Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/2696 E. 2019/2288 K. 30.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/2696 Esas
KARAR NO : 2019/2288 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/12/2016
NUMARASI : 2013/11 E. – 2016/219 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 30/10/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin ressam ve tablo eksperi ve restoratörü olduğunu, sanat yaşamı boyunca resim koleksiyonu oluşturduğunu ve bu tablolardan Türk ressamlardan … ait tablolarının sanat galerisini yöneten ve sanat eserleri ticareti ile uğraşan davalıya satmak üzere Beyoğlu …. Noterliği kanalı ile 15 Mart 2012 tarih … yevmiye sayılı ve davalının el yazısı ile tanzim ve imza olunan 19.04.2011 tarihli konsinye tutanağı düzenlendiğini ve noter ihtarnamesi ile yazılı bu belgenin davalı tarafından 21.03.2012 tarihinde bizzat tebellüğ edildiğini ve belirlenen tabloların satış bedelinin hiç ödenmediğini, bir kısım ve satılmayan tabloların geri teslim edilmediğini ve müvekkiline kasıtlı ve kötü niyetle zarar verdiğini bildirerek 245.000,00 TL maddi zararın, 128,64 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 245.128,64 TL maddi zararın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının vefat eden ressam kızı için kitap yaptırmak üzere müvekkiline müracaat ettiğini, yayınlanacak kitabın yapım gideri için dava konusu 4 adet resmi getirerek davalıya bıraktığını, müvekkilinin iyi niyet çerçevesinde konsiye makbuzu düzenleyerek tabloların araştırma yaparak fiyatlarını belirlediğini, … imzalı tabloya 10.000,00 TL’ye alıcı çıkması üzerine satış için onayını aldığını ve satış sonunda bu bedeli davacıya gönderdiğini, … ait tablo için 20.000,00 TL alıcı bulduğunu, davacının acil ihtiyacı olduğunu ve %30 komisyon düşülmeden gönderilmesinin istenmesi üzerine komisyon almadan paranın tamamının davalıya gönderildiğini, müvekkilinin resmi satıştan komisyon alacağı olmasına rağmen davacının kalan tabloları geriye istediğini ancak müvekkilinin komisyon alacakları nedeni ile bu tabloları konsînye olarak tutacağım belirttiğini, …imzalı portrenin müvekkili tarafından bir müşteriye servis yapıldığını, müşterinin yaptırdığı kontrolde imzanın sahte olduğunu belirttiğini bu durumun müvekkilinin prestijini kaybetmesine ve maddi, manevi zarara uğrattığını belirterek alacak ve tazminat hakları saklı kalmak kaydı ile haksız ve yersiz açılan davanın reddini istemiştir.İstanbul 2.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 06/12/2016 tarihli 2013/11 Esas-2016/219 Karar sayılı kararıyla; “davacı … … tarafından davalı … aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile, davaya konu 4 tablodan … imzalı imzalı tablolardan dolayı hesap olunan 42.628,64 TL’nin 29/03/2012 tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davaya konu … yapımı iki adet tablonun İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı kanalıyla davacıya iadesi nedeniyle bunlara ilişkin dava konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına” karar verilmiştir.Davacı vekilinin 13/03/2017 tarihli dilekçesi üzerine; ilk derece mahkemesince 13/03/2017 tarihli tashih şerhi ile mahkeme kararının 2,3,4,5 numaralı hükümlerinin düzeltilmesine, tashih şerhinin gerekçeli kararla birlikte taraf vekillerine tebliğine karar verdiği görülmüştür.Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; karara esas alınan bilirkişi raporunda resimlerin değerini belirleyecek bilirkişi bulunmadığı halde, davacının tek taraflı beyanıyla belirlediği değerlerin tabloların rayiç değerleriymiş gibi hesap ederek rapor düzenlendiğini, müvekkilinin davacının kendisine bıraktığı … imzalı (kontraplaka yapıştırılmış, tamir edilmiş) resme alıcı bularak , davacının onayını da aldıktan sonra 10.000 TL’ya sattığını, davacının %30 komisyonunun diğer resimlerin bedelinden düşülmesini istediğini, daha sonra Müfide Kadri- Tamirli tablosuna alıcı bularak , davacının onayını da aldıktan sonra 20.000 TL’ya sattığını, davacının %30 komisyonunun ve kızına yapılacak kitap masraflarının diğer resimlerin bedelinden düşülmesini istediğini, davacıya 20.000 TL’nın teslim edildiğini, müvekkilinin sahibi ve genel yayın yönetmeni olduğu rh+artmagazine isimli dergide, davacının talebi üzerine vefat eden kızı için bir yazı kaleme aldığını, müvekkilinin iyi niyetine karşın davacının bir hafta sonra Bolu’ya gideceğini söyleyerek diğer iki resmi “İmzasız- … ve sonradan Medjid imzalı” müvekkilinden istediğini, müvekkilinin iki resmin satışından 9.000TL alacağı olduğunu ve kitap için 10.000TL masraf yaptığını belirterek bu meblağlar ödenmeden resimlerin konsinye tutulacağını söylediğini, Şeker Ahmet Paşa tablosuna sonradan imza atılması nedeniyle satışının zaman alacağını söylediğini, Medjid imzalı portrenin de bir müşteriye servis yapıldığında sahte olduğunun söylenmesi üzerine müvekkilinin prestij kaybettiğini, Asliye Ceza Mahkemesinde alınan raporda Bilirkişi …. tarafından imzanın davacıya ait olduğunun bildirildiğini, davacının … Tablosu ile ilgili olarak imzaladığı “20.000TL aldım.Başka alacağım kalmamıştır.” içerikli belgenin dikkate alınmadan hüküm kurulduğunu ayrıca 26/06/2016 tarihli bilirkişi raporunda … tabloları görülmeden rayiç bedelin belirlenemeyeceğinin belirlenmesine rağmen, savcılık tarafından tablolar davacıya iade edildiğinden, konusuz kalan davada mahkemenin 180.000 TL üzerinden yargılama harç ve giderlerine hükmettiğini, mahkemenin tabloların değerini tespit ettirdikten sonra harç ve yargılama giderlerine hükmetmesi gerektiğini beyanla mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davacı vekili istinaf talebine karşı cevap vermemiştir…. imzalı, 19/04/2011 tarihli Konsinye Tutanağında, teslim alınan eserlerin, … Mevlana Külliyesi” olduğu, … imzalı 19/04/2011 tarihli yazıda; “Aşağıda ressamlarını belirttiğim 4 adet yağlı boya tabloyu, satış için kısa bir süreliğine … konsinye olarak emaneten bıraktım. Resimlerin satışından benim elime geçmesini istediğim miktarları aşağıda belirtiyorum. … (34 x 44) cm (50.000 TL), … (55 x 44) cm (80,000 TL), … (23 x 37,5) cm (25.000 TL), … (35 x 55) cm (100.000 TL) ve not olarak “Nazmi Ziya resmi için bana 10.000 TL verildi.” şeklinde not konulduğu, 26/04/2011 tarihinde banka hesabıma Sinem Yurdanur tarafından … adına banka hesabıma gönderildi.” şeklinde açıklama olduğu belirtilmiştir.Davalı vekili tarafından dosyaya, …i tablosunun 20.000 TL’ye satıldığına dair tarihsiz bir satış tutanağı, 20.000 TL’nin davacıya teslim ediliğine ve bu teslimle birlikte … başka bir alacağı kalmadığına dair … imzalı tarihsiz bir teslim tutanağı sunulmuş, İstanbul 42.Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2014/283 Esas sayılı dosyasında alınan 23/02/2016 tarihli bilirkişi raporunda;” bu belgedeki … adına atılan imzanın alt kısmında fulaj izlerinin bulunması ve imzada kopuklukların bulunması nedeniyle tanı unsurlarının anlaşılamadığı, imze içerisinde “r….n” harflerinin tersim özellikleri bakımından kısmi benzerlikler görülmekle birlikte , başlangıç ve bitiş hareketlerinde mevcut mukayese imzalarına kıyasla farklılıklar saptandığı, söz konusu imzanın … eli ürünü olup olmadığı konusunda daha ileri bir tespite gidilemediği” beyan edilmiştir.İlk derece mahkemesince alınan 23/03/2015 tarihli bilirkişi heyet raporunda da; belgedeki imzanın davacının eli mahsulu olmadığı beyan edilmiştir. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Sahtecilik ve Dolandırıcılık Bürosu’nca … numarası ile yürütülen soruşturmada ve 21/11/2016 tarihinde 2016/74149 karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği ve savcılıkta bulunan 2 adet dava konusu tablonun savcılık tarafından davacıya teslim edildiği anlaşılmıştır.İlk derece mahkemesi tarafından; muhasip bilirkişi … ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim bölümünden Yard. Doç. … alınan 01/08/2013 tarihli müşterek raporda; davacının davalıdan konsinye verilen …(80.000 TL) resim bedeli ve … (100.000 TL) resim bedeli olmak üzere toplam 180.000,00 TL resim bedeli karşılığı ile 15/03/2012 tarihli ihtarnamesinin ücreti 128,64 TL olmak üzere toplam 180.128,64 TL alacağı doğduğunu, ancak …ile … tablolarının satıldığı, söz konusu tablolardan davacının alacağının kalmadığı, satılan resim bedelleri toplamı 30.000 TL karşılığında %30 oranında 9.000 TL komisyon alacağının bulunduğu, davalının kitap basımı için 10.000 TL yaptığı, bu durumda … ve … resim bedeli olarak 180.000,00 TL, resim tablo bedeli ile ihtarname ücreti 128,64 TL alacağı olduğu, kitap basım masrafı 10.000 TL ve iki adet resim satışından 9.000 TL komisyon bedeli, satılamayan iki resim için 54.000 TL olmak üzere toplam 63.000,00 TL komisyon borcu bulunduğu, bu nedenle davacı alacağının 107.128,64 TL olduğu belirtilmiştir. Mahkemece FSEK uzmanı Doç. Dr. …, Prof. Dr. …ve… oluşturulan ikinci bilirkişi heyeti 26/06/2014 tarihli raporda ; mahkemeye sunulan delil listesindeki ATİKA müzayede katalogunda yer alan Halife Abdülmecit’in “1.Kadın Efendisinin Portresi” tablosu ile mahkemece incelenmesi istenen Halife Abdülmecit’in “1.Kadın Efendisinin Portresi” tablosunun aynı tablo olmadığı, iki tablo arasında bariz farklılıkların bulunduğu tespit edilmiş, “Kadın Efendisinin Portresi” tablosunun, Halife Abdülmecit efendi tarafından 1880 yılında yapılmış 134 yaşında bir tablo olmadığı, bu tablonun acemice yapılmış sahte bir kopya olduğu , davacıya ödenmesi gereken tazminatın hesaplanabilmek için, satılan … ve … tabloların asıllarının görülmesi gerektiği, orijinal tablolar görülmeden rayiç bedelin belirlenemeyeceği beyan edilmiştir.Mahkemece oluşturulan üçüncü bilirkişi heyetinde FSEK uzmanı akademisyen Doç. Dr. …, muhasip bilirkişi …, Adli Tıp Uzmanı Grafolog Dr. … alınan 23/03/2015 tarihli müşterek raporda; grafolog bilirkişi, tarihsiz … ile …arasında düzenlenmiş görünen 20.000 TL’lik “teslim tutanağı”nın fotokopisinin, laboratuvar ortamında, büyüteç, strereo mikroskop, UV ışık kaynağı, beyaz ışık, değişik açılardan verilen ışık ışınları altında ve yüksek çözünürlü scanner tarayıcı ve bilgisayar programları ile taranarak analitik incelemeye ve objektif denetime uygun hale getirildikten sonra grafolojik ve kaligrafik esaslar dahilinde yapılan incelemede, tetkik konusu tutanak fotokopisinde Orhan Ersoy ismine atfen atılı imza ile …’a ait mukayese imzalar arasında; Tersim tarzı bakımından kısmi benzerlik görüldüğü imzaların ilk ismin ve soy ismin bitişik yazılarak atılmaya çalışıldığı ancak imzanın başlangıcı olan (O) harfinin gövdelendirilişi, uç yapılanması, imza içindeki diğer harflerin biçimlendirilişi, birbirleri ile olan bağlantısı, grama, bukle, figür yapılanması, çizgisel hareketlerin biçimlenmesi, devinim noktaları, ebat, meyil, istikamet, seyir, istif, kalem alışkanlıkları bakımından uygunluk ve benzerlik bulunmadığı, inceleme konusu “teslim tutanağı” fotokopisindeki imzanın … gerçek imzası model alınarak atılmaya çalışıldığı dolayısı ile … eli ürünü olmadığı kanaatine varılmış, davalı tarafça davacının … Cihangir Şubesindeki hesabına 10.000 TL’nın gönderildiği, Ressam … imzalı tablonun 25.000 TL, … tablosunun 50.000 TL bedelle satışı konusunda anlaşıldığı, bedelden sadece 10.000 TL nın ödendiği, satış bedellerinden %30 davalı komisyonu düşüldüğünde tablo satışından kalan davacının 42.500 TL alacağı ile, 128,64 TL ihtar masrafının istenebileceği beyan edilmiştir.
G E R E K Ç E :Davacı ile davalı arasında 19/04/2011 tarihli belge konusu dört adet tablonun, belli bir fiyatla satışı konusunda anlaşma yapıldığı, davalı tarafça … ve … imzalı tabloların satıldığı ve 10.000TL’nın davacının banka hesabına havale edildiği, … ve … tablolarının ise yargılama sırasında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Sahtecilik ve Dolandırıcılık Bürosu’nca 2013/123197 numarası ile yürütülen soruşturmada davacıya iade edildiği konusunda ihtilaf bulunmamaktadır.Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde, müvekkilinin … imzalı tablonun 10.000TL’ya satışı konusunda davacının onayını aldığını ileri sürdüğü anlaşılmışsa da; onay alındığının davalı tarafça ispatlanamadığı, davacı tarafça sunulan 19/04/2011 tarihli belgede de davacının … imzalı tablodan eline 25.000 TL, … imzalı tablodan da 50.000 TL geçmesini istediğini beyan ettiği, davalı vekilinin, tablo satışından ayrıca davacıya 20.000 TL ödeme yapıldığını ileri sürdüğü ve dosyaya tarihsiz ancak … adına imzalı “Teslim Tutanağı başlıklı belge sunulmuşsa da, gerek İstanbul 42. Asliye Ceza Mahkemesi’nde alınan Adli Tıp Raporu gerekse ilk derece yargılaması sırasında grafolog bilirkişinin de bulunduğu heyetten alınan 23/03/2015 tarihli rapordan, belge altındaki imzanın davacının eli ürünü olduğu tespit edilemediğinden, davalı tarafın 20.000TL ödeme iddiasını ve ayrıca davacının kızı için kitap masrafı yaptığını ispatlayamadığı , toplam 75.000 TL satış bedelinden davalının %30 komisyonu ve 10.000 TL ödeme düşüldükten sonra bakiye 42.500 TL ile, davacı tarafça talep edilen 128,64 TL ihtar masrafının istenebileceği kanaatine varılmış davanın esasına yönelik davalı istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde; davacıya savcılık tarafından iade edilen tabloların sahte olduğunu, bunun dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu ile de ortaya çıktığını, tablolar incelenmeden ,19/04/2011 tarihli belgedeki değerlere göre vekalet ücreti ve yargılama gideri taktirinin yerinde olmadığını ileri sürdüğü anlaşılmış, ilk derece mahkemesinin 06/12/2016 tarihli kararı ile … ve … tablolarının davacıya iade edilmesi nedeniyle davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verdiği ancak gerekçeli kararında yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinin hesabında bu tablolara ilişkin dava değerini dikkate almadığı, gerekçeli kararın tebliğinden önce ancak karar tarihinden sonra davacı vekilinin 13/03/2013 tarihli dilekçesi üzerine, aynı tarihli tashih şerhi ile gerekçeli kararın hüküm kısmının 2,3,4 ve 5 numaralı bentlerini değiştirdiği, 6100 Sayılı HMK 304. Madde de “Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile benzeri açık hataların, mahkemece resen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebileceğinin”, “Hükmün Tavzihi” başlıklı HMK 305/2 maddesinde de “Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez” hükmünün düzenlendiği, ilk derece mahkemesinin yazı ve hesap hatası niteliğinde olmayan , yargılama gideri ve vekalet ücretini taraflara yüklenen hak ve borçları değiştirecek şekilde “Tashih Şerhi” değiştirmesi, usul hükümlerine aykırı olduğu kanaatine varılmıştır. Davalı vekilinin iade edilen tabloların sahteliği ve değer düşüklüğüne ilişkin talebinin incelenmesinde, 19/04/2011 tarihli belgede tabloların davalıya konsinye satış suretiyle bırakıldığı, davalının ihtarname tebliği ile verilen sürede tabloları iade etmediği, yargılama sırasında savcılık tarafından iade edilmiş olması karşısında 19/04/2011 tarihli belgedeki değerlerin dikkate alınması gerektiği kanaatiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne karar verilerek, tashih kararı ile düzeltilen mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-Davalı vekilinin istinaf isteminin KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ İLE, 6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince İstanbul 2.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 06/12/2016 tarihli 2013/11 Esas – 2016/219 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,2-Davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine,
-Davaya konu 4 tablodan … imzalı imzalı tablolardan dolayı hesap olunan 42.628,64 TL’nin 29/03/2012 tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,Davaya konu … yapımı iki adet tablonun İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı kanalıyla davacıya iadesi nedeniyle bunlara ilişkin dava konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,3-İlk Derece Yargılaması Yönünden;-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesap olunan 2.911,96 TL nispi karar ve ilam harcından peşin yatırılan 3.640,20 TL’nın mahsubu ile bakiye 728,24 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı vekili yararına kabul edilen (42.628,64 TL ve konusuz kalan 180.000,00 TL) toplam üzerinden hesap olunan 19.307,72 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine, -Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili yararına ret edilen tutar üzerinden hesap olunan 3.931,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
-Davacı tarafından yapılan: 4.600 TL bilirkişi ücreti, 162 TL posta gideri olmak üzere toplam 4.762,00 TL’nin -ret ve kabule göre takdiren hesaplanan- 4.285,80 TL ve 3.661,35 TL harç (peşin+başvuru) olmak üzere toplam 7.947,15 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf Yargılaması Yönünden;a-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davalı tarafa iadesine,b-Davalı tarafından yapılan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcı, 16,20 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 170,90 TL’nin, istinaf talebi kısmen kabul olmakla, takdiren 1/2 oranında 85,45 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,b-Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan 11,00 TL’nin 1/2 oranında 5,50 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 6-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 30/10/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.