Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/3185 E. 2019/2582 K. 22.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/3185 Esas
KARAR NO : 2019/2582 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/03/2017
NUMARASI : 2015/170 E. – 2017/48 K.
DAVANIN KONUSU: Markaya Tecavüzün Tespiti ve Men’i ile Maddi ve Manevi Tazminat
KARAR TARİHİ: 22/11/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirketin müvekkili adına tescilli markaları ve logoları kendi faaliyet adresinde satışa sunduğunu, şirketin … model gaz alarm dedektörlerinin TSE belgesi adı altında ürün etiket ve ambalajında TSE logosu kullanarak piyasaya satışa sunduğunu, davalı şirketin TSE belgesinin 03.04.2013 tarihinde feshedildiğini ve daha sonra şirket tarafından da yenilenmediğini, ancak buna rağmen bu tarihten beri TSE belgesini kullanmaya devam ederek müvekkili kurumun haklarına tecavüzde bulunduğunu, kurumu maddi ve manevi zarara uğrattığını, şirket hakkında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu belirterek, müvekkili kuruma ait tescilli markaya yapılan tecavüzün tespiti ve men’ine, 7.520,00 TL + KDV maddi tazminat ile 11.280,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 18.000,00 TL + KDV tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalı şirketin 03.04.2012 tarihinde TSE uygunluk belgesi aldığını, bu belgenin son geçerlilik tarihinin 03.04.2013 tarihi olduğunu, müvekkilinin aldığı bu belgeden sonra 24.09.2013 tarihinde yeniden başvuruda bulunarak tekrardan TSE uygunluk belgesi aldığını, aldığı bu belgenin son geçerlilik tarihinin ise 24.09.2014 tarihi olduğunu, belgenin son geçerlilik tarihi geçtikten sonra 18.02.2015 tarihinde TSE belgesini feshettiğini, müvekkilinin 24.09.2014 tarihinden sonra TSE logosunu kullanmadığını, TTK hükümleri gereğince haksız rekabet hükümlerine aykırı hareket etmediğini, iş yerinin bir köşesinde bırakılan ve hiç bir şekilde kullanılmayan üzerinde TSE logosu bulunan üç adet içi boş kutunun dışında markanın kullanıldığına dair herhangi bir şey bulunmadığını belirterek, açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinin 23.03.2017 tarihli 2005/170 E. – 2017/48 K.sayılı kararıyla; “davalının 24/09/2013-24/09/2014 tarihleri arasında TSE markasını “…” markalı ürünleri üzerinde kullanması için marka kullanım belgesi aldığının tespit edildiğini, 09/11/2015 tarihinde iş yerinde yapılan aramada üzerinde TSE ibaresi bulunan … marka gaz dedektörüne ait üç adet boş kutu bulunmuşsa da, bu kutuların geçmiş yıllardan kaldığına ilişkin davalı savunmasının aksini gösteren bir delil elde edilemediği, kutuların boş olması ve iş yerindeki diğer ürün kutlarının üzerinde TSE markasının yer almaması nedeniyle davalının davacıya ait TSE markasını izinsiz ve sözleşme yapmaksızın kullandığı kanıtlanamadığı” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; davalının 24.09.2014 tarihinden sonra da marka kullanımına devam ettiğini, davalının işyerinde 19.10.2015 tarihinde yapılan aramada; masanın arkasındaki rafta, 3 adet TSE logolu ürün kutusu bulunduğunu, davalı tarafından vitrinde bulundurulduğunu, gelen müşterilerin davalı ürünlerinden önce TSE logosunu göre bildiğini, yeni yaptırılan logosuz kutuların vitrin ürünü olarak kullanılmadığını, ürünlerin etiket ve ambalaj markalarında TSE markasını kullandığını, arama işleminden öncede TSE markasını kullandığını, 556 sayılı KHK’nın ihlal edildiğini beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekilinin istinafa cevabında; müvekkilinin davacının logosunu kullanmadığının açıkça ortada olduğunu, aramada binlerce kutuya bakıldığını, hiçbirinde TSE logosu bulunmadığını, sergilenmeyen 3 adet kutuya dayanılarak dava açıldığını, müvekkilinin işyerinde vitrin veya camekan kısmının bulunmadığını, söz konusu yerin imalathane olduğunu, arama tutanağında da bu hususun belirtildiğini, davacının davasını haklı göstermek için dilekçesinde ileri sürdüğü hususların bile dışına çıktığını beyanla istinaf başvurusunun reddini talep etmiştir. TPMK kayıtlarının incelenmesinde; davacı kuruma ait 2014/32325 numaralı “TSE” ibareli markanın 18.04.2014 tarihi itibariyle 10 yıl müddetle tescil edildiği tespit edilmiştir.İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2015/143981 soruşturma sayılı dosyasında; davalıya ait iş yerinde 09/11/2015 tarihinde arama yapıldığı, üç adet TSE logolu içi boş olan … GA-101 model gaz alarm dedektörü kutusunun bulunduğu, adreste TSE logosuz aynı model gaz alarm dedektörlerinin de bulunduğunun görüldüğü, yapılan soruşturma sonucunda, iş yerinde bulunan üç adet kutunun şüphelinin TSE belgesi olduğu tarihten kalma ihtimali bulunduğu, arama tarihinde TSE logosuz gaz dedektörü satışı yaptığı, TSE logosuz kutu basımı için suç tarihinden önceki aylara ait fatura fotokopilerini ibraz ettiği, atılı suçu işlediğine dair iddia dışında delil bulunmadığı gerekçesiyle 2015/108971 karar numaralı ve 01/12/2015 tarihli kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği tespit edilmiştir.
Davalı ile davacı arasında marka kullanımıyla ilgili yapılan 24/09/2013 tarihli TSE Marka Kullanma Sözleşmesi ve ekleri dosya içine getirtilmiş, incelendiğinde 24/09/2013-24/09/2014 tarihleri arasında “…” markası için TPE marka kullanma belgesi sahibi olduğu, 25/03/2015 tarihli dilekçesi ile sözleşmenin iptalini talep ettiği tespit edilmiştir.
G E R E K Ç E :Davacı vekilinin dava dilekçesinde; tescilli TSE markasının davalı tarafından, haksız şekilde kullanıldığı iddiasıyla, markaya tecavüzün tespiti, men’i, maddi ve manevi tazminat talepli dava açtığı, İstanbul Anadolu C. Başsavcılığının 2015/143981 soruşturma sayılı dosyasında, davalı adresinde 09/11/2015 tarihli arama sırasında üç adet TSE logolu içi boş … GA-101 model gaz alarm dedektörü kutusu bulunmuşsa da, yine işyerinde TSE logosu olmayan aynı model gaz alarm kutusunun da görüldüğü, kutuların içinin boş olması, 30/03/2015 ve 05/04/2015 tarihli kutu/ambalaj faturalarının ibrazının ve TSE logosuz aynı model alarm dedektörü kutusunun bulunmasının, davalının “kutuların sözleşmenin geçerli olduğu dönemden kaldığına ” dair savunmasını doğruladığı, davacının davalı kutularının vitrinde sergilendiğine dair iddiası hakkında dosya kapsamında delil bulunmadığı, ilk derece mahkemesinin davanın reddi kararının dosya kapsamındaki delillerle uyumlu olduğu kanaatiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Davacı kurum harçtan muaf olduğundan harç konusunda karar verilmesine yer olmadığına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 22/11/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.