Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/3261 E. 2019/2524 K. 15.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/3261 Esas
KARAR NO : 2019/2524
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/12/2016
NUMARASI : 2014/1358 E. – 2016/962 K.
DAVANIN KONUSU: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 15/11/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 08.01.2013 tarihinde ….A.Ş’nin 4 ayrı şubesine 7.000 adet dinarsu çift kişilik battaniye satılıp teslim edildiği, battaniye fiyatı KDV dahil 34.50 TL iken sehven faturanın 35.50 TL adet üzerinden kesildiğini, … satılmayan 3.460 adet çift kişilik battaniyeyi 23.03.2013-27.04.2013 tarihleri arasında İADE faturalarıyla müvekkili şirkete iade ettiği, satılan 3.540 adet battaniye için birim fiyat farkının 1.00 TL yüzerinden kesilmesi gerekirken KDV dahil 3.53 TL olarak kesilmesi karşısında 2.53 TL fark oluştuğunu, satılan ürün 3,540 adet olduğu, 2.53 TL fiyat farkı hesaplandığında müvekkili şirketin … 8.956.20 TL alacaklı olduğu, … iade ettiği battaniyelere ilişkin fiyat farkı olarak 1.00 TL üzerinden fatura kesmesi gerekirken KDV dahil 3.53 üzerinden kesmesi karşısında müvekkili şirketten haksız olarak 8.956.20 TL tahsil ettiğini, bu konuda müvekkili şirketin çalışanı … tanık olarak dinlenilmesini, dilekçe ekinde sunulan hesap döküm ekstresinde 25.07.2012 tarihi itibariyle düzenlenen raporda alacak-borç bulunmadığı hususunda mutabık kalındığını, müteakip 140105 referanslı kayıtta … A,Ş tarafından 31.08.2012 tarihinde hesaba 8.553.60 TL tutarında alacak girişli yapıldığını, müvekkilinin bu tutarla ilgili bilgi talebinde bulunulduğunu, ancak açıklama yapılmadığını, bilahare 2010 yılında Esenyurt deposuna gönderilen ürünlerin barkodsuz olması nedeniyle iade edildiği bilgisinin verildiğini, ancak söz konusu ürünlerin müvekkili şirkete iade edilmediğini, davalının iki yıl önce iade ettiği ürünün iade faturasının düzenlenmesinin imkansız olduğunu, 25.07.2012 tarihinde müvekkili şirket hesap bakiyesinin sıfır olduğunu, bu nedenle haksiz olarak alacak kaydedilen ve hesaplardan mahsup edilen 8.553.60 TL’nın müvekkili şirkete iade edilmesi gerektiğini beyanla, açılan davanın kabulü ile toplam 17.509.80 TL’lık alacağın, dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte …. A.Ş’den alınarak müvekkili şirkete verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafından ikame edilen davanın 6100 Sayılı HMK’nun amir bükümlerinin davacı tarafından yerine getirilmediğini, Müvekkili şirketin davacıya her hangi bir borcunun bulunmadığını, müvekkili tarafından düzenlenen iade ve fiyat farkı faturaları, taraflar arasındaki ticari teamüle uygun olarak düzenlendiğini, faturaların düzenleme tarihleri ve davacı beyanları dikkate alındığında iş bu faturalara yasal süresi içerisinde itiraz edilmediğini, sözkonusu fatura içerikleri davacı tarafından kabul edilmiş sayılacağını, davacı tarafından içerikleri kabul edilen faturaların haksız ve hukuka aykırı şekilde huzurdaki dava konusu edilerek müvekkilinden tahsil edilmeye çalışıldığını, müvekkili şirketten davacı yanın işbu faturalardan kaynaklanan bir alacağının bulunmadığını, davacı yanın usule aykırı tanık dinletme talebine muvafakat edilmediklerini beyanla, davanın reddini talep etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI:İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 8.553,60.-TL’nin davalıdan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiliyle davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ:Davacı vekili istinaf isteminde özetle; fiyat farkı faturasının 1,00TL üzerinden düzenlenmesi gerekliyken 3,53-1,00= 2,53 TL üzerinden düzenlenmiş olması nedeni ile müvekkilinin 8.956,20 TL alacağı bulunduğunu, mahkemenin kök rapora değil ek rapora göre karar vermesinin hatalı olduğunu, davalının kayıtlarında faturanın bulunmamasının muhasebe kayıtlarının düzenli tutulmadığını gösterdiğini, birim fiyatta sehven hata yapıldığını, TBK 78 maddesi gereğince kendini borçlu zannederek borçlu olmadığı ödemeyi yerine getiren kişinin bu ödemeyi sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri isteyebileceğini, mahkemenin fiyat farkı faturasına ilişkin alacak alacak talebini reddetmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiş,Davalının istinaf istemi yönünden ise; dosyada mevcut hesap ekstresine göre 25.07.2012 tarihi itibarı ile düzenlenen 25.07.2012 Tarihli ZZ raporunda tarafların borç ve alacağının bulunmadığı ve bu husuta mutabık kalındığını, müteakip satırda ise 31.08.2012 Tarihinde 140105 referans numarası ile … AŞ tarafından hesaba 8553,60TL turarında alacak girildiğini, raporunda bu yönde olduğunu, davalının karşı fatura düzenleyerek iki yıl kadar sonra alacağını girmesinin sebebinin açıklanamadığını, mahkemenin bu fatura yönünden davayı kabulünün yerinde olduğunu, bu nedenle davalı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir.Davalı vekili istinaf isteminde özetle; Dosyada beyan edildiği üzere 8.553,60 TL bedelli 3600 adet paspasın müvekkili şirket tarafından teslim alınmadığını, müvekkilinin düzenlediği faturada da “3600 adet paspas barkod okunamadığı için teslim alınmamıştır. Faturanız: 140102” ibaresinin yer aldığını, bilirkişilerin raporlarında; barkodların okunaksız olduğunun tespiti ancak teslim ile birlikte mümkün olabailecektir şeklindeki görüşlerinin yerinde olmadığını, bilirkişilerin yoruma dayalı görüşlerini kbaul etmediklerini, mahkemenin kısmen kabul kararının hatalı olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:Dava, ticari alım satıma dayalı alacak talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı her iki taraf vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Mahkemece alınan bilirkişi raporunda; davacı ile davalının defterleri arasındaki farkın; 8.956,20 TL bedelli 03.05.2012 tarih ve … seri nolu fiyat farkı faturası ile davalı defterlinde kayıtlı olan 8.553,60 TL bedelli 20.08.2010 Tarih … seri nolu faturadan kaynaklandığı açıklanmıştır.Davacı vekili, davalı tarafça satın alınan 3.540 adet battaniye için 1.00TL üzerinden fiyat farkı faturası kesilmesi gerkliyken 3,53 TL olarak kesildiğini iddia etmiş ise de; taraflar arasında yazılı sözleşme mevcut olmayıp birim fiyata ilişkin davalının kabulünün olmadığı dikkate alındığında bu husustaki alacak iddiası ispatlanamadığından ek rapora göre davanın reddine karar verilmesi yerinde olup davacı vekilinin istinaf isteminin reddi gerekmiştir.Davacı tarafça tanzim olunan 23.06.2010 tarih … seri nolu 27.993,60TL bedelli fatura kapsamında 3600 adet paspasın 8.553,60TL olduğu, faturanın davalının defterine 23.06.2010 tarihinde … yevmiye numarası ile kaydedildiği, bilahare davalı tarafından 20.08.2010 Tarih ve … seri nolu iade faturası düzenlendiği ve iade faturasının 31.08.2012 tarihinde davalının defterine tahsilat olarak kaydedildiği, fatura incelendiğinde; “3600 adet paspas barko okunmadığı için teslim alınmamıştır” şeklindeki açıklamayı içerdiği görülmektedir. Bilirkişi heyetinin kök ve ek raporunda belirtildiği gibi; davacıya ait … seri nolu faturanın davalının defterlerine kaydedildiği, ürünün barkodsuz olup olmadığının ürünün teslimi alınması ile tespit edilebileceği, davalının iade faturasının davacı defterlerinde kayıtlı olmadığı gibi, 3600 adet paspasın davacıya iade edilerek tesliminin sağlandığı hususunda herhangi bir delil olmadığı, keza davalının 20.08.2010 tarihli iade faturasını 31.08.2012’de defterine işlediği görülmekle davacının alacak talebinin 8553,60TL’lik kısmının kabulüne karar verilmesi yerinde olup davalı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar vermek gerekmiştir.Açıklanan nedenlerle taraf vekililerinin istinaf isteminin HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince taraf vekillerinin yerinde görülmeyen istinaf istemlerinin ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 44,40 TL harçtan, peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 13,00 TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Alınması gereken 584,30 TL harçtan, peşin alınan 146,07 TL harcın mahsubu ile bakiye 438,23 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,5-İstinaf aşamasında taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, 6-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 15/11/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.