Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/2382 E. 2019/2072 K. 11.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/2382 Esas
KARAR NO : 2019/2072
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY(KAPATILAN) 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/02/2017
NUMARASI : 2014/188 E. – 2017/32 K.
DAVANIN KONUSU: Faydalı Model Belgesi (tecavüzün tespiti, men’i)
KARAR TARİHİ: 11/10/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili adına TPMK da 2007/07856 nolu “APP ile Modifiye edilmiş bitüm esaslı şekilli dekoratif çatı levhası, 2009/05412 nolu elastik ve dekoratif çatı levhası faydalı modellerin tescilli olup, davalı tarafından üretilen ürünler ile müvekkili ile tescilli ürünlerin birebir aynı olduğunu, Bakırköy 2 FSHHM nin 2014/60 D.İş sayılı dosyasında yapılan tespitle faydalı model hakkına tecavüzde bulunulduğunu, tecavüzün tespitine, faydalı model belgesinden doğan hakkın ihlal edildiği makine kalıplara el konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili davaya cevabında; müvekkili … yalıtıma ürünle davacı şirkete ait faydalı model belgelerinin kapsamında bulunan buluşa dayalı olarak imal edilen ürünlerin aynı amaçla aynı sonucu elde etmek için kullanılacak olsalar da her iki grup ürünün bileşenleri ve bu bileşenlerin bilimsel karakteristliklerini birbirinden tamamen farklı oldukları, davacı adına tescilli faydalı modele ilişkin ihlalin söz konusu olamayacağını, müvekkiline ait ürünlerde yer alan bitüm tabakanın … isimli malzemelerle modifiye edilmiş iken davacıya ait faydalı model belgelerinin koruma altına alınmış ürünlerdeki bitüm tabakanın … veya … isimli malzemelerde modifiye edildiğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davacı cevaba cevap dilekçesinde; dava tarihinde müvekkili adına tescil edilmemiş olan …tescil nolu faydalı model hakkında tecavüzde bulunulduğunu, bu faydalı modele ilişkinde davalının ürünleri üzerinde inceleme yapılmasını talep etmiştir. Davacı vekilinin davaya dahil ettiği ve dayanağı olarak belirttiği … tescil nolu faydalı model 28.05.2015 tarihinde davacıya devredildiği anlaşılmaktadır. Bakırköy 2.FSHHM’nin 27.02.2017 tarihli 2014/188 E. – 2017/32 K.sayılı kararıyla; davanın, dava açıldığı tarih itibariyle değerlendirileceği gerekçesiyle, dava tarihi olan 24.10.2014 tarihi itibariyle 2010/06367 nolu faydalı modelin davacı adına tescilli olmadığı anlaşıldığından bu faydalı modele ilişkin inceleme yapılmadan davanın reddine karar verildiği, davacı adına TPMK da tescilli … tescil nolu faydalı modellerin davalı ürünü ile karşılaştırıldığında, istemlerinin farklı olduğu, faydalı modelden doğan hakka tecavüzde bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; davalının FM tescili ile korunmakta olan modellerin aynısını, birebir taklit ettiğinin Bakırköy 2.FSHHM’nin 2014/60 D.İŞ sayılı dosyası ile tespit edildiğini, -Dosyada iki kez bilirkişi incelemesi yapıldığını, her iki raporda da, müvekkiline ait … ve 2… tescil no’lu FM’ler ile davalı tarafına ait ürünlerin arasında “farklı kimyasal bileşik kullanılması” nedeniyle hak ihlali gerçekleşmediğinin ifade edildiğini,… tescil numaralı FM’in müvekkiline 28.05.2015 tarihinde devredilmesi nedeniyle inceleme dışı bırakıldığını, -itirazlarında; FM’de kimyevi terkiplerin değil teknik soruna getirilen çözümün koruma altında olduğunu, eş değerler prensibinin burada da geçerli olması gerektiğini, (APP-IPP özdeşliği)-… tescil numaralı FM’in müvekkilinin çatısı altındaki başka bir şirketten devraldığını, yapılan işlemin bürokratik işlem olduğunu, -Gerek davalı beyanları, gerekse bilirkişi raporlarının hep istemlerin Lafzında temerküz ettiğini, davalının APP veya SBS değil IPP kullanıldığını, bu bağlamda ürünlerin birbirinden farklı olduğunu ifade ettiğini, hemen hemen aynı madde olan IPP’nin (molekül farklı) kullanıldığının iddia edilmesinin taklit gerçeğini ortadan kaldırmadığını, APP ve IPP maddelerinin birbirinin eşdeğeri olduğunu, -551 sayılı KHK 136.maddenin bir patentin yada FM’nin kısmen taklidine cevaz verdiğini, kimyasal bileşiklerin FM korumasının dışında olduğunu, beyanla mahkeme kararının incelenerek maddi manevi tazminat dava açma hakları saklı tutarak, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasını istemiştir. Davalı vekilinin istinafa cevabında; HMK’nın 26.madde gereğince, bağlılık ilkesi gereği salt dava harç ve masrafları ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılıp bırakılmaması yönünde inceleme yapılması gerektiğini, -Davanın, 24.10.2014 tarihinde açıldığını, … tescil no’lu FM belgesinin ise 28.05.2015 tarihinde davacı tarafça devralındığını, davacının bu belgeye dayanamayacağını, -Patent tescilinde aranan buluş basamağı koşulunun FM belgesi yönünden aranmadığını, KHK 83/5 maddesinde düzenlenen eşdeğerler doktrinini buluş basamağı testinde uygulandığını, yenilik testinde aranmadığını, kaldı ki, bilirkişi heyetinin eş değerler yoluyla da olsa bir ihlalin bulunmadığını beyan ettiklerini, -Müvekkilinin ürünlerinde sadece çekişmeli TR 2009 05412 Y no’lu FM Belgesinin koruma kapsamında kalan “APP veya SPS modifiyeli bitüm” unsuru değil bunun haricindeki “fosforlu boya koruyucu lak ve koruyucu folyo” unsurları, TR 2007 07856 Y nolu FM belgesinde isteminde ise “Çatı Levhası”nın bulunmadığını, beyanla kararın onanmasını istemiştir. Bakırköy 2.FSHHM’nin 2014/60 D.İŞ sayılı dosyasının incelenmesinde; Makine Mühendisi Patent vekili tarafından düzenlenen 24.09.2014 tarihli raporda; Adliye kaleminde incelemesi yapılan Çukurova Yalıtım ibareli yalıtım malzemesinin 2007/07856, … no’lu FM belgelerinin koruma kapsamında kaldığı beyan edilmiştir. İlk derece mahkemesince alınan 31.08.2015 tarihli üçlü bilirkişi heyet raporunda; davalının ürününün davalı tarafından iddia edildiği gibi ” IPP modifiyeli bitüm” içerdiği varsayımına dayanarak, davacı tarafça da aksinin ispatına girişilmediğinden, davacı FM belgelerinde 1 no’lu bağımsız istemlerinde açıkça APP ile modifiye edilmiş Bitüm’den bahsedildiğini, IPP ile modifiye edilmiş bitümün eşdeğer unsur olarak ele alınmasının FM başvurusundaki mevcut koruma kapsamını genişleteceği yargısına vardıklarını ve davalının ürünlerinin davacının FM belgelerinin koruma kapsamında kalmadığını beyan etmişlerdir. İlk derece mahkemesince alınan 25.04.2016 tarihli üçlü heyet raporunda; “IPP ile modifiye edilen bitümlerin yüksek ısı ve darbe mukavemetlerine dayanan daha tok ve sert bir yapı elde edilebilen, APP ile modifiye edilen bitümlerin ise yüksek ısıya dayanmayan yüksek darbe ve statik yüklere karşı da mukavim olmayan daha yumuşak ve esnek bir yapıda olduklarını, SBS ile modifiye edilen bitümlerin ise çok düşük sıcaklıklara dayanabilirken orta ve yüksek ısıya dayanamadığını, elastik bir yapı elde edildiğini, üretim maliyetlerinin IPP ve APP ile modifiye edilen ürünlerin iki üç katı olduğunu, APP kullanılarak modifiye edilmiş bitüm içeren ürün ile AP kullanılarak modifiye edilmiş bitüm içeren ürünlerin birbirinden farklı olduğunu, davalı ürününün IPP içerdiğini, laboratuvar incelemesi ile tespit edileceğini, FM belgelerine tecavüz olmadığını beyan etmişlerdir. TPMK kayıtlarından …tescil numaralı “Elastik ve dekoratif çatı levhası”, 2007/07856 tescil numaralı “APP ile modifiye edilmiş bitüm esaslı şekilli dekoratif çatı levhası” başlıklı FM belgelerinni davacı adına tescil edildiği, ….başvuru numaralı FM belgesinin dava dışı … San. Ltd.Şti adına kayıtlı iken dava açıldıktan sonra 28.05.2015 tarihinde davacı tarafça devralındığı görülmüştür.
G E R E K Ç E :Davacı vekilinin dava dilekçesi ile; davalı çatı kaplama ürünün müvekkilinin “2007/07856 nolu “APP ile Modifiye edilmiş bitüm esaslı şekilli dekoratif çatı levhası, 2009/05412 nolu elastik ve dekoratif çatı levhası” faydalı modellerine tecavüz ettiğinden bahisle tecavüzün tespiti, durdurulması, kalıp, ürün ve makinelere el konulması talebiyle dava açıldığı, mahkemece davanın reddine karar verildiği, davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince, dava tarihinde davacı adına kayıtlı olmayan, davadan sonra 28.05.2015 tarihinde devralınan FM belgesine tecavüz isteminin incelenmemesinin usule uygun olduğu kanaatine varılmış, davalı vekilinin müvekkiline ait üründe “IPP modifiye destekli bitüm” kullanıldığı, bu nedenle APP destekli bitüm içeren FM belgelerinden farklı olduğu, tecavüz edilmediğinin ileri sürüldüğü, ürünün IPP modifiye destekli bitüm içerdiği iddiasına davacı tarafça karşı çıkılmadığı, bilirkişi raporlarının bu varsayım üzerine hazırlandığı anlaşılmıştır.Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde; eşdeğerlik itirazında bulunulduğu ve eşdeğer unsurun buluş basamağı ile ilgili olduğu, faydalı model belgelerinde uygulanamayacağına yönelik iddiasının yerinde olmadığı, ancak eşdeğer unsurlar incelenirken FM yada Patent belgesinin koruma sınırlarının genişletilmemesi gerektiği, davacının FM belgelerinde 1 nolu bağımsız istemlerinde açıkça “APP ile modifiye edilmiş bitümden” bahsedildiği, dosya kapsamında alınan 31.08.2015 tarihli ilk raporda bilirkişi heyetinin IPP ile modifiye bitümün eşdeğer unsur olarak ele alınmasının, davacının FM başvurusundaki mevcut koruma kapsamını genişleteceği yargısına varıldığını, 25.04.2016 tarihli üçlü heyet raporunda da; APP ve IPP ile modifiye edilmiş bitüm içeren ürünlerin esneklik, mukavamet ve maliyete ilişkin farklarının teknik analizlerinin ayrı ayrı yapılarak eşdeğer unsur olarak değerlendirilemeyeceğini beyan ettikleri, eşdeğer unsurun “aynı işlevi, aynı şekilde gerçekleştirerek aynı sonuca ulaşan unsur” olarak tanımlandığı, bilirkişi raporlarındaki değerlendirmelerden, APP ve IPP ile modifiye edilmiş bitüm içeren ürünlerin aynı işlevi aynı şekilde gerçekleştirmedikleri, davalı tarafça alınarak dosyaya sunulan Petkim Deney Raporunda da her iki ürün özelliklerinin çok farklı olduğunun beyan edildiği, eşdeğer unsur olarak değerlendirilemeyeceği, davalı ürününün davacı adına tescilli davaya konu 2009 05412 Y ve 2007/07856 Y başvuru numaralı FM belgelerine tecavüz etmediği kanaatiyle ilk derece mahkemesinin kararı sonuç itibariyle yerinde olmakla istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 44,40 TL harcın, peşin alınan 31,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 13,00 TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4- Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 11/10/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.