Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/2963 E. 2019/1444 K. 05.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/1680
KARAR NO : 2019/871
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 05/06/2017
NUMARASI : 2017/2658 D.İş Esas 2017/2658 D.İş Karar
DAVA : Destekten Yoksun Kalma Tazminatı
KARAR TARİHİ: 31/05/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurusunda: 06/12/2015 tarihinde davalı şirkete sigortalı … plaka sayılı aracın tam kusurlu olarak karıştığı kazada yaya konumunda olan davacıların murisi …’nun vefat ettiğini, sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu ve yasal süresi içinde olumlu bir netice alamadıklarını, müteveffanın kaza tarihindeki gelirinin 1.275,00 TL olduğunu, ayrıca sigorta şirketinin vefat teminatı kapsamında cenaze ve defin giderlerinden sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik her bir davacı için 20.500,00’er TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 500,00’er TL cenaze ve defin gideri olmak üzere toplamda 42.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde: Dava dilekçesine bahsi geçen … plakalı kamyonun olay tarihi itibariyle müvekkili şirkete sigortalı olduğunu, başvuran tarafından müvekkili şirkete başvuruda bulunulduğunu, başvuru konusu kazanın karayolu üzerinde değil, … Madencilik’e ait hafriyat alanında gerçekleştiğini belirterek haksız talebin reddine karar verilmesini talep etmiştir.Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından: Başvuru sahiplerinin talebinin kısmen kabulü ile, davacı … için tazminat ödenmesine mahal olmadığı, bunun yanında …. için hesaplanan 64.065,88 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile birlikte 2.600,00 TL cenaze ve defin giderleri olmak üzere toplam 66.665,88 TL’nin 17/10/2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, karara taraf vekillerince itiraz edilmiş, İtiraz Hakem Heyeti davacılar vekilinin itirazının reddine, davalı vekilinin itirazının kabulü ile Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına, başvuran davacıların talebinin reddine karar verilmiş, bu karar davacılar vekilince istinaf edilmiştir.Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde: Müvekkillerinin murisi …nun yaya konumunda iken işverenine ait çekici ile iş makinesinin arasında kalarak vefat ettiğini, dava konusu olayın iş kazası değil trafik iş kazası olduğunun netliğe kavuştuğunu, SGK ile yapılan yazışmalarda herhangi bir gelir bağlanma ihtimaline binaen müvekkiller lehine hesaplanan tazminattan 98.164,86 TL indirim yoluna gidildiğini, kazanın müteveffanın çalıştığı hafriyat alanı içinde meydana geldiğini, olayın trafik iş kazası olduğunu belirterek İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, trafik kazası sonucu meydana gelen ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve cenaze/defin gideri istemlerine ilişkindir. Davaya konu olan kazanın, maden sahasında araçların bakım ve yağlanması işinde görevli davacılar desteği …’nun iş yeri sorumlusunun talimatı doğrultusunda, maden sahasındaki bir kamyonun yakıt deposundan iş makinesine yakıt aktarmasını istemesi, desteğin iş makinesini kamyonun yakıt deposuna yaklaştırıp kamyonun yanına yaklaştığı sırada meyilli yerde duran iş makinesinin geriye doğru kayması, destek …’ın iş makinesi ile park halindeki kamyon arasında sıkışarak ölmesi şeklinde gerçekleştiği konusunda uyuşmazlık yoktur. 2918 sayılı Kanun’un 3. maddesinde trafik kazası: “Karayolu üzerinde hareket halinde olan bir veya birden fazla aracın karıştığı ölüm, yaralanma ve zararla sonuçlanmış olan olaydır.” şeklinde tanımlanmıştır. Buna göre, dosya içeriğinden kazanın meydana geldiği yerin 2918 sayılı Kanun anlamında karayolu sayılan yer olup olmadığı tam olarak saptanmamış ise de, kazanın Jandarma görevlilerinin düzenledikleri 06/12/2015 tarihli krokide Havadar Sokak üzerindeki yol ile bağlantısı olan hafriyat alanında ve dolayısıyla karayolu sayılan yerde gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Diğer yandan, kaza, maden sahasında 34001410799 plakalı iş makinesinin bulunduğu yerden kayarak destek …’ın park halindeki kamyonla iş makinesi arasında kalması sonucu, yani işletilme halindeki iş makinesinden dolayı oluşmuştur. Bu nedenle kaza, “trafik iş kazası” olarak nitelendirilmelidir.Ancak dava, işletilme halinde olan iş makinesi işletenine veya sigortacısına değil, maden sahası içinde park etmiş, işletilme halinde olmayan, destek…’ın deposundan akaryakıt boşaltmaya çalıştığı sırada kazanın meydana geldiği kamyonun ZMS sigortacısına açılmıştır. Davalı vekilinin aşamalarda olayın bir iş kazası olduğu, trafik kazası olmadığı, karayolunda gerçekleşmediği yönündeki itirazlarının kabul edilmesi mümkün değil ise de, tahkim yargılamasının ilk aşamasından itibaren ve son olarak İtiraz Hakem Heyetine başvurusunda davalının sorumluluğunun “motorlu aracın işletilmesi ile oluşan bir trafik kazası sonucunda” oluştuğunu ifade etmesi, davalıya sigortalı … plakalı kamyonun, yukarıda açıklandığı üzere, işletilme halinde olmaması karşısında, İtiraz Hakem Heyetince; “sigortalı aracın kazanın meydana gelmesinde herhangi bir etkisinin bulunmaması” gerekçesiyle davalı vekilinin itirazının kabulüne karar verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı ve dolayısıyla davacılar vekilinin istinaf itirazının reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen nedenlerle, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-6728 sayılı Kanun’un 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,
3-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine,
4- İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
6- İstinaf talebi için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 361. maddesi uyarınca kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek dilekçe ile temyiz yasa yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.31/05/2019