Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/3209 Esas
KARAR NO : 2019/2153
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/09/2016
NUMARASI : 2014/911 2016/872
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 16/10/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili; müvekkilinin davalılara patates satıp teslim ettiği, ancak bedelinin ödenmediğini belirterek 23.762,02 TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili; müvekkilleri ile davacı şirket arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını, … isimli şahsın müvekkilini arayarak patates alışverişi hususunda anlaştığını, bu kişinin kendisine ait taşıma ve satış sertifikası ile 20.840 kğ. Patates gönderdiğini, gelen patatesin bozuk çıktığını, bunun üzerine ikinci bir malın gönderilmesini istemediklerini, buna rağmen… 17 ton mal gönderdiğini, malın bozuk olduğu anlaşıldığından teslim almadığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi incelemesine göre; dava konusu faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olmadığı, hazırlık soruşturması sırasında davalıların patates aldıklarının anlaşıldığı, davalıların ayıp savunmasını kanıtlayamadığı gerekçeleriyle davanın kabulüne karar vermiş, kararı davalılar vekili istinaf etmiştir. Davalılar vekili istinafında; taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığını, müvekkili … ticari defterlerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen raporda; müvekkilinin kayıtlarında ticari kayıt’a rastlanmadığını belirttiğini, bu rapora karşı sunmuş oldukları beyanlarını tekrar ettiklerini, davacı defterlerinde yapılan incelemede de, davacının müvekkilinden değil dava dışı ve malları gönderdiği … adlı kişiden alacaklı olduğu, tanık … alışverişin ve görüşmelerin … ile … arasında geçtiğini, … malları … tarafından …’a satıldığını söylediğini, davalı … hiç bahsetmediklerini, tanıklardan … malları, davalılara teslim ettiğini, … ve … davacıyı arayarak malların bir kısmının ayıplı olduğunu söylediklerini beyan ettiğini, bu beyanın müvekkilinin malları satın aldığına kaide oluşturmayacağını, malların bozuk olduğunun iki kişinin bildirmesinin mümkün olmadığını, davalı tanıklarının ise olayı bütün açıklıklarıyla anlattıklarını, dosyaya sundukları 25.09.2012 tarihli cevaplarında ki, sundukları delillerin değerlendirilmediğini, irsaliyelerin geliş tarihine nazaran da yasal süre içerisinde 29.08.2012 tarihli ihtarname ile malların iade edildiğini, ayıp ihbarı konusunda inceleme yapılmadığını bildirmiştir. Davacı tarafından, 16.08.2011 tarihli patates satışı için düzenlenen faturanın 23.762,02 TL bedelli olduğu, muhatabının … olduğu görülmüştür…. tarafından davacı şirkete gönderilen 29.08.2011 tarihli ihtarnamede, davacı ile hiçbir ticari ilişkisinin bulunmadığını, sadece … plakalı araç ile … adlı müstahsil ile 20.840 KG patates komisyon satılmak üzere üretici belgesi ile geldği, tarafına kesilen fatura ve irsaliyeleri kabul etmediği yönünde beyanda bulunduğu görülmüştür. Davanın, başlangıçta Çifteler AHM’de açıldığı, mahkemece yetkisizlik kararı verildiği ve dosyanın Kocaeli ATM’ye geldiği görülmüştür.Müşteki … tarafından, davalılar ve dava dışı … aleyhine yapılan suç duyurusu üzerine Güveni Kötüye Kullanma ve Dolandırıcılık suçlarından başlatılan hazırlık soruşturması sonunda, taraflar arasındaki ilişkinin alım satım ilişkisine dayanan hukuki mahiyet arz ettiği gerekçesiyle takipsizlik kararı verildiği görülmüştür. Yargılama sırasında alınan 13.11.2015 tarihli bilirkişi raporunda; davacı şirketin defterleri incelendiği, davacı defterlerinde … adına 07.08.2011 tarihli muhasebe kaydından 23.762,02 TL tutarında satış yapıldığı, fatura içeriğinin patates olduğu, fatura için 2 adet sevk irsaliyesi düzenlendiği, davacının defterlerinde bu faturadan dolayı … 23.762,02 TL alacaklı olduğunun belirtildiği görülmüştür. Yargılama sırasında alınan 16.01.2015 tarihli bilirkişi raporunda; davalının defterlerinin incelendiği, dava konusu faturanın, davalı ticari defterlerinde yer almadığı yolunda görüş bildirdiği görülmüşt. Hazırlık soruşturması sırasında beyanda bulunan … ifadesinde; … köylüsü olan… 38 ton patatesi sağlam durumda aldığını, …’ın kendisini aradığını, … aldığı 2 kamyon patatesi kendisine gönderdiğini, ancak …’ye … gönderilen patateslerden zarar ettiği için parasını göndermek istemediği, …ise, … 2011 yılının ilk haftasında 38 ton patatesi peşin para ile verdiğini, patateslerin sağlam olduğunu, … ise; … isimli şahsa ait patatesleri … plakalı kamyonu ile “yaklaşık 21 ton” Kocaeli Sebze Hali’ne götürdüğünü, burada …’ın malı almayacağını söylediğini, … ancak malı seçerek alabileceğini söylediğini, bu sırada … isimli şahsın dayısı olan … isimli şahsında bulunduğunu, bu şahsın malı hiç alma geri gönder dediğini, … da sadece seçmece patatesleri alacağını söylediğini, mal sahibinin de bunu kabul ettiğini, … işçi tutarak, kamyonda yüklü patatesleri seçtirerek ayırdığını, işe yaramayanları çöpe attırdığını, seçilen patatesleri tattırmadığını, yaklaşık 7-8 ton olduğunu, teslimle ilgili belge almadığını beyan etmiştir. … ise; …’ın akrabası olduğunu ve 5 yıldır yanında çalıştığını, … müşteki… ile patates satışı konusunda anlaşma yapanın … olduğunu, bu şahsın patatesi kamyonla İzmit’e gönderdiğini, patatesin yasal girişinin yapılması için … isimli şahıs üzerine giriş yapıldığını, patatesin büyük bölümünün çürümüş olduğunu,… aradığını, malı geri almasını istediklerini, onunda; içinden sağlamları alın gerisini atın dediğini, ertesi gün 17 ton mal daha geldiğini, bunların daha bozuk olduğunu, şoförün, boş bir araziye malları döktüğünü beyan etmiştir. … ise; … isteği üzerine malları kendi adı üzerinden giriş yaptırdığını, malların bozuk olduğunu, ikinci kamyondan haberi olmadığını beyan etmiştir.
GEREKÇE: Dava, satım sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili talebine ilişkindir. Davacı taraf, davalılara patates sattığını, bedelinin ödenmediğini iddia etmiş, davalılar ise davanın reddini savunmuştur. Konuyla ilgili hazırlık soruşturması sırasında dinlenen davalı … , diğer davalı …’ın akrabası olduğunu ve bu kişinin 5 yıldır kendisinin yanında çalıştığını, müşteki … ile patates satışı konusunda … anlaşma yaptığını, bu şahsın patatesi kamyonla İzmit’e gönderdiğini, patatesin hale … isimli şahıs üzerinden girişinin yapıldığını, … aradığını ve malı geri almasını istediklerini, ertesi gün gelen 17 ton malın da daha bozuk olduğunu, şoförün malları araziye döktüğünü beyan ettiği, hazırlık soruşturması sırasında dinlenen şoför … plakalı kamyonuyla yaklaşık 21 ton patatesi hale götürdüğünü, …’ın bu malı alamayacağını söylediğini, …’ın yanında dayısı olan … de bulunduğunu, … işçi tutarak yaklaşık 7-8 ton patatesi seçtiğini beyan ettiği, diğer şoför … ise; götürdüğü patateslerden 4-5 tonunun teslim alındığını beyan ettiği görülmüştür. Nitekim mahkemece de hazırlık soruşturmasındaki bu ifadeler gözetilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Hazırlık soruşturması kapsamında davalıların birlikte çalıştıklarının anlaşıldığı, davacı şirket yetkilisi tarafından davalılara iki kamyon patates gönderildiği, şoförlerden … tarafından getirilen kamyon içinden 7-8 ton patatesin alındığı, diğer şoför …getirdiği patateslerden ise 4-5 tonun davalılar tarafından teslim alındığı anlaşılmaktadır. Mahkemece açıklanan bu yön gözetilmeksizin davanın tam kabulü doğru değildir. Davacı tarafından davaya dayanak yapılan fatura ve irsaliyeler içeriğinden, gönderilen malın 38.100 kğ olduğu, ancak yukarıda dairemizce yapılan belirlemeye göre teslim alınan malın miktarının şoförlerin beyanından ortalama 12 ton (12 bin kğ) olduğu kanaatine varılmıştır. Dolayısıyla davalıların bu miktar mal aldıklarının kabulü ile bedelinden sorumlu oldukları gözetilmeksizin yazılı şekilde davanın tamamen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Düzenlenen fatura içeriğinde malın bedeli belli olduğundan ve bedelle ilgili de açıkça yapılmış bir itiraz ve istinaf talebi bulunmadığından, bu bedel üzerinden dairemizce hesaplama yapılmış olup buna göre 12 bin kğ X 0,65 TL = 7.800 TL + %1 KDV eklenmesiyle toplam mal bedelinin 7.878,00 TL olduğu görülerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması cihetine gidilmiş ve bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulü yönünde aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davalılar vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE, 2-Kocaeli 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/09/2016 gün, 2014/911 Esas, 2016/872 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Davanın kısmen kabulü ile; 7.878,00 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 538,14 TL harçtan, peşin alınan 352,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 185,24 TL harcın davalılardan alınarak hazineye irad kaydına, 5-Davacı taraftan tahsil edilen 352,90 TL peşin harcın davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 6-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 21,15 TL başvuru harcı, 3,30 TL vekalet harcı, 600,00 TL bilirkişi ücreti ve 566,15 TL posta-talimat gideri olmak üzere toplam 1.190,60 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre belirlenen 394,72 TL’sinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, geri kalan giderin davacı üzerinde bırakılmasına, 7-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olan 67,10 TL’den davanın kabul ve red oranına göre belirlenen 44,85 TL’sinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, geri kalan giderin davalılar üzerinde bırakılmasına, 8-Davacı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,9-Davalılar lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,10-İstinaf peşin harcının talebi halinde davalılara iadesine, 11- İstinaf aşamasında davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcının davacıdan alınarak davalılara verilmesine,12-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 13-Gerek ilk derecede gerekse istinaf aşamasında yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.16/10/2019