözleşmenin de imzası taklit edilmek suretiyle akdedildiğini, ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, Ankara 9 Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/106 Esas sayılı dosyası ile açılan kamu davasının sonucunda müvekkilinin imzasını taklit ederek usulsüz işlemler yapan … ve …’ in cezalandırılmalarına karar verildiğini, bu arada finansal kiralama sözleşmesinin kiraya veren olarak tarafı olan …tarafından müvekkili ile finansal kiralama sözleşmesinde imzası bulunan diğer gerçek ve tüzel kişiler aleyhine İstanbul 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/123 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, mahkemece Ankara … Noterliğinin 29.12.2006 tarih … nolu sözleşme aslı ile müvekkilinin imza örneklerinin celp edildiğini, imzaların müvekkiline ait olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırıldığını, imzanın müvekkiline ait olmadığı hususunun tespit edildiğini, devam eden İstanbul 22. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/73 esas sayılı yargılamasında 29.11.2011 tarihli ara karar ile “sahte evrakı düzenleyen noter aleyhine dava açmak için taraflarına 2 hafta kesin süre verildiğini, bu nedenle davanın kabulü ile Ankara …. Noterliği tarafından 29.12.2006 tarih … yevmiye nosuyla düzenlenen “Düzenleme Şeklinde Finansal Kiralama Sözleşmesi ” altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığının, belgelerin müvekkili yönünden sahte olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Ankara …. Noterliği tarafından 29.12.2006 tarih ve ….yevmiye nolu işlemi imza yetkili katip … tarafından tanzim ve imza edildiğinin görüldüğünü, Düzenleme Şeklinde Finansal Kiralama sözleşmesini noterlik dairesinde hazır bulunan ilgililer tarafından her sayfasının imzalandığını, ilgililerin yetki belgeleri ile kimlik fotokopilerinin işleme dayanak olarak eklendiğinin görüldüğünü, daire dosyasındaki işlemin şeklen ve hukuken bir eksikliğinin olmadığının tespit edildiğini, evrak üzerinde yapılan inceleme sonucunda davacı … ‘ ün kimliğini ibraz ettiğini ve buna dayanak tutularak işlemin hazırlandığını, yapılan işlemlerin yasa ve yönetmeliğe uygun olduğunu, usulsüz tebliğin kabul edilmeyerek davaya karşı usulsüz tebliğe karşı itirazlarının karşı cevaplarının kabulü ile davacının haksız ve yasal dayanaktan yoksun davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI:İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; asıl davada davanın kısmen kabulü ile; sözleşmenin feshi ile finansal kiralama konusu, 1 adet caris plus esoate renkli doppler ekokardiyografi, 4 adet tumed koroner set takım, 2 adet datoucope intraaortik balon pompası, 8 adet servo 900-c respiratör, 4 adet cerrahi set takım’ın aynen teslimine, İİK.’nın 24. maddenin infazda değerlendirilmesine, kira alacağı nedeni ile belirlenen ve vadesi gelmemiş alacakların ve vadesi gelen alacaklar toplamı toplam 405.107,43 TL nin icra dosyaları ile tahsilde tekerrür olmamak üzere dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılar … Ve …, …, … ve …’tan tahsiline, fazla talebin reddine, davalı … aleyhine açılan davanın reddine, birleşen davanın kabulü ile, Ankara …. Noterliğinin 29/12/2006 tarih, … nolu Finansal Kiralama sözleşmesinde ismi altındaki imzanın davacı …’e ait olmadığının tespitine karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ:Karara karşı asıl dosyadaki davacı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin 18/08/2016 tarihli rapora göre karar vermiş olmasının hatalı olduğunu, Finansal Kiralama Sözleşmesine göre borçluların ödemesi gereken taksitler, kira ödemeleri aylık 17.888,00 TL olup dava açılış tarihine kadar ödenmemiş vadesi geçmiş ve temerrüde düşürülmüş 5 adet bononun toplamı 17.888,00 x 5 = 89.420,00 TL olduğunu, bu bonolara dava tarihine kadar işlemiş faizin 12.253,28 TL olduğunu ve toplam bu kısım yönünden alacağım 101.673,28 TL olduğunu, bu miktara kalan taksit tutarları ilave edildiğinde alacağın 483.000,00 TL olduğunu, 06/02/2015 tarihli raporda alacak hesabını borçluların temerrüte düştükleri ve kalan kira bedellerinin muaccel olduğu dikkate alınmaksızın 28/02/2008 tarihinden itibaren ana para miktarı üzerinden hesaplandığını, ancak borçluların temerrüte düştüğünü, temerrütten sonra kalan kira bedellerinin muaccel hale geldiğini ve alacağın aylık ödeme miktarı olan 17.888,00 TL üzerinden yapılması gerektiğini, bu nedenle raporda yapılan hesaplama yönteminin sözleşmeye ve finansal kiralama kanununa aykırı olduğunu bu nedenle iki rapor arasında çelişki oluştuğunu, 06/02/2015 tarihli raporda alacağın 483.000,00 TL olarak tespit edildiğini, yeni rapor alınmasına ilişkin talebin kabul edilmediğini, yeni bir heyetten rapor alınmasını ve kısmen red kararın kaldırılarak davanın tamamen kabulünü talep ettiklerini belirtmiş,Davalı … hakkında verilen kararın eksik incelemeye dayalı olduğunu, Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/600 Esas sayılı dosyasında usulüne uygun yargılama ve imza incelemesi yapılmaksızın birleştirme kararı verildiğini, bu davanın açılma amacı gerçekleştirilmeden birleştirme kararı verilmiş olduğunu, Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/600 Esas sayılı dosyasında yapılacak inceleme ile imza sahteliğinin karara bağlanması sonucunda işbu davada karar verilmesi gerekirken bu yönde değerlendirme yapılmadan birleştirme kararı verildiğini, sonrasında da imza incelemesi için yeterli inceleme yapılmadığını bu hususun usule ve hukuka aykırı olduğunu, imza hususunda da son mercinin Adli Tıp yahut Polis Kriminal Laboratuvar Müdürlüğü olduğunu, dosyadaki rapora dayanarak hüküm tesis edilemeyeceğini belirterek ilk derece mahkemesinin kararını kaldırılmasını talep etmiştir. Birleşen dosyadaki davalı … vekili istinaf isteminde özetle; birleşen dosyadaki bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığını, yeterli imza olmadan Adli Tıp Kurumundan rapor alınmadan hüküm verildiğini, rapora karşı itirazların değerlendirilmediğini, Finansal Kiralama Sözleşmesinde elverişli olmadığını, yeterli imza olmadan Adli Tıp Kurumundan rapor alınmadan hüküm verildiğini, rapora karşı itirazların değerlendirilmediğini, Finansal Kiralama Sözleşmesinin yasa ve yönetmeliğe uygun olarak tanzim edilerek taraflar arasında anlaşma sağlandığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İstinaf istemine karşı asıl dosyadaki davalı, birleşen dosya davacısı … vekili cevap dilekçesinde özetle; alının bilirkişi raporları ile dava konusu sözleşme altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığının tespit edildiğini, Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin HMK’nın 164/4 maddesi gereğince birleştirme kararı verdiğini, birleşen dosyada gerekli inceleme yapılmadığına ilişkin istinaf isteminin yerinde olmadığını belirterek istinaf isteminin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/600 Esas, 2013/3 Karar sayılı dosyasında; davacı …, Davalı … (Ankara … Noteri) olup, İstanbul (kapatılan) 22. ATM’nin 2011/73 Esas sayılı dosyasında 29/11/2011 tarihli ara karar ile davalı … vekiline sahtelik iddiası bakımından ilgili Noter aleyhine dava açması için verilen süreye istinaden işbu davanın açıldığı, mahkemenin 16/01/2013 tarihinde birleştirme kararı verdiği, kararın taraflarca temyiz edilmeyerek 21/05/2013’te kesinleştiğigörülmüştür.Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2009/106 Esas, 2011/203 Karar sayılı ilam örneği incelendiğinde; ilgili dosyada … ve …’un katılan olarak yer aldığı, sanıkların …, … olduğu yargılama neticesinde sanıklar hakkında Dairemiz dosyasında davalı olan …’e yönelik resmi evrakta sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından ayrı ayrı mahkumiyet kararı verildiği; kararın gerekçesinde 28/12/2007 ve 18/01/2008 keşide günlü 2 adet çekin …’a atfen atılan imzaların sahte olduğu, …’ün ortaklıktan ayrılmasına rağmen imzası taklit edilerek 22.000,00 TL bedelli senedin tanzim edildiği kabul olunarak hüküm kurulmuştur. Kararın kesinleşme şerhine dosya içerisinde rastlanmamıştır. Dosya içerisinde mevcut İstanbul … İcra Dairesinin…Esas, … Esas ve İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyalarında alacaklı …tarafından asıl davadaki davalılar aleyhine kambiyo senetlerine dayalı takip başlatıldığı anlaşılmaktadır.
GEREKÇE: Asıl dava, finansal kiralama sözleşmesine dayalı aynen iade ve alacak istemine ilişkindir. Ankara 20.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/600 Esas sayılı birleşen dosyası ise; HMK 208/4 maddesi gereğince açılan sahteliğin tespiti istemine ilişkindir.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Birleşen dosya yönünden istinaf istemi ve buna dayalı olarak …’ün borçtan sorumlu olup olmadığına ilişkin istinaf istemleri incelenmiştir.6100 sayılı HMK’nın 208/4.maddesine göre; “Resmî bir senetteki yazı veya imzayı inkâr eden tarafın bu iddiası, ancak ilgili evraka resmiyet kazandıran kişiyi de taraf göstererek açacağı ayrı bir davada incelenip karara bağlanabilir. Asıl davaya bakan hâkim, gerekirse bu konuda imza veya yazıyı inkâr eden tarafa, dava açması için iki haftalık kesin bir süre verir”. Somut uyuşmazlıkta birleşen dosya yönünden alınan bilirkişi heyeti raporu yeterli olup rapora göre Ankara ….Noterliği’nin 29.12.2006 Tarih ve … yevmiye nolu düzenleme şeklindeki finansal kiralama sözleşmesi altındaki imzanın …’e ait olmadığı tespit edilmekle birleşen dosyanın esası yönünden ve asıl dosyada davalı …’e ilişkin davanın reddi yönünden istinaf istemlerinin reddi gerekmiştir.Asıl dosya yönünden davacı vekilinin istinaf istemi Dairemizce incelenmiştir. Dosya arasında mevcut İstanbul ….İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında muaccel hale geldiği iddia edilen kira alacakları yönünden davalılar aleyhine ilamsız takip başlatıldığı gibi Beşiktaş….Noterliği’nin 23.11.2007 Tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile muaccel hale geldiği iddia edilen alacak kalemi yönünden ihtarname keşide edildiği de dikkate alındığında finansal kiralama sözleşmesi hükümleri, icra dosyası, bono örneklerine göre davacı vekilinin raporlara ilişkin itirazının değerlendirilmesi gerekirken mahkemece 1.rapor ile çelişen 2.rapora göre karar verilmesi yerinde görülmemiş davacı vekilinin istinaf isteminin bu yönü ile kabulü gerekmiştir. Açıklanan nedenle asıl dava yönünden davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1- Birleşen davada davalı … vekilinin istinaf isteminin REDDİNE, davacı …vekilinin istinaf isteminin kısmen KABULÜ İLE,2-İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/03/2017 gün ve 2014/318 Esas, 2017/155 Karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, -Yargılamaya devam olunmak üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde asıl davada davacı …. tarafa iadesine,- Birleşen dosya davalısı … yönünden alınması gereken 44,40TL harçtan peşin alınan 31,40TL harcın mahsubu ile bakiye 13,00TL harcın davalı …’dan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,4-İstinaf aşamasında asıl davada davacı …. yapılan yargılama gideri olan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 124,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 209,70 TL’nin birleşen dosyadaki davalı … dışındaki davalılardan alınarak asıl davada davacı ….’ye verilmesine, – Birleşen dosyada davalı … yönünden istinaf masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 22/11/2019 tarihinde HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.