Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/3049 E. 2020/1303 K. 13.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/3049 Esas
KARAR NO : 2020/1303
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/02/2017
NUMARASI : 2014/196 2017/143
DAVANIN KONUSU: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 13/07/2020
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkili ile davalılardan …arasında düzenlenen 15/07/2013 ve 20/08/2013 tarihli sözleşmeler ile verilen çeklerin sözleşme şartları yerine getirilmediği için bedelsiz kaldığını, bu çeklerin davalı tarafından müvekkiline geri getirildiğini, fakat aradaki iyiniyet ve diyalogdan dolayı bu çeklerin gizlice müvekkilinin ofisinden alınarak yine bu firma tarafından piyasaya kanuna ve sözleşmeye aykırı olarak sürüldüğünü, çek iptali davası açtıklarını belirterek çeklerin müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı …vekili, müvekkili ile… Ltd. Şti arasında faktoring ilişkisi bulunduğunu, çeklerin bu ilişki nedeniyle müvekkiline teslim edildiğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Davalı … vekili, müvekkilinin meşru hamil olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir. Davalı … Ltd. Şti vekili, daha önceden bu çekle ilgili açılan iptal talebinin reddine karar verildiğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Davalı … ise, davacının olay nedeniyle mağdur olduğunu, …defterleri incelendiğinde, haklılığının görüleceğini bildirerek çeklerin iptalini ve iadesini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davanın TTK’nun 792.maddesine göre açıldığı, ispat külfetinin davacıda olduğu, davacının yetkili hamil olduğunu ve çekin rızası hilafının elinde çıktığını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili istinaf sebebi olarak; dosyada eksik tahkikat yapıldığını, müvekkilinin haklı olduğunu, müvekkilinin ortak iş yapmak üzere sözleşme karşılığı …ile akdettiği sözleşme ile teslim edildiği ve daha sonra bu çekler müvekkilin rızası dışında bu davalı tarafından elinden çıkarıldığı için Bakırköy 8.Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından 12 adet çekin iptal edildiği, kalan çekler yönünden ise istirdat davası açılmak üzere ödemeden men kararıyla birlikte karar verildiği, müvekkilinin davada taraf olma hakkının tam olduğunu, çeklerin yetkili hamil olmayan davalılardan … tarafından sunulan dilekçe ile dava konusu çeklerin hile ile bu davalıların eline geçtiğini ve hiçbirinin alacaklı sıfatına sahip olmadığını, kendisinin de çeklerini müvekkiline iade edeceğini beyan etmesine rağmen ve bilirkişi incelemesinde de Vergi Usul Kanunu ve Genel Muhasebe Kurallarına aykırı rapor sunulmasına ve ehil bilirkişi talep etmelerine rağmen red kararı verilmesinin TTK ve BK’ya aykırı olduğunu, yeni bir bilirkişi raporu alınsaydı haklııklarının anlaşılacağını bildirmiştir. Davacı tarafından dava dilekçesinde dava konusu çeklerin … A.Ş Avcılar Şubesi’ne ait … ve … nolu çekler olduğunun belirtildiği görülmüştür. …ile … ve …(davacı) arasında 15/07/2003 ve 05/09/2003 tarihlerinde yemek sözleşmelerinin imzalandığı, 15/07/2013 tarihli sözleşmede toplam tutarı 100.000,00 TL olan her biri 25.000,00 TL’lik çeklerin ödendiğinin yazılı olduğu görülmüştür. …ile … ve …(davacı) arasında düzenlenen kira sözleşmesinde; kira bedeli olarak 25/10/2013’den 25/06/2014’e kadar birer aylık sıra ile 9 adet her biri 20.000,00 TL bedelli sıralı çeklerin verildiğinin belirtildiği görülmüştür. Dosya içinde bulunan Bakırköy 8.ATM’nin 2013/469 Esas – 2014/179 Karar sayılı ilamının incelenmesinde; davacının …, müdahillerin ise … Ltd. Şti, … ve … olduğu, yargılama sonunda dava konusu 11 adet çekin zayi nedeniyle iptaline karar verildiği, dava dilekçesinde dökümü belirtilen 6 adet çek yönünden ise talebin reddine karar verildiği görülmütür. Dosya içinde bulunan … numaralı çekin 25/02/2014 tarihli, 20.000,00 TL bedelli, keşidecisinin …, lehtarının …. A.Ş, sonraki cirantanın…. Ltd. Şti, hamilin ise davalı … şirketi olduğu görülmüştür. … numaralı çekin ise 25/02/2014 tarihli, 25.000,00 TL bedelli, keşidecisinin …, lehtarının … A.Ş, sonraki cirantaların …. olduğu görülmüştür. … nolu çekin 25/11/2013 tarihli, 20.000,00 TL bedelli, keşidecisinin …, lehtarının … A.Ş, sonraki cirantaların …. Ltd. Şti, …. olduğu görülmüştür. … nolu çekin 13/10/2013 tarihli, 30.000,00 TL bedelli, keşidecisinin …, lehtarının….A.Ş, sonraki cirantanın … olduğu görülmüştür. … nolu çekin 2510/2013 tarihli, 20.000,00 TL bedelli, keşidecisinin …, lehtarının ….A.Ş, sonraki cirantanın … A.Ş, … Ltd. Şti ve …. olduğu görülmüştür. Rapor içeriğinden … numaralı , 25/12/2013 tarihli ve 20.000,00 TL bedelli çekin … elinde olduğunun belirtildiği görülmüştür. Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda; 21/12/2016 tarihli bilirkişi raporunda ise; davacının toplam tutarı 135.000,00 TL olan 6 adet çek için huzurdaki çek istirdadı davasını açtığı, çeklerin keşidecisinin davacı değil , dava dışı … olduğu, davalılardan … ve …’ın dava konusu çeklerde ciranta olmadığı, davalı …nin … numaralı 20.000,00 TL bedelli çeki faktoring sözleşmesine uygun bir şekilde dava dışı … şirketinden aldığı ve bedelini bu şirkete ödediği, davalılardan … şirketinin defterlerinde dava dışı …. şirketi ile ticari ilişkisi bulunduğu, bu şirketten 20.000,00 TL’lik çeki aldığının ticari defter kayıtlarında görüldüğü, davalı … ve davalı … iyiniyetli meşru hamil olup olmadıklarının takdirinin mahkemeye ait olduğu yolunda görüş bildirildiği görülmüştür. Davacı tarafından bilirkişi raporuna itiraz edilerek yeniden rapor alınmasının istendiği görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, çeklerin istirdadı davasıdır. Davacı taraf dava konusu çeklerin davalılardan …ye aradaki sözleşmeler nedeniyle verildiğini, ancak sözleşme şartları yerine getirilmediği için çeklerin bedelsiz kalıp iade edildiğini, ne var ki çeklerin gizlice alınarak bu davalı tarafından piyasaya sürüldüğünü iddia etmiş, cevap veren davalılar … A.Ş, … ve …Ltd.Şti davanın reddini savunmuştur. Davalı … ise davacının olay nedeniyle mağdur olduğunu, çeklerin iptalini ve iadesini istemiştir. Davacı tarafça dosyaya sunulan sözleşmelerin incelenmesinde bir kısım çeklerin davalı …ye verildiğinin belirtildiği ve dava konusu çekler ile sözleşmede belirtilen bir kısım çeklerin miktar ve tarih olarak uyumlu olduğu görülmekte ise de, sözleşmelerde çeklerin muhatap bankasının ve çek numaralarının yazılı olmadığı görülmüştür. Öte yandan davacı tarafça çeklerin davalı …tarafından tekrar davacıya iade edildiği belirtilmiş ise de, bu husus usulüne uygun delillerle kanıtlanamamıştır. Yine eldeki dava çekin istirdadı davası olup öncelikle davacı tarafın çeklerde meşru hamil olduğunu ve çeklerin rızası dışında elinden çıktığını usulüne uygun delillerle kanıtlaması gerekir. Dava konusu edilen çeklerin keşidecisinin dava dışı … olduğu, çeklerde davacının sıfatının bulunmadığı görülmüş olup davacının çeklerde meşru hamil olduğunu usulüne uygun delillerle kanıtlayamadığı kanaatine varılmıştır. Öte yandan davalı …, davacının mağdur olduğunu, çeklerin iadesi gerektiğini ileri sürmüş ise de, bu davalının davacı tarafından sunulan sözleşmelerde davacı yanında sözleşmenin tarafı olarak yer aldığı görülmüş, ayrıca bu davalının açıkça kendisi yönünden davanın kabulü gerektiğine ilişkin ikrarı ve kabul beyanı olmadığı anlaşılmıştır.Yukarıda yapılan açıklamalar gözetildiğinde davacı vekilinin istinaf talepleri yerinde değildir. Hal böyle olunca usul ve yasaya uygun olan ilk derece mahkemesi kararına yönelen davacı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 54,40 TL harçtan, peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,00 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361.maddesi uyarınca tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.13/07/2020